Bilge Baykuşlar, o kadar çok şey oluyor ki, yetişmekte zorlanıyoruz. Yoğun, gergin, çalkantılı. Komedyenler, tarihçiler ve benim gibi astroloji meraklıları için paha biçilemez bir hazine!
Bu Terazi yeni ayını ve aktif enerjileri iki makalede anlatmaya karar verdim. Bugün büyük resme odaklanacağız, bir sonraki makale ise daha kişisel ve ruhsal etkileriyle geleneksel “Mor Alev Gökyüzü ile Yükseliş Raporu” olacak.
Güncel olaylara da bakacağız ve verdiğim örneklerin çoğu uluslararası olacak, Türkiye’den değil. Ama bu ne bu ülkeyi, ne de diğerlerini bu etkilerden uzak kılmıyor.
Büyük Britanya kaynıyor. Kraliçeyi oyuna getiren Boris Johnson’un meclisi zorla tatile sokması anayasa mahkemesi tarafından kanunsuz bulundu. Bu sırada eski Başbakan David Cameron asla dışarıya sızdırılmaması gereken kraliçeyle özel sohbetlerini kitabında yayınladı, dahası kraliçenin ikinci oğlu prensin pedofili ve insan ticareti suçlusu Epstein’la olan bağlantıları da ortaya saçıldı. Kraliçe, yükseleniyle Plüton birleşmesini bütün ağırlığıyla yaşıyor. (Kaynak: Leah Whitehorse) Yanlış anlamayın, genel kanıya katılmıyorum ve ben kraliçeyi farklı bir gözle görmeyi seçiyorum, fikrimce ülkesi için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan bir kadın, hem de eli kolu bağlıyken, karar yetkisi yok ama çok zengin. İçinde bulunduğu bolluğun keyfini hiç çıkardı mı, bilmiyorum. Fakat eminim bu “gençlerin” hepsine köpürüyordur! En uzun monarşilerden birinin sonu mu? Belki de.
Plüton
Yazıyorum, yazıyorum, yazmaya devam edeceğim. Plüton, 2008’den 2024’e kadar Oğlak’ta. Hayatımızı düzenleyen yapılar yıkılıp yenileri gelmek üzere. Yıkımı yaşıyoruz işte. Örneğin, demokrasi yoluyla gelen otokratları görüyoruz, Johnson, Trump, Putin, Orban, Modi, Bolsanaro ve diğerleri… Güncel demokrasi kullanılmaya bu kadar açıkken değişim nasıl görünecek?
1700’lerde Plüton Oğlak’tayken kraliyetler krizi yaşandı. Fransız ve Amerikan devrimleri, tek millet- tek ülkeye yolu açtı. Eski sistemler yeni bir ruhani-sosyal-ekonomik düzene doğru değişmeye başladı, evet zaman aldı ama hareket başlamıştı. Günümüzde “modern dünya” olarak gördüğümüz yeni düzenin temelleri Plüton geçişinde atılıyordu. Ve bu tek millet- tek ülke düzeni yani herkesin kendini benzer veya aynı ırk, dil, dinle tanımladığı sistem şimdi dağılıyor. Göçler ve farklı diller, gelenekler, yemekler, dinler birbiriyle iç içe girerken 2008’den beri eski ülke anlayışı da yerle bir oluyor.
Bir döngü daha geriye gidelim, Plüton Oğlak’tayken 1500’lerde reformasyon yaşanıyordu, yani inanç krizi. Katolik inanç, derebeylik siyasi ve ekonomik düzeni, bunların getirdiği ideolojiler ve dünya görüşleri tek tek çözülüp dağıldı, merkezi krallıklar, monarşiler, yeni siyasi, ekonomi ve inanç düzenleri gelmeye başladı. İnsan olmanın anlamı bir daha sorgulanmaya başladı.
Şimdi baktığımızda oldukça yavaş gerçekleşmiş gibi görünen büyük değişimlerden bahsediyoruz ama o ortamda yaşayanlar için olaylar farklı görünüyordu. Şu anda teknoloji ve bilişim devrimini, küreselleşmeyi yaşıyoruz ve her şey defalarca daha güçlü hissedilirken, değişim de düşünce hızıyla geliyor.
Bu yazı sırasında, Johnson ve Parlamento birbirine girmeye, Trump için ilk ciddi görevden alma süreci güçlenmeye devam ediyor. Düzen değişirken her zaman koruyucular, yıkıcılar ve yaratıcılar diyebileceğimiz arketipleri görürüz. (Kaynak: Bill Attridge Podcast) Koruyucular, kadim ve her zaman geçerli bilgeliğin, sevginin, zarafetin sonraki kuşaklara taşınmasını sağlayanlardır. Bu nitelikler her zaman ama her zaman yaşayacaklardır. Yaratıcılar artık işlemeyen sistem ve yapıların yerine yenilerini getirirler. Sorun seviyesinden değil, çözüm seviyesinden düşünürler. Öncülerdir.
Düzeni yıkacaklara da ihtiyaç var, yoksa yeni gelemez. Yıkıcılara örnek olan isimlerin bazılarını yukarıda saydık bile. Şu anda özellikle göz önünde olan iki yönetici de İkizler burcu, birbirine çok benzeyen bu iki insan (Trump ve Johnson), İkizler’in iki yönlü düşünce kabiliyetinin düşük oktavlı haliyle sergilerken, çatışan fikirler, değişen ve doğru mu, yalan mı olduğu konusunda kafa karıştıran sözleriyle ve bazen de düpedüz gerçeği çarpıtmalarıyla bilinen düzenin kurallarını, geleneklerini, müthiş bir hızla yerle bir ediyorlar, ederken de can yakıyorlar tabii. Hiç şüphe yok. Fakat onların sayesinde hepimiz içimizdeki karanlıklarla, gölgelerle göz göze geliyoruz. Onlar, bizim aşırılıklarımızı, gel-gitlerimizi temsil ediyorlar. Bütün bunlarla başa çıkabilmek için kesinlikle, sarsılmaz bir tarafsız bakış açısına ihtiyacımız var, Terazi bize bu niteliği sunuyor.
Satürn ve Güney Düğümü
Hatırlayın Satürn diyor ki, “Her hareketin ve davranışın, ister budalaca olsun ister bilgece, sonuçları vardır. Şimdi, gidin ne istiyorsanız, onu yapın.” Ve çok ilginçtir, ben bu kelimeleri yazarken, İstanbul bir zelzeleyle sarsılıyor. Görüntüler ve panik insanı düşündürüyor. Satürn sonuçların neler olabileceği konusunda bizlere bir ön gösterimde bulunuyor.
Steven Forrest burada da yayınladığım mükemmel analizinde demişti ki: “Oğlak’taki Satürn’e ait hayati nokta budur: Neyin doğru ve neyin yanlış olduğunu tam olarak nasıl tanımlarız?” Ve ekliyor: “Kuralların sürekli değiştiği bir dünyada Satürn ve Oğlak’ın yapmaya çalıştıkları tek şey doğruyu yapmaya çalışmaktır. Önümüzdeki üç yıl, ahlak, dürüstlük ve kişisel onur konularında yeniden tanımlanmaya kolektif bir odaklanma olacak.” Ne dersiniz, bu Türkiye’de de yaşanmıyor mu? Ya da dünyada? Marianne Williamson’un (yine bir kadın) ABD’de başkan aday adayı olması ve masaya getirdiği, her gün televizyonlarda tartıştığı bilinçli, yüksek ahlaklı siyaset kavramına dikkatinizi çekerim.
Steven Forrest’tan bir alıntı daha yapıyorum: “Günün haber başlıklarına bakarsak, bu size de doğru gelmiyor mu? Dünya sahnesinde birkaç “Ahlaki Tiyatro” oynanacağını düşünüyorum. Kötü adamlar yakalanacak ve yaptıklarının karşılığını ödeyecekler. Bütün bunların altında şu hayati evrimsel fikir var: Satürn Oğlak’a girdiğinde ahlak yeniden tanımlanır.”
Ve şimdi Plüton’la kare yapan dişi Eris’i ve Yengeç’teki Kuzey Düğümünü de hatırlayalım. Parlamentonun zorla tatil edilmesini yasa dışı bulan bir kadın yargıç oldu. ABD’de bir başka kadın, Pelosi, Trump’un görevden alınma sürecini başlattı. Bu sırada Greta Thunberg uluslararası siyasetçileri tepeden tırnağa bir güzel haşladı. Onun yürekleri harekete geçiren sesi ve öfkeli bakışları pek çoğumuzun çoktan söylemek istediği pek çok şeyi dile getirdi. Yengeç, şefkatli yaklaşımı, kadınları, çocukları ve halkları sembolize eder. Eski Oğlak ataerkil düzen bütün bu sesler tarafından sarsılıyor.
Zamanın ruhuna, yeni teknolojiye ve ihtiyaçlara çok daha uygun yenilenmiş bir siyasi ahlak? Yeni bir küresel çevreci ahlak?
Ben görmedim ama okudum, geçen haftaki küresel çevre protestolarında bir pankartın söyledikleri tam da bu enerjileri anlatıyor: “Çocuklarınız liderler gibi, liderleriniz çocuklar gibi davrandığında değişim vakti gelmiştir.”
Bu yeni ay sırasında Satürn’ün Oğlak’taki Güney Düğümüyle birleşmesi asla tesadüf değil. Özellikle Terazi’nin adaleti de barındırdığını düşünürsek. Birleşmenin Sabian sembolü “Antik granit rölyef” yani kalıcı olan değişikliklerin başlangıcı.
Satürn ve Güney Düğümü bu yeni ayda küresel açıdan oldukça güçlü bir başlangıcı işaret ediyor. Oyunun kuralları değişiyor. Terazi baskın enerjide aklımıza klasik bir slogan daha geliyor: Eşitlik, Özgürlük ve Kardeşlik!
Uranüs
Bu çağın bitişini hızlandıran bir faktör daha var: Değişim rüzgarını taşıyan, alarm zillerini çalan, büyük uyandırıcı Uranüs, 2026’ya kadar değerlerin burcu Boğa’da.
Ne zaman tarihte Uranüs’ün Boğa geçişine baksak büyük şoklar ve karmaşa görüyoruz. (1935-42, 1851-59, 1768-75) Bunlar, evrimleşmenin hızlanması için verilen elektrik şokları gibidir ve her zaman farklı değer sistemlerinin, kültürlerinin çatışmasıyla kökten değişimlere yol açmıştır. Ne zaman hemfikir olduğumuz değerler ve nitelikler birbirinden koparsa, ortak noktada anlaşamayız.
Eskiden olanlara baktığımızda örneğin en son geçişe, demokrasiye karşı faşizm, ikinci dünya savaşı, büyük ekonomik buhran… Biliyoruz, çok büyük değişimin tam ortasındayız.
Sonra yine Zodyak’a dönüyoruz, yeni ayın karşısında Chiron duruyor. Acıyı hissediyoruz. Yaraya bakmalıyız. Artık onu görmezden gelemeyiz. Terazi hoşgörüsü nereye kadar gider? Ama Terazi kadife eldiven içindeki çelik yumruktur. Terazi bir öncüdür. Yarayı tanıyıp, merhemini bir araya getirmek bizim görevimiz.
Ve bundan dolayı, yukarıda bahsettiğimiz üç rolden biri ya da büyük ihtimalle hepsi bize de düşüyor: Koruyucu, yaratıcı veya yıkıcı. Yarayı kabul etmeli ve bakışlarımızı çözüme çevirmeliyiz.
Küresel Değişim ve Biz
Olanlar dışımızda olmuyor. Hepimiz, bireyler ve toplumlar olarak hep birlikte “gerçek gerçeği” hatırlamalıyız, asla değişmeyen değişmeyecek bilgeliği: Bizler, her birimiz sevginin yüzleriyiz, nasıl görünürsek görünelim. Terazi’nin yöneticisi Venüs, yüksek titreşiminde koşulsuz sevginin tanrıçasıdır. Olmakta olan tüm değişikliklere sevgiden gelen gücümüzle ve evrene olan güvenimizle kendi “yaratıcı”, “koruyucu” ve zaman zaman da “yıkıcı” (ama sevecen yıkıcı olsun lütfen) tepkilerimizi verebiliriz. Her birimiz kendi evrim ve katkı yolumuzu bulmalıyız
Bu zamanda, bu çok kritik dönemde hayatta olmak ne kadar büyük bir şeref! Ve nasıl büyük bir sorumluluk! Işığı taşımak, ışığınızla kendinizi ve çevrenizi aydınlatmak. Emin olun siz buna layıksınız. Sizin burada olma sebebiniz tam olarak bu. Burada, bu son gibi görünen başlangıçtasınız. Ve şimdi, bitirmek, başlamak ve başlatmak bizim görevimiz. Evrensel yasalarla yaşamak ve örnek olmak. Siz, biz cesur, kudretli, yıkılmaz ruhlarız. Bu yeni ayda huzur istiyoruz, barış istiyoruz ve bu derin arzu bizim en büyük itici gücümüz.
Terazi yeni ayı 28 Eylül, saat 21.26’da gerçekleşiyor. (İst.) Daha bireysel bakış açısıyla Terazi yeni ayının enerjilerini konuşmaya devam edeceğimiz mesajda görüşmek üzere.
©Mor Alev 2019
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
2019’da YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
2019 Haziran’da YENİ! SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile çalışmak istiyorsanız buraya tıklayınız.
Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com
Çok güzel bir yazı olmuş emeginize saglık
BeğenLiked by 2 people
Sevgili Mor Alev sayenizde bütün resmi algılayabildim.Güne sizinle başlamanın huzurunu yaşıyorum.Teşekkür ediyorum.
BeğenLiked by 3 people
❤️❤️❤️
BeğenLiked by 1 kişi
Yazılarınızda kendimi bulmam bana mucize gibi geliyor ve sayenizde hazzı yaşıyorum . Özellikle son bir yıldır kendimle kaldığım çaresiz zamanlarımda ettiğim duaların, olmasını arzu ettiğim ama ütopik bulup yok artık dediğim şeylerin tezahür etmesi ve yine kafa karışıklığı yaşadığım zamanlarda yazılarınızın bana ufak bir kendine gel dokunuşu yapması ne harika bir duygu. Tam da benim ifadelerimle ifade etmiş olmanız . Şu cümleniz tamda benim dualarımda kullandığım cümle ” Işığım parlasın ve bu parlayan ışık hem beni hem çevremi aydınlatsın”. Ve öyle de oldu şükürler olsun ❤ . Varlığınıza da şükürler olsun. Sonsuz sevgimle ❤
BeğenLiked by 8 people
🙏 en güzel yazılarınızdan biri olmuş, heyecanla okudum. Çok teşekkür ederiz…
BeğenLiked by 2 people
sizden bir yazı istemeliyiz sanırım, Hep diyorsunuz ya “satürn oğlakta, jüpiter akrepte” vb.. Bize sadece hangi gezegenin neyi temsil ettiğini ve hangi burca geldiğinde hangi burçtan nasıl etkileneceğini kısa özetlerle paylaşabilir misiniz? biz de bilgi sahibi olmak isteriz 🙂
BeğenBeğen
Ben bu konuları anlatıyorum sevgili İlef. Arama kutusuna ilgilendiğiniz gezegeni yazın. İlgili mesajlara bakın. Örneğin Jüpiter Yay da yazısı, Chiron Koç ta yazısı, Uranüs, Plüton, Mars, Venüs, burçlar, Lilith, Ay düğümleri yazılarım,… Bunları yıllardır yeri geldikçe anlatıyorum. Sevgilerle
BeğenLiked by 1 kişi
Mor Alev. Bir sorum olacak. Yazinizda bahsettiginiz Bill Attridge Podcast ile ilgili biraz detay alabilir miyim? Google’da baktim bulamadim. Tesekkurler… Harika yazi, her zamanki gibi. Sevgiler.
BeğenBeğen
Iphone podcast’lara bakın İpek. Sevgilerle
BeğenBeğen
Tesekkurler… Bakacagim.
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Mor Alev, öncü bilge baykusumuz da sensin💜 Muhtesem gozlem ve farkindalik dolu yazin icin cok tesekkurler! Isiginla bizi aydinlatmana ve rehberimiz olan blogun ruhuna da bin tesekkur ederim! Harika bir Ekim ayi diliyorum!
BeğenLiked by 2 people