Kendini Bağışlama Gücü

Sevgililer,

Önümüzdeki birkaç gün pek çokları için kayda değer olacak. En büyük korku ve pişmanlıklarınızla bağlantı kurmuş olanlarınız, varlığınızda birkaç gün önce bile beklemediğiniz bir değişim (Mor Alev: başka bir alana kayma) ve sonuçlar hissedeceksiniz.

Yolunuza devam etmek ya da yolunuzu yaratmak üzere benliğinizi yönetmeyi öğreniyorsunuz.

İşte bundan dolayı, şimdiki hayatınızda sizi tutan ama hatırlamadığınız ya da olduğunu bile düşünmediğiniz parçalarınız bir yeniden gözden geçirme amacıyla kendilerini size tekrar sunacaklar. O parça için kendinizi azarlayıp cezalandırmak mı, yoksa onun ötesine geçmek mi istersiniz? O “hata” için kendinizi yıllarca, hatta binyıllarca sorumlu tutmuş olduğunuza göre, bu sizin kararınız olacaktır.

Sizi bulunduğunuz ama artık istemediğiniz o yerde tutan derinlerdeki çok gizli sırrın fısıltılarının şimdiden farkına varmış olabilirsiniz. Soru, o hatırayla ne yapacağınızdır. Cevap ise, ne isterseniz onu yapın.

Kefarete (cezaya) devam etmek istiyorsanız, edebilirsiniz. Ya da o parçanın ötesine geçersiniz. Sadece kendinize BİLME izni verme ihtiyacınız olan şey şudur; siz o geçmişe, o şimdiye ya da o geleceğe dair olan o varlık değilsiniz.

Eğer daha dini (Hristiyan) bir doğanız varsa, çocukluğunuzun ilk yıllarında İsa’nın 3D dünyanıza günahlarınızı affetmek üzere geldiğini öğrendiniz. Doğrusu ve gerçeği şudur; siz Yaratan’ın tüm yorumlarının bir parçası olduğunuz için kendinizi bağışlarsınız.

Kısa zaman önce adapte ettiğiniz güçlerinizden birini gerçekten anlamanın vakti geldi. Bir zamanlar dışınızdaki birinin sizi bağışlamasını umduğunuz gibi, kendinizi aynı şekilde bağışlama gücünüzün olduğunu anlamanızın vakti geldi.

Böyle bir düşünce bazılarını öfkelendirebilir. Çünkü bununla, Yaratan’ın, Evrenlerin ya da kendinizden çok daha güçlü olduğuna inandığınız herhangi bir varlığın parçası olduğunu kabul ediyorsunuz ama henüz eşit olduğunuzu kabul edemiyorsunuz. Yeni bütünlüğünü tam olarak kabul etmeyi reddedenleriniz, hala daha kendini suçlama balçığının içinde, sonsuza dek dışınızdaki bir varlıktan doğru bağışlanmayı ve iyi bir çocuk olduğunuzun söylenmesini bekliyorlar.

Her zaman kendinizi bağışlama gücünüz vardı. Nasıl yaşayacağınızı, dua edeceğinizi, affedeceğinizi, kısaca nasıl “olacağınızı” öğreten dış güçlere tamamen yaslandığınız 3D dünyanın sınırlarının içine sığışmak için o gücü geçersiz kıldınız.

Bir defa, kendi yarattığınız ve kendi onayladığınız o engellerden kendinizi bağımsız ilan ettiğinizde, olduğunuz o kudretli varlığa doğru gelişmenize izin vermiş olacaksınız. Çünkü sizi korkuda tutan o parçaları, o en derin sırları açığa çıkarmak ve arındırmak sizin görevinizdir – Yaratan’ın, eşinizin, dostlarınızın, toplumunuzun ya da ailenizin değil.

İnandığınız bir başka şey ise kendinizle birlikte diğerlerini de suçlama ve ayıplama gücünüzün olduğudur. Bu gerçek ve doğru değildir, asla olmadı. Adolf Hitler ya da Joseph Stalin gibi kişileri hor görüp aşağılarsınız, böylece kendinize onlardan daha iyi olduğunuzu söylemiş olursunuz. Daha iyi olduğunuz için değil, çünkü rahatsızlığınız için bir başkasını suçlama ihtiyacınız vardır.

Onlar kadar “kötü” olmadığınıza inanırsınız, böylece korkularınızı kabul edebilirsiniz; ister bir kitlesel katil, ister bir mali ya da siyasi hırsız, bir tacizci, bir zorba olsunlar. Onların davranışlarını kabul etmiş olduğunuz için değil, sizin kendinize o kadar kötü olmadığınızı kanıtlamanız için onlara ihtiyacınız olduğundan dolayı.

Gerçekte, hepinizin utanç duyulacak çoklu geçmişleriniz var. Onların pek çoğunu kesip attınız. Fakat pek çokları içinse, en derinlerde o büyük utanç var, onu keşfetmeye korkuyorsunuz çünkü o bir tek utancın açığa çıkması ya da ifade edilmesi size bir felaket gibi geliyor.

İşte önümüzdeki günlerde o utancı gözden geçirebilirsiniz. O meseleyle ilgili acı, vicdan azabı veya pişmanlık içinde olmak değildir bu, daha çok kendini bağışlamaktır. Bağışlamak sizin hakkınız ve sorumluluğunuzdur, bir başka insanın ya da varlığın değil. O zamanlar kim olmuş olduğunuzu ve nasıl hissetmiş olduğunuzu keşfetmek ve anlamaktır hakkınız ve sorumluluğunuz olan.

Bunu takip eden günler kendini bağışlamakla ilgili olacak. Bu her zaman sizde olan bir nitelik ve beceridir. Ama bunu sizden daha iyi ve daha büyük birileri olduğuna inandığınız 3D varlığınızda kullanmadınız. Şimdi de, bu kendini bağışlama halinin, sadece düşünmenizin bile çok acı olacağına inandığınız korktuğunuz ya da utandığınız şeyi yeniden uyandırmasından korkuyorsunuz.

Korkularınızın aksine, sadece o korkuyu açığa çıkarmanız ve sonra da kendinizi bağışlamanız yeterlidir. Bazılarınız o korkunun ne olduğunu bile bilmeyebilir, çünkü bir başka 3D yaşama ait olabilirler. Tek ihtiyacınız olan, kendini bağışlayacak olanın yine kendiniz olduğu gücüne izin vermenizdir.

Artık, cennetlerdeki birilerinin sizi affetmesine bel bağlamak zorunda değilsiniz, çünkü o varlık hep sizdiniz. 3D Tanrı kavramınızı ilk olarak bir çocukken duymuş olduğunuz dini hikâyeler aracılığıyla deneyimlediniz, o hikâyeler sizi affedecek güce sahip birisinin olduğuna inanmaya sizi teşvik ediyordu.

Şimdi bu hayatınızdaki gücünüzü kabul etmeyi öğreniyorsunuz. Bir başka 3D efsaneyi daha geçersiz kılmanın vakti geldi. Sizi affedebilecek tek varlık sizsiniz. Çünkü hayat size aittir. Bir başkasına ait değildir ve bir başkasına ait olması sizin 3D de yarattığınız ve inanmanıza izin verdiğiniz kitlesel efsanelerden sadece biridir.

Sizce neden karma yaratıldı ve efsanelerinize göre, yeryüzünün ötesine geçiş yaptığınızda neden 3D hayatınızı incelediniz ve yarattığınız karmayı oynamak için bir daha yaşama girdiniz? İnanç şablonlarındaki farkları görebiliyor musunuz? Bir uçta, Yaratan’a sizi bağışlaması için yalvarmalısınız. Ve diğer uçta, kendinizi bağışlamak için yeryüzünü terk etmeli ve sonra da benzer bir rolü tersinden oynayarak o hikâyeden çıkılabilmesi için yeryüzüne geri dönmelisiniz.

Bir anlamda her iki bağışlama kavramı da birbirine uyumlu değildir ve bir diğer anlamda ise tamamen uyumludur. Çünkü her iki senaryoda yeryüzündeyken kendinizi bağışlayacak kadar güçlü değilsinizdir. Bu asla gerçek olmadı.

O derin utancın kendini göstermesine izin verin. Ve bilin ki, o acıyı temizleyebilecek tek varlık sizsiniz, hep siz oldunuz. Aradaki fark, yeryüzündeyken de bunu yapabileceğinize inanmaya başlamanızdır. Bu gerçekten ileri doğru atılmış büyük bir adımdır. Öyle de oldu. Âmin.

Bu mesaj için Brenda Hoffman ve aracılık ettiği Işık Varlıklarına çok teşekkürler. (lifetapestrycreations.com)

Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak, böylece potansiyelinizin tamamını gerçekleştirmek üzere Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Telif Hakkı© 2018 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir

Copyright © 2018  by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/