Arkadaşlar, 12-12 de başlayan enerji akımına dalga, fırtına, vorteks gibi isimler verebilirdim. Ama bence şu anda içinden geçtiğimiz enerjiler bizi bir yere ulaştıran bir koridor gibi ve her nefeste, her saniyede ilerliyoruz. Bu koridorda geriye dönüş yok, yasak olduğu için değil, istemediğimiz için. Koridorun sonundan bize göz kırpan, aydınlık, göz kamaştırıcı alana açılan kapıdan geçmek için sabırsızlanıyoruz. Bazen aceleciliğimiz ve ileride neler olacağı merakımız yüzünden koridorun da bir şeyler sunduğunu göremiyoruz, o zaman sanki yavaşlıyoruz, tökezliyoruz. Sonra, derinlerden gelen kürelerin müziği kulağımıza takılıyor, bu koridorun sunduğu armağanları fark ediyoruz, onları da alıp yola kayar gibi devam ediyoruz. Evet, zihin gözümde herkes kendi enerji koridorunda. Biraz dar olduğu için yanımızda bütün yüklerimizi taşıyamıyoruz. Yükleri salıverdikçe, kalplerimiz hafifliyor, sanki daha uzun boylu, daha esnek, daha akışkan oluyoruz. Koridorun armağanları ise erken yılbaşı hediyeleri gibi. Bizi yine çok farklı bir seneye hazırlıyor.
Blog hamileri global 12-12 meditasyonlarının şimdiye dek yeryüzünde yapılan en etkili global enerji çalışması olduğunu bildiriyor ve hepimize teşekkür ediyorlar. Bu sayede gerçekliğimizi elle tutulur şekilde değiştirmek üzere büyük bir adım attığımızı söylüyorlar. (Global meditasyon başlamadan hemen önce çekilmiş Tayland ayağındaki topluluğun fotoğrafını yanda görebilirsiniz. İlgili bilimsel araştırmanın sonuçlarının gelmesi aylar alacaktır ama öğrenir öğrenmez sizlerle paylaşacağım.)
Galaktik Merkez Haftası
Yaşadığımız ana dönelim, önümüzdeki 7-10 gün Galaktik Merkez Haftası olarak kabul edebileceğimiz harika bir dönem. Güneş 18 Aralık Cuma günü saat tam 17.08 de Galaktik Merkezin bulunduğu açıya ulaşacak yani 26 derece 22 dakika Yay’a. Bu, her sene gerçekleşen çok özel bir zaman. Galaktik merkezle hizalanan güneşin enerjisi sihirli bir hal alır ve bu açıyla bütün bir güneş sisteminde bir harmonik rezonans oluşur. Buna, bütün enerjilerin uyumla hareket ettiği, birbirini tamamladığı, bu güneş sistemindeki tüm varlıkların evrensel benliğini tanıdığı bir dönem diyebilirsiniz. Elbette, buna dünya ve üzerindeki insanoğulları da dâhil!
Çok ilginç bir bilim yazısı beni şu bilgilere yöneltti. Kısa, öz ve bilimsel yerine hepimizin anlayacağı dille iletmeye çalışacağım. Üç farklı uzay uydu teleskobu galaksinin merkezinde genelde sessiz sedasız duran devasa kara delikten bulunduğumuz bölgeye doğru X ışını saçılımında artış görülüyor. Yani, insan diliyle belli aralıklarla bu güneş sistemine galaksinin merkezinden X ışını gönderiliyor. Bu ritme galaksinin nabzı da diyebilirsiniz. On beş yıllık veriyi bir araya getiren astronomlar özellikle son bir yılda bu ritmin on katı hızlandığını görüyorlar. Astronomlar, bu hızlanmanın esrarengiz, ne olduğu anlaşılamayan bir nesnenin 2013 yılında galaksinin merkezine çok yaklaşarak geçmesinden sonra başladığını ancak bu etkinin ne olduğunu henüz bilmediklerini belirtiyorlar. Bu nesnenin ise bir mega bulut tozu arkasına gizlenmiş devasa bir yıldız olması ihtimalinde birleşiyorlar. Şimdi sıkı durun! Galaktik merkez gökyüzünde nerede ve ismi ne? Yay burcunda ve ismi de Sagittarius A* yani binlerce yıl önce hesaplanmış olan dereceler doğru! (Kaynak: http://www.nasa.gov/mission_pages/chandra/milky-way-s-black-hole-shows-signs-of-increased-chatter.html)
Arkadaşlar, hiçbir şey tesadüf değil. Bu galaksi tamamen uyanırken, enerjiler değişiyor. 2012 yılının sonunda dünyamız galaksinin merkezi ile hizalandı ve Kova çağı başladı, 2013 yılında Temmuz, Ağustos ve Kasım aylarındaki üç tetrahedron oluşumuyla büyük değişimin temel kodlarını gördük, kuyruklu yıldız ISON ise seneyi bitirirken bu güneş sistemindeki enerji değişimi için gerekli tohumları bıraktı. Eylül 2014’de ise iki önemli olay oldu: Birincisi, galaktik ekvator düzlemine yükseldik ve ikinci olarak da altın çağı simgeleyen foton kuşağına girdik. 2015 Eylül’de ise yine bilim insanlarının dikkatle incelediği X-Dalgası da denilen fotonik ışın dalgası evrenin merkezinden dünyamıza ulaştı. Henüz emekleme düzeyinde olan bilimimiz genellikle bu olayları izlemede geri kalıyor, bazen de bilgiler halktan saklanıyor. Ancak, benim emin olduğum şey şu, yaşadığımız günler ve yıllar hakkında çok ilginç bilimsel doneler, gözlemlemeler açıklanacak.
Bu kadar büyük enerji değişimlerine birer minicik insanoğlu olarak direnemeyeceğiz ve direnmemeliyiz. Hatta bu değişimi, evren tarafından böyle güzel desteklenen evrimleşmeyi kutlamalıyız. Bunun içinse bu haftaki Galaktik Merkezle hizalanmadan daha güzel bir zaman düşünemiyorum. Bu Haziran ayından beri Süper Galaktik Merkezle Terazide hizalanmamız konusunda yazıyorum, şimdi üzerine Galaktik Merkezle hizalanma da ekleniyor. Çekim gücünün nasıl çalıştığına altı aydır şahit oluyoruz. Bu on gün içinde çekim gücü yasası muazzam bir hızlanma gösterecek. Tam hizalanma yukarıda belirttiğim gibi 18 Aralık günü Güneş 26⁰ Yay 66” deyken gerçekleşecek. Baş melek Michael (Mikail) Celia Fenn aracılığıyla bundan bir gün sonrasını yani 19 Aralık gününü güçlü bir vorteks olarak açıklamış. O yüzden lütfen, lütfen, lütfen iyi şeyler, güzel şeyler, yapıcı ve yaratıcı şeyler düşünün. Enerjinizi yüksek tutun. Bu koridordan faydalanın. İki gün önce yayınlamış olduğum frekans güncellemesi bir tesadüf değildi. Kendinizi “her şey mümkün” enerjisine uyumlayın.
Galaktik Merkezin Sabian sembolü ise “Bir heykeltıraşın vizyonu yavaşça ama kesinlikle beden buluyor”. Bundan daha güzel bir şekilde yaratım (tezahür) gücü anlatılamazdı. Sanırım açıklamaya hiç gerek yok!
22 Aralık Kış Gündönümü
Hizalanmanın hemen ardından kış gündönümünü yaşayacağız. Kış gündönümü gecenin en uzun, gündüzün en kısa olduğu gündür, hemen ertesi günü gündüzlerimiz uzamaya başlar. Bu sadece sembolik bir ışık artışı değildir. Yavaş yavaş, iki ay içinde bizi baharın uyanışına hazırlar gündönümü. Geçen yıl kış gündönümü ve yeni ay birlikte Oğlak’ta gerçekleşmişti. Bu derecenin sembolü “Kabileler topluluğundan güç talep eden Kızılderili Şefi” idi. Bir yılı seçimlerle geçirmiş olmamız ironik, değil mi? Bu sene kış gündönümü doğal olarak yine aynı derecede. Ama ay Boğa burcunda. Öncelikle güç talep eden şef sembolüne bakarsak, bu sembol bizi “yönetim gücü nedir” sorusuna getirir. Bu sorumluluklarla yüklü, önemli bir görevdir. Eğer lider olacaksanız, takip edenlerin esenliği, mutluluğu, koyduğunuz hedeflerin doğru olması ve başarılması size bağlıdır. Eğer bir seçim yapıyorsanız ve lider seçmeniz gerekiyorsa, kendinizin değil bütünün yararını düşünmelisiniz. Önümüzdeki altı ay boyunca nasıl yönetip nasıl yönetilmek istediğimiz konusuna odaklanacağız. Belki de hiç yönetilmemeyi seçeceğiz. İşte Boğa’daki ayın sembolü bu noktada çok ilginç görünüyor. “Güneşli bir pencerede eski bir çantayı havalandıran kadın”. Bana kozmik şaka gibi geldi bu sembol, siz de göreceksiniz:
Duane Rudhyar şöyle açıklamış bu dereceyi: “İnsanoğlunun doğasına dair geleneksel öğretiler gelişim süreci ile ilgili her sorunu “iyi” ve “kötü” arasındaki bir dava olarak görür. Oysa dışarıda iyi ya da kötü yoktur. Bu sembol, asıl sorunun ego ve fiziksel varlıklara bağlılık olduğunu söyler. Zihin bir çanta gibidir, şimdi önce yeni bir pencere açılmalı, çanta artık boşaltılmalı ve havalandırılmalıdır. Anahtar kelime ise arınmadır.” Yani, gücümüzü kullanmak, ya da bir yöneticiye güç vermek için önce son bağımlılıklarımızdan, tutunduğumuz korkulardan, önyargılardan arınmalıyız. Ancak o zaman doğru karar verebiliriz.
Kış gündönümü 22 Aralık Salı sabah saat 06.49 da gerçekleşecek. Ben o saatte doğan güneşi karşılayarak bir meditasyon yapmayı ve gelen ışığı sakince kucaklamayı planlıyorum. Size de bunu öneririm.
Koridor daha bitmedi
25 Aralık günkü dolunay son derece ilginç bir derecede: “Fareyle tartışan kedi” Bu konuda haftaya daha detaylı yazacağım ama bence eski ve sürüncemede kalmış bütün tartışmaları artık kesin bir şekilde bitirmenin vakti gelmiş gibi. O koridorda eski anlaşmazlıkları, inatlaşmaları, öfkeyi bırakmak zorunda kalacağız. Kimin haklı olduğunun hiçbir önemi yok. Önemli olan süreç.
Ve hemen dolunayın ardından çoktandır geri gitmekte olan Uranüs duruyor ve ileri gitmeye başlıyor. Uranüs öyle büyük değişim etkisi olan bir gezegen ki, işte son beş yılda onu iyice tanıdık. Şimşek çakması gibi, hatta yıldırım düşmesi gibi. Bizi olmamız gereken yere ittiren güç. Beklenmedik olaylar, sürprizler, teknolojik gelişim, adım adım ilerleme yerine kuantum sıçraması! Ve şimdi bir süre içe döndükten sonra Uranüs yeniden ileriye zıplıyor. Buna şu gözlerle bakabilirsiniz; Yay geriliyor, geriliyor, geriliyor, nişan alınıyor ve inanılmaz bir hızla ok yaydan fırlıyor. Böylece 26 Aralık sabah saat 05.53 den itibaren gökyüzünde geri giden bir gezegen bile kalmıyor. Bütün gezegenler ileriye atılıyor. Uranüs son derece güçlü ve diğer gezegenleri de onun ileriye dönüşü etkileyecektir. Arkadaşlar, geçen gün havai fişek gösterisinden bahsetmiştim. Bu yıl da aynen öyle son derece hızlı bitecek. Bu hızlı ileriye gidiş 5 Ocak günü öğleden sonra Merkür’ün geri yolculuğunun başlangıcına kadar sürecek.
Peki, koridordaki yolculuk ne zaman bitecek? Bence 26 Aralık günü ile 1 Ocak günü arasında bir yerde tek tek koridordan kendi hızımıza göre geçmiş olacağız. 1-1-2016 ise numerolojide bir 11 günü. Yani 2015 yılında kabul ettiğimiz 11-11 enerjileri o gün tam olarak benliğimize demirlenmiş olacak!
Çok iyi bildiğiniz şeyleri tekrarlayabilir miyim?
Ne düşündüğünüz, nasıl düşündüğünüz, bakış açılarınız çok çok çok önemli! Kalbinizi artık ön plana almanın vakti geldi. Çekim gücü yasası tam olarak, yani artık bekleme süresi iyice kısalmış halde bu 3-4 boyutlu dünyada yürürlüğe giriyor. Unutmayın, her şey mümkün! Denge için her zaman tabiata dönün. Fazlalıkları atın, onlara ihtiyacınız yok. Yolunuza hafif, enerjik, arınmış ve mutlu bir şekilde devam edin. Bakın bakalım, yeni enerjiniz sizlere ne gibi olasılıklar getiriyor.
©Mor Alev 2015
Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek (Öz) Benliğinizle daha yakın bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com
Çok teşekkürler!
BeğenBeğen
Harika !!!
BeğenBeğen
Muhteşem! Alakalı olabilir diye söylüyorum. Son zamanlarda arkadaşımla o kadar çok telepati yapmaya başladık ki (bilinçsiz olarak) şaşırıyorum. Mesela kağıtlar aracılığı ile konuşuyoruz bir bakıyorum içimden geçen cümleyi yazmış. Bir şey söylüyorum tam da onu söyleyecektim diyor. Başkalarıyla da oluyor ama bu arkadaşımla bunu çok yaşıyoruz işte. Bunlar yıllardır başıma geliyordu. Mesela arkadaşınla aynı anda aynı şeyi söylersin. Ama son zamanlarda çok sıklaştı. Bu enerjiler mi yardımcı oldu acaba?
BeğenBeğen
Çok teşekkürler Simge. Sezgilerimiz güçleniyor diye aylardır yazıyorum. şimdi siz de gerçekleştiğini görüyorsunuz. Sevgilerimle
BeğenBeğen
Yorumlarınız müthiş.Koridordan aynen anlattığınız gibi geçiyorum..Teşekkürler..
BeğenBeğen
Sevgilerimle
BeğenBeğen