Kesilen altı bin ağaca o kadar çok üzülüp, kahroluyorsunuz ki, aslında şu anda evinizdeki bir saksı çiçeğe sevgi verseniz, Gaia için çok daha faydalı bir şey yapmış olacaksınız.
Sevgili Okuyucularım,
Geçen hafta aldığımız mesajları size iletmeye devam ediyorum. 11-11 günü yaptığım son seansta rehberi Gabriel (Baş Melek Cebrail) olan ziyaretçime yukarıdaki mesaj geldi. Gabriel bu konuda son derece ciddiydi ve bu kelimeler ruhumda yankılandı. Bu sözleri sizlere iletmek üzere biraz daha açıklayıcı bir yazı yazmak arzusuyla yeniden bağlandığımda Gabriel ve Gaia (Toprak Ana) enerjilerini birleştirerek aşağıdaki mesajı verdiler. Bu mesajda Gabriel nerede bitiyor, Gaia nerede başlıyor, tam olarak belli değil, ama onlar için bu önemli değil. Önemli olan içerik.
“Bulunduğunuz coğrafya Atlantis’ten sonra gelişen en eski medeniyetlerden birinin kurulduğu yer. Burada hem çok aydınlık, hem de çok karanlık olaylar yaşandı. Yeryüzünde cennet olduğu zamanlar da oldu, toprağın acı içinde kıvrandığı zamanlar da. Şimdi bunların hepsinin son perdesi yaşanıyor. Salıverilmesi gereken çok olay, alışkanlık, davranış şekli ve inanış, uyanması gereken çok insanoğlu var. Gaia’nın pek çok varlığı sizin uyanışınız için kendini feda ediyor. Onlar üç boyutlu varlıklarını siz yas tutun diye değil, işleri yapma şeklinizi değiştirin diye sona erdiriyorlar.
Bu yaşananlar olmasaydı, atmosferimi zehirleyen yapılarınız gözlerinizin önüne aynı şekilde serilir miydi? Aranızdaki birkaç kişi dışında, kaçınız bu konuda bir şeyler yapma ihtiyacı hissediyordunuz? Sizleri azarlamıyorum, sizler o duman kokusunu içinize çekmeyince, bu durumu unutabiliyorsunuz. Günlük hayatınız devam ederken sofranızdakilerin nasıl oraya geldiğini düşünmüyorsunuz. Ben sizin yokluk hissetmenizi asla istemiyorum, ben sizin benim bütün nimetlerime ve çok daha fazlasına her zaman layık olduğunuzu hissetmenizi, bunu derinden bilmenizi istiyorum. Benim çocuklarım. Evet, benim çocuklarımsınız ve her lokmanızda, her nefesinizde size verdiklerimi layıkıyla kabul etmenizi rica ediyorum. Ben hepinize ve çok daha fazlasına yeterim. Suçluluk, pişmanlık ve korkuların ne size, ne de bana bir faydası var.
Benim sevgili koruyucularım, nöbet tuttular, bana ve varlıklarıma olan sevgilerini haykırdılar. Gözlerim gururla yaşarmadı mı sanıyorsunuz? Onlar görevlerini yerine getirdiler. Size hiçbir şey yapmayın, bana sevginizi ve bağlılığınızı göstermeyin demiyorum. Bunu yapma tarzınızı değiştirin diyorum. Öfkeniz ve acınız hepimizi incitiyor. Öfkeden yola çıkmayın, sevgiden yola çıkın. Nasıl hep beraber yaşayabilirsiniz? Nasıl birbirinize saygınızı katlayarak büyütürsünüz? Karıncalarıma bir bakın… Tohumlarıma bir bakın… Ve onlardan öğrenin. Belki ufak başlamanız gerekiyor. Sizde her şeyi yaratabilecek güç var ama özgüveninizi pekiştirmelisiniz.
Bu kelimeleri yazarken Mor Alev bana “Nasıl kızmayız? Nasıl sakin kalabiliriz?” diye soruyor. Benimle bağlantıya geçin. Dört elementimi kullanın. Onlardan ilham isteyin. Suyumu kutsayarak için, onu dinleyin. Ateşle ısınırken, güneşin şifalı enerjisini düşünün. Topraklanın. Nefes alın. Size ne diyorlar?
Ben size bir ipucu vermek istiyorum. Vücutlarınızı her detayıyla siz tasarladınız ve benden ödünç aldınız, ona iyi bakmakla başlayın. Onu eleştirmeyin, sevin, neye ihtiyacı var sorun. En yakınınızdaki varlıklara bir bakın, evinizdeki, işyerinizdeki bitkiler, sokağınızdaki ağaçlar ve kuşlar… Onlara dikkatinizi verin, ne istiyorlar? Onları nasıl takdir edebilirsiniz?
Hepiniz, ama eksiksiz hepiniz, sevgi istiyorsunuz! Bu evrende en çok bulunan şeyin sınırlı olduğunu sanıyorsunuz. Sevgi verdiğinizde size yeterince kalmayacak sanıyorsunuz. Böyle bir şey mümkün değil! Eğer bu yanılgıya düşerseniz, kucağıma gelin ve bırakın size sevgimi vereyim. Hepimizin aynı yerden geldiğini hatırlatayım.”
Arkadaşlar, bu mesajda pasif seyirci olmaktan, aktif bireyler olmaya çağrılıyoruz. Gaia çok zarif, “bana teşekkür edin” demiyor, ama bunu ben ekliyorum. Dediğine göre, tabiatla biraz daha yakınlaştığımızda bize gereken ilham ve bilgiler gelecek ve ne yapmamız gerektiğini bileceğiz. Aklımda sürekli coşku ve tutku kelimeleri geziniyor. Her zamanki gibi, bunu hissettiğimiz zaman harekete geçmeliyiz. Belki siz evinizin ısıtma sistemini güneş enerjisine çevirmeye çağrılırsınız, belki sizi çağıran sokağınıza ağaç dikmektir, bunu siz bileceksiniz. Eğer zarar görmüş bölgelere içinizde negatif düşünceler olmadan ışık ve sevgi gönderemiyorsanız, bunu yapmayın. Tamamen tarafsız sevgi noktasına gelene kadar bekleyin, böylece hepimiz istediğimiz parlak geleceğe (ya da enerjik düzeye) daha çabuk yaklaşacağız.
Teşekkürler Gabriel ve Gaia!
Mor Alev
Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com
o kadar harika ki burda yazılanlar, ağlamadan yapamadım. kanallığına sağlık mor alev sonsuz teşekkürler
BeğenBeğen
Çok teşekkürler Ceyda.
BeğenBeğen
Cok enteresan biraz once bu yaziyi okumadan üc saksiya cicek ekmistim!
BeğenBeğen
Bu güzel paylaşımlar için teşekkürler…Bir süredir çiçek yetiştirme çoğaltmak durmadan çeşitlendirmek ve çekirdekler tohumlar biriktirmek için çabalıyorum kuşlara dışarıya ekmek yiyecek atıyorum
BeğenBeğen