Emniyet – Konsey (Mesaj 34)

Edgedancer - michael whelanArkadaşlar, gün geçmiyor ki sizlerden korkularınızla ilgili mesajlar almayayım. Herkesin kendine göre bir emniyet arayışı var, benim kişisel düşünceme göre eğer sevgiyi ve güveni dışarıda arayıp içimize dönmüyorsak ve kendi gücümüzü inkar ediyorsak, köklerimiz, temelimiz zayıf kalıyor. İşte o zaman bir sürü korkuyla boğuşmaya başlıyoruz. Hiçbir fiziksel durum, hiçbir sevgi bize yetemiyor, çünkü içeride şüphe ve yargıları besliyoruz. Aşağıda Konsey bu konuya değinmiş, onların da dediği gibi hepimizin bu konuda oturup düşünmesi gerekiyor.

Bu konuda yardım öncelikle meditasyon ve onun sayesinde birliktelik bilincini, bütün olmayı deneyimlemekten geliyor. Ayrıca, geçmiş yaşam çalışmaları (aslında geçmiş de gelecek de yok, her şey aynı anda gerçekleşiyor ama artık böyle isimlendirilmiş, ona devam ediyoruz) ve başka boyutları deneyimleyeceğiniz yöntemler de son derece yardımcı oluyor. Çalışmalarım sırasında ani aydınlanmalar deneyimleyen ve korkularına adım adım veda eden kişilerle çok karşılaştım. Aynı şekilde, dışarıdan gelecek (sahte) emniyet arayışı yüzünden hayatının potansiyelini yaşamayan, kalbinin sesine kulaklarını tıkayan, kendini ve etrafındakileri mutsuz eden çok kişiler de gördüm.  

Konsey ve Ron Head’e çok teşekkürler. (https://oraclesandhealers.wordpress.com/)

Bugün sizlerle emniyet konusunda konuşmak istiyoruz. Ve böyle olduğu için de, doğal olarak korku konusuna bir göz atarak başlayacağız.

Korku sizlerin en büyük engellerinden biridir. Pek çokları için o sürekli bir refakatçidir. Analiz edildiğinde, temelde korku, kendine olan inancın eksikliği, geleceğe olan inancın bulunmaması ve Evreni anlamak ve ona güvenmek konularındaki eksikliktir. Hayatınız boyunca, yaşamınızın ebedi olduğunu duymadınız mı? Nerede olursanız olun, inancınız ne olursa olsun, hatta inancınız olmadığını düşünseniz bile, bu sizin varlığınızın derin bir parçasıdır.

Bilincinizde bunu derinden hissetmeniz, tüm dünyanızın dinlerinde yaygın olmasının sebebidir. Ama yine de korkuyorsunuz.

Elbette, kimse fiziksel acıyı istemez. Kimse azap çekmeyi eğlenceli bulmaz. Herkes bolluk, neşe, coşku ve özgürlük arzular. Kimse bunları deneyimlediğinde kaybetmek istemez. Bahsettiğimiz korku sizlerin temel korkunuz. Sizler ölümden korkuyorsunuz. Ölüm olmadığına inandığınızı söylüyor, ama yine de ondan korkuyorsunuz.

Şimdi, beden zihninizin acıya karşı bir korku reaksiyonu gösterdiği ve son anında bile yaşamayı dilediği doğrudur. Şimdiye dek aranızda pek çoğunun kendini içinde yaşadığı bedenle kendini özdeşleştirdiği, kendi onunla tanımladığı da doğrudur. Sizin sadece bedeniniz olmadığınızı söyleyen çok sayıda öğretiyi inceleyip inandıysanız bile, hala kendinizi onunla özdeşleştiriyorsunuz. O bedenin içindeymiş gibi hissedip, dışında olmadığınızı düşünüyorsunuz. Belki şunu söylesek yardımcı olur, biz diyoruz ki; siz onun dışındasınız ve bedeniniz sizin içinde.

Ancak, emniyet ve güvenlikten bahsediyoruz. Bunu nasıl bulursunuz?

Sürekli hayatınızı kaybetme tehlikesinin içindeymiş gibi hissedeceğinize, ya o hayatı sizden hiçbir şey alamayacakmış gibi yaşayabilseydiniz? Bunu düşünmek işe yarar mı? Pek değil. Bunu ilan etmek? Onu zaten yapıyorsunuz. İşe yarıyor mu? Pek değil. Kör inanç? O da pek işe yarıyor gibi görünmüyor, değil mi? Gerçek güveni sağlayan şey deneyimdir. Bu doğru geliyor mu? İşte bu yüzden ölüm ötesi deneyimi adını verdiğiniz şeyi yaşayan insanlar sonsuza dek değişirler.

Haydi, hep beraber dışarıya çıkalım ve bu deneyimi yaşayalım. Lütfen bunu evde denemeyiniz. (Mor Alev: Elbette, Konsey burada espri yapıyor!)

Eğer, defalarca yaşamış olduğunuza dair anılarınızı deneyimleyebilseydiniz, eğer bedeninizin dışında olmayı deneyimleyip de hala daha burada olup onu anlatabilseydiniz, yardımı olur muydu? Tabii ki olurdu. Pek çok ruhani çalışmalarda adına usta dediğiniz kişilerin yaptıklarının büyük bir bölümü bu değil midir?

Ve bir defa bu şeyleri deneyimlendiğinde, o kişilerin üzerinden büyük bir yük kalkar. Görüyorsunuz değil mi, şimdi onlar sadece bedenleri olmadıklarını biliyorlar. Onunla da, onsuz da yaşadıklarını biliyorlar. Beden sadece fiziksel deneyimleri yaşamaya yarayan bir yaratımdır. Ve onlar deneyimlerinin bütününün sadece fiziksel olandan çok daha fazla olduğunu öğrenmeye başlarlar.

Yeryüzü insanlarının son zamanlarda kaydettiği ilerlemelerle bu anılara ulaşmak üzere pek çok yöntem ortaya çıktı ve pek popüler oldular. Buna rağmen, hala daha aranızdaki çoğunluğun o yolda olduğu söylenemez… henüz. Ama size söylüyoruz, bu da diğer her şeyle birlikte değişecektir. Anılarınız geri dönüyor.

Ve anılarla birlikte, sonsuz olduğunuza, yaşadığınız anın tek an olduğuna dair o iç bilme, o kesinlik de geri gelecektir. Ve bu emniyettir. Bu güvenliktir.

Umuyoruz, size düşünmeniz için bir şeyler verdik. Huzurla kalın. İyi günler.

Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek (Öz) Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Telif Hakkı©2015 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir. Copyright © 2015 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/

3 comments

  1. Gelecek ve geçmiş yok diyoruz, sadece an var; o da şu an yani şimdi diyoruz. O yüzden an’da kalmak hem en büyük sınav, hem de büyük bir tekamül…
    ancak geçmiş yoksa anı nasıl olabilir? Çünkü bize “anılarımızın geri döndüğünden” bahsediyorlar…

    Bunlar çelişmiyor mu? ben mi küçük ölçekli düşünüyorum?

    Beğen

    1. Sevgili Füreya, burada “anı” kelimesiyle kast ettikleri şey diğer boyutlar, diğer benlikleriniz ve zaman dilimlerinde (zamanı çizgisel değil ama bir kürenin dilimleri gibi düşünün) gerçekleşen deneyimlerdir. Kısıtlı insanoğlu dillerinde henüz buna daha uygun bir kelime bulunamadığından anı kelimesi kullanılıyor. Kalp gözünüzle okursanız, daha rahat ve ruhunuzla algılarsınız. Sevgilerimle

      Beğen

Yorumlar kapatıldı.