2022 Terazi Dolunayı – Mor Alev Gökyüzü ile Yükseliş Raporu

Sevgili Bilge Baykuşlar,

Bir başka güçlü dolunayın ışığının etkisindeyken ay Terazi’de “Berrak gökyüzünde yükseklerde uçan uçak”, güneş ise tam karşısında Koç’ta “Kaybedilmiş fırsatın hayal gücü sayesinde yeniden kazanılması” derecesinde. 

Tabii yine “Ben-Biz” eksenimiz tetikleniyor. İlişkilerdeki büyük yenilenme aylardır devam ediyor. İlişkinin sözlük anlamı iki varlık arasındaki bağ ve etkileşimdir. Yani buradaki ilişki en özel ilişkilerimiz olabileceği gibi, dostlar, toplumlar, şirketler, kurumlar, devlet-halk, uluslararası, hatta tabiatla ya da kullandığımız ürünlerle olan ilişkimiz olabilir. Gerçekten çok geniş bir kapsamı var. Ve bu eksen şu anda Plüton’la gergin bir T kare halinde, bir tarafta dolunay, köşede Plüton, diğer köşede güneş-Eris-Pallas Athene üçlüsü. 

Kadife eldiven (Mars, Venüs, Jüpiter, Neptün Balık’ta) içinde çelik yumruk (Koç’taki Eris, Pallas, Güneş) mu desem? Ani parlamayla gelen (Merkür, Uranüs bir arada) bir aydınlanma mı? Dibe vurmakla gelen nükleer dönüşüm mü? (Plüton-Eris etkisi)

Balık’taki çok güçlü kümelenme yüzünden olayın içinde yaşarken ne olduğunu görmemiz zor olabilir, filin kuyruğunu süpürge, hortumunu su hortumu sanabiliriz. Dolayısıyla dolunay kuşbakışı öneriyor. Büyük resme bakın. Çünkü bir şeyler kopabilir, birtakım konularda isyan bayrağı çekilebilir, çıngar çıkabilir ve sonunda inadın hiçbir işe yaramadığını görebiliriz. Terazi uzlaşma ister ve bunu BİZin mutluluğu için yapar. Koç ise benliğine sahip çıkar, “ben de varım, ödün vermek beni mutsuz eder” der.

Ve gelir karşımıza binlerce yıllık soru: Nasıl hem biz hem de ben olabiliriz? 

İnsanlık olarak çağlar öncesinden beri çoğunluğun BEN olmayı unuttuğu bir ırkız. Hiç anlamadığımız konularda bile bir gerilim olduğunda derhal taraf seçiyoruz ve seçtiğimiz tarafa “biz” diyoruz, anlaşılamaz bir güçle bağlanıp kendimizi o güruhla tanımlıyoruz.  Konu ne olursa olsun, din, dil, ırk, cinsiyet, eğitim, belli bir yerde doğmuş olmak, özgür düşüncenin bir parçası olmadığı fanatik taraftarlık bizleri kör eder, büyük resmi göremez oluruz, sadece o da değil, kendimizi, özgünlüğümüzü de arkada bırakırız, sürü psikolojisine gireriz. Sürü psikolojisinin acı sonuçlarını ise hepimiz biliyoruz. Fakat sadece ben olsak, yapayalnız ilerlesek, sevgimizi nasıl paylaşabiliriz? Bizler sosyal yaratıklarız. Verecek birileri yoksa eğer, sevgi ne işe yarar?

Bu dolunayın haritasında geniş bir Tanrı Parmağı açısı var ve parmak Terazi’deki dolunayı işaret ediyor. Çözüm resmin tamamını anlamakta. Yani, sorun BİZde, çözüm “BEN ve BİZ”de, “ya BEN ya BİZ”de değil. Ve bu da Eris, Pallas ve Güneş’in, hatta biraz uzaklaşırsak Chiron’un dediği gibi özgürce BEN olmaktan, başkalarının da kendileri olmasına izin vermekten geçiyor. Bu da Koşulsuz Sevginin tarifi değil midir, dostlar?

Eris işin içine girince biliyoruz ki etkisi yıllarca sürecek bir dinamikteyiz. Bizlere Brexit, Trump, 15 Temmuz’u getiren Uranüs-Eris birleşmesinin sonuçları yıllar sonra hala yaşanıyor. Plüton-Eris karesinin Covid sürecindeki etkisi tartışılmaz. Eris ne istiyor? Neptün, Venüs, güneş, ay, Jüpiter bize genelde tatlı tatlı yapılması gerekenleri işaret eder. Satürn, Mars, Uranüs bizi sarsarak uyandırmaya çalışır. Hiçbirinin işe yaramadığı yerde işleri Eris ele alır. Eris sessiz ve sakin olamaz, sabırsızdır, ortaya yüzleşmemiz için öyle bir şey atar ki, kaçamaklara, yalanlara, görmezden gelmeye sığınamayız. Kesin adalet ister! Bu sefer Pallas Athene sakinleştirici etki yapabilir, sağduyulu olmamızı sağlayabilir fakat hatırlayalım aslında o da savaşçı dişi. Bu ikisi güneşle güçlerini bir araya getirdiğinde kendimize çeki düzen vermek kaçınılmaz olacaktır. Eris’in bizden istediği bastırılmış dişi yanımızı kabul etmemiz ve onu da hesaba alarak ilerlememiz, fiziksel cinsiyetimiz ne olursa olsun. Dişi enerjinin ateşini yakarken Eris hiçbir çekince göstermez. Eris bizi şiddetle ruh amaçlarımızın yoluna yerleştirir, gerçeklerle yüzleşmemizi sağlar, bir dişi Plüton gibi ama çok daha büyük bir şaşkınlık ve gürültü yaşarız. 

Güneş’in Sabian sembolü bu üçlünün önerisini sözcüklere dökmüş: 

“Her şey bitmedi. Hiçbir şey kaybedilmedi. Hayal gücünüzü kullanın. Çözüm getireceksiniz. İlerleyeceksiniz. Bu dipten yükseleceksiniz.“

Uçağımızla havalanıp da baktığımızda görebiliriz, yollar Eris ve Plüton’la yakılıp yıkılmış gibi görünebilir, fark ederiz bunlar zaten çıkmaz sokaklardı. Ve büyük resim bize bambaşka bir yol sunar, uyumlu, hem ben hem de biz olabileceğimiz bir yol. İşte orada Neptün’ün müziğini duyarız, Jüpiter’in iyimserliğini, akan şifayı, sevgi olasılıklarını. Yol kısa değil ama her adımı şifalandırıcı. Uyum ve dengeye giden yol.

“Yenilen, salıver, bırak. Dün gitti. Onu geri getirmek için yapabileceğin hiçbir şey yok. “Keşke şöyle yapsaydım”ı gerçekleştirmek mümkün değil. Sadece bugüne dair bir şeyler yapabilirsin. Kendini yenile. O bağları kes. Bugün yeni bir gün!”

Steve Maraboli

Dolunay 16 Nisan akşamı saat 21.55’de. (İst.) Bunun tutulma dönemine hareketli bir giriş olduğu kesin. Hepinize kendinizde ve çevrenizde koşulsuz sevgiyi bulduğunuz bir dolunay dönemi diliyorum.

©Mor Alev 2022

---

YEPYENi! “Sabian Hikayem”. Kendi gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!

En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.

Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.

---

Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com