Arkturus Grup Mesajı: Yeni Dünya, Enerji Entegrasyonu, Dinlenme ve Şükretmenin Doğası – Marilyn Raffaele

sunset run, sand art, Ocean Beach, SFArkturuslulara, Marilyn’e ve çeviriyi yapan Mor Alev Dostuna çok teşekkürler. (www.onenessofall.com)

Değerli Sevgililer,

Çoğunuzun hissettiği hayal kırıklığının gayet iyi farkındayız. Çünkü çoğunuza göre Yeni Dünya, sanki çok yavaş ortaya çıkıyormuş gibi geliyor. Bunun sebebi sizin bu süreci, hangi (zaman) kavramlarına tutunuyorsanız, olayların o kavramlar doğrultusunda gelişmesi “gerektiğine” dair özel bir beklenti içerisinde değerlendirmenizden kaynaklanıyor. Bunda bir yanlışlık yok. Çünkü bu tutumunuz sadece, üçüncü boyutsal enerjilerin içinde yaşamayı ne kadar iyi öğrendiğinizi yansıtıyor.

Sizler, evrimsel değişikliklerin alışık olduğunuz belli bir tarzda tezahür olmasını bekliyorsunuz. Ancak şunu hatırlayın! İnsan bilinci, sadece bildikleriyle sınırlıdır. Bu yüzden henüz bilinmeyene açık olun. Zira “değişim” hiç beklenmedik bir şekilde tezahür edecektir. Bilin ki, güçlü yeni enerjiler sessizce Yeryüzüne akmaktadır ve herkesin kullanımına açıktır. Fakat olaylar her zaman sizin beklediğiniz şekilde tezahür etmeyecektir. Sizlerin kaos olarak algıladığınız çoğu olay, aslında eski enerjilerin temizlenmesi ve çözülmesidir.

Genellikle bireyleri yorgun hissettiren bu güçlü yeni enerjilere uyum sürecinde, kendinize zaman ayırıp, gün içerisinde biraz dinlenmeniz çok mühimdir. Yoğun bir iş temponuz/ ailevi programlarınız olsa bile, küçük molalar vermek çok önemlidir. Bu, banyonun kapısını kilitleyerek küvetin içinde birkaç dakikalığına BEN enerjisi (Yaratan enerjisi) idraki içinde kalmak kadar basit bir mola şekli olabilir. Mümkünse, kısacık bir süre “kestirirseniz” çok daha iyi olacaktır.

Entegrasyon (uyum sağlama) süreci bir gecede tamamlanmaz. Çünkü adı üstünde, bu tam anlamıyla bir süreçtir. Sabırlı olun, Sevgililer. Ve ne siz, ne de Dünya, (henüz) beklediğiniz durumda olmadığı için, bunu değiştirmek adına en ufak bir şey bile yapamadığınıza inanarak, kalbinizi bozmayı bırakın.

Gün ortasında biraz “kestirme” ihtiyacını hisseden bazı kişiler, daha önce hiç böyle bir şeye ihtiyaç duymadıklarından dolayı, bunun tembellik veya fiziksel olarak gerileme göstergesi olduğuna inanarak, bu ihtiyaca direnç gösteriyorlar. Oysa uyum sağlama süreci çok fazla enerji gerektirdiğinden dolayı ve alışkın olduğunuz hareketli yaşam tarzına fazla enerji bırakmadığından dolayı, dinlenme konusunda direnç göstermemek çok önemlidir. Sürekli koşuşturma halinde olan bir kişi, herkesten daha çok dinlenmeye ihtiyacı olmasına rağmen eski alışkanlıklarını sürdürmekte ısrar ederse, kendisini kısa sürede enerjik olarak tükenmiş hissedecektir.

Kendinize biraz zaman ayırıp mola vermek ve dinlenmek, göründüğü gibi hiçbir şey yapmamak değildir. Tam tersi salıverme ve uyum sağlama sürecinin vazgeçilmez davranışlarındandır. Sizler, “çok çalışmak = verimli ve başarılı bir yaşam” olduğuna inanmak üzere programlandınız. Hem okullar, hem de ebeveynler, hiçbir şey yapmadan zaman geçirmenin aylaklık, miskinlik, kötü bir şey olduğunu size öğrettiler. Fakat pek çok inanç gibi, bu inanç da sadece kuşaktan kuşağa aktarılmış bir kavramdır.

Geçmiş yaşamlarda bu söylemler doğruydu. Bundan dolayı da, tarlayı sürüp hasat yapamadığı için yiyecek bir şeyi olmayan, ya da saatlerce başkaları için ağır çalışmak zorunda kalan kişilerin çoğu, bunu hala daha hücresel hafızalarında taşıyorlar.

Kısacası, günün her anı mücadele etmekle geçecek diye bir şey yoktur. Tam tersi sevinç ve eğlence enerjisi, İlahi enerjiye en yakın olandır.

Daha önceleri gerçek diye inandığınız çoğu şeyin, giderek solan ve yok olan bir hücresel hafızaya dönüştüğünü fark ediyorsunuz. Sadece fiziksel bedenden ibaret olmadığınızı, öğrenmek amacıyla fiziksel Dünya’yı fiziksel bir bedende deneyimlemeyi seçmiş olan “çeşitli farkındalık seviyelerine sahip bilinçler” olduğunuzu anlamaya başlıyorsunuz. Yanlış cinsiyet veya yanlış ten renginde doğduğuna inanan kişilerin temel mücadelesi, bunu anlamaktır.

Tek bir cinsiyette yaşanmış ömürler boyunca birikmiş olan hücresel hafıza, bu kez farklı cinsiyette enkarne olmuş olan bir bireyin bilinç durumunda baskın olacaktır. Bu durumdaki bireyler, şimdiki bedenleriyle ne yapacaklarını bilemezler. Bu değerli bireyler, “büyük resmi” anlayamadıkları için, bir çeşit “fiziksel hata” oluştuğunu varsayarlar. Böylece en güçlü Rezonansla titreştikleri cinsiyeti alarak (cinsiyet değiştirerek) bu yanlışı düzeltmeye çalışırlar. Oysa cinsiyet seçimi, her ruh tarafından doğum öncesi alınan bir karardır. Bu karar, bütünlüğü ve dengeyi oluşturmak için ne kadar eril ya da dişil enerji gerekiyorsa, o doğrultuda saptanır.

Kendi yükseliş yolculuğunuzu, başkalarının yolculuğu ile karşılaştırmamaya ve eleştirmemeye çalışın. Bunun yerine keşfedilmeyi bekleyen “bilgeliğin incilerini” yani “saklı dersleri” bulabilmek için, hem Dünya’da, hem de kişisel deneyimlerinizde henüz anlayamadığınız şeyleri dikkatlice inceleyin. Her bireyin yolculuğu kişiseldir ve geçmiş yaşamlarındaki deneyimlere dayanır.

Yeni ve yüksek frekanslı Işığın Rezonansıyla, an be an ve gitgide daha fazla titreşmeye başladıkça, yüksek boyutlu enerjileri de görmeye ve işitmeye başlayacaksınız. Bu tür şeyler olduğunda korkmayın. Sadece değişimin meydana geldiği ve hiçbir şeyin aynı kalamayacağı bu sürece güvenin. Korkulacak hiçbir şey yok. Bitmiş olan bir şeye hala daha sıkıca tutunmayı sürdüren kişiler, kendilerini gitgide dağılan bir Dünya’da nefes almaya çalışırken bulacaklar.

Şimdi, Sevgi’nin karşıt dengesi olan Şükran duygusu hakkında konuşmak istiyoruz. Şükran duygusu en saf anlamıyla, sahip olduğunuz şeyi onaylamak, kabul etmek ve şükür “SAHİBİM” demektir. Yani, güzel bir şey karşılığında genellikle yapılması gerektiğine inanılan basitçe bir “teşekkür” etmek değildir.

Spiritüel anlamda daha derin mana taşıyan Şükran duygusu, şunu benimser; Kişiye dışarıdan gelen her güzelmiş gibi görünen şey, aslında her daim var olan Bütünlüğün/ Tamlığın tezahürüdür. Şükran enerjisi, Kaynak ile (Yaratan) Bir olduğundan dolayı, doğuştan tamlık ve bolluk bilincine sahip olan kişilerden kolayca akar.

Dile getirilmemiş bir şükran duygusu, tabiri caizse, bolluk ve bereket akışını engeller. Çünkü Sevgi ve Şükran, birbirlerini dengeleyen enerjilerdir. Bunu aynen bir yüzünde Sevgi, diğer yüzünde Şükran olan madeni bir para gibi düşünün. Yaşamınızın her alanında şükretmeye çalışın. Sahip olduğunuz şeylere şükretmenin yanı sıra, maddi, manevi, zihinsel ve ruhsal olarak sahip olmadığınızı düşündüğünüz şeylere de şükredin. Çünkü yetersizlik deneyimi, kişinin inanç sistemine açılan önemli bir pencere görevi görür. Büyüyebilmeniz ve gelişebilmeniz için gerekli olduğundan dolayı, acı ve ıstırap veren dersleri kendinizin seçtiğini her zaman hatırlayın.

Cümlelerinizin ve düşüncelerinizin şekil alıp tezahür ettiğini, dolayısıyla da bir yaratıcı olduğunuzu, artık anlamaya başlıyorsunuz. Şükretmek, hücresel hafızadaki “yetersizlik” kaydını “Sahibim. Bolluk ve bereket doluyum ve Kaynak ile Bir olduğum için, sonsuza kadar kut’luyum” kaydına dönüştürmeye hizmet eder. Bu farkındalıkla yaşadığınız her gün, Sevgi enerjisini deneyimlemenizi sağlar ve yaşam derslerini daha derin bir şekilde anlamanıza yardımcı olur.

Şükran niteliği, Sevginin bir sureti olduğu için, Sevgi’nin diğer suretleriyle bütünleşmek zorundadır. Sonunda eriştiğiniz bilinç durumuna tamamen uyum sağlayarak, Koşulsuz SEVGİ şeklinde tezahür edecektir.

Şükretmeye basit şeylerle başlayın. Çünkü şükretmek için büyük ve önemli şeyler gerekmez. Sadece “Sahibim, çünkü şükrediyorum” farkındalığı yeterlidir. Mesela işe arabayla gidiyorsanız, yolun asfalt olduğuna, kavşakta “dur” işaretinin bulunduğuna şükredin. Alış verişe çıktığınız zaman, ihtiyacınız olan şeyi kolayca bulabildiğinize ve onu alabilecek paranız olmasına şükredin.

Şükran niteliği, her düzeyde uygulanabilir. Örneğin maddi düzeyde, artık kullanmadığınız ya da ihtiyacınızın olmadığı şeyleri (Çöp veya atılacak şeyler değil), ihtiyacı olan kişilere vermek, hücresel hafızanıza şöyle kaydedilecektir; “Şükürler olsun ki, paylaşacak yeterince şeye sahibim”

Duygusal düzeyde ise birisine ağlanacak bir omuz uzatmak, şu farkındalığın onayıdır; “Bana güçlü ve geniş omuzlar (mecazi anlamda) sağlayan yaşam derslerime şükürler olsun”

Zihinsel düzeyde; Arayış içinde olan birisine nasihat etmek, bilgi vermek, onu zekice yönlendirmek demek; “Ben de oralardan geçtim. Onlara, böyle bir durumun nasıl üstesinden geldiğimi anlatabilirim. Ben o bilgiye sahibim. Böylece başkalarına yardım edebildiğim için, şükürler olsun.”

Ruhsal düzeyde; Manevi Sevgi ile bağışlanan bir kuruş bile, çok yüksek enerji taşır. Çünkü maneviyat, maddesel para değerini hiç bilmez, sadece niyeti algılar.

Karşılaştığınız her kişinin İlahi Doğasını fark edebilecek düzeye kadar gelişebildiğiniz için şükredin. Bir gülümseme, bir kuşun ötüşü ya da iyi kitap için, şükredin. Ve çok kısa bir süre sonra sıradan bir günün bile her anında, şükretmek için sonsuz fırsatlar olduğunu fark edeceksiniz.

Yükseliş yolculuğu budur. Arzuladığınız şey budur. Burada olmanızın nedeni budur. Yeryüzünde geçirdiğiniz zaman (ömür), bir ayrıcalıktır. Bundan en iyi şekilde yararlanın.

Bizler Arktruslular Grubuyuz.

Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek (Öz) Benliğinizle ilişkinizi güçlendirmek ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Telif Hakkı©2015 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2015 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/

8 comments

  1. Iyi ki varsiniz .Paylasimlariniz icin tesekkurler. SUKURLER OLSUN. Suat Atalay

    Samsung Mobile tarafından gönderildi

    Beğen

  2. Yine harika bir yazi yerinde tam isabet tespit yapmışsınız Sevgili Işığım…Sayenizde artik ilişkimin bitmesinin bir misyonun sonu olduğunu algılamiş bulunuyorum, beklemede olduğum için panik yapmama gerek olmadığını anlıyorum, tam Kutsal Anneyle çakralarimi arındırma meditasyonu yaparken geldi bu yazi, cok cok şükürler olsun Yaradan beni cevapsiz bırakmıyor, evren her an yanimda olduğunu hissettiriyor, ògrendiklerimle çevreme yardimci olabildigim için şükürler olsun, Var oldugunuz için şükürler olsun, sahip olduğum herşey için şükürler olsun…Sevgiyle ışık olsun yolunuz Her daim :-*

    Beğen

  3. Şükürlerime şükrediyorum, sizi karşıma çıkardığı ve şükür farkındalığımın her geçen gün arttığı için şükrediyorum. Yaşadıklarımın, davranışlarımın sanki yansımaları yazılarınızda… Sevgili Mor Alev, size sonsuz teşekkürler…

    Beğen

  4. Son bir hafta on gündür inanılmaz yorgun ve enerjisiz hissediyorum kendimi, bu yazıyı okuyunca rahatladım.

    Teşekkürler 🙂

    Beğen

  5. Sevgili Mor alev bu sayfayla kısa bir zaman önce tanışmama rağmen her gün aydınlatıcı okadar güzel bilgiler geliyorki sadece bu bilgilere ulaşmış olduğum için nekadar şükretsem yetmez farkediyorumki düşüncelerimde oluşan soruların cevebını aynı gün alıyorum çok teşekkürler Bu nasıl güzel bir düzen sizin benim hepimizin varlığına şükürler olsun iyiki varsınız iyiki varız

    Beğen

Yorumlar kapatıldı.