**Lütfen makalenin altındaki telif hakları uyarısına saygı gösteriniz. Teşekkürler.**
Sevgili Bilge Baykuşlar,
Bu yeni ay hakkında söylenebilecek çok şey var. Bu upuzun bir rapor olabilir! Karmaşık bir enerji destesinden geçiyoruz. Ve en sonunda başta söylediğimizi unutabiliriz! Her şey anlamsızlaşabilir… O yüzden çok dikkatli ve elden geldiğince berrak ve kısa olmaya çalışacağım. Küçük parçalar halinde.
Koç yeni ayın önemi
Koç yeni ayı Zodyak’ın ilk yeni ayıdır o yüzden önümüzdeki 12 ay için belirleyici önem taşır. İlk burç, ilk yeni ay, yepyeni bir döngü başlangıcı. Bu yeni ayın Sabian sembolü bütün bir yıl dönüp bakarak ders ve yönlendirme alabileceğimiz önemde enerji taşır. Ekinoks için verilen “ruh bahçesi” benzetmesini hatırlayın. Bu dönem, bu yeni ayın enerjisini taşıyan bütün bir ay, bu çalışma için ideal görünüyor. Bahar geldi. Tohumlama başlasın!
Eris ve Oğlak kümelenmesi
Henry Seltzer bu enerjiyi çok güzel özetlemiş. (astrograph.com) Diyor ki;
“Yeni ay Chiron’la birleşmiş, Jüpiter-Plüton-Mars sadece birer dereceyle birleşik ve Koç’taki Eris’le kare açıda. Yeni ayın bu gruba katkısından dolayı, durum son derece yüzleştirici ve mücadelelere açık. (…) Aşırı derecede öne çıkan Jüpiter-Plüton-Mars birleşimi, gizli öfkenin yüzeye çıkmasını simgelerken bu öfke ya şifalanacak, ya da iyice alevlenecektir. Bu neredeyse çocuksu öfke nöbetleri, sıklıkla uzun zamandır ruh ve zihinlerimizde gömülü kalmış kadim yaralardan ve çocukluk travmalarının tortularından kaynaklanır. Dolayısıyla, şimdi açığa çıkmakta olan böyle sorunların farkındalıkla karşılanması için mükemmeldir, özellikle de andaki sosyal şartlarımızın gerginliği de göz önüne alınırsa. Şimdi, her zamankinden çok daha fazla, içimizdeki bu zor alanlara yüksek farkındalığımızı yönlendirmeye çalışmalıyız, çünkü bu nihai şifayı da getirecektir. (…) Bu yeni aydaki çok önemli bir faktör de Eris’in Oğlak kümelenmeye uzun dönem kare açısıdır. Bu Eris’in ekstrem aktivasyonudur ve Dişi Savaşçının burada olduğunu bildirmektedir. Zamanın ruhu, yüzyıllarca sürmüş ataerkil düzenin sadece erile güç ve yetki tanıması halinin fırlatılıp atılmasını göstermektedir.”
Sevgili Dostlar, baskılı ve yanıcı Oğlak kümelenmesinin gerginliğini daha da yükselten Eris ünlü elmasını insanlığın ve teklemekte olan yönetim/sosyal/ekonomik sistemlerle geleneklerin tam ortasına fırlatıyor ve “Madem her şeyi çok iyi biliyorsunuz, çözün bakalım bu durumu!” diyor.
Yeni ay ve Chiron ay düğümlerine kare açıda
Öncelikle hatırlayalım, yara eğer şifalanmayacaksa Chiron boydan boya neşter atmaz. Şu anda fiziksel ve duygusal açıdan canlar yanıyor, hastalığı yaşayanlar var, hastalık korkusuyla panik yaşayanlar var, endişe, aşırı çalışma ve çalışamama, eve kapatılma ve istediği halde evde kalamama, dışarıda çalışmak zorunluluğu, ekonomik endişeler, korkular… saymaya devam edeyim mi? Tüm güçsüzlük hislerimiz, tüm çaresizliğimiz, hepsi şifaya açık.
Burada defalarca değindik, güney düğüm Oğlak’tan, kuzey düğüm Yengeç’e yönlendiriliyoruz. Chiron bir süredir ay düğümlerine karede ve bu sabaha kadar Kuzey düğümünün Sabian sembolü “Trenin enkaz haline çevirdiği araba” idi. Bunu özellikle paylaşmadım sizlerle haftalardır çünkü verdiği resim oldukça tüyler ürpertici ve daha da panikli hislere ihtiyacımız yok. Burada, tren kolektif, toplum veya daha yüksek ruhani kudret olarak görülebilir, araba ise onunla yarış etme aptallığını gösteren egomuz. Tren egoyu enkaza çevirdi. Ve o yüzden ne yapacağımızı bilmiyoruz! Bir tarafta egomuzun çok sevdiği korkular ve kendini üstün hissetme arzusu, diğer tarafta “Dur, sen bununla savaşamazsın, değişim geldi bile” diyen enerji. Panik yaşayanlar araba enkazına bakıyorlar. Diğerleri ise bu yolculuktan neler öğrenebileceklerine odaklanıyorlar. İyi haber, bu yeni ayla kuzey düğümünün derecesi değişti. “Fare ile tartışan kedi” derecesine geçti. Yani yine pek huzurlu bir görünüm yok ama en azından bir komedi unsuru geldi. Ben buna hiç bitmeyen kavga diyorum. Durup durup yeniden başlayan, kazananın olmadığı bir rekabet ve çekişme. Hangisi daha zeki, hangisi daha güçlü, hangisi haklı? Hepsi göreceli ve anlamını kaybetmiş şeyler.
Chiron neden bu dereceye karede, neden kuzey düğümü bu dereceyi aktive ediyor? Bu bağlamda gördüğümüz şey, egonun yüksek benlikle, Kaynakla olan tartışmasıdır. Bizler çevremizin kontrolü elimizde sanıyoruz ama değil. Ruhumuza, yüksek benliğimize, Kaynağa, sevgiye teslim olmamak için mücadele ediyoruz. Şüpheler içinde kıvranıyoruz. Ama şimdi karşımızda bizden çok büyük bir enerji fırtınası var. Ve bununla beraber, bu zamanda çok ufak görünen ama çok güçlü olan bir şey var içinizde: Işığınız, umudunuz, inancınız, yaratıcılığınız, çalışkanlığınız. Tartışmayı bırakıp da ona odaklandığınızda diğer her şey yoluna girecek. Bu sembol fikrimce yükselişe ve evrimleşmeye direnen parçalarımızın nafile mücadelesini anlatıyor.
Chiron’un Sabian sembolü, “Bir tarafı parlak bir şekilde aydınlatılmış kare”. Bu, bu zamanda Chiron’un bulunmayı seçtiği çok ilginç bir sembol. Lynda Hill diyor ki; “Bu sembol, sıklıkla yaratıcı çözümlerle bulunduğu sorunlardan çıkmayı bilen tabiatı işaret eder.” Bir kutuya sıkışmış gibi hissedebilirsiniz (tecrit). Çıkışınız yokmuş gibi gelebilir (bu zamandaki maddi manevi korkular) fakat tek ihtiyacınız olan tarafsızlıktır. Havlu atmayın. Bütün bunların, hepsinin olumlu bir çıkışı olacak. Hayat çok önemli bir şeye dikkatinizi çekiyor. Bu çağrıyı kabul edin ve onu okuyun. Bakmaktan korkmayın. Bakın, göreceksiniz. İşler korktuğunuz gibi değil, en sonunda gelmekte olan çok olumlu şeylere yol açıyorsunuz.
Ve şimdi de geldik yeni ayın ve yeni astrolojik yılın Sabian sembolüne:
“Kanatlı üçgen”
Bazen bu semboller hiç beklenmedik şekiller alıyor! Bir geometrik şekle takılmış kanatlar. Fakat sonra düşününce görüyoruz, üçgen dengede, her bir kenar diğerini destekliyor. Hayatımızı bir araya getiren üçlüler akla geliyor: Ruh-zihin-beden, düşünce-sözcük-hareket, niyet-inanç-fırsat, zihinsel-duygusal-fiziksel… Kanatlar “uçma” potansiyelini temsil ediyor. Yani çok daha yüksek bilinç hallerine ulaşma, olayları ve büyük resmi çok daha yüksek seviyeden gözlemleme, özgürlük potansiyeli. Bütün her şeyin üzerine çıkmak, aşmak, geride bırakmak ise diğer anahtar kelimeler. Fakat bunu sadece yüksek bilinç ve denge ile yapabiliriz. Bu üçgende her şey dengeli. Eşitlik çok önemli.
Seçtiğim görselden de anlayacağınız gibi, ben bu sembolü kanatlanmış kalplerimize de çok benzetiyorum. Kalp merkezli denge. Bu sembol bize bu ay ve yeni astrolojik sene için diyor ki; Merkezde, tutarlı ve kendine hâkim olan bir ruh halini korumalısınız ama aynı zamanda öyle hazırlıklı olmalısınız ki bir anda ihtiyaç olduğunda harekete geçebilmelisiniz. Hazır olun, hazır olduğunuzu bilin. Aynı zamanda hayatın pratik yönlerini de unutmayın. Her açıdan dengede kalın. Bu sene dengede kalmayı ve dengeyle harekete geçmeyi öğreneceğiz.
Sevgili Dostlar, bu tünelden geçerken yolun sonundaki ışık benzetmesine Chiron’un enerjisi de bir tarafı aydınlatılmış kare sembolüyle vurgu yapıyor. (Tünelin ne olduğunu Ekinoks yazısında konuşmuştuk) Yılın Sabian sembolü “Kanatlı üçgen” tünel geçişinin dengeli bakış açıları ve dengeli bir hayatla başarılabileceğini ekliyor. Özetle bize dengeli olduğumuz sürece arınmamızda, eski düzenin yerine yenisini getirmemizde ve çareler bulmamızda büyük başarı ve yükseliş sözü veriyor. Bu sırada Eris ve Oğlak ekip uyandırıcı görevine devam ediyor.
Yeni ay 24 Mart saat 12.28’de. Hepinize sağlıklı, dengeli ve verimli bir yeni ay diliyorum.
©Mor Alev 2020
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
YENİ! SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile çalışmak istiyorsanız buraya tıklayınız.
Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com
Evet panikle sakinlik arasında giden gelen bir ruh hali var. Mümkün olduğunca haber, sosyal medyadan uzak kalmaya çalışsak da felaket tellalları her yerde. İçimden bunun sonu elbet hayırlı olacak. Endişelenmene gerek yok. Bak ne çok şeyi sorgulattı, ne çok şey öğretti diyorum sık sık. Dengede kalmayı seçiyorum. Mikro bakış açısı ile şu an olumsuz görünen herşeyin aslında dünyamız için ne kadar iyi olduğunu kalbimin derinliklerinde hissediyorum.
BeğenLiked by 2 people
❤️❤️❤️
BeğenLiked by 1 kişi
Bu güzel yazıyı okurken, dışarıdan kuş sesleri geliyor. Zamanında biz hayvanları kafeslere kapattık, ağaçları kestik, gereğinden fazla tükettik, hava ve çevre kirliliğini önemsemedik.
Şimdi bizler kapatıldık ve Dünyanın dört bir yanından denizlerin, nehirlerin temizliği ve doğal hayatın canlanmasına dair videolar görüyoruz. Hepimizin çıkarması gereken çok ders var ve Tünelin sonu keyifli gözüküyor 🙂 Herkese sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir yolculuk diliyorum.
İyi ki varsın MorAlev
Bir yolculuk parçası bırakmak istedim
Maria Calas – Flower Duet
BeğenLiked by 3 people
O kanatli ucgene eklemek istedigim bir uclu daha var izninizle: nese, keyif, cosku 😇 Bugunlerde her platformda, her ortamda paylasabilecegim bir sey degil bu yazdigim ama insanoglu olarak virusun pandemi halini aldigini ogrendigimizden beri icimde artan duygu bu yonde. “Artik vakit geldi. Hazirsiniz. Hazirsiniz. Hazirsiniz” cumlesi cinlayip duruyor icimde. Yillardir boyle gunler icin egitilidigimizi, bir araya getirildigimizi biliyorum kalbimde. Icimdeki kutlama hissini tarif edemem. Unuttugumuz seyleri, dunyaya neden geldigimizi hatirladik son yillarda, bu tamam. Galiba simdi hatirladiklarimizi hayata gecirme vakti. Gercekte oldugumuz kisiyi gizlememe vakti. Boylelikle katkimiz olacak kollektife. Bu duyguda yalniz olmadigimi biliyorum 💫 Ve buyuk katkiniz icin bir kez daha sukranlarimi yolluyorum size sevgili Mor Alev 💜❤💚
BeğenLiked by 3 people
Sebebini çözmemekle birlikte korkuyor ve yalnız hissediyorum
BeğenBeğen
Hepimiz aynı yerdeyiz korkmayın lütfen ve burada birçok arkadaşınız var yaşanması gerekenleri yaşayacağız tüm sevdiklerinizi düşünün onlar için ve kendiniz için korku titreşimini yükseltmeyin en önemli görevimiz bu sanırım akıl vermek gibi de olmadı umarım kendinize iyi bakın sevgiler
BeğenLiked by 2 people
Ben hazırım. Nereye çufçufluyoruz :))
BeğenLiked by 2 people
Açıkcası “Trenin enkaz haline çevirdiği araba sembolünü saklamasaydınız keşke ” diye geçti içimden . . neden bu tasarrufta bulunduğunuzu açıklamışsınız , anlıyorum ancak doğru yapmamışsınız diye net bir his var ve bu sevgi gibi evet . . ve sizden ricam sembollerin görsellerini eklemeyi ihmal etmeyin lütfen , sevgiler herkese
BeğenBeğen
Sevgili Deniz, bir süredir blog okuyucuysanız bilirsiniz, burada hiçbir cümle Blog Hamilerinin izni olmadan yayınlanmaz. Zamanlamayı da ne yayınlanacağını da onlar belirler. Eğer bundan haftalar önce yazılmasını isteselerdi öyle olacaktı. Görseller de onların seçimi. Bir örnek isterseniz, şu anda müsvedde olarak bekleyen en az beş mesaj var ama yayında değiller. Ben aracıyım, buna da çok dikkat ediyorum. Sevgilerle
BeğenLiked by 2 people
“Panik yaşayanlar araba enkazına bakıyorlar. Diğerleri ise bu yolculuktan neler öğrenebileceklerine odaklanıyorlar.”
Sevgili Mor Alev, bu son haftalarda duydugum en dogru en aydinlik anlatimdi. Durum tam olarak boyle. Fakat panikle korkuyla trenden arabaya yani egoya bakanlarin durumunda, arabadan baska bisey bilmeyen,treni tanimayan, hizindan korkan milyonlar var. Ben de surekli onlari nasil aydinlatabiliriz diye dusunuyorum fakat bu da benim manevi egom,kurtarici rolune dusmeden isik olmaya calisiyorum.
Benim en cok yaptigim sey, kalbimi acik tutmak. Kalp cakrasini NE OLURSA OLSUN acik tutun. Cogu zaman istemedigimiz,kucuk benligimizin “negatif” aldigi her durumda onu kapatiriz. Dikkati verin,demek istedigimi anlayacaksiniz. Hatta bu fizik bedene bile yansir, kollarimizi kavustururuz sinirlendigimiz durumlar karsisinda. Cakrayi kapamamiz yetmezmis gibi,kollarimizi da baglariz uzerinde. Bu hicbir zaman bizi korumaz. Bu enerji akisini kesip, tamtersine o kurtulmayi cok istedigimiz ofke,korku,suphe,caresizlik hisleriyle iceride hapsolmamiza neden olur. Bizi gecmise cengeller,o olay olurken kapandigimiz ana. Lutfen acin kalbinizi, o an giren nahos enerji,deneyim cikip gitsin.belki sadece 1 dakika kalacak ve gidecek. Ama egoyla,zihinle onu orda tutup capalayip kafanizin icinde cozmeye calistiginizda tek yaptiginiz o enerjiyle hapsolmak ileri gidememek. Kendiniz cozup araba hizinda ilerlemek istiyosunuz. Bu hayatla,evrenle yarismaktir. Imkansizdir. Zaten tren cok iyi sekilde hizinda ilerliyor,birakin. her seyi birakin,tum kancalari. Derin nefes alin ve hayata guvenin. Bunca zaman hazirlandik,simdi burada mesajlarini okudugumuz tum yuksek enerjilere guvenme zamani. Bunu 1 an icin yapmayin,surekli tum acik kalple orada kalin.
Acik kalp yaralanmaz,kalp cakrasinin adi Anahata’dir. Anlami “yenilmez”dir. Bizi bugune kadar yaralayan onu kapatip,kabul edemediklerimizle kendimizi iceride hapsetmemizdi.bunu da kabul edin. Ve salin gitsin.
Hepinizi cok seviyorum,tum insanlik tek bir aile. Sevgiler! Tesekkurler Mor Alev,iyi ki varsin!
BeğenLiked by 1 kişi