Her Şey Bilinçlidir – Konsey (Mesaj 188)

Kindred Spirits - Ford SmithSevgili Dostlar, bugün Konsey geçen haftaki “Özgür İrade” başlıklı yazıda yer alan sorunun ikinci bölümünü cevaplıyor. Yine derin ama bir o kadar da basit bir şekilde bize ayrılık ve birliğin ne olduğunu anlatıyorlar. Okuyalım:

“Bazı Advaita Vedanta öğretileri bizlerin yaşandığını, yani bizlerin ‘yapanlar’ olmadığımızı, onun yerine Kaynak/Bilincin bizim deneyimlerimizi yönettiğini söylüyor. Bir başka şekilde açıklamaya çalışırsam, bizler kendini ayrı bir varlığın gözünden deneyimleyen evreniz.  Şimdi biz biliyoruz ki, sadece BİRlik var, o yüzden bu kavram bana çok mantıklı geliyor. Budist çevrelerde bir söz vardır ve buna işaret eder; ‘Olaylar olur, eylemler gerçekleşir ama bunu yapan birey yoktur.’ Geniş açıdan bakarsak, diyebiliriz ki, Evren tam olarak olması gerektiği gibi gelişiyor ve biz de Evrensek, tamı tamına olması gerektiği gibiyiz.”

Bu ayrılık yanılsaması hakkındaki anlayışı kusursuzca özetliyor. Bunun başka ifadelerini de pek çok farklı yerde bulabilirsiniz.

Ancak bir şeye işaret edeceğiz ve sonra da bu fırsatı burada ima edilen bir başka şeyi açıklamak için kullanacağız.

Öncelikle, pek çok defalar söylemiş olduğumuz gibi burada ve diğer yerlerde, dünyanızdaki her kültür ve dilde gerçeği getiriyoruz. Biz bunu hep yaptık ama şimdi bakacak ve dinleyecek olan herkes için daha da yaygın hale geliyor.

Ve ötesine geçmekte çok zorlandığınız ayrılık yanılsamasıyla ilgili baskın şekilde öğretilmiş olan kavramlar aynı zamanda birliği de ima ediyor. Eğer, ayrılık bir yanılsamaysa, o zaman alternatifi birlik olmalıdır, değil mi?

Bunu böyle basit bir önerme olarak sunarsak, o zaman çoğunluk bunu onaylayacaktır. Fakat bu, zihinsel bir anlayıştır. Yüzyıllar boyu pek çokları o bilişi tecrübeye dayanan anlayışa aktarmayı başardılar. Ve işte insanlar da bu hedefe doğru gitmeliler. Daha doğrusu, geri döneceğiniz hedef bu olmalı.

Bir zamanlar baskın dünya görüşü her şeyin bilinçli ve iletişime girilebilir olduğu idi. Bu kültürlerin ufak tefek kalıntıları bunu hala anlıyor. Ancak çoğunluktan bu görüş ısrarla ve acımasızca silindi.

Dediler ki, ‘ilkeller’ bütün o yalan tanrılara ‘taptılar’. Onların gerçekte hayatlarındaki bolluğa katkıda bulunan güçlere ve süreçlere şükürlerini sundukları hiç anlaşılmamıştı. Ve söylemeliyiz, ilkel dediklerinizi öldürürken onlara ilkel demeniz, oldukça ilkelce.

Size dediler ki, onların çoğu ‘güneşe tapanlardı’. Soruyoruz, hayatınızdaki her şey için en önemli ve kesinlikle ihtiyaç duyulan enerji kaynağı nedir? Yaşamın sürmesi için neye kesinlikle sahip olmalısınız? Neden güneşe şükranlarını iletmek yanlış olsun? Bizim kesin bilgilerimize göre, bu insanların hiçbiri yıldızınızın her şeyi yaratan olduğunu düşünmüyordu.

Eğer toplumlarınız yaşamı destekleyen her şeyi takdir etmeyi ve onlara şükretmeyi öğrense, yuvanızı yıkıma uğratmayı durduracağınızı görebiliyor musunuz? Ağaçlar, su, hava, verimli toprak, hayvanlar, bitkiler, balıklar, kuşlar, hepsi hayatınıza katkıda bulunuyorlar. Dünya haliniz müthiş sıkıntıya çok daha görünür şekilde düştükçe, bunun değiştiğini görüyoruz. Ama yeterince hızlı değişiyor mu?

Ve şimdi bir cümle kuracağız ve belki de inanç sınırlarınızı biraz zorlayacak. Bahsetmediğimiz şeyler, metaller, kristaller, kayalar, dağlar, ırmaklar, denizler, yani görebildiğiniz, tutabildiğiniz her ‘şey’ bilinçlidir. Hepsi enerjiden oluşmuştur. Genelin bunu kabulü neredeyse 100 yıl aldı ama şimdi biliyorsunuz, hepsi enerjinin form almış halidir. Ve tüm enerji varlıklar sadece başka bilinç halleridir. Sizin ‘ilkelleriniz’ o kadar da ilkel değillerdi.

Şimdi, biliminizin bu sonuca ulaşması biraz daha zaman alabilir, fakat bunu beklemeye ihtiyacınız yok. Çevrenizdeki her şeyin sizin düşüncelerinize bir cevap olarak orada bulunduğunu bilseniz hayatınız nasıl değişirdi? Ya deneyimlediğiniz her şey, düşünceleriniz, hisleriniz ve inançlarınızdan dolayı orada olsaydı?

Bu biraz ‘new age’ (dalga geçilen modern ruhani hareket) geliyor, değil mi? Fakat sizlere söylemek isteriz; Bunun anlamı tecrübeye dayanan anlayışın olduğunuz kolektif bilincin derinlerine sızmaya başladı demek oluyor. Bu zamanda oluşan büyük uyanışın büyük bir parçası da budur. Görebildiğinizden çok daha ileridesiniz.

Bugün yeterince konuştuk. Bir defa daha katkınıza teşekkür ederiz.

Konsey ve Ron Head’e çok teşekkürler. (ronahead.com)


Bu dönemde ruhunuzun potansiyelini bütünüyle anlamak, hayata nasıl geçirebileceğinizi öğrenmek, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

2019’da YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın veya moralev@outlook.com adresine yazın.


Telif Hakkı©2019 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2019 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/

6 comments

  1. Yine huzur dolduran bir cevap, konseye, Ron Head’e ve tabii ki sevgili Mor Alev sana cok tesekkurler.

    Fakat burada kafama takilan kucuk bir nokta var. Elbette ‘ilkel’ diye adlandirilan uygarliklarin asla geri kalmis ve ilkel olmadiklarinda ben de hemfikirim. Fakat ornegin suyun, güneşin kendisine şükretmek kismini içsellestiremedim. Cunku o da bizim gibi butunden BIR’den bir parca ve butunun hayrina hizmette. Güneşin kendisine degil de, gunes icin onu Yaratan’a, TEK’e sukretmenin, Gunes gibi bizim de gorevimiz neyse 1 an bile tutukluk etmeden onu gerceklestirmeyi ornek almanin daha dogrudan yol izlemek olduguna inaniyorum. Cunku gunesin bilinci olsa da insan formundakine has bir ozgur irade ile karar verdigini hissedemiyorum. Belki de henuz atlayacagim boyut ve seviyeler var tabii. Yalnizca gorusumu sizinle paylasmak istedim. Sevgiler.

    Beğen

    1. Sevgili Melekler ile, besin Yaratan’dan gelir. Ve anneniz sizin için yemek hazırladığında ona teşekkür edersiniz. Bu da aynı şey. Yaratan’ın bolluğunun ve besininin aracısı olmuştur. Bu mesaj Konsey’den geliyor ama enerji Yaratan’ın enerjisi, diğer her şeyde olduğu gibi. Ve biz hem Konsey’e hem de kanal Ron Head’e teşekkür ediyoruz. Çünkü onlar buna kanal oldular. Ve şükran çok, çok, çok önemli. Çünkü her şey ve herkes, güneş de onun bir parçası, yansıması. Ama siz canınız nasıl isterse öyle yapın. Bunda da bir sorun yok. Konsey de gidin her gün güneş için törenler düzenleyin demiyor zaten. Ama her şey bilinçli. Oturduğunuz sandalye, elinizdeki telefon da öyle. Yani bir teşekkür onları da mutlu edebilir! Geçenlerde yayınladığım Melek mesajı arabanıza teşekkür edin diyordu. Sevgilerimle

      Liked by 1 kişi

      1. Sevgili Mor Alev,

        Cevabin icin cok tesekkur ederim. Aciklaman beni aydinlatti ve daha iyi anlamami sagladi. Şükran duygusunun bende hala bir miktar 3D kalmis bulunuyordu, bunu gormemi sagladi. Harikasın, tesekkur ederim. Sevgilerimle.

        Liked by 2 people

      2. Bu cevap bana da daha anlaşılır geldi. Hem cevabı verene hemde sorusuyla vesile olana çok teşekkürler

        Liked by 1 kişi

  2. Bazı yazıları 5 -10 defa beğenesim geliyor bu yazı gibi teşekkürler bu satırları okumamı sağlayan herkese her türlü enerjiye

    Liked by 1 kişi

  3. Evet “herşey bilinçlidir” bu bana Hz. Muhammed’in “Allah’ım bana eşyanın hakikatini göster” sözünü hatırlattı. Birde Semazenler in hırkaları nı öperek yerine koymaları.
    Sevgiler

    Liked by 1 kişi

Yorumlar kapatıldı.