Sevgili Dostlarımız, Sizleri çok seviyoruz.
Şu anda dünya, diğerlerini kontrol etmek için ne kadar çalışılırsa çalışılsın, kontrol ne kadar büyük olursa olsun, bunun mutluluğunuzun, güvenliğinizin veya bolluğunuzun garantisi olmadığını yavaş yavaş anlamaya başlarken, gezegeninizde oldukça büyük miktarda korku var. Dış dünyayı yönetmeye teşebbüs ederek geçirilmiş yüzyıllardan sonra, gerçek gücünüzün nerede olduğunu idrak etmeye başladığınız zaman artık yeryüzüne geldi.
Nasıl oluyor da, zorlu mali zamanları bazıları rahatlıkla bolluk içinde geçiriyor? Nasıl oluyor da, bir kişi evde kalıp tehlikeli olabilecek durumu atlatırken, diğeri kendini bir şiddet olayının ortasında buluyor? Nasıl oluyor da, bir kişi bedeninde özgürken, milyonlarca diğeri esirmiş gibi hissediyor?
Yanıtınız her zaman şuydu ve olmaya da devam edecek: Hayatınıza çektiğiniz, olmasına izin verdiğiniz her şeyin temelinde %100 titreşiminiz yatar.
Düşünceleriniz hislerinizi yaratır, ki hisler de bedeninizdeki kimyasal kokteylin tarifeleridir. Hücrelerinizin kimyası farklı enerji yayılımları yaratır ve siz de bir telefonun numaralarını tuşlamak kadar berrak bir sinyal yollarsınız ve bu sayede sinyalinizle eş her şeyin alıcısı olursunuz.
Bu hayata dış durum ya da şartlar ne olursa olsun, yaratmakta özgür olduğunuzu bilerek geldiniz. Hayat büfesinden istediklerinizi seçebileceğinizi ve büyük bir beklentiyle arzularınıza odaklanabileceğinizi biliyordunuz. Bu hevesli beklenti düşüncelerinin hoşnutluk hisleri yaratacağını, ve bunların da bedeninizde yaratmayı istediğiniz gerçekliğin “numarasını tuşlayacak” kimyayı oluşturacağını biliyordunuz. Doğmadan önce dış dünyanın insafına kaldığınız yanılsamasına düşmediniz. Özgür olduğunuzu biliyordunuz.
Ancak, burada, yeryüzünde, yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarılmış şartlanmalarla dış dünyanın insafına kaldığınıza dair bir inanç sistemiyle beyniniz yıkandı, eğitildiniz ve aşılandınız. Bu sizi sonsuza dek korku dolu, tatminsiz ve öfkeli yapar. Kontrol edildiğiniz anlayışı kalplerinizde büyük bir kargaşa yaratır çünkü derinliklerinizde titreşimsel ayarlayıcı, alıcı ve verici olduğunuzu BİLİYORSUNUZ. Ruhunuz özgür olduğunuzu biliyor.
İnsan düşünceleriniz ve inançlarınız ruhunuzun ve İlahi olanın gerçek olduğunu bildikleriyle çatıştığında, kötü hissedersiniz. İnsan düşünceleriniz ve inançlarınız ruhunuzun ve İlahi olanın gerçek olduğunu bildikleriyle uyumlu olduğunda, harika hissedersiniz. Genellikle içinizde bunun bir karışımı süregelmekte – bazı konularda ruhunuzla hemfikir, bazı konularda anlaşmazlık yaşayarak.
Örneğin, sevdiğiniz birisini ya da bir şeyi düşündüğünüzde, herkesin ve her şeyin sevgiye layık gören ruhunuzla saf bir anlaşma içindesinizdir. Sevgi şahane hissettirir! Bir kişiyi, bir parça çikolatayı veya güzel bir çiçeği sevseniz de fark etmez, o saf, koşulsuz sevgi anında, siz ve İlahi olan %100 uyumlusunuz. Harika hissedersiniz!
Aynı şekilde, düşüncelerinizi, hislerinizi, titreşiminizi ve dolayısıyla gerçekliğinizi seçmeye özgür hissettiğinizde, güçlenmiş de hissedersiniz. İyi hissedersiniz. Size ve İlahi olan %100 uyumludur. Eğer kendinizin de bir mucize olduğunuzu düşünmenize izin verirseniz, siz ve İlahi olan %100 uyuma girer.
Buna karşılık, kısıtlı veya başkalarının hareketleri ya da seçimleriyle sınırlanmış hissettiğinizde, huzursuz, öfkeli veya hayal kırıklığına uğramış hissedersiniz. Ruhunuzun gerçek olduğunu bildiği şeyler savaşmaktasınızdır. Sevgiyle çatışmaktasınızdır. Ruhunuzun kendi özgürlüğüne dair bilişine karşı tartışıyor, mücadele ediyorsunuzdur ve bu bununla ilgili öyle iyi hissetmezsiniz. Benzer bir şekilde, bir başkası o kadar iyi davranmadığında ve siz de başka bir şeye veya kötü davranışın altında yatan iyiliğe odaklanamadığınızda, kötü hissedersiniz. Ruhunuz ve İlahi olan her zaman tüm ruhlara aşıktır, her zaman gerçekte oldukları kişiye odaklanır, her zaman sadece onların içindeki sevgiyi güçlendirirler, kötü davranışların gerisinde ne kadar derine gömülmüş olurlarsa olsunlar.
Bazen, sevgililer, anlıyoruz, derin koşulsuz sevgiyle hizalanmanın çok zor olduğunu hissediyorsunuz. Buna rağmen, her zaman kendinizi sevmeyi ve daha iyi bir şey veya birisine odaklanmayı seçebilirsiniz. Bir başkasının sizden çaldığını düşünmek yerine, istediğiniz şeyi düşünebilirsiniz. İyi hissettiren şeylere, insanlara, çözümlere, durumlar ve sonuçlara odaklanabilirsiniz. Kötü davranışlar hakkında iyi hissetmek zorunda değilsiniz. Tek yapmanız gereken, sadece odak noktanızı oradan çekip, daha iyi hissettirene yöneltmektir. Çünkü o zaman, siz, ruhunuz ve İlahi olan hizalanır. O gerçeklikte iyi hissedersiniz. Yaratan’ı hissedersiniz. Arzuladığınız her şeye doğru hareket etmektesinizdir.
Bazıları bizim “gerçekliği” inkâr etmeyi savunduğumuzu söylese de, bizim gerçekliğimiz şudur: Sizin adına “gerçeklik” dediğinizin altında yatan gerçek gerçekliğe odaklanmanızı savunuyoruz. Sevgiye, varolan her şeyin, her varlığın ve durumların altında yatan iyiliğe odaklanmanızı öneriyoruz. Ayarlayıcınızı, alıcı ve vericinizi, size sevgi gibi hissettiren şeye çevirmenizi söylüyoruz ki böylece siz ve İlahi olan uyumlanabilir ve siz de burada deneyimlemeye geldiğiniz sevgiyi, güvenliği, emniyeti, özgürlüğü, neşe-keyif-coşkuyu ve bolluğu deneyimleyebilirsiniz.
Sevgililer, gücünüzü dışarıya vermeyin. Onu almaya gönüllü çok şey, çok insan var. Güvensiz hissedenler, üzerinizde güç sahibi olduklarına inanmanızı istiyorlar çünkü kendi gerçek güçleriyle bağlantıda değiller. Hikayelerine kanmayın. Yaralı olanlar sizi incitebileceklerine inanmanızı istiyorlar ki siz de böylece onlara mutsuzluklarında ortak olun. Oraya gitmeyin. Bu dünyada sayısız şey oluyor, kendi ruhu ve İlahi olanla hizalanmamış olanlar, sizin de kendilerini hissettikleri kadar güçsüz olduğunuza inanmanızı istiyorlar. Fakat siz güçsüz olmaya çok uzaksınız.
Düşüncelerinizi, sizi iyi hissettiren şeylere nasıl yönelteceğinizi bildiğinizde, kimyanızı, enerjinizi ve hayatınıza çektiklerinizi ve içeri girmesine izin verdiklerinizi tam anlamıyla kontrol edersiniz. Sevgililer, siz çok güçlüsünüz. Bundan daha eksik olduğunuza dünyanın sizi ikna etmesine izin vermeyin. Dünyanın sizi güvensizlik, yokluk ve kargaşaya inandırmasına müsaade etmeyin. Siz bunlardan çok daha fazlasısınız ve huzurlu, bolluk içinde, uyumlu bir gerçekliğe odaklanmak ve dolayısıyla, deneyimlemek sizin elinizde. İşte böyle yaparak, güzellik, zarafet ve lütuflara izin vererek, bu dünyaya bir ışık olursunuz.
Sizleri çok seviyoruz.
Melekler
Ann Albers’a ve Meleklere bu mesaj için çok teşekkürler. (www.VisionsofHeaven.com)
YEPYENi! “Sabian Hikayem”. Gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!
En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
Telif Hakkı©2023 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2023 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/
İnsanlara rehberlik etmek için yazılmış manalı güzel bir yazı bu yazının yol göstereceğini inanıyorum ben sizin de bizi takip etmenizi bekliyorum takip edebilmeniz için WordPressin okuyucu bölümünden ara bölümüne Hüseyin ibiş yazarak siteler bölümünden takip edebilirsiniz sizin takip etmeniz bizi çok mutlu eder birbirimizin bilgi akışından yararlanmak ve bu bilgi akışını insanlara göstermek bence yerinde bir paylaşım olur umarım bu çağrımı boş çevirmezsiniz
BeğenLiked by 1 kişi
Yine çok yerinde ve zamanında bir paylaşım. Bu emekler için teşekkürler Mor Alev
Bolluğun, iyi şansın, zerafetin, ilahi lütufların isteyen herkese verilmesini diliyorum.
Sevgiler
BeğenLiked by 1 kişi
merhaba,
yazılarınızı yıllardır takip ediyorum ve emeğinize sağlık…
bir sorum olacak aslında hem bu yazıyla hem de genel olarak yaratım konusuyla ilgili. Yaratmak istediğimiz şeye eş şekilde enerjimizi hizalanmamız ve sonra da tutma haline olmadan enerjiyi serbest bırakmamız gerekiyor. Ancak istediklerimiz bir diğer kişiyi de içeren bir dilekse ve onun iradesi bu isteğin neresinde oluyor veya yaratım süreci burada nasıl ilerliyor, çünkü benim özgür irademle dileyebiliyorum ve dileğimin/niyetimin içindeki kişi de örneğin bunu yapma hakkına sonsuz sahip. dolayısıyla niyetleri geçeğe tezahür ettirirken bu iki görüş farklıysa yaratım süreci gerçeklmiş oluyor mu? umarım sorumu net anlatabilmişimdir 🙂 sevgiler.
BeğenBeğen
Sevgili Lapis, bu soru çok gelir, geçmişte de buna benzer ikilemleri yanıtlamıştım. Öncelikle bir numaralı evrensel kuralı hatırlayalım: Kimseye istemediği bir şeyi yaptıramayız. Kimsenin özgür iradesine karışamayız.
Şimdi, genellikle böyle bir soru romantik ilişkilerle alakalıdır. İlk örnek bu konuda olacak. Diyelim ki, birisi partneriyle evlenmek istiyor, partner bunu istemiyor veya diyelim ki birisi birinden hoşlanıyor ama istediği ilgiyi görmüyor, bir ilişki olsun istiyor fakat o noktaya gelinemiyor. Hangisi olduğu önemli değil. Odaklanacağınız şey şudur: Bunu neden istiyorsunuz? Nasıl hissedeceksiniz? Kendiniz hakkında nasıl düşüneceksiniz? Yani istediğiniz şey bir araçtır. Asıl istediğiniz o hissi hissetmektir. O zaman burada odaklanılacak şey, bu örnekten devam edersek, sevildiğini, değerli olduğunu hissetmek, mutlu olmaktır, değil mi? Bunun dışında bir sebep olabilir mi?. Siz bunlara odaklanın. Gerisini unutun. A kişisi olmazsa B kişisi olur ama olur. Fakat zaten örnekteki kişinin özsevgisi daha yüksek olsa, istediği gibi bir ilişkiyi yaratıma sokmaya çalışmak yerine kendi hayatına bakardı ve o ilişki de kendiliğinden gerçekleşirdi. Burada önerdiğim de tam olarak özsevgiyi yükseltmek amacı taşıyor.
İkinci örneğimiz ise iş hayatı olsun. Diyelim ki terfi etmek istiyorsunuz, çok çalışıyorsunuz ama terfiyi verecek olan kişiyi etkileyemiyorsunuz. Yine aynı yöntemi uygulayacağız. Bunu neden istiyorsunuz? Nasıl hissedeceksiniz? Daha değerli? Daha yeterli? Belki daha özgür? (Parayı özgürlüğümüz ve güvende hissetmek için isteriz, yani asıl istediğimiz para değildir.) Yine bu hislere odaklanın. gerisini bırakın. A şirketi olmazsa B şirketi olur… Ama olur. Bu kadar. Olmak zorunda. Bilmem anlatabildim mi?
Haydi bir de üçüncü örnek ekleyelim: Diyelim ki bir başka şehre ya da ülkeye taşınmak istiyorsunuz ve partneriniz istemiyor. Aynı yöntem, aynı sorular ve hissetmek istediğiniz hissi bulmak. Ardından o hisse odaklanmak. Belki taşınmaya ihtiyacınız bile kalmadan artık öyle hissedeceksiniz ve gitmediğinize şükredeceksiniz. Belki sizden önce partnerinize gitmek istediğiniz yerde bir iş fırsatı çıkacak ve mutlulukla taşınacaksınız…
Yani kişiler üzerinde hiçbir gücümüz yok ama enerjimiz bize gerekli fırsat, ortam ve kişileri çekecektir. İstediğimiz şeyleri tutturursak ve tek yol, tek çözüm olarak görürsek gelmekte olan lütufların önünü kaparız. En sık söylenen şeylerden biri “ne istediğine dikkat et, gerçekleşebilir” öğütüdür.
Umarım yardımcı olabilmişimdir. Sevgilerle
BeğenBeğen
Ne kadar huzurlu, dingin bir anlatım. Çok teşekkürler…
BeğenLiked by 1 kişi
Merhaba,
Çok teşekkür ederim cevabınız ve vaktiniz için, ben de tam olarak anlattığınız şekilde anlamıştım, emin olmuş oldum,
tekrar teşekkürler,
sevgiler. 🙂
BeğenLiked by 1 kişi
Bu yorumları yazının hakkını vermek için yazıyorum. Okuyup geçmek yetmiyor alkışlamak istiyorum. Bu yorumu da bir alkış kabul edin lütfen. Sevgiler. 💎
BeğenLiked by 1 kişi
Aynen ben de bu yazıyı da bloğu da desteklemek, kutlamak istedim 🙂
👍🏻👏🏼👏🏼🙏🏻✨💟☮️🌸💖🙋🏻♂️😊
BeğenLiked by 1 kişi
İyi ki varsın Mor Alev 🙏
BeğenLiked by 1 kişi
Her anlatım çok özel ve çok aydınlatıcı. Çok teşekkürler 🙏🌸
BeğenLiked by 1 kişi