2019 Aslan Ay Tutulması: Duvarlar Yerle Bir – Mor Alev Gökyüzü ile Yükseliş Raporu

blood moon collageKapılar çarpılıyor. Dönemler bitiyor. Hapishane duvarları yerle bir oluyor. Gürültü ve curcuna, iki buçuk yıllık süreci dramatik bir sonla tamamlıyor.

Sizleri 2016 yazına götürmek istiyorum, ilginç, “tutulmamsı” bir Kova dolunayı yaşamıştık. Ünlü Temmuz 2016 olaylarının hemen ardından gerçekleşen bu dolunay, içinde bulunduğumuz sürecin ön enerjisiydi. Ondan 6 ay sonra Aslan’da ilk ay tutulmasını yaşadık ve Mayıs 2017 de ise artık Kova-Aslan eksenine iyice yerleşmiştik. Bu enerjiler kısaca bizi şunu anlatıyordu:

“Kova, zihinsel kapasitemizi öne çıkarmamızı, düşünmemizi, beynimizi kullanmamızı, tarafsız ve kuşbakışı bir perspektifi öneriyor. Böylece geçmişi ve geleceği çok daha rahat ve berrakça görebileceğiz. Bu arada, Aslan o ateşe sahip çıkmamızı, hayat aşkıyla ilham almamızı ve kendimizi göstermemizi, hayatın sahnesindeki rolümüzü artık oynamamızın vaktinin geldiğini ve kendi seçtiğimiz kaderimizi yaratıma sokmamızı söylüyor.”

Şimdi, o zamandan bu yana hayatınızda neler değiştirmiş olduğunuza bir bakmanın zamanı. Kendi kaderinizi yarattığınız kesin. Ama onu nasıl yarattınız? Gücünüzden doğru mu, güçsüzlükten doğru mu? Alaycı, küçümseyen durağanlıktan doğru mu, bütünün hayrına bir tutkuyla mı? Hangi konularda harekete geçtiniz? Hangi konularda bir sürü mazeret uydurdunuz? Ve sonuç olarak ne yarattınız?

Bu tam ay tutulması, 21 Ocak Pazartesi sabahı gerçekleşiyor, gün doğmadan hemen önce batıya bakarsanız, ucundan yakalayabilirsiniz. Bakır renginde harika süper dolunay, dünyaya çok yakın, çok güçlü ve onun gölgesine rağmen güneşin ışığını bu döngü için son bir defa Aslan’dan doğru yansıtmaya devam edecek. Ve bu sırada da drama, ateş, gösteriş, hava burcu olan Kova’daki Güneşin sağladığı oksijenle zirve yapacak. Çünkü bu müthiş ay tutulması Aslan’ın ilk derecesinde, çok çok Aslan, başlatıyor, bitiriyor, kükrüyor. Aslan büyük girişleri sever.

Arka planda bu tutulmayı Uranüs yönetiyor. Bir süredir ay düğümlerine dinamik bir T kare açı yapan Uranüs, ay ve güneşin de tam arasında ve alevleri ateşleyen kıvılcım ondan geliyor. Patlama mı? Tatlı bir kamp ateşi mi?  Yine sürprizler ve yine büyük değişim olanağı. Ben kamp ateşi yerine, Kova-Aslan ekseninin getirdiği değişimlerin fitilini bir defa daha yakacağını düşünüyorum. Ve sonra da büyük bir gürültü! Çünkü Aslan sessiz gitmez, gidemez.

Bu enerjiye Zodyak’ta birçok katılımcı var. Enerji alanı yeni döngü için tekrar düzenleniyor. 2020 ve ötesine hazırlanıyoruz. Neptün ve Jüpiter karesi ortamı sise boğmaya devam ederken, Jüpiter Venüs’le buluşuyor. Bağımsız düşünce istiyoruz, ilginçlik istiyoruz. “Beni kısıtlama! Bana karışma!” ya da “Öff, ben sıkıldım” dememiz mümkündür. Fakat, bu ikiliye Mars uyumla cevap verince, ateş ve ateş, bulduğumuz o yeni şeyler, bizi alıp götürüyor. Yeni ilişkiler, yeni ilgiler, yeni hedefler, yeni anlamlar…

İşte bunların hepsi de hapishane duvarına dinamiti yerleştiriyor. Özgürüz!

Enerjik açıdan bakarsak, taç ve kalp çakralarımız bu tutulma etkisiyle güncelleniyor. Ve kalbinizi de, beyninizi de iki buçuk yıl öncesinden çok daha farklı kullanıyorsunuz.

Böylece bu tutulmanın Sabian sembolüne geliyoruz:

“Duygusal stres altında, kan beyne akın eder”

Bu sembol, hayatı tam kontrol altında tutmak isteyen insanın, kontrol edemeyeceği şeyler karşısındaki çaresizliğini anlatıyor. Ve bunlar hep dış olaylarla ilgilidir. Başka insanları kontrol edemeyiz, hava durumunu yönetemeyiz, kendimizi zorla bir başkasına sevdiremeyiz, ne kadar uğraşsak da istemiyorlarsa birilerini mutlu edemeyiz ve kendimizi bu yalanlara da inandıramayız. Çünkü her zaman ama her zaman içimizdeki bilge ses bize bunların nafile olduğunu söyleyecektir. Yani hem iç hem de dış dünyaya karşı mücadele etmekteyizdir. Hırslanırız. İnat ederiz. Tansiyon yükselir, yükselir, yükselir, kan beyne sıçramıştır. Artık mantıklı düşünemeyiz bile! Saçmalarız!

Ama iyi haber şu ki %100 kontrol sahibi olduğumuz birkaç şey de vardır: Düşüncelerimiz bize aittir, onları değiştirebiliriz. Duygularımız bize aittir, farklı düşünmeyi seçtiğimizde duygular da onu takip edecektir. Bakış açımız bizimdir. Tepkilerimizi değiştirebiliriz, onlar da tamamen bize aittir. Sağlığımız bize aittir, bizim dışımızda değildir. Bedene çok farklı yaklaşarak onu da değiştirebiliriz. Ve kendimize farklı davranmamız stresi düşürür. Daha mantıklı tavırlar, yaklaşımlar gelir, başkalarından bize vermeyecekleri şeyleri talep etmek yerine gider o şeyi kendimiz yaparız, kendi kendimize armağan ederiz. ÇÖZÜM getiririz.

Bu sembol, diğerlerinden çok farklı. Ateş burcu Aslan’ın ilk derecesinde, yakıcı öfkeyi anlatıyor ve bununla birlikte beyin kanamasını da hatırlatıyor. Ben bunu bir şeylerde o kadar çok, o kadar saplantılı bir şekilde üstelemek ki, sonunda hem o şeyin anlamını unutmak, hem de kendi varoluşunu anlamsızlaştırmak olarak görüyorum, ve böyle olunca da “akıl baştan gider”.

Evet, gergin bir kan dolunayı. Ama bir tarafı da oyuncu ve keyifli. Bu sembolün bir başka yorumu daha var:

artist - Katie ScottEğer inadı, saplantılı düşünceyi bir tarafa bırakırsak, kendimizi dinginleştirirsek, bu sembol aslında kalpten zihne giden enerjiyi anlatır. Zihin ve kalbin birleşmesi… Kalpten gelen bilginin işlenip hareket ve bakış açılarına dönüşmesi… Kalp merkezli davranışlar ve kalp merkezli yaşam.

İşte bunca curcunanın, bunca kargaşanın gerçekte yaptığı şey budur: Değişim kaçınılmaz. Biten bitti. Giden gitti. Bize düşen yeni ufuklara yönelmek, kendimize bir Aslan gibi değer vermek, kendimizi çekinmeden en zarif şekillerde ifade etmek, hayatın keyfini çıkarmak ve hayata, insanlara, bizi çeken şeylere aşık olmaktır.

Bu ay tutulması geçmişimize bakarak ördüğümüz duvarları alaşağı çekiyor. Korkularımızı patlatıyor. Kaygıları yerle bir ediyor. Geçmişi mazeret göstererek kalbimizi kapalı tutmanın aptallığını ilan ediyor. Tarih, tarihte kaldı. Şimdiyse şimdi. Kendi seçimimiz olan geleceği bulunduğumuz anda olarak yaratıyoruz. Teşekkürler Uranüs. Özgürüz!

©Mor Alev 2019

Not: Sabian Sembolünün anlattığı duygusal stresi sakinleştirmek, saplantıları, inadı salıvermek ve dingin, sağduyulu kararlar, tavırlar için dün yayınlamış olduğum çalışmayı tekrar hatırlatmak isterim. Bunca duvar yıkılırken, içimizdeki çocuk güvensiz ve ürkek hissedebilir. (Bağlantısı burada)


Bu dönemde ruhunuzun potansiyelini bütünüyle anlamak, hayata nasıl geçirebileceğinizi öğrenmek, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

2019’da YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın veya moralev@outlook.com adresine yazın.


Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com

6 comments

  1. “Bağımsız düşünce istiyoruz, ilginçlik istiyoruz. “Beni kısıtlama! Bana karışma!” ya da “Öff, ben sıkıldım” dememiz mümkündür. ”
    kısıtlayanım da yok, karışanım da yok ama ben yine de böyle hissediyorum…

    Liked by 2 people

    1. Bu demek oluyor ki sevgili Kelime Perisi, kendi iç koşullanmalarınıza isyan ediyor olabilirsiniz. Onları değiştirmek ise sizin elinizde. Sevgilerimle

      Liked by 2 people

  2. Güneş’i Aslan, Ay’ı Kova olan biri olarak bu tutulmalardan neden somut bir şekilde etkilenmediğimi düşünüyordum. Her ne kadar Eylül’den beri tırmanan bir tansiyonla hayatımda değişiklik istemeye ve “şunu mu yapsam bunu mu yapsam, ne yapmak istiyorum?! Ne yapmak istediğimi bile bilmiyorum!” sancıları yaşamaya başlamış olsam da.. Son 2 gündür aniden yükselen değer duygusuyla birlikte, “geçmişimize bakarak ördüğümüz duvarları alaşağı çekiyor. Korkularımızı patlatıyor. Kaygıları yerle bir ediyor. Geçmişi mazeret göstererek kalbimizi kapalı tutmanın aptallığını ilan ediyor. Tarih, tarihte kaldı.” diyerek kükredi Aslan. Çok güzel ifade etmişsiniz bu arada. Tşk. Son verdiğiniz meditasyonu yapmak ve o çocukla konuşmak, ne istediğini sormak çok keyifliydi. Sonrasında bir tansiyon yükselmesiyle yeter diyen de zaten yine o çocuktu sanırım. Bugün yine yapacağım ve doğa ananın huzurlu toprağına bırakacağım kendimi biraz soğuyup, dengeyi sağlayım, doğru düşünebilmek için. Herkes için huzurlu ve coşkulu zamanlar olur umarım. Zira benim içim içime sığmıyor bu ara. 🙂 Med.için de ayrıca tşk. 😉

    Liked by 2 people

  3. Şimdi ay tutulması’nı seyrediyorum. Ve dileğim bir gün sizinle beraber olmak. “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” nu merak ediyorum ve ihtiyacım olduğunu hissediyorum. Dileğim o iki saati sizinle geçirebilmek

    Liked by 3 people

Yorumlar kapatıldı.