Okumak yerine dinlemek isterseniz, yazının hemen altındaki podcast bağlantısına tıklayın.
Sevgili Bilge Baykuşlar, “Yeniden Başlayalım” serimize bu hafta çok önemli bulduğum bir mesajla devam ediyoruz. Paylaşımın sonundaki frekans uyumlamasını kaçırmayın!
Etrafınızda çok çeşitli şekillerde algıladığınız şeyler, kendi bilincinizin net bir yansımasıdır. Duvarlardaki resimler, ayağınızın altındaki yer döşemesi, bunların hepsini kabul ettiniz, bunun içinde varsınız ve onların size ait olduğu tepkisini veriyorsunuz. Yaşadığınız yapının ötesindeki şeyler de, sokaklar, ana caddeler ve ana caddelerdeki reklam panoları, yolunuzda karşılaştığınız insanlar da sizin karşılaşmayı onaylama özgürlüğünüzü yaşadığınız, karşılaşmayı seçtiğiniz şeylerdir.
Yani, öncelikle ve en önemlisi, gördüğünüz her şeyin öyle ya da böyle sizin hemfikir olmanızla ortaya çıktığını bilirseniz, bilinç olarak özgürleşmenizin önünde duran parçalarınızı da görmeye başlarsınız.
Biz diyoruz ki, yaşamınızı nasıl biliyorsanız, bu aslında kendinizi ilişkilendirmeyi seçtiğiniz bilincin farkındalık durumudur. Ve biz yine diyoruz ki, hayatınızın tamamı, kendinizi tanımlama aracı olarak sizin tarafınızdan seçilmiştir.
İşte böylece yeni bir fikre kendinizi hizalayın, “Her şey mümkün!“. Bu fikir, bir zamanlar beden bulmuş, materyal dünyanızda fiziki gerçeklik almış, sağlamca karşınızda duran şeyleri bile, yeni bir varlığa dönüşmek üzere yeniden yaratır.
Bu öğretiye bugün dikkatimizi vermemizin sebebi ise, her birinizi kendi misyonlarınıza, kendi hizalanmanıza çağırmak ve kendinizi şifalandırabileceğinize karar vermenizdir. Böylece gözlerinizin önündeki dünyayı da şifalandırabilirsiniz. Seçtiğiniz yoldan sizi alıkoyan engelleri görmek, bu zamanda kendi yoluna hizalanmak üzere karar vermeyi isteyenler için zorunludur.
Sıklıkla insanları duyuyoruz, geliyorlar ve diyorlar ki, “Biz kimiz?” biz de diyoruz ki “Kim olduğunuzu düşünüyorsunuz?” “Neden buradayım, benim görevim ne?” diyorlar, ve biz de diyoruz ki “Zamanınızı ne yaparak geçirmek istersiniz?”
Her biriniz şunu bilmelisiniz ki, kendinizi hizaladığınız şey, onayladığınız, taşıyabileceğinize inandığınız, kendiniz olarak ve kendinize ait ilan ettiğiniz şeylerdir.
Peki, gerçek amacınız nedir? Neden bu enkarnasyona geldiniz? Defalarca söylediğimiz gibi, her bir insanın gerçek amacı, sizin gerçek amacınız, kendi yüksek doğanıza hizalanmanızdır – buna sevgi bilincine hizalanmak da diyebilirsiniz isterseniz – ve bu hizalanmayı tüm karşılaşmalarınızda, alışverişlerinizde, dünyaya şahit olmanızda, tüm şekillerde sergilemenizdir.
Bu görev sadece sizin ya da sadece bu yazıyı okuyanların değildir. Bütün insanların görevi kim olduklarını bilmeleri ve tüm kardeşlerini de aynı şekilde görmeleridir. Zamanınızı neler yaparak geçirdiğiniz, nasıl hayatınızı kazandığınız, kendiniz için ilan ettiğiniz şeyler sizlerin seçimidir. Ama, neyi neden seçtiğinizi kendinize sormanızı her zaman destekliyoruz.
…İçinde bulunduğunuz dünya, sizi yöneten kanunlara, riayet ettiğiniz dinlerinize, paylaştığınız tarihinize uygun olarak her biriniz tarafından bireysel ve kolektif şekilde yaratıldı. Ama sizin için, bu âlem için plan, aydınlık ve yeniden yaratım planıdır. Bizler size öğrettikçe kendinize dikkatinizi verdiğinizde, yürüyeceğiniz yeni bir geçit yaratıyoruz, böylece değerinizle, bilmenizle ve özgürlüğünüzle ilerleyeceksiniz.
Bugün sizlerden tek bir şey isteyeceğiz; Kendinizi bağladığınız bu şeyleri seçtiğiniz gerçeğini tanımanızı. Onları gerçek olarak kabul ettiniz çünkü onların sizi korumalarını ya da kendinizi onlar aracılığıyla tanımlayabilmek istediniz. Bunun sorumluluğunu aldığınızda, o şeylerin artık kurbanı değilsiniz, ama onların katılımcısısınız. Ve bir katılımcı, yeni ifadeler, yeni olasılıklar, yeni seçimler gördüğünde fikrini değiştirebilir.
Pek çoğunuz, “Bu benim için çok fazla. Nereden başlayacağım?” diye cevaplıyorsunuz. Dediğimiz gibi, size hediye ettiğimiz yeni olasılık ilanıyla yeniden yaratmak istediğiniz tek bir şey seçin. “Her şey mümkün!” ve ona hizalanın, nasıl hissettiğinize bir bakın. Bunu anında reddedip, terk ederseniz ve sorununuza yeniden sarılırsanız, yeni seçimlerin önünde onu bağrınıza bastırırsanız, hızla seçtiğiniz şeye ne kadar bağlı olduğunuzu göreceksiniz. Bu şeylere tutunanın kendiniz olduğunu anladığınız an, kendinize o şeyleri salıverme izni verdiğiniz andır.
Alışkanlıklar çok çeşitli şekillerde oluşur ve bilinçsiz davranışlar halini alırlar. Yaptığınız o kadar çok şey alışkanlık ki, o şeylerin faydalarını bile sorgulamıyorsunuz. Size öğrettikçe, sizinle adım atıyoruz.
Bugün size bir el uzanıyor ve bugün her şey mümkün.
Size şimdi yardımcı olurken, şimdiye dek bildiğiniz şeylere olan bakış açınızı ve bağlılığınızı sorgulayacağız.
Hayatınızda acı veren bir olay deneyimlediğinizde, gelecek acılardan sizi koruması için onu hafızanızda tutarsınız. Ama böylece acıya hizalanmışsınızdır. Deneyimin sizin öğretmeniniz olmaması gerektiğini söylemiyoruz. Gerçekte, deneyim öğretmeninizdir. Ama size, siz tarihiniz değilsiniz derken, kendinize acı vermeyi reddetmeyi, şimdiye dek kendinizi tanımladığınız şeyi reddetmeyi kastediyoruz. Sizden yeniyi seçmenizi rica ediyoruz. Tarihinizle birlikte, tarihinizden yola çıkarak yarattığınızda, hep bildiğiniz şeyleri yaratırsınız. Ama, tarihinizdeki bu şeylere hizalanıyorsunuz çünkü zorunlu olduğunuza inanıyorsunuz. (Mor Alev: Aşağıda bu öğretinin frekans uyumlamasını veriyorlar. Bunu içinize tam olarak oturduğunu hissedene kadar tekrarlamanızı öneririm.)
Bugün, her şeyin mümkün olduğunu söyleyen bu yeni bilgiye frekansımı uyumluyorum. Bugün, önümdeki her şeyin dönüşümüne, şifalanmakta olduğuna, benliğimin ifadesinde yeni şekillerde beden bulduğuna şahit oluyorum.
Her şeyin mümkün olduğunu bilmeyi seçerken, gücümü yeniden kabul ediyorum. Kalıcı olarak bildiğim tüm yapıları yeni bir şekilde algılama yeteneğimi yeniden kabul ediyorum. Hayatımda yeniyi seçerken, kendi özgürlüğüme hizalanıyorum.
Bu niyetimi sevgi bilinciyle evrene ilan ediyorum.
Sizlerden bugün ayrılırken, sizi yeni bir düşünceyle bırakmak istiyoruz. Kardeşleriniz hakkında değişme yeteneği olmaması görüşü, kendiniz hakkındaki inancınızın doğrudan yansımasıdır. “Onlar asla değişmezler” bir kibir davranışıdır. Bilmiyorsunuz. “Ben asla değişmem”, gerçeğin ilan edilişidir. Çünkü bunu söylerseniz, asla değişmezsiniz. Ama, onlar asla değişmez derken, onlar için karar veriyorsunuz, oldukları kişiye Yaratan enerjisinin işleyemediğine hükmediyorsunuz. Eğer her şey mümkünse, onların değişimi de mümkündür, ve bütünün dönüşümü de, tüm insanoğlunun dönüşümü de gerçek bir olasılık olarak kabul edilmelidir.
Paul Selig, The Book of Knowing and Worth
Sevgili Dostlar, yukarıdaki yazı Paul Selig’in rehberlerinin yayınladığı ilk üçleme kitabın sonuncusundan alıntıdır ve ilk defa 2015’te sizlerle paylaştım. Bu paylaşımdaki sade gerçek bizler için aydınlıkla karanlık, ilerlemeyle saplanıp kalma arasında sıkışmaktan, yarım ağız, yarım kalp mayası tam da tutmayan değişimden yepyeni anlayışlara ve dolayısıyla yeni bir yaşam yaratmaya taşıyabilir. İşte bu yüzden “Yeniden Başlayalım” serisinde yerini alıyor.
Alıntıyı yaptığım kitap sadece bilgi vermiyor, rehberler aynı zamanda kullandıkları kelimelerin frekansıyla sizi daha yüksek titreşimlere uyumluyorlar. Zihnen söylediklerini anlayın, anlamayın, yine de güncelleniyorsunuz. Bu grup kendileri için “öğretmenlerin öğretmenleri” tanımlamasını yaparken, öğrenmeyi ise asla bırakmadıklarını söylüyorlar. Bu sırada kendilerini bizim sadece daha genişlemiş ifademiz olarak görüyorlar.
Bence Paul’ün rehberleri her şeyin mümkün olduğu düşüncesini derinden kabul etmemizi hatta bu bilgiyi kutlamamızı istiyorlar. İlginç bir durum ise şu; aslında kitabın ana teması yukarıdakinden biraz farklı. Ama rehberler okuyucu sorularını göz önüne aldıklarını ve bu bölümü ekleyerek gidişatta bir parantez açtıklarını söylüyorlar. Fakat bunu daha kitap basılmadan, editöre bile gitmeden, kimse kitabı okumadan yapıyorlar!
Paul Selig – The Word üçlemesi kesinlikle tavsiye ettiğim kitaplardan. Ona ve rehberlerine, “öğretmenlerin öğretmenlerine” çok teşekkür ederim.
Mor Alev
Büyük Anadolu Depremi: NASIL YARDIM EDEBİLİRİZ? Ve Sürdürülebilir Destek İhtiyacı. Görsele Tıklayın
YEPYENi! “Sabian Hikayem”. Gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!
En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
Telif Hakkı©2023 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2023 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/
Ne olağanüstü bir yazı ve frekans…sevgili Mor Alev size minnettarım.
BeğenLiked by 1 kişi
Dün gece uyuyamadım, taa sabah ezanından sonraya kadar.. Maddî sıkıntıların boyumu aştığı; acaba artık gitme zamanı mı geldi, gibi çaresizlikler içinde uyumuşum. Sabahım, hayatım aydınlandı Her Şey Mümkün! ile… Uyumlanırken ağlaya ağlaya okudum bu muhteşem duayı – halâ da ağlamak isteğim var… Size nasıl teşekkür edeyim bilemedim; iyi ki varsınız… Hep hayatımda olun, ışığınız hep aydınlatsın…
BeğenLiked by 2 people
HERŞEY MÜMKÜN!
Ben de hem size hem de Paul Selig ve rehberlerine, “öğretmenlerin öğretmenlerine” çok teşekkür ederim.Sevgiler.
BeğenLiked by 1 kişi