Özgür İrade – Konsey (Mesaj 186 – Tekrar)

DNA Helix Structure by Ricardo Salamanca

Sevgili Bilge Baykuşlar, bugünlerde bu konuda oldukça fazla soru geldiği için blogda bulunan özgür irade konulu mesajlardan sadece birini burada tekrar paylaşıyorum, daha fazla bilgi için ilgi anahtar kelimeye tıklayabilir veya arama kutusuna yazarak yazıları çağırabilirsiniz. Aşağıda Konsey’e bu konuda sorulan soruyu ve cevabını görüyoruz:

“Özgür irade kavramı hakkında daha fazla berraklık kazandırabilirseniz çok sevinirim. Özgür iradeye sahip olduğumuz konusu sorgusuz sualsiz kabul ediliyor – elbette özgür iradeye sahibiz! Ancak pek çok öğreti, örneğin Advaita Vedanta, Budizm ve diğerleri, ayrıca pek çok filozof özgür irade hissinin bir yanılsama olduğuna işaret ediyorlar. Bu hayat açısından bakarsak, diyebiliriz ki, ebeveynlerimizi biz seçmedik, doğduğumuz yeri, cinsiyetimizi, ırkımızı, kardeşlerimizi, vs. biz seçmedik. Bununla beraber genlerimiz/DNA’mız ve bulunduğumuz ana dek yapılanmakta devam eden şartlanmalarımız (şimdiye dek yaşadığımız deneyimlerle oluşan şartlanmalar) her zaman kararlarımızı ve seçimlerimizi etkileyecektir.”

Bugün uzun bir sorunun yukarıdaki parçasını cevaplamayı seçiyoruz. Diğer parçalarını da daha sonra cevaplayabiliriz ancak bir aktarımın (mesajın) çok fazla uzun olmamasına çalışıyoruz. Okuyucuya teşekkür ederiz.

İlk olarak şunu söylemek isteriz; fiziksel alemi tek gerçeklik olarak kabul etmeniz yüzünden özgür irade kavramı sizlere karmaşık geliyor. Fiziksel alem tek gerçeklik değil ve pek çoğunuz bu fikri incelediğinizde, biliyorsunuz. Fakat hemen sonra görüp dokunamadığınız her şeyi eliyorsunuz. Bu bize saçma geliyor ama siz o yanılsamada devam etmekten mutlu görünüyorsunuz.

Bir de sizin zamanı geçmişten, ana ve geleceğe giden sürekli bir dizi hareket olarak algıladığınız gerçeğini ekleyin.  İşte bundan dolayı, size göre geçmiş ve gelecek var olmayan yanılsamalardır ve değiştirilemezler. Belki geleceğiniz üzerinde bir etkiniz olabilir ama sizin için geçmiş taşa yazılmıştır. Sizin suçunuz yok. Bu köşelerin ötesini de görmeye başladınız.

Fakat bir de bunların üzerine, cildinizin ötesindeki her şeyden ayrı olduğunuzu düşünmenizle işleri iyice karmaşıklaştırıyorsunuz. Üzgünüz. Bu, uzaktan yakından doğru değildir.

Bizim doğru ve gerçek olarak bildiğimiz şey şudur. Eğer bunu kabul etmeyi seçerseniz, harika. Toplamış olduğunuz diğer açıklamalardan birini kabul etmeyi tercih ederseniz, elbette bu da sizin hakkınızdır.

Soruya benliğinizin bütünlüğünden gelen bir bakış açısıyla baktığınızda tam bir özgür iradeye sahipsiniz. Gerçek BENliğiniz, asla hiçbir şekilde kısıtlanmaz, boyutsal gerçekliğinizi yöneten yasalar tarafından bile. Pek çok boyutta bulunuyorsunuz (varsınız, yaşıyorsunuz) ve en basit haliyle ifade edersek, üç boyutlu fizik kuralları o boyutların çoğunda uygulanmıyor. Pek çoklarınız için burada o kadar rahatsız hissetmenizin büyük bir sebebi de budur.

“Bu hayat açısından bakarsak, diyebiliriz ki, ebeveynlerimizi biz seçmedik, doğduğumuz yeri, cinsiyetimizi, ırkımızı, kardeşlerimizi, vs. biz seçmedik.” Ego zekânız bu seçimler yapılırken kendisine danışılmış olduğunu düşünmüyor. Gerçekte, bunların çoğunun seçimler olduğunu düşünmüyor bile. Lütfen sizlere zekânızın o kararlara ait ne zaman, nerede, nasıl ve kim sorularının cevaplarını unutmakta hemfikir olduğunu işaret ettiğimizde alınmayın.

Bunların hiçbiri sizin büyük katılımınız ve benliğinizin son onayı olmadan kararlaştırılmadı. Ve dahası, bu çeşit hayat kararları devam ediyor, süregeliyor ve her zaman da son karar size aittir. Nasıl? Diğer “gerçekliklerinizden” birinde bizimle bu yerde oturuyorsunuz.

Aynı zamanda hayatlarınızı uyanık, farkında veya şapşal rüyalarla dolu olarak düşünüyorsunuz. Uyanık ve farkında anlarınız en şapşallarıdır çünkü gerçekliğin büyük bir kısmını görmediğiniz için yok sayıyorsunuz veya görmezden geliyorsunuz.

İnsanlığın DNA’sı hakkındaki anlayışı emekleme dönemindedir. DNA’nızın şu anda sizin için fiziksel özellikleriniz dışında hiçbir konuda karar verici olmadığını görüyorsunuz, ancak fiziksel özellikleriniz bile tarafınızdan onaylanmıştır.

Bu konuda gerçek anlayışa sizi yaklaştıran epigenetik araştırmaları gelişmektedir. Bir defa daha, DNA’nızın büyük çoğunluğu aktif kromozomlarınız tarafından kapsanmamaktadır. Basitçe söylemek gerekirse, planınızı gerçekleştirmek için ihtiyacınız olduğunu düşündüğünüz bütün gereçlerinizi yanınızda getirdiniz. Ve hayatınız ilerledikçe, bu gereçler güncellenebilir.

Yani, sınırsız özgür iradeye sahipsiniz. Her zaman. Buna bir istisna varmış gibi görünebilir. Fark edin lütfen, görünebilir dedik. Yolunuzun hedefi bellidir. HER ŞEYLE BİR olmaya ulaşacaksınız. Fakat bu bile bir yanılsamadır. Çünkü asla ve asla ondan ayrı olmadınız, olamazsınız. Bunu nasıl bilirsiniz? Çünkü bu bildiğiniz tek şeydir. Gerçek BEN.

Bu harika bir soru. Büyük ihtimalle diğer parçalarını da cevaplamak için geri döneceğiz.

Konsey ve Ron Head’e çok teşekkürler. (ronahead.com)


Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.

YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

2019 Haziran’da YENİ! SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.


Telif Hakkı© 2020 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir
Copyright © 2020  by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/

 

15 comments

  1. Gözlerim yaşlarla okudum cevabınızı. Elbette soruyu da anlayabildim, kesinlikle haklı bir soru. Bu soru sayesinde, şimdiye kadar özgür iradeyi bu şekilde sorgulama ihtiyacında bulunmadıgımı farkettim. Zihnimi birlik ve aslında teklik arasında bir bağlantı kurması için yormaya çalıştığım ve bundan keyif aldığım bir döneme denk geldi cevabınız. Çok teşekkür ederim soruyu soran arkadaşa, mor aleve ve hepimize.

    Liked by 1 kişi

  2. Peki sınırsız özgür iradeye sahipken başkalarının özgür iradesini nasıl etkiliyoruz ? Yada özgür iradelerin etkileşimi nasıl oluyor ? Mesela benim istediğim birşey başkasını özgür iradesini hedef alıyor yada onu etki altında bırakıyor. O zaman onlarınki kısıtlanmış mı oluyor? Sorular biraz saçma gelebilir ama uzun zamandır aklımdaydı bu sorular ve bu yazıyı çektiğime yemin edebilirim 💜 Şimdiden çok teşekkür ederim ✨🙏🏻

    Beğen

    1. Sevgili Naz, günlük hayatınızda bunun nasıl olduğunu görüyorsunuz. Diyelim ki siz birisini ikna etmek istiyorsunuz, onun sizinle hemfikir olması için sebepler sıralıyorsunuz. O da dinliyor. Aklına yatarsa kendi özgür iradesiyle evet diyor, yatmazsa hayır. Yani kimse kimseyi kısıtlamıyor. Bir de birisine zorla ve tehditle bir şeyler yaptırmak var. Orada tehdit edilen, zorlanan kişi ya kendi özgür iradesiyle gücünü zorbaya armağan eder ya da özgür iradesiyle gücünü eline alır ve direnir. Her ikisi de kişinin gücü dahilindedir ve özgür iradesiyle yaptığı seçimlerdir. Sevgilerle

      Beğen

  3. insan deneyimi içinde olmadan rehberlik etmek ne kadar kolay olmalı 🙂 sürekli geçmişe ve geleceğe giden bir zihin, bilinçaltı korkular, kancalar, karmalar derken arada kalan yerde de özgür irade 🙂 yine de rehberlikleri için teşekkür ediyorum bu dost varlıklara

    Liked by 1 kişi

  4. 3boyutta kaldigimizda ve önbeyinle,zihin ve hafizayla yani bu kisitli cercevelerle “özgür irade”ye bakmak istersek(yani kendimizi Konsey’in de bahsettigi kisitlamalarla tanimladigimizda) tek 1 konuda özgür irade bulundugunu dusunuyorum ve gunluk hayatimda deneyimliyorum: HER AN hayatta basimiza gelenlere ya “bilincsiz,ezberlenmis,karmik yanit” yani otomatik cevap secebiliriz. Yada kendimizi/beden kimyamizi/zihnimizi sevgi titresiminde tutmaya devam edecek bilincli yaniti secebiliriz. Fiziksel boyutta, baska hicbir konuda ozgur irade deneyime dahil degil, ki bu surekli karsimiza cikan secim zaten basli basina hayatin kendisi.

    Her gun zorlandigimda neyi deneyimlemek istedigimi tekrar seciyorum: sevgi,kabul,guven,sonsuz bir hosnutluk hali. Ozgur irademle karsima gelen ne olursa olsun bunlari getiren secimi yapiyorum. Bu ozgurluk baska canlilarin elinde yok saniyorum(yine fiziksel boyuta kisitlanirsak),onlar zaten hep hosnutlar.ve hosnutlugu ozgurce secmedikleri icin, onu “bilemezler.” Bu bilme,bilerek secerek deneyimleme sansi biz insanligin en buyuk hediyesidir. Soru maviyi mi kirmiziyi mi sececegimiz, hangisi mantikli seklinde degildir. Soru hangisini secersek veya hangisi gelirse gelsin,kendimizi nasil yapacagimizin nasil deneyimleyecegimizin secimidir. Ozgur irade yuzeyde anlasilip tasinamayacak kadar ozel ve derin bir armagan.

    Cok tesekkur ederim Mor Alev ve Konsey.

    Liked by 3 people

  5. Mor alev ben şunu çok merak ediyorum.. Özgür iradeye sahip olduğumuza (anne baba ülke fiziksel beden vs) eminim ama..
    Peki hayatımızda aldığımız önemli kararlar veya secimlerimizide önceden kendimiz mı seçtik? Yoksa hayatimizin hepsi doğduğum gün ve aklımı tanidigimdan bugüne kadar benim kararlarım ile mi ilerliyor?

    Beğen

    1. Sevgili Feruza, ben bu hayattayken yaptığımız her seçimi kendi bilincimizle yaptığımıza inanıyorum. Bilinçaltımıza bile ne yerleştireceğimize daha ufacık bir çocukken karar veriyoruz. Peki bunlar doğru kararlar mı? Hepsi değil ama bizim. Önemli karalar ise belki doğmadan önce belli bir çizgide olabilir ama burada yeryüzündeyken yine de son sözü biz insan benliğimizle söylüyoruz. Sevgilerle

      Beğen

      1. Teşekkürler Mor alev. Bana bizlere fenar oldugʻun için. Bu çok onemli geçiş döneminde bizlere yararlı olabilecek kitap kitaplar önerin olabilirmi. Şimdiden teşekkürler..

        Beğen

        1. Sevgili Feruza, aslında herkes kendine iyi gelecek kitapları seçme becerisine sahip. Şimdi düşününce binlerce kitap geçiyor aklımdan. Bazen bir romandaki bir cümle bile uyanışımızda belirleyici olabilir. O yüzden böyle seçimleri size bırakmak en iyisi. Sizi çeken sizin için doğru olandır. Sevgilerle

          Beğen

  6. Ben de sizin gibi düşünüyordum: “İnsan deneyimi içinde olmadan rehberlik etmek ne kadar kolay olmalı.” Hatta bazen “Sizin zamanınız lineer” gibi sözler söylediklerinde çok kızıyordum. Sonra bir süre tam tersi bir düşünceyi tuttum: “İnsan deneyimi içinde olmadan rehberlik etmek ne kadar zor olmalı.” 😊 Şimdi ise düşünce var düşünce yok. Zaman var zaman yok. Onlar var onlar yok. İnsan deneyimi var insan deneyimi yok. Zihin var zihin yok. Bilinçaltı var bilinçaltı yok. Kanca var kanca yok. Karma var karma yok.😊 Her şey olduğu gibi. Her şey ve Hepimiz yolunda. Konseyin dediği gibi: “HER ŞEYLE BİR olmaya ulaşacaksınız. Fakat bu bile bir yanılsamadır. Çünkü asla ve asla ondan ayrı olmadınız, olamazsınız.” Sevgiler. Teşekkürler.

    Liked by 3 people

  7. Teşekkürler Mor Alev😊İzniniz olursa bir iki soru sorabilimiyim?Neden hala bu süreç düşüş gibi hissettiriyor ?Birde 666 sayısıyla bu aralar acayip karşılaşıyorum.Bu sayı inanıldığı üzere söylemek istemediğim bir şeyin mi sayısıdır?Yoksa tam tersi bu Harika birşey mi?Tekrar çok teşekkürler

    Beğen

    1. Sevgili Cem, bu büyük arınma ve yıkım dönemi öyle hissettirebilir. Elimden geldiğince hem kendi sözlerimle hem de çevirilerle bu konuda bilgi paylaşmaya çalıştım. Son altı ayın yazılarına bakarsanız büyük resim konusunda içiniz daha rahat olabilir. 666 sayısı ise 6 rakamının güçlenmiş halidir. Arama kutusuna numeroloji yazarsanız ilgili eski makaleleri görebilirsiniz. Hayır, bu Hollywood filmleriyle güçlendirilmiş bir batıl inanç örneğidir. Korku dikkat çeker ve ondan maddi kazanç sağlayabilir veya insanları yönetebilirsiniz. Numeroloji konusunda en iyi kaynaklardan biri Joanna Walmsley’in Angel Numbers blogudur. Bir internet taramasıyla ona ulaşabilirsiniz. Sevgiler

      Liked by 1 kişi

  8. Dün sabah işyerinde arkadaşlarla görme spektrumu üzerinden, ne kadar minik bir alanı görerek hayatı değerlendiriyoruz diye konuşmamız olmuştu…

    Uzun zamandır kullandığım bir metafor görme spektrumu..

    Özellikle molekül, atom ve atom çekirdeği bile farklı dalga boylarına sahip frekanslar tarafından yönetiliyor.

    Örneğin, manyetik alanlardaki enerjiler ve infrared ışınları bizim farklı yönlerimizi etkiliyor..

    11/11/2018 tarihinde Dünya’da bir çok sismoloji veri kaydı yapan istasyon, çok sıradışı bir veri kaydediyorlar grafik olarak.

    Ve bizim 11/11 kapısı olarak önem atfettiğimiz bir günde bunun daha materyalist bir yerden ifşa olması ve o grafiğin şeklinin tamamen DNA sarmalı gibi bir grafik ile frekans yayması muhteşem bir fiziksel mesajdı.

    Bu grafik hangi dalga boyunda yayın yaptığına dair hesaplamalar yaptığımda ise,

    Gama ışını ile yayın yaptığı ve ATOM çekirdeğini etkilediğini görmüştüm.

    Bu tarihte gelen frekans ve ifşa ettiği grafik DNA sarmalı olunca, yaklaşık 30 yıldır alınan kanallık bilgilerinin ilk defa 11/11/2018 yılında bilimsel bir veri ile ispat edilmiş oluyordu.

    Dünyasal teknolojimiz henüz sadece gama ışınına kadar ölçüm yapıyor…

    Daha ölçemediğimiz hangi dalga boyları vardır?

    Mesela, ruh /bilinç olarak var olduğumuz alanları ölçebilen bir cihaz henüz yok. Ama biz 3. Gözümüz ve derin translarda, beynin gama, theta ve delta frekanslarında bu alanları da görebiliyoruz.

    11/11/2018 itibariyle tüm Dünya varlıklarının DNA düzeyinde değişimi yapıldığı, bize bu cihazlar ile grafiksel mesaj olarak verilmiştir.

    Sevgili Moderatör, yaptığın bu çalışmalardan ötürü seni kutluyorum..

    Seni seviyorum. 🙏💖

    Hande

    Liked by 2 people

Yorumlar kapatıldı.