2021 Aslan Yeni Ayı ve 8-8 Aslan Kapısı – Mor Alev Gökyüzü ile Yükseliş Raporu

Sanatçı: Chris-Anne

8-8 Aslan Kapısında Güneş kendi evinde, her zamankinden daha heybetli, daha açık, daha kudretli ve ayla buluşuyor.

Yeni aylar 28 günde bir yeni başlangıçları getirirler, önümüzdeki dört haftanın enerjisini belirlerler. Hayatımızın bir alanında gecenin karanlığında yıldızlar çok daha belirgin parlarken, bir tohum ekilir, bir döngü başlar, bir tazelenme yaşanır. Ancak bir yeni ayın etkisi sadece dört hafta sürmez, kimi yeni aylar vardır ki bir değişiklik yaparız ve bütün bir hayatımız değişir. Genelde bir yeni ayın yaratığı değişikliğin tamamını altı ay sonra o burçtaki dolunayda görürüz. Yani bu çok güçlü Aslan yeni ayının enerjisinin yardımıyla hayatımızda gerçekten neleri başlatıp bitirdiğimizi 2022 yılının başlarındaki Aslan dolunayında görmemiz de mümkündür. 

Aslan Kapısı yılın en önemli enerji akışlarından biridir. Sirius’un güneşle yükselişinde zirveye ulaşır. Bu sene yükselişi 11 Ağustos civarında ancak bulunulan coğrafyaya göre bu tarih değişebiliyor. Aslan Kapısı enerji girişi Galaktik Yeni Yıl (26 Temmuz) ve güneşin Aslan burcuna adım atması civarında başlar, giderek yükselir, numerolojik açıdan çok önemli 8-8 gününde zirve yapar ve güneş Aslan’dan çıkana kadar akış devam eder. Bu enerji koridorunun yeryüzünün dönüşümü, yenilenmesi, desteklenmesi için her birimize ekstra kozmik enerji sunduğu söylenir. 

Aslan Kapısı dendiğinde aklımıza gelen Eski Mısır’da bu zamanda Sirius, piramitlerin tam tepesinde görünürdü ve bir bolluk, hasat ve zenginlik işareti olarak algılanırdı. Antik zamanlarda Sirius’un cennete giden yolu açtığı ve burada yüksek boyutlu varlıkların yaşadığına inanılırdı. Sirius aynı zamanda ruhani güneşimiz olarak bilinir. Işığı şefkat, zarafet ve lütuflar taşır.

8 rakamı ise sonsuzluğu temsil eder. Bizler sonsuz yolculuğumuzda birer sonsuz ruhuz. 8 rakamı DNA aktivasyonu, bolluk, güç ve yüksek bilinçle de alakalıdır. Bu, enerjimizi yeniden toplamamız ve arınarak kendimizi yüksek bilince açmamız için müthiş potansiyel taşıyan bir zamandır.

2021’de yeni ayın Aslan Kapısıyla birleşmesini, Satürn’e bir haftadır zıt açıda olmasını, Merkür’ü yanına alıp Boğa’daki Uranüs’ü işaret etmesini ve bu sırada Yaralı Şifacı Chiron ile üçgen açı oluşturmasını anlamlı buluyorum.  Yani bir gergin T kare açısı sürerken bir de şifalı üçgen açımız var. Hepsi de Ruhani güneş Sirius ve bizim güneşimizin ışığının altında gerçekleşiyor. 

Geçen dolunayda Sabian sembollerimiz “Beklenmedik şimşek fırtınası” ve “Kabakulak salgınıydı”. Vurgulanan bir kriz, kitlesel bir durum ve onun üstesinden gelebilme gücümüzü elimize almamızdı. Dolunay yazımdan alıntılarsam: 

“Kabakulak salgını sembolü bir krize işaret ediyor. Her halükârda sanki gücümüzü kaybediyormuşuz gibi bir his olabilir. Ve bu bir “salgın” olduğu için kişisel değil, daha geniş toplulukların yaşadığı yaşayacağı bir şey olabilir. Peki ne yapmalı? Asla drama dalmayın. Asla gücünüzü “duyduklarınıza” vermeyin. Kendinize çok iyi bakın!”

“Beklenmedik şimşek fırtınası: Beklenmedik krizlerin üstesinden gelebilmek için iç güvenliğimizi (özgüvenden gelen emniyet hissini) geliştirme ihtiyacı. Ani bir isyan, ani bir kargaşa veya bir şeylerin gerginlikten kopma noktasına gelişini yaşayabiliriz. Bu bize bir şok, bir kriz gibi gelebilir ama bu fırtına sayesinde sonunda huzur ve dinginlik hüküm sürecektir.”

Evet, beklenmedik şeyler yaşadık. Kitlesel olarak yaşamaya devam ediyoruz. Bu yeni ay ve Aslan Kapısına gelirsek, kesinlikle ve kesinlikle yeni bir şeyler başlıyor. Hem de çok önemli yeni bir şeyler. Etkisinin yine kitlesel olacağını hissediyorum.

T kare açının tepe noktasında Uranüs var. Uranüs ise Boğa’da – Toprak Ana, Dünya, Gaia ve üzerinde yaşayanları temsil eden alanda. Burada olan her şey hepimizi ilgilendirir. Nokta. Bu platformda o kadar çok çevreden, tabiattan, tabiata saygıdan, davranış ve alışkanlık değişikliği ihtiyacından bahsettim ki, artık bu konuda aynı şeyleri tekrar etmeyi gereksiz buluyorum. Ama olay işte tam orada oluyor. Hem de bütün dünyada. Yangınlar, seller, kuraklıklar, yön değiştiren okyanus akıntıları, nesli tükenmek üzere olan canlılar… 

Ama bu sırada Chiron ve Aslan Kapısı enerjileri birleşmiş şifa akıtıyor… Bu büyük arınmaya, değişime katkıda bulunuyor. Bu yeni ayda Chiron’un Sabian sembolü:

“Patlamayan bomba”

Bu sembolün dedikleri şöyle:

Olumsuz niyetler, şiddet ya da adına kötü şans diyebileceğimiz durumlar bir şekilde ya geçersiz kalıyor, ya da olabildiğince az etkili oluyor. Olumlu olan yine kazanıyor. Korktuğunuz felaket savuşturulacak ya da çoktan savuşturuldu. Asıl felaket belki de panik duygunuz ya da öfkenizdi ama bütün bunlar bir anda bitti. Sizden başka kimsenin hiçbir şeyi halletmediği ya da halledemeyeceği korkusundan doğan durumu yönetme ve kontrol etme arzusu şu anda içinizde. Bunu salın. Çünkü bu dünyada size yardımcı olan ve olacak pek çok varlık var, belki bir dostunuz, belki bir aile üyeniz ya da işyerinizde bir kişi, ya da hiç tanımadığınız birisi, belki de Melekler, Galaktikler, Işık Varlıkları yanınızda, sizinle ve sizin için çalışıyor. Durumun böyle yoluna girmesi, felaketin atlatılması size büyük bir şans, bir tesadüf gibi gelebilir ama değil.  İşte bütün bunlardan dolayı gereksiz endişeye hayır demeyi öğrenin ama her şeyi de Yaratan’a ya da bir başkasına bırakmayın. Elinizden gelenin en iyisini yaptıktan sonra Evren’in de katkısını düşünün ve kendinizi ve durumu aşırı zorlamayın.

Çok ilginç, değil mi Bilge Baykuşlar? Bazılarınız bu sembole “Daha ne olacak? Felaketi yaşamadık mı?” diyebilir. Bu sembol diyor ki, çok daha kötü olabilirdi. Şimdi elinizden geleni yapın, panikle koşturmak yerine sakin kararlar verin, endişelenmek yerine iyimserlikle çözüm odaklı olun ve her şey yoluna girecek. 

Kendinizi Chiron’un şifasına açmak için sadece varoluş hakkınıza sahip çıkmanız yeterli.

Yeni ay ise hem ruhani, hem de güncel ihtiyaçları anlatan bir sembolde.

“Gönüllüler korosu”

Bu sembol gönüllülerden oluşan bir grubu anlatıyor. Hiç de yapmak zorunda olmadıkları bir şey için bir araya geliyorlar, hazırlanıyorlar, prova yapıyorlar ve en sonunda kendilerini halka sunuyorlar. Amaç? Topluma hoş sesleri ve sanatlarıyla ışıklı anlar sunmak. 

Bu enerji, öncelikle bizleri bir amaç için toplanmaya ve işbirliğine çağırıyor ve bunu bütünün hayrına yapmamızı talep ediyor. Hiçbir karşılık beklemeden. Sadece vermenin keyfinden başka hiçbir şeye odaklanmadan. 

Ve sonunda birleşmiş seslerin yükseldiğini görüyoruz sembolde. Mesaj iletiliyor. Birlikteliğin ruhu aktarılıyor. Duygular yükseliyor. 

Bu, birliktelik bilincinin sembolüdür. 

Ve bu seslerin toplamı duyulmalı, ciddiye alınmalıdır. Bu zamanda sizinle benzer şekilde düşünen ruhlarla buluşmanız ve sadece buluşmayıp bir hedef için iş birliğine girmeniz büyük değişiklikler yaratabilir. Çünkü bu zamanda “resmi/ücretli koro” ve onun bürokrasisi değil, kalpten, tutkuyla, özgür iradesiyle çalışacak insanlara ihtiyaç var. Ve bunun sonunda bir koronun harmoniyi yakaladığı gibi bizler de uyumu yakalayacağız. Nasıl bir koro kuruluş anından sonra ilk konserine kadar belki aylar hatta bir yılı aşkın çalışıyorsa, bu da kısa dönemli bir çağrı değil. Sonuçlar hemen alınmayabilir. Ama bütün bu çalışmalar sırasında kendinizi o kadar iyi hissedeceksiniz, vermekten o kadar memnun olacaksınız ki, sürenin bir önemi olmayacak. 

Bilge Baykuşlar, Wesak dolunayında Ceres (Hasat Tanrıçası/Toprak Ana) bize “paylaşın” mesajı vermişti. Aynı çağrı Yaz Gündönümünün “Dostluk yemeği” Sabian sembolüyle tekrarlandı.

PAYLAŞMA VE KARŞILIKSIZ HİZMET ZAMANI ŞİMDİ, BURADA.

“Yalnız kurduğunuz hayal sadece bir hayaldir. Birlikte kurduğunuz hayal ise gerçekliktir.”

John Lennon

Ruhani açıdan bu sembol bizi biz olmaya ve birlikteliğe çağırıyor. Resmiyet, kurallar ve törenler yerine içten gelen samimi bir yol açıyor önümüze. Dolayısıyla, katı kurallardan kaçınarak ve iç sesimizi dinleyerek karar vermemiz yerinde olacaktır. 

İç ses… Yüksek benlik, Melekler, Galaktikler, Gaia… yoksa beden mi konuşan? Önemi yok. Sevgi gibi olduğu sürece, kalbinize sesleniyorsa mesaja aracı olan varlık hiç önemli değil. Ve bu 8-8 Aslan kapısı da bununla alakalı.

Aslan Yürekliler

Yeni aylar yeni başlangıç ve tohumlama enerjileriyle, niyet oluşturup plan yapmak için her zaman idealdir. Aslan enerjisi yaratıcıdır ve öz-ifadeyi destekler. Fakat özelikle Aslan Kapısıyla buluşması bunu büyülü bir döneme dönüştürüyor! 

Niyetlerimizi bir araya getirirken genelde zihin seviyesinde çalışırız. Ya bir şeyler eksiktir ya da aklımıza yeni bir şeyler gelir ve daha iyisini niyet ederiz. Bu yeni ay ve portalda zihinsel seviyenin üzerine çıkmamız çok yerinde olacaktır. İç sesi dinleyin. Zodyak’ta güneşin yüksek ifadesi Yüksek benliğimizdir. Uranüs yüksek zihin, Chiron simyacı, Satürn yeni kuralları yazan varlık. 

Yani klasik niyet yerine, birkaç seviye yukarıya çıkın ve Yüksek benliğinizle birleşin. Burada yepyeni bir güç ve özgürlük bulacaksınız. Bir şeyleri istemekten, dilek listeleri yapmaktansa kendinizi bir güven hissine teslim edeceksiniz. Ve o parçamız, İlahi Benliğimiz her zaman ama her zaman bizim için en iyi olanı küçük benliğimizden çok daha iyi biliyor. 

Ve tabii bu enerji burada kalmıyor. Gelen ilhamla harekete geçmeniz için Aslan yüreğinizi aktive ediyor. Aslan ve güneş aynı zamanda kalbi temsil eder. Liderlik becerileriniz açığa çıksın. Kendinizi yalvarma yakarma enerjisinden çıkarın. Gönüllü koroda baş solist olun! Cesaret, cesaret, cesaret! Kükreyin! Öyle bir kükreyin ki ödlek zihnin mızmızlanmaları duyulmasın bile! Mangal gibi yürek derler… İşte o yüreği kucaklayın! Çözüm getirin! Davranın!

“Zamanın başlangıcından gelen bir dayanıklılık ve esnekliğe sahibiz. Düşmek ve yeniden yükselmek için yapılmışız. Yanmak ve küllerden yeniyi inşa etmek için bir araya getirilmişiz. Yeniden başlamanın kutsal mucizesini sergilemek için yaratılmışız.”

Andrea Balt – Rebelle Society

Aslan yeni ayı 8 Ağustos saat 16.50’de (İst.). Hepinize harika bir yeni ay dönemi ve Aslan Kapısı geçişi diliyorum.

©Mor Alev 2021


YEPYENi! 12 Nisan 2021’den itibaren “Sabian Hikayem”. Kendi gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!

En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.

Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.


Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com

HİZMETLER

10 comments

  1. Sevgili Mor Alev Merhaba
    Gene teşekkürle başlıyorum. Yazınız bana yol gösterdi. Aklımda bir soru var. Yazarın dili değişiyor. Bu günkü yazı benim 2013 ten beri izlediğim yürekten geldi. Bazı yazılarınızda bu duygu oluşmuyor. Köşe yazısı gibi oluyor, bir makale hissi veriyor. Hep bu duyguyu yaşamak dileğiyle tekrar teşekkürler. Sevgilerimle ❤❤❤

    Beğen

    1. Sevgili Asuman, Siz daha önce de böyle bir şey yazmıştınız. Ben de yazı sayısını haftada bir ya da ikiye düşürmek zorunda olduğumu yazdığım için böyle bir siteme maruz kaldığımı sanmıştım. Yanılmışım.
      Öncelikle bu blogda içten olmayan tek bir yazı bile yayınlanmaz. Çünkü bu bir gönüllülük işidir. İçten gelmiyorsa buraya tek bir kelime bile yazılmaz çünkü yazılamaz. Tekrarlıyorum bir blog yazarı olmak için ya buna gönüllü olacaksınız ya da olmayacaksınız. Her gün en az yarım gün böyle bir platforma ayırmak bazıları için delilik gibi bile gelebilir. Ama içten geliyorsa yapılmalıdır.
      Yani burada bende değil de, sizin algılarınızda yazıdan yazıya bir farklılık olabilir mi? Duygusal durumunuzla da bu algılar değişebilir mi? Unutmayın, zihin seçici geçirgendir.
      Bir başka soru daha var tabii. Siz her makalenin Aslan Kapısı enerjisinde olmasını mı istiyorsunuz acaba? Bu mümkün değil çünkü iletilen her konunun kendine göre bir enerjisi var.
      Belki de, bu da oldukça sık rastlanan bir şey, bazı yazılarla enerjiniz eş-titreşimde olmayabilir. Bu ne sizin için ne de benim için bir olumsuzluk. Olmuyorsa, olmuyordur. Sonra bir başka gün, tıpkı bugünkü gibi, yazıyla eş-titreştiğinizi bulursunuz. Ben zaten özgün yazılarıma makale diyorum ve bunda hiçbir sorun görmüyorum.
      Kısacası, duygu size ait, algı size ait. Blog ise kendi gibi devam eden kendi halinde bir blog. Ne zorlamaya gerek var, ne de okurlar beğenmeyecek korkusuyla sansürlemeye ya da değiştirmeye. Çünkü bu kaygılara girildiğinde blog kendisi olmaktan çıkar. Sevgilerle

      Liked by 1 kişi

  2. Kontrolcü olmanın tüm zorluklarını yaşamış ve halen eskisi gibi sert olmasa da, etkisini çok daha az hissediyor olsam da kolay olmuyor tabi… Ama farkında olduktan sonra her şey daha da hızlanıyor…. Çok şükür… Koro da olmayı çok isterim, kendime ve bütüne hayrım olmasını da çok isterim… Ben de hepimize harika bir yeni ay dönemi ve Aslan Kapısı gecişi diliyorum… Sevgilerimle….
    ❤🙏❤

    Liked by 1 kişi

  3. Sevgili mor Alev ben aşı konusunda çok kararsızlık yaşıyorum. Bu konuyu doğru bir bakış açısıyla değerlendirmem için tavsiyenizi alabilir miyim. Mor Alev takipçisi diğer arkadaşlardan da fikrini yazmak isteyen olursa sevinirim.Teşekkürler.

    Beğen

    1. Sevgili Gülşah, bu konuda yayınlamış olduğum Melekler mesajlarına bakınız. Ayrıca önemli bulduğum iki özgün makalem var, arama kutusuna yay-İkizler ekseni veya ay düğümleri yazarsanız, komplo teorileri hakkındaki enerjiyi de okuyabilirsiniz. Ben bu konuda yorum yapmıyorum ve başka arkadaşların yorum yapmasını da uygun bulmuyorum. Bu sizin kişisel seçiminiz olacaktır. Ama sorunuzun kendisine bakalım isterseniz. Bu bir korku sorusudur. Dolayısıyla, korkunuzun temeline inmeniz yardım edecektir. Sevgilerle

      Beğen

    2. Arada bir cümlem kaybolmuş, demiştimki, bu önemli konuda bana danıştığınız için teşekkür ederim ama ben tıp uzmanı değilim. Sevgilerle

      Beğen

Yorumlar kapatıldı.