Arkadaşlar,
Bu hafta sizlerle paylaşılacak çok şey var! Hangisini öne alıp, hangisini bir sonraki güne bırakacağımı gerçekten bilmiyorum! Sanki ben ya da küçük benliğim seçiyormuş gibi… Oysa ben kendimi dingin bir zihin yapısına getirdiğimde, “acaba ne yayınlayacağım?” sorusunu salıverdiğimde, sorusuz, kaygısız bir halde, hiçbir şey olmayan boşluğa daldığımda o günün blog günü olup olmadığını ve bloğun ne söylemek istediğini otomatikman biliyorum. Meditasyon alışkanlığı gün içerisinde de birçok kısacık meditatif anlar yaşamanıza yol açıyor, çok daha berrak bir zihinle bir sonraki adımınızı biliyorsunuz ve akışta kalıyorsunuz. Hiç biriniz meditasyon alışkanlığı yaratmak için geç kalmadınız. Bunun yaşı yok, istediği bir özel “malzeme” yok, sadece sabahları 10 dakikalığına içinize dönmeniz ve başka yerlere kaçıp giden zihninizi tekrar tekrar ana, nefesinize ya da mantranıza çevirmeniz yeterli.
Bu yüksek basınçlı haftada meditasyon ve sessiz anların özellikle yardımcı olduğunu göreceksiniz. Meditasyonu denemek için yarınki Zamanın Dışındaki Günü beklemeyin, bugünden başlayın. (Özellikle şu sayfadaki basit öneriler, başlamak için oldukça iyidir.)
Şimdi, gelelim Blog Hamilerinin bugün için seçmiş olduğu mesaja… Geçen hafta mağarada kalan çocuklar konusunda konuşurken masumiyete geri dönüşü de konuşmuştuk. Masumiyet biz yetişkinler için tehlike içeriyor gibi geliyor, sanki birden bire aptallaşacakmış, ne kadar yanlış karar varsa alacakmış, sorumluluklarımızı yerine getiremeyecekmişiz ve “kötü kalpli dış güçler” bizi kullanacakmış gibi… Oysa o çok bahsettiğimiz neşe-keyif-coşkunun yolu masumiyetimizi yeniden bulmamızdan geçiyor. Bir tarafımız sürekli riskleri ve içimizdeki olası defoları, eksiklikleri sayarken neşe-keyif-coşkuya giden yolda tıkanıp kalıyoruz. Ve hepimiz masumuz. Hiçbirimiz kirli, suçlu, yanlış değiliz… Kendinizi suçladığınız şey ne ise onu da bu hafta salıvermeniz gerçekten kolay olacaktır, Cuma günkü dev ay tutulması enerjisinde gitmesi gereken her şeyin yolu açık.
Artık şaşırmadığımız, her zamanki harika eş-zamanlılıkla bu hafta sonu Ann Albers aracılığıyla Melekler de aşağıdaki mesajı veriyor. Masumiyetimizi nasıl yeniden sahipleniriz? Masumiyet nedir? İçimizdeki masum meleği nasıl onurlandırırız? Nasıl en doğal halimizle OLuruz? Okuyalım…
***
Sevgili Dostlarımız, sizleri çok seviyoruz.
Defalarca duydunuz, “Cennete girmek için bir çocuk gibi olun.” Çocuklar, aksini öğrenmeden önce, kendilerine güvenirler. Masumca, kendi düşüncelerini iletirler. Onları iyi hissettiren şeylere doğru gider, hissettirmeyenden uzaklaşırlar. Onlara verilen armağanları ve yetenekleri başkalarıyla paylaşmaya bayılırlar ama kendilerini de onurlandırırlar. En doğal halinizdeyken, siz de öyle yapardınız.
Ancak, pek çoklarınız en doğal halinizin dışında olmaya eğitildiniz. Hayat hakkında tetikte olmanız ya da kendi hisleriniz, sezgileriniz yerine başkalarına çok fazla güvenmeniz öğretildi. Söyleyeceklerinizi sansürlemeye, düşündüklerinizi aşırı derecede analiz etmeye şartlandınız. Sezgisel olarak gerçekliği ya da yanlışlığını hissetmek yerine, insanların kelimelerini yorumlamayı öğrendiniz. Pek çoklarınız kendi tutkularınızı takip etmekten vazgeçirildiniz, kendinizi dinlemek yerine “sorumlu” olmaya ikna edildiniz.
Pek hoş şekilde, pek çoklarınız doğal halinize (orijinal zihin yapınıza) geri dönmek için gayret ediyorsunuz! Çok daha özgün halinizle yaşamaya, konuşmaya ve davranmaya dönüyorsunuz. Tutku ve tercihlerinizle yeniden bağlantıya geçerken, dünyaya tepki vermeyi daha az, kendi kalplerinizin incelikli çağrılarına cevap vermeyi daha çok düşünüyorsunuz. Sizler için sevinçli bir heyecan yaşıyoruz. Kendinizi dünyanın şartlandırmalarından özgürleştirerek, ruhunuzu dinlemekten gelen neşe-keyif-coşkunun keyfini çıkarıyorsunuz.
Her biriniz içinizde bir yönlendirme sistemi taşıyorsunuz, onun en doğal haliyle çalışmasına izin verirseniz eğer, sizi neşe-keyif-coşkulu, bolluk içinde ve sevecen bir varoluşa yönlendirecektir. Sadece size en doğal geleni yapmanız yeterlidir.
Başlarda, neyin doğal hissettirdiğini bile bilmeyebilirsiniz, çünkü diğerlerinin istediklerini yaptığınızda ödüllendirildiniz ve yapmadığınızda cezalandırıldınız. Kendi kalbinizle tekrar bağlantıya geçmeniz biraz vakit alabilir.
Şimdi bir dakikanızı ayırın lütfen. Ellinizi kalbinize koyun. Derin bir nefes alın. Kendinize sorun, “Kalbim, şu dakikada ne istiyorsun?” Gelen ilk düşünceye, hisse, izlenime ya da kelimelere güvenin. Onu takip edin. O sakin, küçük ses, içinizden yükselen Yaratan’ın sesidir!
Zamanla, “küçük çocuklar gibi olmayı” ve herhangi bir anda size doğal geleni yapmayı, kibar bir masumiyetle sansürsüz konuşmayı, hayat yolculuğuna güvenmeyi öğreneceksiniz. Zamanla içinizden yükselen İlahi olanı dinlemeyi, kalplerinizin hareketleriyle ilerlemeyi ve gelecekte gibi görünen neşe-keyif-coşku için andaki neşe-keyif-coşkuyu kurban etmek yerine, onu yaşamaya daha çok değer vereceksiniz.
Hepiniz masumsunuz sevgililer. Kalbinizin andaki arzularının, ister yeni bir kariyer için, ister bir fincan kahve için olsun, her zaman bir sebebi vardır. Bir yabancıyla konuşma arzusunun bir nedeni vardır. Özlemleriniz ve üzüntülerinizin bir sebebi vardır. Onlara dikkatlerinizi verin. Neşe-keyif-coşkulu hissettiren şey, bulunduğunuz anda neşe-keyif-coşkuludur. Şimdi iyi hissettirmeyen şey, şimdi iyi değildir.
Sezgilerinize dikkatlerinizi vermeyi ve onlara güvenmeyi öğrendikçe, bir şey daha öğreneceksiniz; İlahi olan bütün yol boyunca size fısıldıyordu, “Seni seviyorum. Ben senin için buradayım. Ben senim.”
Sizleri çok seviyoruz.
Melekler
Ann Albers’a ve Meleklere bu mesaj için çok teşekkürler. (www.VisionsofHeaven.com)
Enerjilerin çok yoğun olduğu bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, hayatınızı tam potansiyeliyle yaşamak, Yüksek (Öz) Benliğinizle daha yakın ilişki kurabilmek ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Mor Alev 
çok mutlu hissettiren yazılardan biri… ben senim:)))
BeğenLiked by 1 kişi
Huzur dolu 🙏🏻🙏🏻🙏🏻
Teşekkürler 💜💜💜
Sevgiler Mor Alev
BeğenLiked by 1 kişi
Bence de huzur dolu ve kalbimin ilk istediği şey de huzur oldu! Teşekkür ederim bana kalbimin istediğini verdiğiniz için sevgili Mor alev ve buradaki güzel insanlar 🤗🙏
BeğenLiked by 1 kişi