Mutluluk! ve İçinizden Gelen Bilme Hissine Güvenmek

Arkadaşlar, Pharrell Williams’ın “Happy” şarkısını sizlerle Mart ayında bir hafta sonu paylaşmıştım. Bu şarkının ülkemizdeki popülerliği de oldukça yüksek ama bütün dünyada büyük ses getirdiğini ve dünyanın her yerinden insanların kendi mutluluk videolarını internete yüklemeye başladıklarını duymuş muydunuz? Ben düne kadar duymamıştım. Sadece çok sevdiğim bir şarkı olarak dinliyordum. Hırvatistan’dan, Uruguay’a, Çin’den Malawi’ye sayısız  mutluluk videosu için erişebiliyorsanız youtube’a lütfen bir göz atın. Yukarıda şarkıyı başka bir kaynaktan veriyorum. İngilizce bilmeseniz bile bu titreşim boyu size çok iyi gelecek, sizin de enerjinizi yükseltecek. Çünkü sadece sözleri değil, müziği de bize evrenden geliyor.

Hepimiz mutlu olmak istiyoruz ve tek ihtiyacımız olan buna karar vermek!

Dün aslında her gün dinlediğim bu şarkıya beni geri getirip yeniden düşündüren bir şey oldu. Bildiğiniz gibi, en fazla coşku ve mutluluk veren sanat eserleri onları yaratanların doğrudan Evren, Kaynak veya Yüksek Benlikleriyle irtibata geçmeleriyle ortaya çıkıyor. Bunu çeşitli teknolojik buluşlar, büyük kahramanlık gerektiren olaylar ve devrimler için de söyleyebiliriz.

Bize Michael mesajlarını getiren Ron Head’in Kaynak’a kanal olduğu bir kayıt dinledim. Kayıt 29 Mart 2014 tarihliydi. Konu ise yüksek titreşimli varlıklara kanallık yaparken araya egonun girmesinden korkmamız, kanallığı nasıl temiz bir şekilde yapabileceğimizdi. Kaynak özetlersem şöyle dedi:

Kendinizden şüphe ettiğinizde bizden de şüphe ettiğiniz hiç aklınıza gelmiyor mu? Artık durum eskisi gibi değil. Bundan 50 hatta 20 yıl önce bile kişiler kanallık ederken enerjileri ve bilinç düzeyleri yeterli olmadığı için transa geçerler, vücutlarında büyük bir yorgunluk yaşarlar ve hatta gelen mesajın çoğunu kendileri bilemezlerdi. Oysa şimdi, pek çoğunuz bizi rahatça duyduğunuz gibi, mesajlarımızı doğrudan iletebiliyorsunuz. Evet, egonun filtresi hala daha çalışıyor ama etkisi çok azaldı, son bir yılda büyük ilerlemeler kaydedildi. İçinizde çeşitli aşamalardaki bilinç durumlarını tutabiliyorsunuz. Bu bilinç düzeyleri birlikte yaşamayı öğreniyor. Bilgiler sadece şu anda bizim yaptığımız şekilde gelmiyor. Bazıları resim yapıyor, bazıları müzik, bazıları ise çocuk yetiştiriyor. Siz geleceği yaratıyorsunuz. İçinizden gelen bilme hissine güvenin. Bir resim, bir şarkı bin kelime değerinde olabilir. Örneğin, bütün dünyayı saran, kasıp kavuran bir şarkı var. Milyonlar o şarkıyla dans edip, onu söylüyor. Adı “Happy”. Neden o şarkı böylesi global bir fenomen oldu? Çünkü şarkı Evren’in kalbinden geliyor, şarkı kanallık yaparak oluştu. Günün mesajını, frekansını iletiyor ve dünya bu şarkıya hazırdı

Demek ki, “Happy” şarkısını sizinle boşu boşuna paylaşmamışım, buna sevindim. Ama daha çok sevindiğim şey ise artık hepimizin frekansının yükseldiğini gözle görebilecek duruma gelmemiz oldu. Bunu aşağıdaki Oprah röportajının kısa bölümünde görebilirsiniz (maalesef youtube dışında bu segmenti bulamadım). 24 saat mutluluk videosu da burada: http://24hoursofhappy.com/

Dans edin arkadaşlar. Utanıyorsanız, kapıları, perdeleri kapatın ama dans edin, vücudunuzdan mutluluk titreşimleri geçsin. Hem de topraklanmış olursunuz. Bu arada siz, siz olun iç bilgeliğinizi görmezden gelmeyin.

Mor Alev