Okumak yerine dinlemek isterseniz, yazının hemen altındaki podcast bağlantısına tıklayın.
Bu yılın Akrep dolunayı kendi gücümüzü kabul etmemiz konusunda çok ısrarcı, hatta bunun için aşırı dramatik yollara başvurabilir. Bulunduğumuz enerjide becerilerimizi, iyi yaptığımız şeyleri ve yapmak istediklerimizi tutku eşliğinde güçlendirmemiz için büyük bir destek var.
Akrep burcunun ve bu dolunayın yöneticisi Plüton güneş ve ayla T kare açıda. Bu gergin açı gücümüzü verdiğimiz şeylerden geri almamızı, hayatımızın ve kaderimizin yönetimini elimize almamızı sağlayacak seçimler yapıp hareketlenmemizi talep ediyor.
Akrep ve Plüton aktivasyonları her zaman sırları açığa çıkarır, duyguları yoğunlaştırır ve içten dışa dönüşüm gerçekleşirken gerçeği görürüz. Gözlemleyin ve bu dolunayda derinleşen sezgilerinize kulak verin.
Sonuç olarak yönetilmenize ya da manipüle edilmenize izin vermeyeceksiniz.
Bu da doğal olarak çok büyük bir arınmaya, değişime ve yenilenmeye yol açacak. Hatta öyle bir arınma mümkün ki, bağışlayıp unutup ve kendi yolunuza devam edebilirsiniz. Bu dolunay yoğun, sıkışık ama sonunda büyük bir rahatlama ile akışa uyum sağlayarak ilerlemek mümkün.
Buddha Akrep ay ve Boğa güneş konfigürasyonunda doğdu, aydınlandı ve öldü. Öğretileri ise Akrep’le çok uyumlu, bizlere salıvermeyi, tüm bağlardan kurtulmayı öğretti. Ona göre tüm acılar tutunmaktan gelir. Eğer acı, sıkıntı varsa bir şeylere tırnaklarımızla asılmışızdır. Oysa dünyamız değişimden ibarettir. Her şey ama her şey geçicidir.
Bu dolunayın karşısındaki Boğa güneşin Sabian sembolü tam da bunu anlatıyor:
“Açık mezarın başındaki dul”
Bu sembol, diğer her sembolden daha çok salıverme, bırakma ihtiyacına sesleniyor. Madde bir yanılsamadır. Bir şeylerin hiç değişmeyeceğine inanmak bir yanılsamadır. Burada bir kayıp, bir ayrılık var gibi görünüyor ama gerçekten öyle mi? Bir şeyler sona eriyor. Bu bir inanç, bir alışkanlık, bir yaşam şekli olabilir. Alıştığımız şeyleri, ister iyilik ister engel olsunlar, bitirmekten hiç hoşlanmayız. Hatta bazen bunlar bağımlılıklarımız da olabilir. Bu sembol hayatın değişken ve geçici doğasına dikkatimizi çekiyor. Ve değişime direndiğimizde, işte o zaman büyük, geçmek bilmeyen yas gelir. Arkada kalan günler elbette sevgiyle ve şükranla anılmalıdır. Çok şey öğrendik. Bir sürü hikaye yarattık. Ama bunların hepsi adı üzerinde birer hikaye. Biz ise andayız. Kaybedilenler ardından belli bir hüzün ve eksiklik hissetmek en doğal insan tepkilerinden biridir. Oysa genelde kaybedilen kaybedilmiş değildir, bize öyle gelir. Giden yerini yeniye bırakmak için gider. Yeni alışkanlıklar, yeni inançlar, yeni oluşumlar. İçinde mezar sözcüğü bulunan bir sembol, sizleri rahatsız edebilir oysa mezarda ne var bilmiyoruz. Geçmiş? Şartlanmalar? Korkular? Gerçekten bilmiyoruz. Bu sembol diyor ki, neye fazlasıyla bağlı hissediyorsanız bırakın. Kancaları çıkarın. Bu o şey bitecek değil, mezara koyduğunuz sadece o gereksiz sıkı bağ, “o olmazsa ben yaşayamam” hissi olabilir. Ve bu da özgür bir ilişki başlatır. Şeylerle, kavramlarla, insanlarla özgür bir ilişki.
Akrep ayın Sabian sembolü ise:
“Deniz kıyısında devasa kayalık uçurum”
Dane Rudhyar bu sembolü anlatırken “Yeryüzünün okyanustan yükselmesi yavaştır” diyor “ancak bir defa oluştu mu, fırtınalara karşı bile heybetli bir direnci vardır”.
Dolunay bize iç direncimizi anlatıyor ama bir zaman sonra en yüksek, en inatçı falezler bile dalgalara dayanamayıp denize karışabilirler. Bu dolunayın gücü daha iyi anlatılamazdı herhalde.
Olabilecek en yoğun tutulma dönemini arkamızda bıraktık dostlar, değişimin, dönüşümün tam ortasındayız. Uyanışlar, şaşkınlıklar, kendimizde daha önce fark etmediğimiz şeyler bulduğumuz bir dönemdeyiz. Bütün bunların verdiği o tuhaf, rahatsız hisler devam ediyor.
Akrep dolunayı işte bundan dolayı burada, bize Buddha usulü salıvermeyi ve yeniden doğuşu öğretmek için. Sanki o uçurumun kıyısındayız ve azıcık bir şey kaldı, son bir ittirmeyle kendimizi boşluğa bırakıp kanatlarımızı açabileceğimizi öğreneceğiz. Bu da bize büyük bir güç verecek. Aklımıza koyduğumuzu yapabileceğimizi ve özgür olduğumuzu keşfedeceğiz! İşte o zaman çekilmiş olan bütün sıkıntılar tarih olup geride kalacak çünkü geçmişi olduğu yerde bıraktık, yüzümüz geleceğe döndü ve yaşadığımız anın güzelliğini yaşıyoruz.
Bu dolunay aynı zamanda Buddha ya da Wesak dolunayı olarak bilinir. Bu, bazı Asya ülkelerinin Mayıs ayında yaptıkları Wesak kutlamaları ile karıştırılmamalıdır, resmi tatiller maalesef astrolojiyi görmezden gelirler.
Bu dolunay içinizdeki Buddha’yı uyandırın. Şefkatle sessiz kalın. Tarafsız alana geçin. Bırakın gidecekler gitsin. Bırakın temizlik ve dönüşüm devam etsin. Süreç biraz gözyaşı ve veda istiyorsa, buna da izin verin. Hatta en iyisi ne kalmalı, ne gitmeli konusunda serbest ya da otomatik yazmak olabilir. Sonra da sizi en çok korkutandan başlayın. Bir kaya gibi ayaklarınız yere basarken yapmanız gerekeni yapın.
Bu arınmaya ve ardından gelecek gücümüzü tanımaya ihtiyacımız var, çünkü Jüpiter-Uranüs birlikteliğinin armağanlarını sadece gücümüzü elimize alarak ve onlara yer açarak kabul edebiliriz. Arınmanın tam ortasında bile çok şanslıyız!
Hepinize kendinize özgü, o çok özel gücünüzü tanıdığınız ve Jüpiter-Uranüs etkisinin tatlı sürprizlerine yer açtığınız harika bir dolunay diliyorum. Hatırlayın, çok seviliyorsunuz ve asla yalnız değilsiniz.
©Mor Alev 2024
Görseller: Dolunay Ritüeli – Tarn Ellis, Kayalık – Vladimir Kush
YEPYENi! “Sabian Hikayem”. Kendi gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!
En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com
Mor Alev sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.




Çok teşekkür ediyorum.
👏👏👏
BeğenLiked by 1 kişi
Güzel ve anlamca dolu dolu olan, yol gösterici paylaşımınız için kalpten teşekkürler Mor Alev💜🌈🙏
BeğenLiked by 1 kişi