Mesajımıza hoş geldiniz sevgili okuyucular.
Görünüşte dünya şartları tarafından oluşturuluyormuş gibi görünen ancak gerçekte kendi bilinçlerinin ifadesi olan – gelişim için faydalı olarak seçilen veya sadece üç boyutlu enerji mevcudiyetinden doğan – durumları deneyimlerken, pek çokları bu zamanda destek ve rahatlatılma ihtiyacında. Tüm deneyimlerin kişinin bireysel uyanış sürecinin yüzleri olduğuna güvenin, büyük resimde kaza ve tesadüf yoktur.
Pek çokları, kişinin hayatındaki her şeyin nasıl olması gerektiğine dair belli kavramları takip etmesi gerektiği inancından kaynaklanan korkudan dolayı acı çekiyor – eğer bir şeyler o inanç veya kavramlara uymuyorsa, “kötü” şeyler olacaktır. “Doğruluk” kavramları ilişkileri, iş hayatlarını, sağlığı ve günlük hayatın tüm yönlerini etkiliyor.
Medya ve liderleriniz bu şeyleri teşvik etmeye devam ediyorlar, çoğunlukla bunu bilhassa korkuya yol açmak için yapmıyorlar, sadece kendileri de korkuyor ve bu kavramlara inanıyorlar. Büyük çoğunluğu dünyada gerçekleşmekte olan evrimsel sürecin hiç farkında değil.
Korku, bireyleri gelişmiş fikirleri göremeyeceği, düşünemeyeceği ve hatta hayalini bile kuramayacağı bir zihin yapısına kilitler. Korku, kişinin kendi iyiliğinden ayrı olduğu inancından kaynaklanır, o iyiye ihtiyaç duyulsun duyulmasın.
Korku bilincini temel alarak yaşayanlar kişisel sorunlarından bir çıkış yolu bulamazlar ve sıklıkla çözüm olarak suç veya şiddete dönerler. Korku, bununla beraber, kişinin düşünce ve karar süreçlerini öyle çok olası negatif sonuçlarla besleyebilir ki, donup kalabilir ve harekete geçemezler.
Zaman zaman korku deneyimlemek normaldir. Hepiniz hayatta kalmanızın korkuya bağlı olduğu pek çok yaşamlar deneyimlediniz. Bunlar temizlenene kadar hücresel hafızada kalırlar. Korku deneyimlediğinizde onu inkâr etmeyin, direnmeyin veya gitmesi için uğraşmayı denemeyin. Onun önemli bir araç olduğunu ama yeni farkındalığınızın Işığında artık ihtiyacınız olmadığını kabul edip onaylayın.
Pek çoklarının hakkında konuştuğu ve dua ettiği Yüksek Güç sizlersiniz ve bunu bütünüyle kabul etmenizin vakti geldi. Hiçbir zaman hiçbir yerde insan kuklaların iplerini elinde tutup onları manipüle eden bir Güç olmadı. Uzaklarda bir yerde gökyüzünde bulunan bir eril Tanrıya dua etme, Tanrının dikkatini çekmek için seremoniler düzenleme veya sadece bu amaçla kiliseye gitme günleri, kişi Yaratan’ın gerçek doğasını bildiğinde bitmelidir.
Eğer bu şeyleri seviyorsanız, hiçbir seremoniye katılmayın veya kiliseye gitmeyin demiyoruz. Biz sadece, bunu tam farkındalıkla yapın diyoruz, onlar sizi Yaratan’a anda olduğunuzdan daha yakın yapamayacaktır, yapamazlar. Ve aslında bunlara katılmanızı da öneririz çünkü evrimleşmiş bilinç haliniz çok daha fazla Işık ekleyecektir.
Çoğunluk henüz bunu anlamaya ruhani açıdan hazır değil, fakat bu mesajlara çekilen sizler öylesiniz. Bu zamanda ruhani olarak bulunduğunuz yere sizi getirmiş olan dini ve metafizik adımların ötesine geçtiniz. Gerekli emeği verdiniz ve daha yüksek boyutta titreşen yeni dünyayı sizin ve gerçeğin bilincine ulaşan herkesin yaratmakta olduğunu anlamaya hazırsınız.
İşte yükseliş budur, bireysel bilincin evrimleşmesi aracılığıyla dünya bilincinin de evrilmesidir. Yükseliş, asla “mükemmel” siyasetçi, guru, arkadaş, öğretmen, uzaylılar, dua, konum veya seremoniyi bulmanın, keşfetmenin sonucu değildir.
Hiçbir şey tümüyle önceki gibi olmayacak çünkü bilinç evrimleşiyor. Üç boyutlu düşünenler ve değişimden hoşlanmayanlar her şeyin eski haline dönmesi gerektiğini söylüyor ama bunun olması mümkün değildir çünkü kendini dış görüntüde maddeleştiren bilinç, hızla yüksek boyutlu frekanslarla entegre etmektedir. İnsanlar uyanmakta ve kralın hakikatten de çıplak olduğunu görmeye başlamaktalar.
Bazı işler, meslekler değişecek veya sadece kaybolup gidecek. Bunu olumsuz bir şey olarak görmemeye çalışın, onun yerine yeni ve daha iyi yollardan yaratıma girmek için gerekli olduğunu görün. Hayatın tüm yönlerinde yeniye açık olun fakat değişikliklerin bir anda belirmesini de beklemeyin, çünkü yeni fikirler sadece insanlığın bilinci onlara açıldığında dış dünyada gerçekleşebilir.
Direnç olacaktır ancak izin verildikçe iş yaşamında, sağlıkta, siyasette, eğitim ve vs. de daha yüksek ve daha iyi işlevini gören yollar yerleşebilir, yerleşecektir.
İnsan zihni, her şeyi bireysel veya kolektif bilinçte bulunan şartlanmalara uygun şekilde yorumlayan bir farkındalık aracıdır. İşte bu yüzden birden fazla kişi aynı şeye şahit olabilir ancak farklı anlayabilir, farklı yorumlayabilir. İlahi Zihin ise hiçbir şartlanma içermez. O ezeli ve ebedi şekilde sadece Kendini sürdüren, Kendini kalıcı yapan KENDİ bütünlüğünün farkındadır, çünkü Ondan başka bir şey var olamaz.
Her bireyin evrimleşme yolculuğunda bir nokta gelir ki, BİR gerçeğini, kendi varoluşlarının gerçekliğinin BİR olduğunu hakikatten kabul etmelidirler. Gerçeğin hayallerde bulunan ve pratik olmayan, ulaşılamaz bir şey olduğu düşüncesini bırakmalıdır aksi takdirde, kendilerini artık küçük gelen bilinç haline kilitlediklerinden dolayı andaki farkındalık seviyesinin ötesine geçemez.
Hayatınızı, kararlarınızı, seçimlerinizi ve inanç sisteminizi tamamen, bütünüyle ve dürüstçe inceleme zamanınız geldi, fakat yargılama ve eleştiriyle değil, her insanın ulaştığı en yüksek bilinç seviyesinden kaynaklanan halde yaşayabileceğini bilmenin getirdiği sevgi ve anlayışla.
Yeni bir ışıkta bakıldığında geçmişteki hareketleriniz içinizi utanç, pişmanlık veya suçlulukla doldurduğunda lütfen bunu hatırlayın. Bilin ki, herkes, kendiniz de dahil olmak üzere, bulundukları yerde ellerinden gelenin en iyisini yapmaktalar. BİRlik gerçeğini kabul edecekseniz, kendinizi sevmeyi öğrenmek bir mecburiyettir ve bunu böyle öğrenirsiniz. Katil bile bir şekilde bir şeyleri iyileştirdiğine inanır.
Öğrendiklerinizi, öğrenmeye ihtiyaç duyduklarınızı ve hayatınızın en acı dolu deneyimlerinden nasıl gelişmiş çıktığınızı inceleyin. Kendinize sorun; “O zamanda neye inanıyordum ki, beni böyle hissetmeye, tepki vermeye veya davranmaya sevk etti?” Bu sorular sadece sizin kullanabileceğiniz önemli araçlardır ve hala daha bilincinizde tuttuklarınızın farkına varmanızı sağlar.
Yaptığınız, söylediğiniz veya düşündüğünüz hiçbir şey sizi olduğunuzdan daha sevilesi, iyiye daha layık yapamaz. Siz İlahi Tek Bilincin ifadelerisiniz ve asla hiçbir şey bunu değiştiremez, değiştiremeyecektir. Eğer eski enerji yüzeye çıktıkça, öz-yargı, negatif eleştiri ve kendinden nefret duyguları da açığa çıkarsa, bunun, yüzyıllar boyu hücresel hafızalarınızda taşıdığınız eski inanç ve kavramların ötesine geçtiğinizin ve mezuniyetinizin işaretleri olduğunu bilin.
Tüm duyguları yükseldikçe kutsayın çünkü onlar öğretmenlerinizdir ve neler olduğunu anladığınız için de şükredin çünkü pek çokları bu arınmalardan geçiyor ve anlamıyorlar. Süreç fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal olarak ne kadar rahatsız olursa olsun, en yüksek hayrınıza hizmet etmeyen şeylerden kurtulduğunuz için minnet duyun.
Farkında olmadığınız ve medyanızın söylemediği çok fazla şey gerçekleşiyor. Olmakta olan her şeyin yanıtlarını bulmaya çalışmayı durdurun, çünkü insan zihni aradığınız yanıtları veremez. Tamlık ve bütünlüğün içinizde yattığına ve izin verirseniz ihtiyaçlarınızı yaratıma sokacağına inanarak gerçek doğanızdan kaynaklanan şekilde yaşamaya başlayın.
Sessiz olmak, kendi Varoluşunuzun İlahiliğinde dinlenmek için gündelik hayatınızı sürdürürken nerede olursanız olun, sıklıkla molalar verin. Bu sadece sizin bildiğiniz tek bir an bile olabilir. Tüm aktiviteler ruhanidir, bundan dolayı görünüşte sıradan olsa da tüm hareketlerinizde İlahi Benliğinizin hayatınızı yaşamasına müsaade edin. Pek çok dinin öğrettiği “dünyevi” ye karşı “ruhani” farkı diye bir şey yoktur. KENDİNİ sonsuz form ve çeşitlilikte ifade eden tek BİR Sonsuz İlahi Bilinç vardır.
“Her şey Yaratandır!” diye ilan ederek, vazgeçmenizi, elinizi her şeyden çekmenizi söylemiyoruz. Üç boyutlu seviyede çözümlenmesi gereken durumlar ortaya çıktığında böyle yapmak sadece henüz ulaşılmamış bir bilinç halindeymiş gibi yapmakla kalmaktır. Biz diyoruz ki, bu yoğun karmaşa ve korku zamanlarında, Her Yerde Her zaman Varolan, Her Şeye Kadir, Her Zaman Her Şeyi Bilen İlahi Bilincin tek güç ve tek gerçeklik olduğu hakikatini gözden kaçırmayın.
Pek çokları yeryüzü ve üzerinde bulunan her şeyin bir illüzyon olduğuna inanıyor. Yeryüzü, insanları ve tüm yaşam formları asla illüzyon değildir ve asla olmamıştır. İllüzyonu teşkil eden şey, zıtlık ve ayrılık inançlarıyla şartlanmış zihnin yorum ve anlamlandırmalarıdır.
Görünüşleri yargılamak yerine, daha derinden bakmaya ve her şeyi gerçeğin gözleriyle görmeye başlayın. Kendi “BEN”ininizin neye, ne zaman ihtiyacınız olduğunu ve onu nasıl size getireceğini bildiğine güvenmeye başlayın. Bazı ihtiyaçlarınız üç boyutlu standartlara göre çok da hoş olmayabilir ancak ruhani gelişiminiz için gerekli olabilir. İşte güven burada devreye girer.
Bir ruhani yolculuğa ciddi bir şekilde başladığınızda (bu seçim genellikle bilinçaltı seviyede yapılır), yolculuk yoğunlaşır ve tren istasyonu terk eder, sıklıkla hiç beklemediğiniz ve hatta bazen istemediğiniz yönlere bile gider.
Siz bu zamanda fiziksel formdasınız çünkü burada olmak istediniz. Üçüncü boyutun düşük frekanslarında yaşarken karşılaşacağınız zorlukların da çok farkındaydınız. Fakat yine de gelmeyi seçtiniz çünkü kendi yolculuğunuzu tamamlama amacıyla beraber boyutsal yükselişin çok güçlü enerjilerinde canını dişine takarak çabalayan dünyada diğerlerine yardımcı olmak ve ışığınızı eklemek istediniz.
Bu sizin zamanınız. Ve eğer bir şeyler kişisel veya küresel olarak beklediğiniz gibi gitmiyorsa, bu kavramların çözülüp kaybolmasına izin verin. Sadece ve basitçe, izin verin, güvenin ve içinizdeki “Gerçek BEN” i tanıyıp onaylayın.
Bizler Arkturuslular Grubuyuz
31 Mayıs 2020
Arkturuslulara ve kanallığı yapan Marilyn Raffaele’e çok teşekkürler. (onenessofall.com)
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
2019 Haziran’da YENİ! SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.
Merhabalar. Size daha önce bir mail atmıştım, fakat görmediniz sanırım. Mesajların arasına kendi yorumlarınızı yazmamanızı rica ediyorum. Bunu yaparak mesaj yoğunluğuyla gelen bilinç akışına kendi bilincinizi dahil etmiş oluyorsunuz ki bu en azından benim açımdan çok rahatsız edici oluyor.
Bunu yapmaktaki maksadınızın karşı tarafın anlamasına yardımcı olmak olduğunu biliyorum ama
farkına olmalısınız ki sizinde yapamayacağınız gibi kimse kimsenin anlamasını zorla sağlayamaz.
Tekrar rica ediyorum mesaj içinde mesaj yazmayın lütfen. Anlayışınız için teşekkür ederim.
BeğenBeğen
Sevgili Barış, orijinaline bakın. Bu çeviride hiçbir yorum yok. Parantez içindeki açıklama orijinalde de bulunuyor. Fakat beğenmediğiniz bir şeyi okumanızı ve rahatsız olmanızı elbette istemeyiz. Bu blogun çizgisi bellidir, bağımsızdır, tiraj endişesi yoktur ve kendisi gerekli görmedikçe aynı şekilde yazmaya, çevirmeye, paylaşmaya devam edecektir. O yüzden belki de bir seçim yapmanız gerekmektedir. Ben kendi fikrimi iletebilirsem eğer ve siz de kabul ederseniz şu soru uygundur: Bende ne var ki, böyle bir şey beni tetikliyor ve bağımsız kendi halinde bir blog yazarını gerekli görmediği bir şeye zorluyorum? Bir bakın, altından ne çıkacak. Belki bizimle de paylaşırsınız. Sevgilerle
BeğenLiked by 12 people
Bu kadar harika bir mesajı okuduktan sonraki ilk tepkim ‘Mükemmel! Mükemmel! bir şey ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi’ oldu. Yorum bırakmak için aşağı indiğimde bu yorumu görünce yazının her şeyi nasıl güzel anlattığına dair harika bir örnekle karşılaştım 🙂 eline sağlık mor alev… biz seni sen olarak sevdik, seviyoruz ve takip ediyoruz. Yazının kalın harflerle ifade edilen kısımları hepimize şifa olsun kendi gerçekliğimizde …
BeğenLiked by 1 kişi
Benim en sevdigim kisim sizin yorumlariniz. Guzel enerjinizi bizden eksik etmeyin💕
BeğenLiked by 1 kişi
Barış bey merhaba Ho’oponopono tekniğini denediniz mi? Hergün uyguladigim bir teknik. Inanın ozgurlestikce bazi şeylerin nedenini daha iyi anlıyorsunuz.
BeğenLiked by 1 kişi
Barış Ziya bey, isminiz ne güzel⭐️ İngilizceden çevrilen kanal mesajları bazen MorAlev dokunuşuna ihtiyaç duyabilir, ben çoğu zaman teşekkür ederim, iletkenliği arttırdığı için.
Örneğin Yaratan mesajlarına hiç dokunmaz, ayrı formatla verir😊
Sadece ben de bilgiyi ve bilgeliğini paylaştığı için benim yol arkadaşım olduğu için, varlığı için “İyi ki varsın, teşekkür ederim, seni seviyorum” demek isterim.
BeğenLiked by 1 kişi
can… yine gönülden dokundun… amin
BeğenLiked by 1 kişi
👏👏👏👏👏🌞🌞🌞🌞🌞⭐⭐⭐⭐⭐💐💐💐💐💐
Namaste 🙏💜
BeğenLiked by 1 kişi
Namaste🙏❤️🙏
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Mor Alev Merhaba,
İzninizle ben sizi yol gösteren bir öğretmen olarak görüyorum. Yazılarınızda, bazı anlamadığım yerleri italik veya parantez içinde açıklamanız tam yerini buluyor. Onu okuyunca” aha, işte bu evet ya” diyorum ve o anda yürekten teşekkür ediyorum (yazmasam bile size yürekten teşekkür ediyorum). Sevgili Mor Alev yolumuz açık, yüreğimizde, neşe keyif ve coşku olsun hep birlikte.
🙏🙏🙏💓💓💓
BeğenLiked by 1 kişi
Nameste
BeğenLiked by 1 kişi
Merhaba, ben de kendi adıma teşekkürlerimi sunuyorum, yol gösteren ve aydınlatan rehberliğiniz için… İyi ki varsınız 💕🌸 Sevgiler 💕💕🌸🌸
BeğenLiked by 1 kişi
Canım mor alev,
İki gündür içimden bu yazıyı tekrar okuyacağım diyordum ve yukarıdaki yorumu gördüm 🙂 Sayenizde yine bir aydınlanma yaşadım. Bana göre bu sitenin okurları sevgiden, hoşgörülü, uyanmış kişiler ve onlar başkasının sınırlarını zorlamazlar, saygılıdırlar vesaire aslında bu da yargılama imiş. Genelleme yapmayı bırakmalı ve daha çok izlemeye geçmeliyim.
Cevabınız da tam sizden, sevgiden.
İyi ki varsınız.
Teşekkür ederim.
BeğenLiked by 2 people
Teşekkürler mor alev .
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Mor Alev,
Bunu buraya yazarken gulumsuyorum. Cok uzun zamandir Arkturuslularin mesajlari benim farkindaliklarimla %100 ortusur gidiyordu,defalarca kendi cumlelerimi,kelimeye doktugumde birebir ayni enerjiyi mesajlarinda goruyodum. Son 2-3 kanallikta aklima hep “ben Arkturuslu muyum” sorusu takiliyordu, bahsettigim “ben” cok goreceli elbette,yoksa hepimiz biriz.Bahsettigim yuksek titresimli bir boyutta dogrudan nerede bulundugumdu. Icimde gercegi cok iyi duyumsadigim halde bir isaret diledim. Sona geldigimde gordum,bu gercege tamamiyle yaklastigim bu makale dogum gunumde yayinlasmisti 🙂 bu yorumu yayinlamasan da olur,ama seninle paylasmasam olmazdi 🙂 sevgiler
BeğenLiked by 1 kişi
Arkturus 🙏🙏💕💕
BeğenLiked by 1 kişi