Dolunay İkizlerde: Kesinlikle İki Seçeneğimiz Var! – Mor Alev Gökyüzü ile Yükseliş Raporu

Gemini Zodiac Symbol by Daniel EskridgeDolunay, 6 Aralık Cumartesi saat 14.27’de gerçekleşirken (IST), bize neşe, ışıltı ve eğlence getiriyor. Bu Yay sezonunun tam ortasındayız, Güneş, Venüs ve Merkür üçlüsü de birlikte Yay’daki yolculuklarını sürdürüyorlar. Bundan daha coşkulu ve pozitif bir grup olabilir mi? Sonra diğer gökyüzü varlıklarına bakıyoruz… Ve aslında bir seçimle karşılaştığımızı görüyoruz. Bu dönemin nasıl geçeceği kesinlikle sizin dünyaya hangi mercekle, ya da hangi açıdan baktığınıza bağlı! İşte bu yüzden iki zıt seçenek karşımızda.

Bol sohbet, eğlence, neşeli dostluklarla geçen günler mi; dünyanın gidişatıyla zihnimizi meşgul ettiğimiz, karamsar, olayların daha da negatife döneceği beklentisinin getirdiği korkuyla şimdiye kadar inşa ettiklerimizi yerle bir eden günler mi?

Sevgili Dostlar, eğer birlikte geçirdiğimiz 18 ayı aşkın sürede bir şey öğrendiysek, o da kişisel ya da kolektif dünyamızda ne olursa olsun, bazen emin adımlarla, bazen de sadece inancımızdan aldığımız güçle ilerlediğimiz ve bu ilerlemenin ihtiyaçlarımıza göre yaşantımızın çeşitli yönlerinde kendini gösterdiğidir. İlk bakışta negatif görünen şeyler, fırsatı kullanırsanız muhteşem olasılıklara dönüşüyor, kendinize koyduğunuz hedefler sürekli değişirken, derin bir dönüşümün içinden geçtiğinizi anlıyorsunuz. Dünyamız şu ana kadar olan en büyük evrimleşme sürecinden geçiyor, böylesi değişim bilinen tarihte asla yaşanmadı. Rönesans sadece 3-5 ülkede yaşanırken, endüstri devriminin her yere ulaşması neredeyse 100 yıl aldı, 1960ların barış ve özgürlük akımları pek çok ülkeyi etkilemedi bile. Ama şimdi gerçekten Çin’de kelebek kanat çırpsa, etkisi Güney Amerika’da kasırga şeklinde hissedilecek konuma geldik. Şu anda perspektifiniz her şeyden önemli.

Birazdan gezegenlerden bahsetmeye başlayacağız ama gökyüzünde ne olursa olsun, gözlerinizi diktiğiniz şey sizin gerçeğiniz haline geliyor. Neye bakıyorsunuz? Ne görüyorsunuz? Gördüklerinize inanıyor musunuz? Belki, biraz sağa ya da sola kaysanız, karşınızdaki üçgenin bir piramit, karenin bir küp olduğunu göreceksiniz. Artık, hiçbir şey tek boyutlu değil. O zaman, elinizdeki bilgiler değiştiği için deneyiminiz ve karar verme süreciniz de değişecek. Dünyanızı değiştirmeye çalışmak yerine, kendinizde hafif bir hareketlenme yaratmak ve bu kaymayla ortaya çıkan olasılıkları değerlendirmek daha kolay değil mi?

Öğretmenim Tom Lescher dün “ACI” konusunda çok güzel bir tanım yaptı. “Acı, birikmiş, bir yere gidemeyen enerjidir” dedi. “Orada bir blokaj vardır ve enerjinin her zaman akması gerekir. Hareket edemeyen enerji baskı yapar, direnç oluşur, sıkıştırır ve sonunda hastalık ya da yıkım ortaya çıkar. Bir barajın duvarına sürekli baskı yapan suyu düşünün, o basınç duvar yıkılmadan azalmaz.” İşte bu sebeple, sürekli olarak bize direnmek yerine akışa teslim olmamız ve akışın götürdüğü yönle ilgili hedef ve planlar yapmamız söyleniyor.

Bu haftalarda, 2014 de neler başardığınıza bakıp geçtiğimiz aşamalar için kendimizi kutlamak, umutla kendimizi akışa teslim etmek ve sevdiklerimizi her şeyi ile kabullenmek en doğru yol gibi görünüyor. İşte o zaman, harika bir yılbaşı kutlaması Aralık boyunca bizimle olacak.

Bunu nasıl gerçekleştireceğiz? Astroloji bize aşağıdaki ipuçlarını veriyor.

İletişim, genişlemiş düşünce yetisi ve ayrıntılarda kaybolmak tehlikesi

Çok yönlü, konuşkan ve meraklı İkizlerdeki Ayın tam karşısında iyimser, maceraperest ve özgürlük aşığı Yaydaki Güneş var. İkizler detaylarda kendini kaybetmekten hoşlanırken, Yay büyük resme ve olayların aslına odaklanır. İkizler şehir merkezi, Yay doğadır. Biri mantıksal çıkarımlarla çalışır, diğeri inanç ve kaderle… Bu iki arketipin arasındaki zıtlık, sağ ve sol beynimiz, yüksek ve alçak zihin, üç boyutlu ve sezgisel benliklerimiz arasındaki dengesizlikleri büyüteç altına alacaktır. Birine diğerinden daha çok mu değer veriyorsunuz? Bu hayatımızda her ikisine de ihtiyacımız olduğuna göre, dengeyi nasıl sağlayabilirsiniz?

by the fire with friendsBu dolunayda İkizlerin aklımıza gelen her konuda konuşmamızı kolaylaştıracağını hatırlatayım. İkizler aynı zamanda tatlı bir gevezedir ve bazen ağzının filtresi yoktur. İşte o zaman hislerimizi analiz edeceğimize, Yay enerjisini kullanıp biraz onlarla oturmak ve sadece hissetmek çok daha iyi bir seçenek olacaktır. Duygularımız rasyonel olmak zorunda değildir, o yüzden onları akla uygun hale getirmeye çalışmaktansa onurlandırmalıyız. İkizlerin bazen her türlü uyarıcıya dikkati çekildiği için, bizler de kendimizi dağılmış, dağınık ve odaklanamaz halde hissedebiliriz. Böyle zamanlarda, kendinizi geri çekin, merkeze alın ve yavaşlayın. İkizlerin bitmek bilmeyen kelimeler zincirinin altında Yayın ortaya çıkaracağı gerçek yatıyor.

İkizleri yöneten Merkür de Yayda, Güneşin tam yanında oturuyor. Böylece iletişim enerjisine daha da fazla canlılık katılacak ve bakış açımız da daha felsefi, daha genişlemiş olacak. Bu dolunayda “büyük” düşüneceğiz, geleceğe doğru uzanıp büyük resme ulaşabileceğiz. Aslında düşündükçe, ne kadar zevkli, konuşkan, fikirlerin paylaşıldığı sosyal bir dönemde olduğumuzu anlıyorum. Günler kısa ve soğukken, dostluklarımız bize enerji veriyor. Unutmayın, bakış açınız önemli. Sohbetlerinizde olumlu ve sevecen olmayı hatırlayın.

Jüpiter Aslanda geri yolcuğuna başlıyor

Dolunayın hemen ertesi günü Jüpiter yavaşlayıp duracak ve ayın dokuzunda geri gitmeye başlayacak. Bunun anlamı, Jüpiter enerjisinin her zamankinden çok daha güçlü olacağıdır. Aslandaki Jüpiter kendimizi ifade etme şeklimizi ve yaratıcılığımızı geliştirmemizi, genişlememizi istiyor. İçimizdeki çocukla yeniden temasa geçmeye bizi çağırırken, risk almamızı ve keyifle gerçekten olduğumuz kişiyi maske takmadan takdim etmemizi destekliyor. Nasıl çocuklar yapacakları şeye bir sonraki adımı umursamadan kendilerini atarlarsa, biz de öyle yapmalıyız. Sakınmak, kendini dizginlemek yok! (Bu konuda daha önce yazdığım yazının bağlantısı burada)

Uranüs ve Mars

Büyük Uyandırıcı, asi ve devrimci Uranüs, Güneş, Ay ve Merkür’le pozitif açıda ve Dolunaya heyecan ve elektrik katıyor. Daha önce Uranüs’ün şimşek çakmasıyla bağdaştırıldığını konuşmuştuk. Koçtaki Uranüs bu Dolunayda inanılmaz aydınlanmalar, birden karmaşık konularda şimşek gibi bir anlayış ve bilinç elde etmemizi sağlayabilir. Çok değişik, alışılmadık ve yenilikçi fikirler de üretebiliriz. Mars daha yeni Kova burcuna giriş yaptı. Orada bir aydan fazla kalacak. Bu iki gezegen birbirlerinin burçlarında, yani birbirlerini destekliyor. Bu da devrimci enerjiyi güçlendiriyor ve kalıbımızı kırıp yeni şeyler denemeye yöneltiyor. Kalabalıkta tüm ihtişamımızla ayağa kalkıp fikirlerimizi sunmamız bizden istenen şey. Bu açı, rahat ama eskimiş koltuğunda oturup bir şey yapmayanlar için değil, değişimi dışarıdan bekleyenler için hiç değil! Hepimiz, her birimiz, eksiksiz, buraya kendimize has, özel şeyler yapmak için geldik. Ve bunu sadece biz yapabiliriz, yan komşu değil, başka ülkede yaşayan adam ya da kadın değil, televizyonda gördüğünüz ünlü değil. Kendi göreviniz, sizi çağıran şey nedir? Artık, oturduğumuz yerden kalkıp o şeyi gerçekleştirmenin vakti çoktan geldi! Cesur olun, fikirlerinizi sevin ve hızlanın!

Global Sarsıntılar

Plüton-Uranüs kare açısının artık burada olduğunu unutmamalıyız. Dalgaların arasında batıp çıkmayın, bırakın kendinizi… Bu değişimi kimse önleyemeyecek. Yıllardır dalgalarda sörf yapmayı öğreniyoruz, sizin dersler nasıl gitti? Şu ana maddeleri hatırlıyor musunuz? “Dalgaların önünde durmayın, sizi yıkıp geçer. Onunla akın. Ona saygı duyun, o her zaman sizi gitmeniz gereken yere taşır.” Haberlere bakıp “daha neler!” dediğinizde, şimdi imkansız gelen neler neler duyup göreceğinizi, sisteme olan bütün güveninizin sarsılacağını biliyorsunuz. Bilinmeyene doğru ilerliyoruz, neden bilmediğimizi de söyleyeyim: Şimdiye kadar tarihin hiç bir noktasında hedefimiz global barış, bolluk ve sevgi olmadı. Hep sadece kendimizi düşündük, kendi (sahte) güvenliğimize önem verdik. Sürekli değişen sınırlar çizdik, duvarlar ördük, en sonunda dağılan ordular, bir-iki kuşakta eriyen zenginlikleri asla yok olmayacakmış gibi yarattık. Ve bütün bunları geride bırakma aşamasındayız. Bu açıyla ilgili detaylı bilgileri burada bulabilirsiniz. Sosyo-politik ve ekonomik hayat bu ay ve Ocak’ta inanılmaz bir hareketlilik ve strese giriyor. Bence bu oyunun son perdesi oynanırken, her türlü sürprize hazır olun. Önümüzdeki Mart’ta yedinci ve son kare açı gerçekleşmeden devrimleşmenin gittiği yön iyice ortaya çıkacak.

Ve yine Chiron

Chiron centaurBu Dolunayı da Yaralı Şifacı Chiron’dan bahsetmeden bitirmiyoruz. Bu sefer Chiron atalarımıza ait ve/veya kolektif yaralara dikkatimizi çekecek. Örneğin, son zamanlarda tartışılan tarihi katliamlar, özellikle Amerika’da son günlerde gerçekleşen siyah-beyaz ayrımı ve güvenlik güçleri ile ilgili protestolar, birden bire ortaya çıkan Haçlı Seferi tartışmaları, süregelen din savaşları ve hatta Pakistan’da geri dönüş yapan çiçek hastalığı bile buna işaret ediyor… Son bir defa ve tam olarak toplumsal uyum, anlaşma ve şifalanma gerçekleşmeden Chiron bu görevi yarıda bırakıp gitmeyecek. Gerçek affetme kavramı, içten gelen sevgi ve anlayış bu yolda atılabilecek en doğru adımlar.

Genel olarak:

İkizler ve Yay bir arada mutlaka eğlenceli, mutlu bir havası olan sosyal bir dönemi müjdelese ve Aslandaki Jüpiter bizi gerçek kendimizi bulmaya çağırarak hepimizi temelden desteklese de diğer etkenleri unutmamalıyız. Sağ ve sol beyin, ya da Yin ve Yang arasındaki denge daha da önem kazanıyor.

Bu haftalarda lütfen hatırlayalım, seçim bize ait! Ya kendimizi ve diğerlerini olduğu gibi kabul edip, sevgimizi özgürce paylaşırız, fikirlerimizi parlak bir şekilde kendimize güvenle sunarız; ya da olabileceklerden korkup deliklere saklanırken yarattığımız kendimize hiç uymayan boğucu deneyimleri yaşarız. Durum bundan ibaret.

Korkacak bir şey yok, gerçek nasıl olsa her zaman ortaya çıkmakta son derece becerikli. Siz size sadık kalın ve yıl sonu şarkınızı harika notalarla bitirin! Ah, unutmadan, Yin/Yang dengesi için meditasyon yapın ve Mor Alev enerjisinin bu ay muhteşem bir etkisi olduğunu hatırlayın!

Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Mor Alev

Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com

10 comments

  1. yazılarını özledim Mor Alev ve hoşgeldin
    yine harika ışığınla aydınlattın teşekkür ederim 🙂

    Beğen

  2. Sevgili Mor Alev cok sukur dondun.Her sabah o kadar alismisim ki mesajlarina.Sevgiler ❤️❤️❤️

    Beğen

  3. Harika , cok teskkurler ! Yine birlikteyiz , ne guzel…Yazilarinizi ozlemistik.Sevgiler
    .

    Beğen

  4. FACE DE PAYLASABILME OLASILIGI ISARETI VAR VE BEN PAYLASTIM.
    UYARINIZDA ISE :TAMAMININ YADA PARCALARININ KOPYALANIP IZINSIZ YAYINLANMASI YASAKTIR YAZIYOR.
    KAFAM KARISTI AYDINLATIN BENI LUTFEN
    ZIRA YAYININIZIN INSANLIGA ULASMASINI ONEMSIYORUM
    SAYGI VE SEVGILERIMLE

    Beğen

    1. Sevgili Ümit, Yazılarımın kes-yapıştır şeklinde ve link, yazar ismi vs olmadan kopyalanmasını engellemek için geçerli o uyarı. Elbette facebook butonuyla paylaşabilirsiniz. Teşekkürler.

      Beğen

Yorumlar kapatıldı.