Sevgili Dostlarımız, Sizleri çok seviyoruz.
Sözcüklerimizi okuduktan sonra birkaç dakikanızı ayırın. İlerlerken, hayatınızın nasıl görünmesini istiyorsunuz? Kim olmak istiyorsunuz? Neye sahip olmak istiyorsunuz? Günlerinizi nasıl yaşamak istiyorsunuz? Bu nasıl hissettirirdi? Bu soruları birkaç dakikalığına araştırın.
Bazılarınız ne istediğinizi büyük bir berraklıkla biliyorsunuz. Bazılarınız oldukça fazla detayıyla biliyorsunuz ve diğerleriniz sadece deneyimlemek istediğiniz hisleri biliyorsunuz. Hepsi iyidir. Her biriniz zihninizde hayallerinize dair farklı sevilerde detaylara sahipsiniz ve bunda bir sorun yok. Kalplerinize bakarsanız, istediğinizi bildiğiniz şeyi belirleyebilirsiniz. Mutlu olmayı istiyorsunuz. Güvende hissetmeyi istiyorsunuz. Belli bir şekilde hissetmeyi ve davranmayı istiyorsunuz. Günlerinizi lütuflarla ve zarafetle yaşamayı istiyorsunuz. İsterseniz, biraz vakit ayırın ve istediklerinizin bir listesini yapın… düşünebildiğiniz kadar şeyler, şartlar ve/veya durumlar. Bunlar istediğiniz kadar genel veya detaylı olabilir.
Listenizi gözden geçirirken, her birinin size ilham vermesine, heveslendirmesine ve düşündüğünüzde sizi iyi hissettirmesine özen gösterin. Bir şeyleri negatif sözcüklerle anlatmaktan kaçının. Örneğin, “Borçlarımdan kurtulmak istiyorum” yazdıysanız, bu hala daha borca olan odaklanmayı içerir ve titreşiminizi düşürür. “Ben bolluk içinde bir hayat yaşamak istiyorum” deseniz nasıl olur? Bu düşünce, bu ifade sizi daha iyi, daha canlı hissettirir, daha fazla ilham alırsınız. Şunu deneyin. “Yalnız olmak istemiyorum!” ifadesine karşı “Birbirimize el ve eldiven gibi uyduğumuz, iyilik ve mutlulukla gelişmeye ve ilerlemeye yardım ettiğimiz, neşe-keyif-coşku dolu, eş-yaratıcı bir ilişki istiyorum.” Hangi düşünce daha iyi hissettiriyor? Hangi odak daha fazla sevgi gibi?
Listenizi tek tek gözden geçirirken, her maddeyi kendinize okuyun. Gözlerinizi kapayın, nefes alın ve kendinize tekrarlayın. Nasıl hissettiğiniz konusunda dürüst olun. “Ben neşe-keyif-coşku dolu bir ilişki istiyorum” dediğinizde, titreşiminizde “evet, tabii, tabii canım” ya da “keşke” diyen üzgün veya alaycı bir his oluşuyor mu? Eğer oluşuyorsa, niyetinizi verdiği histen ilham alana kadar değiştirin. Şöyle deseniz bile olur: “İlişki konusunda daha umutlu hissetmeye niyet ediyorum. Harika ilişkilerin örneklerini görmeye niyetliyim.” Bu düşünceler daha az göz korkutucu ve dolayısıyla şimdilik daha fazla ilham verici, heveslendirici olabilir. Her zaman niyetlerinizi değiştirip geliştirebilirsiniz ama ya içinizde yüksek titreşimde hislere ilham veren niyetler bulmalısınız, ya da yüksek titreşimli hisler bulmanın başka bir yolunu. Çünkü her zaman ve sonsuza dek, kendinize çektiklerinizi veya izin verdiklerinizi titreşiminiz dikte eder.
Doğrusu, siz bunu gerçekten biliyorsunuz. İyi hissettiğinizde, yüksek titreşimdeyken harika şeylerin hayatınıza kolayca aktığını görüyorsunuz. Kötü hissettiğinizde ya da tökezleyip daha düşük titreşime düştüğünüzde hayatınıza kamaya çalışan iyi şeylerin yoluna engel oluyorsunuz.
Biz size duygularınızdan kaçın, görmezden gelin demenizi söylemiyoruz. Bazen titreşiminizi yükseltmeden önce kendinizi negatif hislerle çalışacak kadar çok sevmelisiniz. Bazen o olumsuz hissin içinde biraz acıyla yüzmelisiniz ki, onun ötesine geçebilesiniz. Bazen bunun hiç işe yaramadığını görmek için acısını başkasından çıkarmaya çalışmalısınız ki böylece kendi gücünüzü kendi elinize alın. Hepsi olabilir! Bunlar insan deneyiminin bir parçası ve onlardan öğrenebilirsiniz.
Ancak, yaşamak istediğiniz hayat için niyetlerinizi tasarlarken, onlar hakkında iyi hissetmeniz şarttır, eğer değillerse, niyetleri biraz daha inanılabilir ve iyi hissettiren hale çevirmelisiniz. Sonra dileklerinizle ilgili daha umutlu, daha iyi hissetmeye öğrendiğinizde, niyetleri de adım adım geliştirebilirsiniz.
Melekleriniz istediğiniz her iyi şeye sahip olmanızı istiyor. Biz nasıl sizleri istediğiniz şeylerin özüne mükemmel zarafetle yönlendireceğimizi biliyoruz. Bazen istediğinizi istediğiniz “formda” almayabilirsiniz çünkü bazen istediğiniz şey gerçekte düşündüğünüz şey olmayabilir! Bazen gerçekten, kalpten istediğinize titreşimsel olarak uymayan bir iş ya da ev istersiniz. Böyle durumlarda, biz sizi mükemmel titreşimsel uyumdaki seçeneğe yönlendiririz.
Yüksek titreşimdeyken, yönlendirmeleri algılayabilirsiniz. Düşük titreşimdeyken, bu dünyada aynı haldeki insanlarla eşleşirsiniz. Bir titreşimsel uyumsuzluk varsa, şartlar değişecek ve siz de başka bir yere yönlendirileceksiniz.
Titreşiminiz tüm arzularınıza ya izin verir ya da engeller. Arzularınızın bir listesini yapın ve her biri hakkında gerçekten iyi hissettiğinizden emin olun. Eğer iyi hissetmiyorsanız, başarılı mini yaratımlarınız Yaratan’ın gerçekten size önem verdiğini ve biz cennettekilerin her zaman elimizden gelen her şekilde sizi hayallerinize giden yola yönlendirmek için hep çalıştığımızı kanıtlayana kadar biraz geri çekilin ve niyetlerinizi her defasında birazcık geliştirin.
Sizleri çok seviyoruz.
Melekler
Ann Albers ve Meleklere çok teşekkürler. (visionsofheaven.com)
Sevgili Bilge Baykuşlar, bu mesajın Yeni Galaktik Yılın başlangıcına çok uyduğunu düşündüm. Haydi hep beraber niyetlerimizi gözden geçirelim ve ilham geldiğinde de harekete geçmekten çekinmeyelim!
Hepinize harika bir Galaktik Yıl diliyorum.
Mor Alev
YEPYENi! 12 Nisan 2021’den itibaren “Sabian Hikayem”. Kendi gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!
En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
Telif Hakkı©2021 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2021 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/
Ufak bir mola ile şu anki hayatımdan daha farklı bir hayat yaşayıp daha keyifli olabilme ihtimalimi gördükten sonra yani bunu farkettikten sonra aynı hayata dönmek sanırım oraya buraya sığdıramayan içimi. Aynı heyecan ve hissiyatla sindirdim yazınızı, bakalım bu keşif beni nereye götürecek 🙂 teşekkürler, sevgiler.
BeğenLiked by 1 kişi
1 olasılıkla dünya zamanına göre 1 senede istediklerimi yapabiliyorken diğer olasılıkla 7 senede yapabiliyorum. İlk seçeneği seçmek için yeterince şartlar oluşmuştur umarım. Söyleyeceklerim bu kadar 😂
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Mor Alev Merhaba
6. paragrafta “…acısını başkasından çıkarmalısınız ki” cümlesi sanki öğretilerinize, bakış açımıza uymuyor gbi. Ne dersiniz. 💕
BeğenBeğen
Sevgili Asuman, orada insan şapşallığına bir örnek veriyorlar ve kendimize kızmamamızı istiyorlar. Gidin acısını başkasından çıkarın anlamı taşımıyor bu sözler. Bütüne bakınca görebilirsiniz. Çok teşekkür ederim.
BeğenBeğen
Kalbimin yıkandığını hissettim… muhteşemdi…
BeğenLiked by 1 kişi
Son olanlarla ilgili bir yazi bekliyoruz. Lütfen bize bir mesaj verin.
Ne yapmalıyız, yaratım gücümüzü nasil kullanmaliyiz
Bu doğuma nasil katkida bulunabiliriz
BeğenBeğen
Sevgili Zodyak, Büyük resme bakalım. Son yıllarda astrolojik yazılarımda ve kanallıklarda çevreye her fırsatta dokunuyoruz. Ayrımcılığa da öyle. Son dolunay yazısı beklenmedik şimşek fırtınası ve kabakulak salgını sembolleriyle bu günleri anlatıyor. Bir önceki dolunayın Sabian sembolü “büyük kanoya binmekte olan bir grup insan” yaşadığımız göçleri gösteriyor. Ay tutulmasında çevreye büyük vurgu vardı. Biraz daha geriye gidin, benim kalemimden çıkmış bütün özgün makalelerime bakın. Daha fazla ne söyleyebilirim bilmiyorum???
Büyük resim demiştim… Bu haftaya kadar yaz-kış dünyada herhangi bir günde şu anda Türkiye’de yanandan çok daha fazla orman yandığının farkındasınız sanırım. Bu haftaya kadar dünyada her gün çok sayıda ırkçı saldırı ve cinayet işlendiğinin de farkındasınız. Göçler de öyle. Akdeniz, Güney Amerika, Güney Doğu Asya… Peki, biz bunları aşmak için ne yaptık? Gündelik hayatımızda ne değiştirdik? Çocuklarımıza ne öğretiyoruz? Arabanız benzinli mi, dizel mi, hibrit mi, elektrikli mi? Toplu taşımayı ne derecede kullanıyorsunuz? Çöp ayırıyor musunuz? İhtiyacınız kadarını satın alıyor musunuz? Elektrik ve su kullanımınız hangi düzeyde? Size kişisel olarak sormuyorum tabii, bu sorular hepimiz için.
Farkındalık gerekiyor. Dünyanın öbür ucunda yanan ormanı da bizim tüketimimiz yakıyor. Şimdi, bu yangınlar, saldırılar, vs burada, bu ülkede ve farkındalığınız birden bire yükseldi. Bütün bunlar bizi farkındalığa çağıran olaylar. Tabii ki enerji çalışmaları Mor Alev, Kutsal Anne’nin Sevgi Seli gibi enerjileri bu alanlara göndermek harika. Ama on dakika meditasyon yapıp hayatımızı her zaman sürdürdüğümüz gibi sürdürürsek bu bize yakışmaz. Artık davranışlarımızı da değiştirme vakti geldi. Son derece pratik şeylerden bahsediyorum. Gün boyunca yaptığımız şeyler. Seçimlerimiz değişmeli.
Biliyorum, bu yorum sizin istediğinizin dışında bir şey olabilir. Ama inanın sadece size değil, bütün herkese yazıyorum. Kendim de dahil. Sorduğunuz için teşekkür ederim.
BeğenBeğen