2021 Yay Ay Tutulması – Mor Alev Gökyüzü ile Yükseliş Raporu

Bu yılın en büyük süper dolunayı, bir tam ay tutulması ve tam ay tutulmasının verdiği pembe renkten dolayı bir Kan Dolunayı. Algıda, anlayışta ve bilinçte büyük bir değişim kapasitesiyle geliyor. 

Zihin inandıklarımızın ve önyargılarımızın kanıtlarını arar, algılarımızı bu amaca doğrultur ve inancı, önyargıyı geçersiz kılan kanıtları görmezden gelir. Yani neye inanıyorsak, o bizim için doğru hale gelir. Doğru her zaman gerçek değildir.

Akıllar Karışıksa – Mor Alev

İşte burası bu ay tutulmasının arenası. İnançlar, bilgiler, önyargılar, bilgi toplama ve değerlendirme, bir tutulma olduğu için şok eden bilgiler, şokların sindirilmesi ya da inkârı ve yorumlanması… 

T Kare ve Jüpiter

Burada Yay temalı sorun veya konuların büyümesi, yayılması veya sonuca ulaşması var: Gerçek, inanç, eğitim, yasal konular, uluslararası olaylar ve din. Ay ve güneşin karesinde tutulmanın yöneticisi Jüpiter var. Jüpiter hem Yay’ın yöneticisi, hem de şu anda bulunduğu Balık burcunun iki yöneticisinden biri. Rubyslipperastrology.com’dan Nadia Gilchrist bu enerjiyi çok güzel özetlemiş:

---

“Jüpiter enerjisi ultra güçlü ve bu gezegenin her iki burçta kendini nasıl ifade ettiğini görüyoruz. Yay dindir, Balık ruhanilik. Yay bilgelik/yüksek eğitim, Balık tanımlanmamış biliş ve rüyalar. Yay idealler, Balık fantezi. Jüpiter bunların büyümesi ve doğru olduklarına dair umut ya da inançtır.

Kare bize bu enerjiler arasında bir kriz olduğunu gösteriyor. Bu gerginlik, gelen sonuçları, ne olursa olsunlar, büyütecektir. Fanatik idealizm dalgaları ya da yarı doğru veya yalanların açığa çıkışında bir büyük tsunami. Sınırsız potansiyeli varmış gibi görünen devasa fırsatlar olabilir. Büyük telkinler, vaazlar olabilir ama mesaj öyle şişmiş olabilir ki, gerçekler kaybolabilir.

Umut kuşkuyla çarpışacak. Veya potansiyelin heyecanıyla gerçeklik görmezden gelinecek. Bu tutulmanın çevresindeki her olay abartılacak, yani gördüğünüzün, öğrendiğinizin ister olumlu ister olumsuz olsun, gerçekte olduğundan daha büyük görüneceğini aklınızda tutun.

İkizler’deki zıtlık detayları aramanızı talep ediyor. Evet, büyük hikâye çok cazip olabilir ve sona ulaştığınızı da sanabilirsiniz ama bazı gerçekleri ve kanıtları da unutamazsınız. Merkür 29 Mayıs’ta, Jüpiter ise 20 Haziran’da gerilemek için duracak. Yani tutulmaların her iki gezegensel yöneticisi yön değiştirecek. Bu da demek oluyor ki, ortaya çıkardığınız doğrular da değişecek. Tekrar bakmalı, sorular sormalı ve tekrar değerlendirmelisiniz.

Bu tutulmanın açığa çıkardığı şey, çok daha yakından incelenmesi gereken bir ek bölüm. Son yanıtlar daha çok sorulara yol açacak ama bunda bir sorun yok – tartışıp analiz etmeye gönüllü olduğunuz sürece hala daha burada olumlu fırsatlar var. Eğer inancınız sarsıldıysa, bilin ki tüm inançlar bir noktada sınava tabi tutulur.

Bazıları paniklerken, bazıları da sanrılarla ateşi yakılmış sahte inanç savaşlarıyla hücum edecekler. Siz bundan çok daha zekisiniz – ek bilgilerin ortaya çıkmasını bekleyin. Eğer yeni bir ufuk açılırsa, dönüp ona bakın ama bu maceraya atılırken temkinli olun. Yolculuğunuz gecikmeler ve tali yollarla dolu olsa bile sizi olmanız gereken yere taşıyacaktır.”

Yine 5-5-5

Yılın tek tam ay tutulması Yay ve İkizler’in beşinci derecesinde gerçekleşiyor. Beşinci ayda ve bir 5 senesindeyiz. Tema özgürlük ve ilerleme. Bu dolunayın nihai amacı zihinleri yobazlıktan, fanatiklikten, önyargılardan özgürleştirmek! Kolay değil. Kemikleşmiş inançlar ve yargılar kırıla kırıla toz olup akacaktır. Bu kırılmalar da kişilerde isyana, hırçınlığa hatta çılgınlığa yol açabilir. 5 enerjisi hızlı, kaotik, tutarsız, yakıcı, yaratıcı ve özgürlük peşinde. (Detaylar için buraya tıklayın)

Temiz Oynayın!

Kuralların varoluş amacı eşit fırsat, adil dağılım, düzenli paylaşımdır.  Özgürlük ve özgür irade, kişisel sorumluluk ve saygıyla el ele gelir. Ve böylece oturur kurallar yazarız. “Yalan söylemeyeceksin. Çalmayacaksın. Başkasının hakkını yemeyeceksin. Diğerlerinin varoluş ve mutluluk özgürlüğünü çiğneyip geçmeyeceksin!” Sonra da oturup bu kuralları nasıl alt edeceğimizi düşünürüz… Herkesin bir defa bile olsa aklından geçmiştir Bilge Baykuşlar. Bu konuda da dürüst olmalıyız. 

Bu dolunay “Kriket maçı” sembolünde. Bizi ortak sağduyuya ve özgürlüğümüzü garanti eden adil kurallara geri çağırıyor. Bu çağrı sırasında da haksız olan her şey, her yalan, her yanılsamalı inanç, her sağlıksız saplantı, her katı görüş ortaya saçılıyor. Rekabet yakıcı. Ama temiz oynamalıyız. Temiz oynanmadan kazanılmış zaferlerin hiçbir değeri yok. Hepsi geçici.

Bu sırada ortada yakalanma korkusu, paranoya ve kuşku… Kim kime şike yapıyor? Şüphelerde haklı mısınız, haksız mı? Nerede haksız kazandınız?

Zihnin çarkları öyle dönüyor ki, kısa devre yapmak üzere…

Başarı İsteği ve Arayış

Güneş, “Petrol sondaj çalışması” derecesinde. Doğruyu bulmak için derinleri kazmanız gerekecek. Başarı isteği olmalı, yılmadan devam etmelisiniz. Büyük yatırım gerektiği belli. Zamanınızı, kaynaklarınızı buna harcamanız ve sabırlı olmanız isteniyor. Petrolü bulmadan binlerce metre derine inmek gerekebilir. Risk de var, hiçbir şey bulamayabilirsiniz. Bu zor ve pis bir iş. Petrol sondalarının güzel olduğunu kimse söyleyemez ama – en azından şimdilik –  binaları ve arabaların çoğunu bu doğal kaynakla besliyoruz. Ve eğer aradığınızı bulursanız, piyango çıkmışçasına rahatlayacaksınız. Başarmak için bunu istemek ve kararlı olmak şart.

Bu sembol hem hırsı anlatırken, hem de hırsın çok parlak sonuçlara yol açabileceği gibi, doğru yerde doğru şeyi aramıyorsak emeklerimizi boşa çıkarabileceğini de söylüyor. Peki ne yapmalı? 

Sevgili Dostlar, derinlere inmemiz şart görünüyor, araştırmamız, öğrenmemiz. Ama ölçüsünü kaçırmamalıyız. Ve çok önemli bir faktör daha var ki; “Arayın, bulacaksınız” prensibi.

Ne arıyorsunuz? Neyin kanıtını bulmak istiyorsunuz? İnançlarınız ne kadar katı? Açık zihinli ve olasılıklara açık olabilir misiniz? 

Bu da bizi yazının başında değindiğim “zihin oyunlarına” getiriyor. 2020 Eylül ayında paylaşmış olduğum bilgilere kısaca dönersek (yazının tamamı burada):

• Herkes kendi aklına, özgür iradesine ve muhakeme yeteneğine sahip.
• Düşüncelerimiz duygularımızı tetikler.
• Duygular bedensel salgılarımızı yönetir.
• Düşünce ve duygu birliği belli elektromanyetik dalgalar yayar.
• Bu elektromanyetik alan ise ona benzeyen elektromanyetik dalgaları yakalar. (Bir telsiz alıcı-verici gibi)
• İçinde bulunduğumuz elektromanyetik alan karar sürecimizi etkiler.
• Karar sürecimiz ise tepkilerimizi belirler.
• Tepkilerimiz kendi yaratımlarımızdır.
• Sonuç olarak, düşüncelerimiz yaratılmış olur.

 Biraz daha karmaşıklaşacak ama devam edelim;

• İnandıkları inanan için gerçektir.
• Zihin kişinin inandıklarının kanıtlarını bulmaya eğitilmiştir.
• Zihin dünyaya inancın merceğinden bakar ve görüntüyü inanca göre tamamlar.
• Dolayısıyla zihnin kanıt olarak algıladığı şeyler gerçek olmak zorunda değildir.
• Davranış ve seçimler gerçek olup olmadığı bilinmeyen kanıtlar ve inançlarla yönetilir.

Bunların hepsine baktığımızda çıkardığımız sonuç;

İstediğimize inanabiliriz, istediğimizi düşünebiliriz ve o şeyleri gerçek yaparız. Hayatımız, deneyimlerimiz, gerçekliğimiz, dünyamız esnektir. Düşüncelerimizle şekillenirler.

İşte bu dolunay bu süreçle ilgili:

GERÇEK GERÇEĞE NASIL ULAŞIRIZ?

Haydi, karedeki Jüpiter’e bakalım.

Yaylım Ateşi Altında

Jüpiter “Avcılardan saklanan sincap” sembolünde. Neden bu kadar çok şey söyleniyor? Neden bu kadar çok bilgi açığa çıkartılıyor? Gerçekler ve yalanların yaylım ateşi altındayken akıl sağlımızı nasıl koruruz? Bir sonraki adıma nasıl karar verebiliriz? 

Ortada bir haksız rekabet ve zorbalık var. Herkes için aynı kurallar işlemiyor. Çok ama çok temkinli olmalıyız. Ne içeriye kapanın, ne de kendinizi açık alanda hedef tahtası yapın. 

Ve bunun için bedenin bilgeliğine döneceğiz, zihnin paranoyasına veya kabadayılığına değil.  Bedenin ne zaman ilerleyeceğinizi, ne zaman durmanız gerektiğini bildirme becerisi var. Bu bildirileri almak ise dinginlik ister. Biliyorum böyle bilgi kirliliğinde dinginlik zor gelebilir ama biz bunun için bunca şeyden geçtik. En kolayı, en hızlısı nefes almak. Nefes alın ve durun. Sincap gibi sessizce bir kavuğa girin ve biraz kendinizi dinleyin. Zihin maymun gibi sıçramayı sever. Maymun değil, sincap olun. Beden işareti verdiğinde tekrar sondaya dönebilirsiniz.

Peki ya sincap değil de avcıysanız? O zaman aynada kendinize uzun uzun bakın. Size zorbalık yakışmıyor. 

Toparlarsak

Bu bir güney düğümü tutulması, ejderin kuyruğu geçmişi bırakmamızı istiyor. Çevrede katı yaklaşımlar, yobazlık, saplantılı düşünceler, inanılmaz inançlar olacaktır, elenmek için açığa çıkmak zorundalar. Açık zihin, önyargısız yaklaşım, tedbirli düşünce ve tepkiler şart. Ay düğümleri Yay-İkizler eksenine geçtiğinden beri giderek artan bilgi kaosu bir süre daha devam edecek. Şimdiye kadar anlayamadığımız davranışların altındaki motivasyonu en sonunda fark etmemiz ve bununla şok yaşamamız da olasılıklar arasında. Bu enerjide öyle ya da böyle uyanışlar yaşanacak.

Dostlar, aslında işin özü şu: Aklımızı kullanmayı öğreniyoruz! Eski şartlanmaların kara büyüsünü çözüyoruz. Düşünce ve karar verme özgürlüğümüzü elimize almaya zorlanıyoruz. 

Hepinize harika bir tutulma ve dolunay dönemi diliyorum.

©Mor Alev 2021

---

YEPYENi! 12 Nisan 2021’den itibaren “Sabian Hikayem”. Kendi gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!

En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.

Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.

---

Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com