Peki Ya Bundan Sonra? Bölüm 1: Satürn

Okumak yerine dinlemek isterseniz, yazının hemen altındaki podcast bağlantısına tıklayın.

Sevgili Dostlar, başlığın uzun hali şu:

“2025’in ilk yarısındaki büyük fırtınayı atlattık, peki ya bundan sonraki olasılıklar neler?”

Önce Genel Görünüm

Bu sene söz verdiği gibi hızlı geldi, tepetaklak olduk, Mars ve Venüs gerilemeleri sayesinde pek fazla bir şey değiştiremedik ve bildiğinizi tekrarlamak istemiyorum ama çoğunlukla şaşkınlık ve yüzlerimizde bir ürkme, bıkma ve en azından kaygı ifadesiyle olan biteni seyrettik. Bu sırada kendimiz ve kurgulamış olduğumuz dünya hakkında çok şey öğrendiğimizi veya zaten bildiğimiz şeylerin teyidini gördüğümüzü de biliyoruz. Dünya batmıyor. Ülke de yerle bir olmayacak. Bu sadece kaotik bir değişim zamanı Bilge Baykuşlar. Ve ben şimdiye kadar maalesef oldukça büyük bir tetiklenme olmadan büyük anlamıyla değişimi kabul eden kimse görmedim. Biz insanız, inatçıyız. 

Fakat her şey böyle gitmeyecek tabii. Değişime ayak uyduracağız, bunu tarihin her köşesinde yaptık. Zodyak ise bize enerjisiyle fırsatlar ve açılımlar sunuyor. 

Son aylarda 4 büyük gezegen burç değiştirdi. Bunun anlamı şu: 

1. İşleri yapma şekilleri değişti. Gezegen bulunduğu burca göre davranır.
2. Gezegenler burç değiştirdiğinde genellikle etki alanındaki ev de değişir. Yani işini yaptığı ve etkilerini yaşadığımız alanlar da değişiyor. Örneğin yeni sona ermiş olan Balık-Satürn beşinci evinizdeyse öz ifadeniz, yaratıcılığınız, kendinizi gösterme haliniz ve eğlence şekliniz farklı bir etki altındaydı. Fakat Satürn-Koç, altıncı ev bambaşka bir alan. Bu dünyaya hizmetiniz, çalışma hayatınız, sağlığınız, rutinleriniz Satürn’ün dikkatli bakışları altında demektir. Bu prensibi kendi haritanıza, gruplara, kurumlara, ülkelere uygulayabilirsiniz.
3. Son olarak bu hareketlilikle bu gezegenlerin birbirileri arasındaki etkileşim de değişti. Farklı açılarla işbirliğine giriyorlar. 

Burç değiştiren gezegenlerin hepsi kuşaksal, toplumsal, gezegenler. Yani bir dönemi tanımlayacak dev değişim dalgaları yaratıyorlar. Dahası, bu sefer değişim dünya ekseni dediğimiz Zodyak’ın başlangıcını, sıfır derece Koç’u sürekli olarak aktif tutuyor. Örneğin şu anda sıfır Yengeç’teki Jüpiter sıfır Koça karede ve onu aktive ediyor. Sıfır Koç’tan Satürn ve Neptün geçti ve daha iki kere daha geçecekler. Bu kavramları çok basit vermek istiyorum, umarım başarılı oluyordur. Demek istediğim şu ki, hikayenin en başı, ilk burç, ilk derece büyük dönüşüm başlatıyor ve tarih geri dönmemek üzere değişme potansiyelini taşıyor. Tabii bu değişimin “nasıl” olacağını insanın özgür iradesi belirliyor. 

Peki ya biten ve başlayan döngüler? 165 yıllık Neptün döngüsü bitti. Bu süre içinde Zodyak’ın çevresindeki her burca, her eve uğrayan Neptün yeni bir yolculuğa çıktı. Aynısı 30 yıllık Satürn döngüsü için de geçerli. 2020’ye geri dönelim, o zaman da Jüpiter-Satürn birleşmesiyle 200 yıllık yeni hava elementi döngüsü başlamıştı. Geçen Kasım ayında 248 yıl sonra Plüton’un Kova’ya kalıcı olarak dönüşü de müthiş bir değişime işaret ediyor. 

Fakat sıfır derece Koç’ta birleşen Neptün-Satürn döngüsüne baktığımızda yazılı tarihte böyle bir şey görmüyoruz! Kathy Biehl bildiğim bütün astrologlardan daha geriye giderek Dünya ekseninde Satürn-Neptün buluşmasının en son MÖ 4361’de olduğunu bulmuş! Düşünün dostlar neredeyse 6300 yıllık bir döngünün sonunu ve yenisinin başlangıcını yaşıyoruz. Sadece bunu yaşasak bile 2025 tarihe geçecek bir yıl olurdu ama biz sadece BİR yıldan kısa sürede Plüton, Neptün, Uranüs, Satürn ve Jüpiter’in burç değiştirdiği çalkantının ortasındayız. 

Gelin birlikte düşünelim… Ekinoksların devinimi sözünü belki duydunuz, ya da geçmiş yıllarda burada okudunuz. Ekinoksların devimini veya diğer adıyla Presesyon, Dünya ekseninin yaklaşık 25-26.000 yılda bir tamamladığı 360 derecelik dönüşe verilen isim. Bu da şu demek oluyor, galakside ve evrendeki yerimiz her gün değişiyor bizler kısacık ömürlerimizde bunu fark edemiyoruz tabii. Fakat Bugün Polaris (Kutup yıldızı) yaklaşık olarak kuzey kutup noktasında yer alırken, zamanla bu durum değişecek ve başka yıldızlar “Kuzey Yıldızı” olacak. Yani aldığımız etkiler bütünüyle farklılaşacak. Bizler bir presesyonun bitip diğerinin başlamak üzere olduğunu, yaklaşık 2000 yıllık Balık çağının bitip Kova’nın başladığını biliyoruz. Rakamlara baktığımızda Bir presesyon döngüsünün 4 çeyreğini temsil eden 4 adet 0 derece Koç’ta oluşan Neptün-Satürn birleşmesine sahne olduğunu varsayabilir miyiz? Ve bu birleşmenin yukarıda bahsettiğim bütün etkilerle yeni çağın başlangıcını işaret ettiğini düşünebilir miyiz? Bence çok mümkün. 

Şimdi, bu büyük resmimiz. Fakat bizler dünyada yaşayan, karnını doyurması, evine bakması, okula gitmesi, çalışması gereken, içinde sevgi, mutluluk ve huzur özlemi olan ölümlüler olarak diyoruz ki, bize ne olacak? Ne yapsam daha rahat, daha sağlıklı, daha dengeli, daha neşe-keyif-coşku dolu yaşarım? Gelin birlikte yılın başında söz vermiş olduğum gibi tek tek oluşan bu değişikliklere bakalım, astrolojinin bize yol göstermesine izin verelim. 

Satürn Koç’ta: Kimliğinizi Tanımlayın ve Kendinizin Efendisi Olun

Satürn Koç burcuna 25 Mayıs’ta geçti, 1 Eylül’de Balık’a geri dönüp 14 Şubat’ta bir daha Koç’a girecek, daha sonra 2028 Nisan ortasına kadar Koç’ta kalacak. 

Fakat Bilge Baykuşlar, Satürn burada pek mutlu değil. Bir defa Koç hızlıdır ve Satürn çabucak yapılan şeylerden hoşlanmaz, düşünmeli, en iyi çözüm bulunmalı, sebat edilmeli, ödüller uzun dönemli olmalı. Çünkü yaptığı her şeyi somut dünyada görmek ve bunların kalıcı olmasını ister. “Acele işe şeytan karışır” sözünü ilk söyleyenin güçlü bir Satürn etkisi altında olduğuna bahse girebilirsiniz. Eh, Koç bildiğimiz gibi, paldır küldür dalar ve yapmak istediği şeyi yaparken kırılıp dökülenler pek de umurunda olmaz. Ancak Koç başlatır, doğuşu sağlar ve doğmak acısız değildir. Koç evreni yaratan büyük patlamadır. Koç sabahları yataktan çıkmamızı sağlayan yaşama tutkusu ve başarma arzusudur. Koç taptazedir. En büyük mücadelesi korkuyladır, evet, Koç korkuyu tanır ve korkunun üzerine gider. Temkinli olmak mı? O da ne? Gelin cesaretimizi kanıtlayalım yine korkutucu bir şey yapıp zafer ilan edelim!

Yaklaşımları farklı olsa da, Satürn de korkularımızı aşmamızı, blokajları yerle bir etmemizi ister. Koç’taki Satürn zorluklarla karşılaştığımızda doğal olarak ortaya çıkan kişisel güvensizlik ve kendinden şüpheyi, yalnızlık, reddedilme, dışlanma ve başarısızlık korkularını aşmamızı teşvik eder.

Bu, aslında büyük bir kişisel gelişim şansı. Bu iki yıl boyunca kişiliğimizi, öz-disiplinimizi, kalpten gelen arzularımızı nasıl gerçekleştireceğimizi öğreneceğiz. Hatırlayın, Satürn yarım kalmış işleri sevmez, bir şeyin yarım yamalak olması onun karakterine terstir. Ve mutlaka ama mutlaka yaptıklarının sonucunu üç boyutlu dünyada görmek ister. Yani, eğer bu geçiş kariyer eviniz olan onuncu evinizdeyse, belki önce zorluklarla ve engellerle karşılaşıyormuş gibi hissedebilirsiniz ancak sebat ederseniz, önce düşünüp sonra harekete geçerseniz tek tek bu zorlukları aştıkça büyük başarılara imza atabilir ve gelirinizi katlayabilirsiniz. Burada başarı ve gelir artışı kesinlikle Satürn’ün dünyevi ödülüdür. Fakat kazandığınız özgüven, özsaygı ve disiplin bütün dünyevi başarılardan daha önemlidir.

“İyi bir erkeğin [ya da kadının!] nasıl olması gerektiğini tartışarak daha fazla zaman kaybetmeyin. O olun.”

Marcus Aurelius

Jessica Davidson (jessicadavidson.co.uk) diyor ki;

“Satürn Koç’tayken kimliğinizi daha gerçekçi bir şekilde tanımlama ve hedef ve tutkularınız doğrultusunda nasıl harekete geçeceğinizi netleştirme fırsatına sahipsiniz. Bu, bir birey olarak kim olduğunuzu ifade eden projeler başlatarak haritanızın Koç alanında yeniye adım atmak için mükemmel bir zaman. Yaratıcı enerjinizi güçlü bir bireysel irade duygusu oluşturmaya yönlendirebilir ve olmanız gereken kişi olmak için gerekli cesareti bulabilirsiniz.

Ancak anlamlı hedefler için çalışmadan önce kim olduğunuzu bilmeniz gerekir. Dolayısıyla bu geçiş, sizi geride tutuyor gibi görünen korku, şüphe ve sınırlamalar şeklinde engeller ortaya çıkarabilir. Bu sorunlarla yüzleşmek kim olduğunuzu ve hayattan gerçekten ne istediğinizi keşfetmenizi sağlayacaktır.

Bu sınırlamalardan bazıları yolunuzdaki engeller şeklinde ortaya çıkabilir ve insanların ya da koşulların sizi istediğinizi elde etmekten alıkoyduğunu hissedebilirsiniz. Hatta ne istediğinizi gerçekten bilmiyor olabilirsiniz çünkü kim olduğunuzu gerçekten bilmiyorsunuzdur. Engeller ve tıkanıklıklar sizi yavaşlamaya ve ne yaptığınızı ve neden yaptığınızı düşünmeye zorlayarak ileriye giden doğru yolu bulmanızı sağlayabilir.

Dış engeller aynı zamanda harekete geçmekle ilgili şüpheler veya mücadeleden, rekabetten veya liderlikten kaçınmak gibi yüzleşmeniz gereken bir iç korku veya sorunu da yansıtabilir. Belki de başkalarını üzmek ya da bencil görünmek istemediğiniz için kendinizi ortaya koymakta ya da istediğinizi istemekte zorlanıyor olabilirsiniz. Ya da yanlış kararlardan veya hatalı şeyler yapmaktan korkabilir ve başarısızlık korkusu nedeniyle risk almaktan kaçınabilirsiniz.

Ancak bilinçsiz korkularınızı ve cesaret eksikliğinizi, ne kadar güçlü ve kahraman olduğunuzu kanıtlamak için çok ileri giderek telafi etmeye de çalışabilirsiniz. Gereksiz riskler alabilir ve aşırı agresif bir şekilde hareket edebilir, başkalarının üzerine buldozer gibi gidebilir ve onların duygularını dikkate almayabilirsiniz. Ayrıca istediğinizi doğrudan istemek yerine elde etmek için başkalarını manipüle ederek savunmacı bir duruşun ve pasif agresifliğin arkasına saklanabilirsiniz.

Saturn: A New Look at an Old Devil kitabında Liz Greene, Satürn’ün “düştüğü” burçta cesaret ve güvenden yoksun olabileceğini söylüyor. Ancak bunlar gerçek bir Koç gibi hayatla başa çıkmak için ihtiyacınız olan niteliklerdir:

“… Koç’un en çok istediği şey özgür olmanın, ilk olmanın, bilinmeyen bölgeleri keşfetmenin, bilinmeyen zorluklarla karşılaşmanın ve varlığının amacını yeterince garanti ettiğinin doğuştan gelen farkındalığının keyfini çıkarmaktır.”

Koç’taki Satürn’le, eğer çaba gösterirseniz bu tür bir özgürlüğe kavuşabilirsiniz. Ancak doğru şeyi yaptığınızdan emin olmak için harekete geçme ve hedeflerinizi yakalamak için cesaretle ilerleme yeteneğiniz bir sınavdan geçecektir.

Açıkçası bu geçişe nasıl tepki vereceğiniz, normalde agresif enerjilerinizi nasıl ifade ettiğinize ve doğum haritanızdaki Mars yerleşimine, haritanızda Koç burcunda bulunan diğer gezegenlere ve Satürn’ün Koç’tan diğer gezegenlerinize yaptığı açılara bağlı.

Bu geçiş hayatınızın Koç’un bulunduğu alanında sizi daha temkinli ve daha az fevri yapabilir ve bu da harekete geçmeden önce her şeyi enine boyuna düşünmenizi sağlayacaktır. Fakat aynı zamanda hiçbir şey yapmadan ne yapmak istediğiniz konusunda endişeye saplanıp kalabilirsiniz. Çok tereddütlü olabilir ve kendinizi kısıtlayabilirsiniz, ancak bu çok uzun sürerse fiziksel hastalıklara veya öfke sorunlarına yol açabilir.

Takılıp kalırsanız veya kendinizi şüpheyle beslenen çemberler içinde bulursanız, bu bir şeyin sorumluluğunu almaktan kaçındığınızın işareti olabilir. Bir şeyi denemeden yapamayacağınıza inandığınız için kendinizi çok fazla sınırlıyor olabilirsiniz. Korkularınız konusunda daha bilinçli olmanız ya da başarısızlık ihtimalinden çekinmeden engellerle nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekebilir.

Yolunuza çıkan engeller sizi geride tutabilir ve kendinizden şüphe duymanıza neden olabilir, ancak bunlar arzularınızın ve hedeflerinizin sizin için doğru olup olmadığını görmek için yapılan denemelerdir. Bu, zorluklarla karşılaştığınızda pes etmeniz gerektiği anlamına gelmez, fakat ne yaptığınızı yeniden düşünmeniz veya deneyimin daha derin anlamını göz önünde bulundurmanız gerekebilir. İşler yolunda gitmediğinde kendinizi hüsrana uğramış ve sabırsız hissedebilirsiniz ancak bu geçişin amacı disiplin ve sabrı öğrenmektir.

Engeller ve şüpheler, kim olmak istediğinizi ve hayattan gerçekten ne istediğinizi anlamanız için bir fırsat sunar. Sınırlamalarınızla yüzleşerek ve seçimlerinizin sorumluluğunu alarak kendinizi olduğunuz gibi kabul etmeyi öğrenebilirsiniz. Ardından, gerçek doğanızı yansıttığı için sizin için anlamlı olan hedefler doğrultusunda çalışabilirsiniz. Hatta hayali olduğu kanıtlanan sınırlamaların üstesinden gelmenin yollarını bile bulabilirsiniz.

Bu sürecin bir parçası, kendinizi bir birey olarak daha net bir şekilde tanımlamayı ve sürüyü takip etmeyi bırakmayı içerebilir. Bu durum otorite sahibi kişilerle, patronunuzla, ebeveynlerinizle ya da hareketlerinizi bir şekilde kısıtladığını düşündüğünüz herhangi biriyle sorun yaşamanıza neden olabilir. Kendiniz için sorumluluk almaktan veya kendi kararlarınızı vermekten kaçınmaya çalışırsanız da başınız derde girebilir ve koşullar sizi büyümeye ve kendinize çeki düzen vermeye zorlayabilir.

Kendinizi savunmayı öğrenmeniz gerekebilir ancak aynı zamanda sadece sizin için gerçekten önemli olan şeyler için mücadele etmelisiniz. Başkalarıyla yüzleşmek, neyin uğruna savaşmaya değip neyin değmeyeceğini, neyin enerjinizi ve zamanınızı harcamaya değer olduğunu ve ne zaman harekete geçip ne zaman geçmeyeceğinizi anlamanıza yardım edebilir. Bazen beklemek ve harekete geçmemek ya da itirazlar karşısında geri çekilmek de cesaret ister. Ancak yardım istemeyi ve her şeyi kendi başınıza yapmak zorunda olmadığınızı fark etmeyi de öğrenmeniz gerekebilir.

Bu geçiş, hedeflerinize ulaşmak için iradenizi ve enerjinizi nasıl kullandığınızı öğrenmek için bir fırsat sunuyor. İradenin etkili bir şekilde çalışabilmesi için yönlendirilmesi ve kontrol edilmesi, alt dürtü ve içgüdülerinizin yanlış yönlendirmesine maruz kalmaması gerekir. Bilinçsiz dürtüler enerjinizi verimsiz faaliyetlere yönlendirerek sizi bitkin düşürebilir ya da sadece patinaj yaparak hiçbir yere hızlıca gidemeyebilirsiniz.

Önümüzdeki birkaç yıl boyunca Satürn’le çalışırsanız, kendinizi daha disiplinli olmak için eğitebilir ve dürtü ve arzularınız üzerinde öz denetim kazanabilirsiniz. Bu, daha iyi seçimler yapmanızı ve sizi gerçek hedeflerinize yaklaştıran öz disiplinli ve odaklanmış bir şekilde harekete geçmenizi sağlayacaktır. Bunu yapmak aynı zamanda güç ve özgüven kazanmanıza yardım edecek ve size kendinize karşı dürüst olma cesareti verecektir.

Bu, hedef ve motivasyonlarınızı yeniden gözden geçirerek bunların gerçek niyet ve ihtiyaçlarınızla uyumlu olduğundan emin olmak için iyi bir zaman. Satürn sizi yavaşlamaya ve gerçekçi bir plan yapmaya zorlar, böylece organize olabilir ve istediğiniz şey için çalışabilirsiniz. Enerjinizi sınırlayarak sizi yalnızca önemli olan şeylere odaklanmaya ve harekete geçmek için doğru zamanı beklemeye yönlendirebilir.

Ne istediğinizi biliyorsanız ve bunun için nasıl çalışacağınız konusunda netseniz, bu geçiş sırasında harika şeyler başarabilirsiniz. Kim olduğunuz ve bir birey olarak neler yapabileceğiniz hakkında daha fazla şey keşfedebilir ve tam potansiyelinizi geliştirmek için çalışabilirsiniz. Daha güçlü bir irade ve amaç duygusu geliştirebilir ve kendi çıkarlarınız doğrultusunda hareket etmek için kendinizi güçlendirebilirsiniz.

Neleri başarabileceğiniz konusunda daha gerçekçi olabilirsiniz ve bu daha önce düşündüğünüzden daha fazlası olabilir. Satürn size her zaman olmak istediğiniz kişiye dönüşmeniz ve sıkı çalışmaya ve gerçek sonuçlara dayalı bir benlik duygusu oluşturmanız için disiplin ve sabır sağlar. Haritanızın Koç kısmında uzun süre dayanacak güçlü bir temel inşa edebilirsiniz.”

Ustalaşmanın Yolu

Astrobutterfly.com bu geçiş için tavşan-kaplumbağa benzetmesini kullanmış:

“Koç’taki Satürn, Usain Bolt’un yavaş çekimde koşmasını izlemek gibidir. Hız için yaratılmış birinin kasıtlı, yavaş hareketlerini izlerken hissedilen sabırsızlık duygusu sinir bozucu olabilir –ANCAK, yavaş çekim, koşmayı seviyorsanız çok şey öğrenebileceğiniz kazanmanın gizli mekanizmalarına dikkatinizi  vermenizi sağlar, yani, kas hareketlerine, mikro ayarlamalarına, kullanılan stratejilere.

Evet, size heyecan vermez – en azından hemen değil – ama formunuzu, dayanıklılığınızı ve verimliliğinizi nasıl geliştireceğinizi öğretir, böylece daha sonra daha büyük hızla, daha uzağa gidebilirsiniz.

Bu, kaplumbağa ve tavşan hikayesinden alınan dersle aynıdır: Yavaş, istikrarlı ve kasıtlı hareket etmek, sadece hızdan daha uzağa taşır.

Benzer şekilde, Koç burcundaki Satürn, gerçek ilerlemenin neye benzediğini yeniden tanımlamak için buradadır. Amaç Koç’u evcilleştirmek değil, Koç’un sadece başını öne eğip koşmaktan daha fazlasını başarmasına yardım etmektir.

Satürn, sırf yavaşlatmak için yavaşlatmaz. Ustalaşmak için, hedefine ulaşmak için yavaşlatır. Satürn’ün hedefi, sonuç vermektir: somutlaştırmak, başarmak, listedeki önemli kilometre taşlarını geçmek.

Satürn, yapandır, gerçekleştirendir ve hayattaki önemli şeyler zaman ve azim gerektirir. Bu yüzden yavaş ve metodik bir yaklaşımı vardır.

Tarihte, Koç burcundaki Satürn, start-up çalışmaları, yeni girişimler ve cesur yeni başlangıçlar gibi, belirli bir miktar Koç cesareti ve “ben yapabilirim” ruhu gerektiren projelerin artmasıyla aynı zamana denk gelir. Ancak bu projelerin başarıya ulaşması için, doğum sürecinde yeterince uzun süre kalabilmesi için sabır da gereklidir.

Satürn, Koç’u daha da kararlı hale getirecek ve ona ekstra bir güç ve stratejik dayanıklılık kazandıracak.

Koç’taki Satürn’ün geçişi, bireyler olarak bizim için ne anlama geliyor? Bu, doğum haritamızda Koç burcunun yönettiği evin gösterdiği gibi, hepimizin içinde bulunan Koç’un biraz Satürn’e benzeyeceği anlamına geliyor.

Satürn, haritamızın Koç burcundaki kısmını evcilleştirecek ve harekete geçmeden önce olayları iyice düşünmemize yardım edecek. Bazen, bir şeyleri bir süre düşünmek – ya da sağlıklı bir şekilde kendinden şüphe duymak – uzun vadede bizi daha ileriye götürebilir.

Zodyak’ın ilk burcunda, zaten var olan şeylere yer bırakmayan belirli bir özellik vardır. Her şeyi sıfırdan yaratır. Koç burcunda – Zodyak’ın yepyeni bir döngüsünün başlangıcında – Satürn artık eski kurallara ilgi duymaz. “Uygun zamanlama” kavramını sorgular.

Koç burcunda Satürn yeni kurallar yaratır. Sistemi sıfırlar. Kendi çatısını oluşturur.

Her birimiz için bu geçiş, yeni sistemler, yeni zaman çizelgeleri ve yeni başarı tanımları tasarlamak için bir fırsat. İster evden, ister yoldan, ister bir şirket kulesinin 25. katından çalışıyor olun, Koç burcundaki Satürn bizim kendi şartlarımızla çalışmamızı istiyor.

Satürn, gerçekten kendimize ait hissettiğimiz yeni hedefler ve tutkular (Koç) keşfetmemizi istiyor.”

“Şans cesurdan yanadır”

Sevgili Bilge Baykuşlar, Virgil’in bu sözünü genellikle Jüpiter ve Mars için kullanırız fakat Koç’taki Satürn için de kesinlikle derin anlamı olan bir ifade. 

Bu geçişin sonunda çevrenizdekilerden şöyle sözler duyarsanız başarılı bir uygulama yapmış olduğunuzu göreceksiniz: 

“Ben seni hiç böyle bilmezdim, içinde ne cevherler saklıymış” veya “Çok cesursun, iyi ki bir cesaret adım attın ve şimdi geldiğin yere bak”, “Azmettin başardın”, “Aklına koyduğunu en sonunda yaptın” veya biraz da sitemle “Çok değiştin”. Evet değişim sonunda sitem edenler henüz gerçek kendiniz olmanıza alışamayanlardır ve merak etmeyin yakında alışırlar. 

Yani;

• Ne istediğinizi bulun. 
• Mücadelenizi dikkatli seçin.
• Gecikmeler veya aksamalar karşısında moralinizi bozmayın, bunun evrenden bir şeyleri tekrar düşünüp yapılandırmak için bir fırsat mesajı olduğunu kabul edin.
• Kendi başarı tanımızı yapın, kendi kurallarınızı yazın.
• Disiplinin iyi bir kavram ve harika bir uygulama yardımcısı olduğunu her zaman hatırlayın.

Küresel Etkiler

“Göze göz, tüm dünyayı kör eder.”

Mahatma Gandhi

Satürn’ün Koç’taki geçişinin dünyada kendini nasıl gösterebileceği konusunda şimdiye kadar çok şey duyduğunuza ve okuduğunuza eminim. 30 yılda bir gelen bu döngüde de oldukça fazla kanlı, çatışmalı tarihler görüyoruz. Fakat bunun sebebi Satürn’ün Koç’a geçmesi mi, yoksa insanın savaşa yatkın doğası mı? İnsanlık tarihinde savaş olmayan bir dönem oldu mu? Bilmiyoruz. Ben savaşların sebebini astrolojide aramayı bırakalı çok oldu. Bu bir özgür irade meselesi, astroloji bize zorla hiçbir şey yaptıramaz. Gergin açılar olduğunda gidebileceğimiz iki yol var, ya bir nefes alıp barışçıl çözümler ararız ya da düşünmeden tepki veririz. Çok basit bir bakış açısı olduğunu biliyorum ancak her şeyin karmaşık olmasına gerek yok. Eğer barış istersek, barış yaratabiliriz. Seçimimizi barıştan yana yaparsak ve kaynaklarımızı paylaşırsak barışın da bir gün gelebileceğine inanıyorum. Bu dünyada herkese yetecek kadar bolluk var. Birbirimizden korkmayı bırakmalıyız. Hatta bu da bizim bu döngüdeki Satürn-Koç ödevimiz olabilir: 

Korku ve öfke geldiğinde ne yapıyorsunuz? 

Barışın ve savaşın kişisel sorumluluğunu üstleniyor muyuz?

Ustalaşmaktan bahsettik, her seferinde sevgiyi seçmek gerçek ustalık olabilir, değil mi?

“Her zaman taraf tutmalıyız. Tarafsızlık, zulmün mağduruna değil, zalime yarar. Sessizlik, azap çektirenleri cesaretlendirir, acı çekenleri değil.”

Elie Wiesel

Bütün bunlar Koç’taki Satürn’le kendimizi pasifleştirmemiz anlamına gelmiyor. Cesur olun, hareket edin, tepki verin ama zeki çözümlere uzanan tepkiler seçin, gerçek değişimin peşinden koşun, tarih boyunca süregelmiş senaryoların tekrarından kaçının.

Kişisel Etki Alanlarınız

Koç’taki Satürn’ün etkilerini hayatınızın hangi alanında gelişmenize yardım edeceğini merak ediyorsanız ve doğum saatinizi de biliyorsanız internette doğum haritası çıkarabileceğiniz pek çok kaynak var. Haritanızı çıkarın ve Koç’un bulunduğu ev ya da evlere bakın.

Evlerin alanları kısaca şöyle:

1. Ev — Benlik, kimlik gelişimi, beden, dış görünüş, canlılık, başlangıçlar

2. Ev — Kişisel kaynaklar, finans, maddi varlıklar, öz değer, kazanç ve harcama alışkanlıkları, kişisel değerler ve görüşler.

3. Ev — Zeka, erken çocukluk eğitimi, öğrenme ve muhakeme, iletişim, kardeşler ve komşularla ilişkiler, kısa mesafeli seyahatler, ticaret

4. Ev — Ebeveynler, yuva, çocukluk, temeller, aidiyet, duygusal kalıplar ve programlama

5. Ev — Öz ifade, yaratıcılık, oyun ve oyunculuk, çocuklar, risk alma, eğlence, zevk, romantizm

6. Ev — Hayat rutinleri ve sorumluluklar, çalışma ortamı, fiziksel sağlık ve beslenme ihtiyaçları, beceri geliştirme, başkalarına hizmet.

7. Ev — Bağlılık içeren ilişkiler, ortaklıklar, açık düşmanlar, bire bir taahhütler, önemli kişiler, işbirliği, karşılıklı bağımlılık, henüz sahiplenilmemiş yönlerin başkalarına yansıtılması.

8. Ev — Psikoloji, zenginlik, güç, paylaşılan kaynaklar, başkalarının görüşleri, güçlü duygular, cinsellik ve yakınlık, ölüm ve yeniden doğuş deneyimleri, gizemler.

9. Ev — Seyahat, eğitim, yayıncılık, din, astroloji ve felsefe, mahkeme ve muhakeme

10. Ev — Kariyer ve halka açık görevler,  kişisel misyon, rol modeller, otorite figürleri, 

11. Ev — Teknoloji, gelecek, arkadaşlar, topluluk, destekçiler ve iyi şans

12. Ev — Spiritüel hayat,  hayaller, duygusal sağlık, genellikle gizli tutulan kişilik özellikleri, yalnızlık ve sessizlik, inziva, rüya dünyası, boşluk, koşulsuz sevgi

Bir sonraki bölümde buluşmak üzere

©Mor Alev 2025

Görseller: Koç – Tarn Ellis, Meditasyon yapan Satürn-Koç, Koç-Satürn-Kalp ve Kolaj – bilinmiyor

Dinlemediyseniz, kaçırmayın:

---

En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve BEDENİNİZLE BARIŞMAK için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayın.

“Sabian Hikayem”. Benzersiz bir çalışma: Gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!

Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.

---

Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com