Melekler: Hangi Dünya?

Sevgili Dostlarımız, Sizleri çok seviyoruz.

Gerçek dünyada mı yaşıyorsunuz? Sevgi, bolluk, huzur, neşe-keyif-coşku ve uyum dünyasında mı yaşıyorsunuz? Tüm sevginin ve yaşamın Kaynağının kalbinizdeki her bir arzunun özünü gerçekleştirmek istediği bir dünyada mı yaşıyorsunuz?

Yoksa, uzun zaman önce dünyalarına olan sevgi akışını bloke etmiş olanların yarattığı dünyada mı yaşıyorsunuz? Gerçek olduğuna şartlandırıldığınız bir dünyada mı yaşıyorsunuz? Cennet, cehennem ve ikisinin arasındaki her dünya, her bir mekânda eşzamanlı olarak bulunuyor. Bunlar farklı frekanslarda varolan farkındalık boyutlarıdır. Kendinizi hangisine ayarlayacağınız ise sizin seçiminizdir.

Büyük Buhranın* tam ortasında çoğunluk dünyanın bir karanlık kargaşa ve yoksulluk içinde olduğunu söyleyebilir. Ancak o zaman da kendi “gerçekliklerinde” gelişip zenginleşen pek çokları vardı. İş yaratmak, başkalarına iş vermek ve hisse fiyatları düşükken yatırımlar yapmak için fırsatlar yakalayan çok kişi bulunuyordu. Salgının tam ortasında ise “gerçek” dünyada yaşayan milyarlar hayatları kesintiye uğradığı için fazlasıyla eziyet çektiler. Soyutlanmış, korkmuş durumdaydılar. Ancak aranızda en sonunda kendine zaman ayırabildiği, biraz dinlenebildiği ve hayatlarını yeniden düşünebildiği için rahatlama hisseden pek çokları da vardı. Şu anda savaşın harabeye çevirdiği, “gerçek” dünyalarında bombalar patlayan ülkelerde yaşayanlar var ve buna rağmen sevgi içinde yaşıyor, aileleriyle gülüyor ve çevrelerinde olanlardan tamamen farklı titreşimde hayatlarına devam ediyorlar. Onlar için kendi dünyaları – ezeli ve ebedi sevginin dünyası – savaş dünyasından çok daha gerçek.

Hangi “gerçekliğe” hizalanacağınızı seçme hakkı size ait. Odak noktanızın ne olacağına siz karar veriyorsunuz. 

Gerçeklik, bizim bildiğimiz haliyle, odaklanmanızla yoğrulup şekillenmeyi bekleyen sınırsız, formsuz, sonsuz sevgi dünyasıdır. Gerçeklik, düşüncenin titreşim yarattığı, titreşimin kendinizi hizaladığınız şeyi çektiği, hizaladığınız şeyin de görünmeyeni maddeye dönüştürdüğü enerjik dünyadır. Bizim gerçekliğiniz ölçüsüzce sevildiğiniz, hayatlarınızın her anında yönlendirildiğiniz bir dünyadır. 

Çoğu insan 3D dünyanızda çoktan yaratılmış şeylere bakıp “İşte böyle! Bu gerçeklik! Kabul et. Bununla yüzleş. Bu senin kaderin. Buna dayan. Bu şartlarda ne yapabilirsen yap” der.

Varlığımızdaki tüm sevgiyle sizlere yumuşakça hatırlatmak isteriz, siz tepki vermek ve bir şekilde hayatta kalmayı başarmak için tasarlanmadınız. Siz yaratmak ve gelişip serpilmek için yaratıldınız. 

Yani, çevrenizdeki 3D dünyaya bakarken, biraz daha derinlere inin. Salgını, mutsuzluğu, kısıtlamaları, engelleri, çekişmeleri, münakaşaları, vb. gördüğünüzde, derine bakın. Çoğunluk şu anda varolan şeyleri “onarmaya” çalışıyor, ve bunlar – bizim gerçekliğimizde – geçmişinizde yaratmış olduğunuz şeylerdir.  Çoğunluk çoktan yaratılmış olanlara bakıp “işte gerçeklik bu” diyor. Ancak, sevgililer, daha derin gerçeklikte tam da şu anda odaklanmanızla şekillendirdiğiniz görülmeyen, sınırsız, formsuz, sonsuz sevgi bulunuyor! Derin gerçeklik kolektif olarak çağırdığınız esenliktir. Derin gerçeklik, çağrısını yaptığınız özgürlüktür. Derin gerçeklik arzuladığınız uyumdur. İşte tanıklık edeceğiniz, yaşayacağınız gerçeklik budur çünkü onu tam şimdi ve burada odaklanmanızla ve inancınızla yaratıyorsunuz.

Başınızdaki saçınız madde dünyasında gerçektir. O vardır. Bununla birlikte, içinizde daha derin ve çok daha incelikli bir gerçeklik bulunur. İçinizde düşünebileceğiniz en mükemmel, sağlıklı saçı büyütme potansiyeliniz bulunur! Beslenmenize, kan dolaşımınıza ve özellikle de gerginlik veya rahatlamanıza bağlı olarak saçın beslendiği ve geliştiği ya da eksik bırakıldığı ve kısıtlandığı görülmez bir saç dünyanız var. 

Hatta bunun da ötesinde bedeninizin mükemmelliği veya eksikliğini yaratan bilgilendirmeyi sağlayan bir iç enerji dünyanız var. İnancınız ve odaklanmanız ya da şüpheleriniz ve kısıtlayıcı inançlarınızla o enerji dünyasının ne kadarının hücrelerinizi bilgilendireceğini ve koordine edeceğini yönetiyorsunuz. Önümüzdeki ay başınızda göreceğiniz saç şu anda içinizde olanlara bağlı. Aynı şekilde, geleceğinizde göreceğiniz gerçeklik şu anda içinizde neler olduğuna bağlı!

Yani eğer esenlik istiyorsanız, elinizden geldiğince iyi hislere odaklanarak “sevecen enerjik gerçekliğe” hizalanın. Bedeninizle ilgili sevdiğiniz her şeye, her algısal hissinize, sevdiğiniz her görüntüye, tadını çıkardığınız her kokuya, her lezzete, cildinize dokunup geçen her hafif rüzgâra teşekkür edin. Bedeninizin herhangi bir parçasındaki her harikaya ve iyiliğe odaklanırken, esenliğin ve sağlığın “sevecen enerjik gerçekliğine” hizalanmaya başlarsınız. Sevginin hücrelerinizi bilgilendirmesine ve onları daha büyük bir uyumla çalışmaya çağırmasını sağlarsınız. Bedeninizdeki herhangi bir iyi his, bedeninizde her iyi hisse izin vermenize yardım eder. Hayatlarını neşe-keyif-coşkuyla yaşamaya, ellerinde ne varsa tadını çıkarmaya odaklanarak ölümcül hastalıklardan şifalananlar var. 

Bedeninizde mükemmel hissetmediğiniz bir dahaki sefere, sorunu çözebilmek için aldığınız yönlendirmelerle elinizden geleni yapın ve sonra da gerçekten iyi hissettiren ne bulursanız ona odaklanın. Esenliğin ve sağlığın “gerçekliğine” uyumlandığınızda çok daha büyük hızla iyileşeceksiniz. 

Aynı şekilde, eğer bir başka insanla ilgili olarak sıkıntı yaşıyorsanız, dünyanızda bu sizin için çok gerçek olabilir. Hatta adil bir sebebiniz de bulunabilir. Ancak, eğer yapabilirseniz, lütfen hayatınızdaki uyum “gerçekliğine” odaklanın. Sevdiğiniz ve hayran olduğunuz bütün o harika insanlara odaklanabilirsiniz. Hayvanlarınızla olan mucizevi ilişkilerinize odaklanabilirsiniz. Hayatınız ve kendinizle ilgili takdir ettiğiniz her şeye odaklanabilirsiniz. Çok geçmeden, sizi iyi hissettiren şeylere odaklandığınız ve sevginin “gerçekliğini” hayatını o kadar çok alanında hissettiğiniz alanda bulunduğunuz için, sıkıntının kaynağı olan “gerçekliğe” odaklanma ihtiyacı hissetmeyeceksiniz, çünkü en basit haliyle sizi daha iyi hissettiren “gerçekliğe” odaklanmayı tercih edeceksiniz. 

O kadar çok “gerçeklikler” var ki, sevgililer. Her biriniz aynı dünyada bulunuyor fakat kendi “gerçekliğinizde” yaşıyorsunuz. Aranızdan iki kişi aynı anda aynı yerde bulunabilir ve aynı insan hayatını yaşayabilir ve iki çok farklı “gerçeklik” deneyimine sahip olabilir. Elbette, “gerçekliğin” en derin hali sevgidir.

Neye odaklanacağınızı seçim hakkı size ait. Peki, o zaman neden sevgi “gerçekliğine” odaklanmayasınız? Eğer saçlarınız sağlıklı olmasaydı, ona aklınızı takabilirdiniz veya bedeninize iyi bakıp moralinizi düzelten şeylere odaklanırdınız ve çok yakında dış dünyanız içinizi yansıtırdı. Sevecen düşüncelere odaklanırken kaslarınız rahatlardı. Artan dolaşım kafa derinize akardı. Sağlıklı yiyecekler ve harekete özlem duyardınız. Rahatlama harika bir hormonal denge yaratmanıza yardım ederdi. Bize diyebilirsiniz ki “ama saç kaybı benim ailemde var” ve tabii ki öyle olabilir ama siz, odaklanmanız ve alışkanlıklarınızla aile genetiğinizi tekrarlamayla yeni gen ifadeleri yaratmak arasında bir seçim yapabilirsiniz. 

Ve siz sevgililer, tekrar ve tekrar dünyanızda gördüklerinize odaklanarak yaratmaya şartlandırıldığınız gerçeklikleri tekrarlamayı seçebilirsiniz. Veya, çok daha “gerçek” ve ebedi bir gerçeklik yaratabilirsiniz – sevgiyi, esenliği, sağlığı, uyumu ve arzuladığınız her şeyi temel alan bir gerçeklik.

3D “gerçek” dünyanızda ne olursa olsun, çok daha gerçek olan dünyaya odaklanın. En ufacık keyiflerle bile size sunulan sevgiye odaklanın. Yürüyen bir mucize olmanıza odaklanın: Sizi seven ve çok daha büyük bir düzen kurmak için çalışan hücreler krallığı. Dünyanızda iyi şeyler yapan, kibar ve sevecen davranan, sevgiyle çalışan insanlara odaklanın. Hatalı yaptığınız şeyleri eleştirmek yerine iyi yaptıklarınıza odaklanın. Bu olumlu, mutlu odağı her zaman devam ettiremeyebilirsiniz ama “gerçek” 3D dünya dengenizi kaybetmenize ve bocalamanıza yol açtığında, en sade, en basit yollardan tekrar sevgiyle hizalanın. Kendinizi kucaklayın. İyi bir şey fark edin. Zihninizde yaratmakta olduğunuz dünyaya odaklanın. Daha iyisini hayal edin.

Gerçeklik, sevgililer, her biriniz için kendine özgüdür. Daha büyük, en “gerçek” dünya ise, düşüncelerinizin güçlü araçlarınız, hislerinizin rehberleriniz olduğu ve istatistiklerin yaratmayı seçtiğiniz üzerinde hiçbir bağlayıcılığı olmadığı bir dünyadır.

Sizleri çok seviyoruz.

Melekler

Ann Albers ve Meleklere çok teşekkürler. (visionsofheaven.com)

*Büyük Buhran: 1929-1938 arası yaşanmış olan küresel ekonomik bunalım.

---

YEPYENi! 12 Nisan 2021’den itibaren “Sabian Hikayem”. Kendi gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!

En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.

Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.

---

Telif Hakkı©2021 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.

Copyright © 2021 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/