Bugünlerde oldukça sık sorduğunuz sorulardan biri, “Ben burada ne yapıyorum?” Bir başkası ise “Ben ne yapmalıyım?” Bunu pek çok kanal aracılığıyla çok defalar konuştuk. Ama hala sormaya devam ediyorsunuz, o yüzden cevabımızı ya görmediğinizi, ya da beğenmediğinizi varsayıyoruz.
Çok küçük yaşlarda, kendi âleminizde, bir şeyi beğenmemenin onu pek de değiştirmediğini gördünüz. O yüzden cevaplarımızı da beğenmeyebilirsiniz. Ama cevaplar gerçek olduğu için pek de değişmeyeceklerdir. Ancak, size hoş ve eğlendirici gelmesini umarak onları farklı yolardan açıklayacağız ve belki de böylece anlayışınız daha da genişleyecektir.
Bugünkü konuşmamızın amacına uygun olarak şöyle başlayalım: Bu mesajda “siz” dediğimizde, bir sürü karışık ve belirsiz fikirlerle dolu bir bavulla zar zor yürüyen ve dünyaya da bir o kadar karmaşık ve kararsız duygularla tepki veren, şu anda bir bedende bulunan herkesi kastediyoruz.
Bazen, “Ben burada ne yapıyorum?” bir haykırış halini alıyor.
Peki, öncelikle sizin söylemeyi sevdiğiniz gibi, biraz sakin olun. Ve şimdi neden bu göreve gönüllü olduğunuzu anlamanıza yardımcı olacak bir şey anlatacağız. “Hayır, ben gönüllü olmadım!” Ah, evet, oldunuz.
Şimdi hatırlayın, siz, hepiniz anlamına geliyor.
Bu dünya şimdi olduğundan çok daha fazla mücevher olduğunda buradaydınız. Onun üzerindeki hayat tam bir cennet olduğunda buradaydınız ve çok daha yüksek bilinçteydiniz. Şu andaki haliniz bir sapma, bir anomalidir, görüyorsunuz değil mi? “Düşüş” gerçekleştiğinde buradaydınız. O, pek de hikâyelerinizin söylediği gibi olmadı ama oldu. Tekrar tekrar geri geldiniz, yaşadınız, çalıştınız, sevdiniz, nefret ettiniz, doğurdunuz, öldürdünüz ve bunların arasında aklınıza gelen diğer her şeyi de yaptınız. Her biriniz hepsini yaptı, hepsi oldu, hepsini gördü. Neden?
Cennetinizi geri istiyorsunuz. Ve bir defa daha, kim olduğunuzu BİLMEK istiyorsunuz. Bu uzun ve son derece zorlu yolculuk size kolektif olarak ne istemediğinizi öğretirken aynı zamanda ve istediğinizi de yaratmayı öğretti. Her biriniz tarafından deneyimlendiği gibi, bunu henüz tam anlamıyorsunuz. Ama başladınız ve göreceksiniz. Ve bu deneyimin (düşüşün) sizin gözetiminde olmasına da izin vermeniz pek de mümkün görünmüyor.
Şimdi, bazılarınıza Gezginler, Işık Savaşçıları deniyor. Pek çok yerde, pek çok defalar bilinç yükseltici kapasitenizle hizmet verdiniz. Siz de daha önce burada bulundunuz. Fakat bu sefer, adına yükseliş dediğiniz şeyi başarmak için bilincini yeterince yükseltmiş olan milyarlar var.
Elbette, hepiniz bununla ilgili büyük yardımlar deneyimliyorsunuz, bilseniz de, bilmeseniz de. Ve hepsi plana dâhilindedir. Bütün bu hizalanmaları, bu “dış yardımların” işbaşı yapacağını biliyordunuz. Siz, gezegeniniz, güneş sisteminiz ve hatta galaksiniz tamamen yeni bir çevreye taşınıyor. Gittiğiniz yerde, şu anda bitirmekte olduğunuz şartlar barınamaz. Siz cennetinize yeniden sahip olacaksınız.
Fakat bu son gayret size unuttuğunuz bir şeyi, sizin için çok önemli olan bir şeyi öğretiyor. Size ne olduğunu söyleyebiliriz fakat bu aslında zihinsel anlayışla ilgili değildir. Siz, ne olduğunuzu ve neler yapabileceğinizi tekrar öğreniyorsunuz, bir daha asla unutmamak üzere.
Çok gelişmiş bir ruh size bir seferinde bir soru sordu ve bu da metinlerinizden birine kaydedildi. “Kendinizin de tanrılar olduğunuzu bilmiyor musunuz?” Şimdiye kadar, çok azınız bunu biliyor. İşte değişim sürecinde olan şey budur. İşte BUNDAN DOLAYI buradasınız. Yaptığınız şey de budur.
Bir parçası olduğunuz ve adına insanlık denilen varlıkta oynayacağınız çok önemli bir rolünüz var. Ve oynamanız gereken rol, sizin rolünüzdür. (Mor Alev: Kendiniz olmaya geldiniz.) Ve sizin rolünüz oynanmazsa, bütün oyun değişirdi. Kendinizi bir başkasından eksik olarak yargılamayın, çünkü değilsiniz. Kendinizi bir başkasından fazla olarak yargılamayın, çünkü değilsiniz. Siz, sadece ve her zaman geldiğiniz Kaynak’ın İlahi Yaratımlarısınız, Kaynağa hangi ismi vermek istiyorsanız. Başınızı kaldırın ve o OLUN.
Burada olmayı seçtiniz çünkü bütün çabalardan sonra son perdeyi kaçırmayı kesinlikle istemediniz. Keyfini çıkarın! Tebrikler.
Konsey ve Ron Head’e çok teşekkürler. (ronahead.com)
***
Bir melek daha boyut değiştirdi. Çok teşekkürler Aretha Franklin!
Yüzlerce şarkıdan dişi enerjinin onurunu geri alışını anlatanı seçtim ama buraya sayısız video ekleyebilirdim… Mutlu bir hafta sonu diliyorum.
Bu dönemde salıverme, arınma, kendinizi tanıma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, potansiyelinizin bütününü gerçekleştirmek üzere Yüksek (Öz) Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Öncelikle çok teşekkürler sevgili mor alev… “Siz, sadece ve her zaman geldiğiniz Kaynak’ın İlahi Yaratımlarısınız, Kaynağa hangi ismi vermek istiyorsanız. Başınızı kaldırın ve o OLUN.” Kaynağa hangi “ismi” vermek ne demek? Bunu bira açabilir misin? sevgiler
BeğenBeğen
Sevgili Ceylan, varolan her şeyin geldiği Kaynak’a siz ne isim veriyorsunuz? Yaratan? Varolan Her Şey? Tek olan? Sevgiler
BeğenBeğen
Bu yazıyla içim yeniden yeniden ışıdı …
çok teşekkür ederim
BeğenLiked by 2 people
Merhaba.
İtiraf etmeliyim ki “Biz burda ne yapıyoruz?” sorusunu daha dün kendime soruyordum ve iyi hissetmiyordum. Bu konsey mesajını okurken şöyle düşündüm;
Konseyde kendi yüksek benliğimin de olduğunu bir süre önce gene burdan öğrenmiştim, o halde bu mesajı ben kendime göndermiş de oluyorum. O zaman” Betül burda ne yapıyorsun niye oyalanıyor ve direnç gösteriyorsun ?”dedim.
Artık oyalanmadan bütünün hayrına yapmamız gerekenleri yapmak dileğiyle
Mor Alev hamilerine konseye ve blog a emeğini veren yazarına TEŞEKKÜRLER
BeğenLiked by 1 kişi
Uzun zamandır neden burada olduğumu biliyorum 🙏
BİZimle beraber olduğum için şükürler olsun ❤
Teşekkürler 🍀
BeğenLiked by 1 kişi
Ben bir erkek olarak merak etmemi bağışlayın.Çünkü dişil enerjim açıktı.Ama eril enerjiye geçmiş gibi hissediyorum.Dolayısıyla ben nerdeyim sorusu beni de yoruyor.Tabii yanlış anlaşılmasın tabii ki eril enerjim olacak ama dişil enerji ile büyük açılımlar gösteriyordum ve bunlar kaybolunca mutsuz oldum.Acaba açılacak mı ? Geri gelecek mi?Düşüncesi beni rahatsız ediyor.Ne oluyor Allah aşkına?
BeğenBeğen
Sevgili Cem, bunlar bir yere kaybolmaz, sizi terk edip gitmez. Yine sizdeler, yoksa var olamazdınız. Belki bir süreliğine dengenizi kaybettiniz. Şimdi yeniden dengelenmeyi niyet ederek çalışabilirsiniz. Bir başka ihtimal ise pek çoklarımızın zaman zaman yaşadığı “resetlenme” olabilir. Sevgilerimle
BeğenBeğen
Teşekkür ederim Sevgili Mor Alev😊🙏
BeğenLiked by 1 kişi