Zamanın Ruhu: Narsist-Empat İlişkileri ve Mars-Venüs Buluşması

Sanatçı: Vladimir Kush

Bilge Baykuşlar, az önce içinde bulunduğumuz 2222’ler enerjisinin getirdiklerine, Mars-Venüs birleşmesine ve bu enerjiler toplamının ilişkilere olan vurgusuna çok uygun bir kanallık geldi. Ben bu birleşmenin 2022’nin en önemli etkilerinden biri olduğuna inanıyorum.

Konumuz genel anlamda ilişkilerde ve ardından tüm sistemlerdeki yeni denge. Bu paylaşımda ilk olarak bir tarafın ezen, diğerinin ezilen olduğu ilişkilere odaklanacağız. Burada “narsist-empat ilişkisi” tanımı kullanılıyor. Öncelikle bu mesajdaki narsist sözcüğünün anlamına eğilmek istiyorum. Buradaki narsist “narsist kişilik bozukluğu” olarak teşhis edilen durum değildir. Burada bu sözcük, bencil, ilgiye aç, kibirli, kendi istediğinde ısrar eden, zorlayıcı kişi anlamında kullanılıyor. Hepimiz böyle insanlarla karşılaştık, hatta bazen kendimiz bile böyle davranmış olabiliriz. Bu anlamda “narsist” özellik gösteren pek çok kişinin kendilerine bir şans tanıdıklarında içlerindeki yaralı çocuğa uzanıp büyük değişimler gerçekleştirebildiklerine de şahit oldum. Bazen bu bir olay sayesinde uyanış yaşamalarıyla oluyor, bazen de kendiliğinden. Başka bir sözcük seçsem örneğin sadece “bencil” desem anlamda eksiklikler olacaktı. Yani bu mesajda bahsedilen narsistlik bir rahatsızlık değildir. Sadece bir davranış ve duygu halidir. Bunu yanlış anlamalara karşı belirtmek istedim.

Peki şu anda giriş yapan yeni enerjilerde bu insanlarla ilişkilerde ne olacak? Baş Melek Gabriel’den dinleyelim:


Yeni enerjilerde daha az narsistle karşılaşıp karşılaşmayacağınızı sordunuz. Bugün bu konuya eğilmek istiyoruz.

Narsist olarak nitelendirdiğiniz birisiyle olan ilişki deneyimi, kendi içinizde daha iyi bir denge kurma ihtiyacınıza dikkatinizi çekmek için oluşur. Bunu sıklıkla hassaslar veya empatlar yaşasa da, sebep onların hedef alınması değildir. Bunun nedeni onların buna ihtiyaç duymalarıdır. Yani aşırı derecede vericilerdir, bunu içlerine dönüp çözmeleri gerekir ve buna dikkat çekebilmek için kendilerine ekstrem bir deneyim yaratırlar. 

Pek çok empat hala daha “kendilerini kurban ettikleri hizmet” paradigmasını taşımakta. Verirler ve verirler, kendileri içinse çok azını kabul ederler. Diğerlerindeki ilahi kıvılcımı görürler ve onların bu hayat ifadelerinde nasıl olmayı seçtiklerini görmektense o kıvılcıma odaklanmayı seçerler.

Bir narsistle olan ilişkinin nasıl daha fazla ve daha fazla vermenizi ve karşılığında çok az almanızı içerdiğini fark ediyor musunuz? Ve ne kadar çok verirseniz, karşınızdakinin tatminin de o kadar azaldığını? Bir narsistle olan ilişki sizin “yeter” demenizi ve kendiniz için sağlıklı, daha dengeli ve destekleyici bir deneyime geçişinizi sağlayacak noktaya kadar devam edecektir.

Doğal olarak verici, sevecen bir insan olmak ve çok güçlü bir hizmet kontratının bulunması sahip olunacak harika niteliklerdir! Dengeye gelmek isteyen şey ise kendinizi de bu iyilik, bakım, özen ve hizmetin bir parçası yapmanızdır. Narsist deneyimin görevi sizi zorlayarak en sonunda tam da bunu yapacak noktaya getirecek dengesizliği sağlamaktır. İşte bu yüzden empatlar arasında çok yaygındır.

Narsist/empat ilişkisi, her iki kişi için de güçsüzleştiricidir. Sizi güçsüzleştirir çünkü kendinizi inkâr edersiniz ve üzerinize bir başkasını mutlu etme görevini alırsınız. Karşınızdakini güçsüzleştirir çünkü içlerindeki boşluğu sizin doldurmanızı ve onları mutlu etmenizi beklerler. Bu ilişkinin başarısızlığı kaçınılmazdır, çünkü dış etkenler sizi bütün hissettiremez ve mutluluk, tatmin, kişisel gelişim her zaman kaynağını içeriden almalıdır.

O zaman yeni enerjilerde daha az narsist mi göreceğiz sorunuzun yanıtını verirsek, çok fazla verenler her zaman çok fazla alanları çekecektir. Eğer hizmet ve bakım odağınıza kendinizi de eklerseniz, narsist deneyiminin bir amacı kalmaz. Ve emin olun, bir defa bunu yaptığınızda, asla narsist ilişkinin dengesiz doğasını kabul etmezsiniz, yani bu gerçekten sizin için sorun bile olmaz.

Bunların hepsi sizi tekrar kendinize yönelterek, kendinizi çok daha sağlıklı alma ve verme akışına ayarlamanız için gerçekleşir. Bu ayarlamayı yaptığınızda en sonunda ilgili herkesi destekleyen ve yükselten ilişkilerle hizalanmış olursunuz.

Gabriel

Kanal Shelley Young’a çok teşekkürler. (trinityesoterics.com)


Sevgili Dostlar, olağanın çok ötesinde bir uzunlukta sürecek olan Mars-Venüs buluşmasını ilişkilerin kutsal eril enerjiyle dengelenme şansı olarak görüyorum. Elbette Venüs kutsal dişi enerjiyi temsil ediyor ve uzun süredir astrolojik hareketlerde dişi enerji durmak bilmiyor.

Narsist ilişkiler ise dengesiz, olumsuz dişi (ör: pasif agresif tavırlar) veya olumsuz eril (ör: zorlayıcı, öfkeli veya tehditkar, hatta şiddet içeren tavırlar) enerji olarak karşımıza çıkıyor, bu tavırlar kadınlarda da olabilir, erkeklerde de. Bunların önce içimizde, ardından evimizde ve yakın çevremizde, sonra da toplum ve kurumlarımızda dengelenmesi şart. Yani evet, konumuz en yakın ilişkilerimiz olsa da, o alandaki bir dengelenme yankılanmalarını hayatımızın geneline de yansıtacaktır.

Sanatçı: Alina Malykhina

Mars ve Venüs’ün ortak yürüyüşü şimdiden başladı. 16 Şubat’ta dolunayın ışığı altında tam birleşme olacak. Sabian sembolü ise:

“Kaçamak bir şekilde çıplak yüzen kız” 

Burada 40 gün 40 gece süren gerilemesi sonucunda arınmış, korunma kalkanını indirmiş, sadeleşmiş ve kendisi gibi olmak isteyen bir Venüs var. Yeryüzüne çıkıyor, kendini doğal bir akarsuyun, gölün ya da denizin serin sularına bırakıyor. Tabiatla bir ve oldukça ürkek.

Tabii bu kırılganlığın öne çıktığı bir derece. Ardına saklandığımız duvarlarımız olmadığında biz kimiz? Nasıl davranırız? Ve kendimiz gibi olduğumuzda hala sevilebilir miyiz? 

Bu sembol kendini bir duygusal ilişkiye tam anlamıyla vermekle, duygusal çıplaklıktan korkma arasındaki ikilemi vurguluyor. Aynı zamanda diyor ki, korkuyu hissedin fakat yine de yapın.

Erkekler ağlamaz dünyasında erilin gerçek benliğini göstermekten ürkmesi, buna rağmen kendini korunmasız bırakması özellikle önemli bir aşama. Venüs’e gelince, o zaten yeraltında nükleer yangından (Plüton) geçti, üstüne başına bakacak pek hali yok ve tabiatın sunduğu tazelenme fırsatına hayır diyemiyor.

Bu ikili bize KALIPLARDAN ÖZGÜRLEŞİN diyor.

Hikâyenin sonu bu değil tabii, yolculuk devam ediyor. 3-6 Mart boyunca Venüs ve Mars Plüton’la buluşuyor.  Sabian sembolü:

“Dev Kuşhane”

Bu bir oda ya da devasa bir salon büyüklüğünde bir kafes olabilir. Hayvanat bahçelerinde sıklıkla görürüz. Büyük kuş evinin bir sürü sakini vardır, hepsi cıvıldayan, oradan oraya uçan. Bir sürü ses ve hareket. Burası sosyal bir ortamı işaret ediyor. Belki de dedikodu, gevezelik, sahte özgürlük… Bu sembol ilk olarak bizlere SINIRLARIMIZI BELİRLEMEMİZİ ve BUNLARA SADIK KALMAMIZI söylüyor. Böylece bireyler kendini bulup gelişebilirler. 

Şimdi, kişisel sınırların gerekliliğinden bahsettik ama burası aynı zamanda toplumun kendini özgür zannettiği ancak sıkışıp kaldığı bir ortamı da anlatıyor. BU KAFES KIRILMALI ve KUŞLAR ÖZGÜRLÜĞE KANAT ÇIRPMALI.

Plüton bir süredir bu derecede ve özgürleştirme, bağımsızlaşma, kalıplar ve şartlanmalardan kurtulma işlemine tüm gücüyle eğiliyor. Ne kadar büyük ve güzel görünürse görünsün bir kafese tıkılıp kalmamak önemli. Evet bir yuvamız, değerli bir katılımcı olduğumuz bir toplum olmalı. Ancak o ortamdaki yeri belirleme işi bizlere ait. Özgür irademizle, kafeslere sıkışmadan ve neşe-keyif-coşkuyla katkımızı sunmalıyız.

Tabii söz konusu Plüton olunca, yolun bu aşamasında ilişkilerde sonlar ve yeniden doğuşlar bekliyoruz. Belki yaşam tarzları değişecek, bekarlık bitip, ortak yaşama geçilecek ya da tam tersi. Belki de bazı ilişkilerin temel nitelikleri dönüşecek.

Bulunulan ortamın Oğlak olduğunu düşünürsek, kurumlar, sistemler, kariyerler, hatta borsalar ve devletler büyük bir kutsal eril ve dişi dengelemesinden kendi paylarına düşeni alacaklar. Bu alanlarda dişinin hak ettiğini almak için çok daha görünür olduğunu da fark edeceğiz. (Gazetelerde gördüğümüz Havva Adem tartışmasının Venüs gerilemesine ve bu buluşmanın hemen öncesine denk gelmesi hiç de tesadüf değil.)

Mars ve Venüs kısa süre sonra birlikte Kova burcuna girerken dostluklara, daha geniş sosyal bağlarımıza daha fazla ilgi göstermeye başlayacağız. Yardımseverlik, hayır işleri, toplum projeleri hatta sendikalar ve meslek odaları bile bu değişimden faydalanacak. 

Bu ikilinin yürüyüşü neredeyse Mart sonuna dek devam edecek. Tabii bu sırada narsist-empat ilişkilerinde büyük kırılmalar olacağına inanıyorum. Kendini gerçekleştirmek için harekete geçen ve özgürlüğünü ilan eden empatlar ile en sonunda uyanışını başlatan narsistler görebiliriz. Enerjinin yansımalarını ise güncel hayatın her yönünde fark edeceğiz. 

©Mor Alev 2022


YEPYENi! “Sabian Hikayem”. Kendi gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!

En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.

Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.


Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com

HİZMETLER

15 comments

  1. Merhaba sevgili mor alev, daha iki hafta önce rüyamda kendimi çıplak bir şekilde yüzerken gördüm. Bunun bir anlamı olabilir mi? Ve burcum terazi, yükselenim de akrep.

    Beğen

    1. Sevgili Asuman, yanıtınızı bilmiyorum. Olabilir veya olmayabilir. Bunu sadece siz bilebilirsiniz. Örneğin bir sonraki meditasyonunuzda bilinçaltım bana ne söylemek istedin diye sorabilirsiniz. Sevgilerimle

      Beğen

  2. Sanki benm için yazılmış. 02.02.2022 de önerdiğiniz meditasyonu yapıp bir soru sormuştum. O sorunun cevabı geldi. Ama yine de örtülü. Değişimin kıyısında olduğumu önceden hissediyorum hep. Çok teşekkürler Moralev.

    Liked by 1 kişi

  3. Merhaba mor Alev bende bir narsist-empat yaşıyorum sanki aramızda ilişki yok. Fakat Eril çok kendini çok beğenmiş, çok yakışıklı, karizmatik ve egosu tavan yapmış. Şimdiye kadar her kadını elde etmiş. Şimdi benim peşinde ama aşık olduğu için sadece egosunu tatmin etmek için beni elde etmeye çalışıyor. Ben gerçekten ilgilenmiyorum fakat devamlı peşimde beni elde edemediği için egosu çok kırılıyor. Sanırım büyük kırılmalar dediğiniz gibi başladı.

    Beğen

    1. Sevgili Ela, buradaki konu bambaşka, maalesef yukarıda anlatılanla pek ilgisi yok. Birisi sizden hoşlanıyor, siz ise onunla bir ilişkiye başlamak istemiyorsunuz. Siz onu mutlu etmek için kendinizden vermiyorsunuz ve hayır demekte bir sorun da yaşamıyorsunuz. Bu gayet sağlıklı bir şey. Belki egosu kırılıyor, belki de kalbi. Bunu bilmiyoruz. Ama bildiğimiz bir şey var ki, siz ne isterseniz onu yaşayacaksınız. Özgür iradesi olan bir insan olmak da tam bu demek. Bu gibi yazılarda kendimize dönmemiz çok daha verimli olur. Örneğin, siz ne istiyorsunuz? Ve bu durum sizin için neden önemli? Çünkü ne yaşarsak yaşayalım, Gabriel’in mesajının anafikri de bu zaten, biz yaratıyoruz. Paylaşımınız iyi bir örnek oldu. Çok teşekkür ederim. Sevgilerle

      Beğen

  4. Yazınız için çok teşekkürler. Peki empat olan dişil enerji kendisini iyileştirmeyi başarırsa narsist olan erilden tamamen kopar ve sağlıklı bir ilişki mi çeker yoksa narsist erilin de kendini şifalandırıp mutlu olma şansları biraz fazla hayalperestlik midir? hani “insanlar değişmez” diye öğrendiğimiz toplumsal kalıplara takılıyor biraz aklım.

    Beğen

    1. Sevgili Nomad, siz öyle bir şey yazmamışsınız ama ben yine de vurgulamak isterim, bir ilişkide kadın da erkek de empat ya da narsist olabilir. Narsistler erkek olacak diye bir kural yok. Şimdi yanıtınıza gelelim; İnsanlar değişir. Siz her gün değişmiyor musunuz? Değişmesek bu hayat nasıl olurdu? Zaten bu konuyu yukarıda yazdım, ben değişen çok insan gördüm dedim. Ama bu tamamen kişiye kalmış bir şey. Birisi değişecek diye beklemek ve kendi mutluluğunu buna bağlamak, yine mutluluğu dışarıda aramak olur ki, mesajımda gayet net, mutluluk içten gelir. Yani, böyle bir ilişkiniz varsa ve değişmesini umuyorsanız, bunu bırakın, o kişi kendine uygun olan zamanda gelişecektir. Onun gelişiminin sizin kişisel takviminizle ilgisi yok. Siz kendinize en uygun seçeceğe yöneleceksiniz. Özgür iradenizle, devam etmek isterseniz, edersiniz, istemezseniz, etmezsiniz. O kişiden bağımsız düşünün. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Sevgilerle

      Beğen

  5. Neden şimdi? Yıllardır diyebilirim narsist-empat ilişkisini konu eden bir yazınıza denk gelmedim…
    Blogunuzu yıllardır takip ederim. Beni yaralayan fakat bitmesinde hayır gördüğüm bir ilişkiden sonra günlerce düşündüm. Bir dönüşüm takvimine başladığım günlerdi, 02.02.2022nin son saatlerinde empat olmakla ilgili bir cevaba ulaştım..
    Bu yazı o kadar tuhaf bir zamanlama ile geldiki…
    Endişe yok artık. Herşey olması gerektiği gibi oluyor…
    Müsait bir zamanda merkezlenme ile ilgili bir pratik ve enerjimizi eksiltenlere yönelik koruma kalkanı ile ilgili bir ritüel paylaşacak mısınız?
    Enerjimizden beslenenlerin kolay uzaklaştırılabildigi söylenemez

    Beğen

    1. Sevgili Shift11, aslında tam olarak bu tanımlar kullanılmadan da böyle ilişkilerle ilgili pek çok yazı yayınladım. Özellikle tüm yazılar başlığı altındaki İlişkiler sekmesine bakmanız yardımcı olacaktır. Merkezlenme ile ilgili de çok yazı yayınladım. İsterseniz ana menüdeki yöntemler sekmesine bakın veya arama kutusuna denge anahtar kelimesini yazarak ilgili tüm eski makalelere ulaşabilirsiniz. Koruma kalkanı oluşturmanın pek çok yolu yine eski yazılarda var. Ama en önemlisi nedir biliyor musunuz, KENDİNİ SEVMEK. Özsevgi, özsaygı enerjinizi yüksek tutar ve kendi kendinizi içinden çıkılamayan ilişkilere yöneltmezsiniz. Sizin için neyin iyi geleceğini çok iyi bilirsiniz. Yani yukarıda özellikle belirtildiği gibi birileri sizi bulup hedef seçmiyor, bütün bu seçimleri siz yapıyorsunuz. Hepsi sizi kendinize değer vermeye yöneltecek durumlar. Ben koruma kalkanıyla çalışırken, “kalkanım beni kendimden koru, yüksek benliğim kendim için en iyi seçimleri yapmama yardım et” derim. Çünkü dışarıda zarar yok, hepsini biz yaratıyoruz. Sevgilerimle

      Beğen

  6. meleklere ve siz mor aleve bu kadar açık ve net anlatım için çok teşekkür ederim. bir çok şey yerine oturdu. 👍🏻👌🏻🐦🙏🏻🫂🧚

    Liked by 1 kişi

  7. Merhaba,
    Meleklerle çalışmak, onların yardımını almak, sevgilerini, varlıklarını hissetmek için “Gerçek Ben”imize mi odaklanmalıyız?

    Beğen

Yorumlar kapatıldı.