Galaktik Merkez Etkisiyle Süper Hafta

Philip Sedgwick, 21. yüzyıl astrolojisi hakkında diyor ki, “Güneşimiz, aynı dünyanın güneşin etrafında dönmesi gibi, Galaktik Merkezin etrafında döner. Galaksimiz otuz küsur galaksiden oluşan bir çekirdeğin etrafında dolaşır, bu Süper Galaktik Merkezdir. Bütün bunlar, bir başka süper-küme tarafından yönlendirildiği görünen ve uzayda son derece gizemli bir nokta olan Büyük Çekici’ye doğru ilerler. Yeryüzünün bütün bu noktalarla (ve Yaratımdaki her şeyle) ilişkisi yadsınamaz. Bu nesneler bedenimizin enerji sistemini gözle görünür şekilde etkileyen yüksek enerji ışınlarıyla bombardımana tutuyorlar. Dışarıda bir yerlerde neler olduğunu anlamak ve bizleri nasıl etkilediğini bilmek, hissettiğimiz titreşimleri de anlamamıza, kendi ruhsal yapımızı çözmemize ve günlük hayatlarımızda yaşadıklarımızla başa çıkma yolunda daha derin bir kavrayışa gitmemize yardımcı olabilir. Hepsinin ötesinde, çok daha berrak bir ruhani anlayışa kapıları açabilir.”

2020’ye giden koridorda Galaktik Merkez katkılı günlere giriş yapıyoruz.

Galaktik Merkeze güneşimizin güneşi de diyebiliriz. Ama gerçekte bir güneş değil, galaksinin tam ortasında bulunan ve Samanyolunun bütün sistemlerinin etrafında döndüğü bir kara deliktir. Bu nokta bizim yuvaya dönüş sinyalimizi ileten kaynak gibi çalışır. Ruhumuzu, evrensel bağlantılarımızı temsil eder. 26-27-28 derece Yay’da, yani özgürlük ve gerçekler burcunda bulunması bir tesadüf değildir. Ruhumuzun özü temel gerçekleri taşır ve gerçekler her zaman özgürleştirir.

Galaktik Merkez, galaksimizin çok boyutlu kalbi, Yaratan’a yürekten bağlantımız, ruhumuzdan bize akan fısıltılar, teşvikler ve ilhamlardır. Bizi yaratılışa bağlar. Tek bir nokta değil de devasa bir alandır ve ortasındaki derece “İşbaşındaki Heykeltıraş” sembolüne denk gelir.

Bu sembol bize doğrudan yaratım gücümüzü ve yaratım sürecini anlatır: İlhamı takip eden his ve düşünceler, ardından zihinde canlanan resimler, odaklanma ve araştırma, bu sırada evrenden sunulan fırsatları tanımak, fırsatları gördüğünde olumlu harekete geçmek ve işte burada: Yarattık!

Bütün bir sürece umut, kararlılık ve açık zihinlerle olasılıklara izin vermek eşlik eder.  İzin vermek, bu sürecin en sık unutulan parçasıdır. Ve sürecin ilerlemesi için hayatidir. İzin vermek, akışta olmaktır. Akışta olmak için ise zihnimizde bir geçmişe, bir geleceğe sıçramak yerine anda kalarak hayata güvenmektir, kontrolü daha yüksek bilince bırakırız fakat öylece olduğumuz yerde oturmayız, iç yönlendirmemizi takip ederek üzerimize düşeni yaparız. İzin veririz, heykelimiz malzemesine uygun şekilde gelişsin.

Ve böylece geliyoruz bu enerji koridorunun en fırsat yüklü günlerine… ve bunu 12 yıldan beri yaşamadık. Ama özellikle bu seferki geçmişteki tüm zamanlardan daha önemli. Yeni bir on yıla giriş için hazırlanırken, biliyoruz, büyük yıkım ve yeniden inşa devam ediyor, 2020 yeni çağın ilk izlerini taşıyacak.

Jüpiter, bu hafta kendi burcu Yay’da Galaktik Merkezle iş birliğine giriyor. Geliştiren, büyüten Jüpiter Oğlak’a girmeden armağanlar getiren Noel Baba gibi olabilir fakat lütfen zihninize sahip çıkın, olumlu düşünün. İlhama açık olun ve yukarıdaki yaratım formülünü uygulayın. Tabii, 12 yılda o kadar çok şey öğrendik ki! Sıkı çalıştık, geliştik, gücümüze sahip çıktık, kendimizi tanıdık, özellikle de salıverme konusunda büyük dersler aldık. Ve şimdi Jüpiter fırsatlar, adalet, bolluk, ödüller, takdir, çözümlerle burada

Bireysel haritanızda bu derecenin olduğu yere bakın. 2006-2007 de Plüton buradaydı, yani dönüşüm. Sonra 2017’de yeni kurallar ve uygulamalar için Satürn geldi. Ve şimdi bir büyük döngü kapanıp yenisi başlarken, kutlama zamanı. Fakat, gelişimin ve ilerlemenin nasıl görünmesi gerektiği konusundaki düşünceleri salıvermenizi de öneriyorum. Şekilciliği bırakalım ve hayata güvenelim. Bu bir kozmik gelişim, genişleme enerjisi. Ve bu hafta başlıyor:

18 – 19 Kasım: Jüpiter Galaktik Merkezin yeni enerjilerini iletmeye başlıyor.

21-23 Kasım: Venüs, sevginin ve değerlerin tanrıçası, Galaktik Merkezin yeni akışının ilk ziyaretçisi.

24 Kasım: Galaktik Merkez’de Jüpiter ve Venüs buluşması.

18-19 Aralık: Güneş Galaktik Merkez’de.

26 Aralık: Güneş Tutulması sırasında Merkür Galaktik Merkez’de.

Sonra, tutulma dönemi ve 2020’deki büyük buluşma ertesinde bize süper enerji ve motivasyon vermek için;

12-13 Şubat: Mars Galaktik Merkez’de.

Bu hafta harika bir hafta! Fakat özellikle de önümüzdeki Cuma, Cumartesi, Pazar ve Pazartesi günlerine dikkatinizi çekmek isterim. Önünüzdeki 12 yıl boyunca nasıl bir hayat, nasıl bir ilerleme arzuluyorsunuz? Kendinizi nasıl görmek istersiniz? Sağlık, huzur ve genel bolluk dışında materyal arzulara çok da odaklanmamanızı öneririm. Nasılsa hayat inanılmaz bir hızla gelişiyor ve değişiyor. Bugün istediğiniz fiziksel şeyler yarın hiç de önemli olmayabilir. Büyük resme odaklanın. Çünkü bu enerjilerle bizlere daha önce açık olmayan çok daha yüksek bir yol açılıyor.

Venüs’ün Jüpiter’i derhal takip etmesi ve bu alanda buluşmaları ise Kutsal Dişi enerji dalgalarının galaksiye yayılmasını anlatıyor. Ruh seviyemizde büyük bir dişi enerji aktivasyonu ve “tekrar” dengelenme olacağına inanıyorum, çok boyutlu yaşamlarımız, geçmiş ve geleceğimiz farklı bir zaman çizelgesine atlayacaktır.

Bu yazıya Philip Sedgwick’le başlamıştık, yine onun bilgilerine dönüyoruz. Diyor ki, Galaktik Merkez tarafından yayılan kızılötesi titreşimler kök çakramızı “silkeler”. Kök çakra yeryüzüyle ve fiziksel yaşamla olan bağlantımız, bolluğumuz, güvenlik hissimiz. Ve bir çakra neden silkelenir? Çerçöp, toz, kir gitsin diye! Fakat bunun yan etkisiyle de yeryüzüyle olan bağlantımızda sarsılma ihtimali de var, örneğin biraz yorgunluk veya baş dönmesi gibi. Bu sırada Galaktik Merkez’in etkilerinden biri zihinsel ve duygusal bedenlerimizi de ruhumuza yaklaşmamız için yeniden düzenlemeden geçirmektir. Buna bilgisayarınızın diskinin temizlenmesi gibi bakın, eski veriler, program ve şablonlar siliniyor, yenilerine yer açılıyor.

Merkür 20 Kasım’da geri yolculuğunu bitiriyor, yani hatırlarsanız “kendini tanıma” yolculuğunu. Ve bu yolculuk çok kolay gelmemiş olabilir, havanız ağır, isteğinizi kaybetmiş gibi hissedebilirsiniz. Kendimize söylediğimiz yalanların farkına varınca önce böylesi bir tepki veriyoruz. Ama bu hafta bu duygusal yükten kurtuluyoruz. Silkelenip Galaktik Merkez enerjilerinde toparlanıyoruz. Merkür, arınması gerekenlerin bilincimize çıkmasında yardımcı oldu. Galaktik Merkez ise tam arınmaya yardımcı oluyor. Her şey birbirini tamamlıyor.

24 Kasım’da bir hareket daha var. Mars ve Uranüs zıt açıyla hizalanıyor. Bu çok güçlü ve hızlı bir enerji. Dengeyi farkındalıkla koruyup tepkisel olmazsak eğer, bu bizim için turbo motor etkisi yaratabilir. Burada yolu, yönü değiştirecek bilgi, his ya da aydınlanmalar çok mümkün. Bu enerji çoğunlukla oyunun kurallarını değiştirir. Çok daha tatmin edici yepyeni yollar veya hedefler bulabiliriz. Belli bir yolda, yöntemde, hedefte çocuk gibi tutturmazsak, önümüz açık olacaktır.

Dolayısıyla, yukarıdaki önerimi yeniden vurguluyorum, bu hafta müthiş, devasa, büyük mutluluk getirecek yaratımların ilk tohumları için ideal. Fakat o tohumları zorlamak yerine kendimizi ilhama açalım.  Ruhumuzun derinlerinden gelen sese kulak verelim. Şekilci olmayalım. Öğrenmeye, salıvermeye gönüllü, hayatın bizi çok sevdiğini bilerek yaşayalım.

©Mor Alev 2019

---

Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.

2019’da YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

2019 Haziran’da YENİ! SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile çalışmak istiyorsanız buraya tıklayınız.

---

Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com