Sevgili Okuyucularım, hayatlarımızın bu döneminin bir şekilde kalplerimizde büyük bir yer tutacağına, her zaman sevgi, coşku, büyük engelleri aşmış olmanın getirdiği kendine güven ve onur hissiyle hatırlayacağınıza dair garanti veriyorum. Olayların ortasındayken, ağaçlardan ormanın tamamını fark edemeyiz, sizlere yükselmeyi öneriyorum.
Bu hafta, astrolojik takvimin en yoğun haftası. Ancak, son üç haftadır (aslında 2011’den beri) enerjik olarak bu zirveye hazırlandık, yavaş yavaş yükselen basıncı hissettik, ilgili bilgileri paylaştık ve her birimiz kendimizce durumla başa çıkma yolumuzu keşfettik.
Yarın (17 Mart) sabaha karşı saat 04.53 de (İstanbul), ünlü Uranüs-Plüton Kare açısının sonuncusu tam yerine oturacak. Etkileri ise önümüzdeki yıllara yayılacak. Şu anda yol ayrımındayız ve tam olarak ne yöne döneceğimizi bilmiyoruz. Her zaman, her zaman kalbinizin götürdüğü yöne dönün! Kalbinizin sesini ise sadece sessizlik ve sakinlikte duyabilirsiniz. Onun için, bu dönemde zaman zaman yalnız kalmaya ve sessizliğe önem verin.
“Mor Alev, ben kalabalık bir ofiste çalışıyorum, evde de çocuklar var, eşim var, ne zaman sessizliği yaşayacağım?” diyebilirsiniz. Ben küçük sessiz ceplerden bahsediyorum. Örneğin, bugün ofiste bilgisayarın başındasınız ve bir süre sonra konsantrasyonunuz tamamen bozuldu, önünüzdeki emaile bile cevap yazamıyorsunuz. Bir nefes alın ve ofisin mutfağına veya pencerenin önüne gidin, ya da kapının hemen dışına çıkın. Derin 3-5 nefes eşliğinde etrafınızı gözlemleyin, hiçbir şey düşünmeyin. İşte o zaman anı yaşarsınız. Belki gri gökyüzüne bakacaksınız ve bir güvercin ya da kırlangıç süzülecek, belki karşı binanın görevlisini çalışırken, ortalığı temizlerken göreceksiniz, içinizden evini geçindirmeye çalışan herkes için bir takdir hissi yükselecek. Toplam beş dakikada ne kadar toparlandığınıza ve netleştiğinize inanamayacaksınız.
Bu arınma döneminde deneyimlediğiniz “yaralar” içinse, en mükemmelini Mevlana söylemiş: “Yaranız içinize ışığın girdiği yerdir.” O yaraları sevin ve salıverin. Yaranın hikayesine değil, sayesinde içinize akan ışığa odaklanın.
Hafta sonu, Satürn durdu ve geri yolculuğuna başladı. Ama bu hareketin Sabian sembolünü okuduğumda, bir kahkaha attım. Yay burcunun beşinci derecesi, “Yaşlı bir baykuş, yüksek bir ağacın tepesine tünemiş”. Büyük öğretmen Satürn ne diyorsa, onu yapalım. Yazının başında dediğim gibi yükselerek resmin tamamını görmeye çalışalım. Bu sembol sessizce etrafınızda olanları gözlemlemeyi anlatır. Baykuşlar başlarını tam daire olarak çevirebilirler ve gözlerinden hiçbir şey kaçmaz. Ağaçlarda çok kolay fark edilemezler. Harekete geçmeden beklerler, bakarlar ve dinlerler. Bilge baykuş her şeyi görür, diğerlerinin kaçırdıklarını o fark eder ve olan her şeyi özümserken oldukça sessizdir. Bu sembol, bilgeliği ve gücü, yükselmiş görme ve anlama becerisini, sessiz uçuşu ve büyük idealleri anlatır.
Michael’ın enerji temizliği ve korunma yöntemlerini kullanmayı unutmayın. Mor Alev enerjisi ile sorun olarak gördüğünüz durumlara ışık ve sevgi gönderin.
Daha önce hiç yaşanmamış zamanlardan geçiyoruz, adım adım yolumuzu buluyoruz. Bu önemli haftanın güzelliğini görün ve şükretmeyi unutmayın. Anahtar kelime: Sakinlik…
Hepinize harika bir hafta diliyorum.
©Mor Alev 2015
Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com
Size nasıl teşekkür etsek azdır…aktarımlarınız yürümeme yardımcı oluyor. Her birinize şükrediyorum…
BeğenBeğen
Sevgilerimle
BeğenBeğen
Son zamanlarda çok ilginç bir şekilde bir gün önce zihnimde beliren her şeyi siz ertesi günü burda söylüyorsunuz … Dün gece bir orman yolu kenarında arabayla ilerlerken gökyüzünde ay ve herhangi bir ışık olmamasına rağmen ormanın bir anda bir Işıkla aydınlandığını gördüm ve tüm ağaçları çalıları her şeyi ardından eski bir Kaya mezarlarının yanından geçerken yine aynı şekilde aynı ışığı gördüm ve aslında gitmek istedim .. Ama hangi zamana ve hangi boyuta gideceğimi bilmemek beni durdurdu ama tüm bunlar olduğu anda olabildiğince sakin ve dingindim … Zihnimi boşaltmıştım ve daha önce gördüğüm şeylerinde hep sakinden olduğunu farkettim.. Bugün ağaçların tüm damarlarını gündüz Gözüyle gördüm ve içimi inanılmaz bir mutluluk kapladı… Zihnimizi sakin olmaya alıştırır isek evren bize tüm güzelliklerini sunmaya hazır diye düşünüyorum .. 🙂
BeğenBeğen
Çok çok güzel sevgili Damla. Kelimelerin yetersiz kaldığı şeyler yaşıyoruz eğer sakin merkezdeysek.
BeğenBeğen
yine çok güzel bir yazı okurken ürperdim ve gözlerim doldu teşekkürler sevgili moralev …
BeğenBeğen