Bugün sizlerle, seçim/tercih yapma konusu ile ilgili konuşmak istiyoruz. Konuyla ilgili zaten bildiğiniz, ama onları belki yeni bir bakış açısından incelemek isteyebileceğiniz bazı şeylere, bir kez daha işaret etmiş olacağız. Bu da belki sizin, kim ve ne olduğunuzu daha yüksek bir manada anlamanızı sağlayacaktır. Zaten sizinle her konuştuğumuzda, amacımız daima bu olmuştur.
Yaşamınızın her anında, seçim ve tercih yapma durumundasınız. Ne düşüneceğim? Ne yapmalıyım? Nereye gitmeliyim? Bunu nasıl yapabilirim? Bununla ilgili nasıl hissetmeliyim? Bu tür seçimleri, her an yapıyorsunuz.
Bir seçim yaptığınız veya yapmaktan kaçındığınız her seferde, gerçekten her seferde, geleceğin olanaklarında ve olasılıklarında sayısız değişiklikler yapıyorsunuz. Ve biz sadece sizin kendi geleceğinizden bahsetmiyoruz, anlıyor musunuz?
Evrenin, oldukça karmaşık bir motifle örülmüş devasa bir dantel örtü olduğunu düşünün. Etrafında iplikten saçakları olan harika bir masa örtüsü gibi… Şimdi o saçakların birinden incecik bir tutamı tutup çekin. Biraz daha çekin. Ne yaparsanız yapın, o incecik tutamın bir şekilde örtünün her tarafına etki yaptığını (tüm örtüyü çektiğini) gözünüzün önüne getirebiliyor musunuz? İşte sizin yaptığınız her seçim de, aynı zamanda seçmeme kararınız da, her şeyin ve herkesin geleceğini böyle etkiliyor.
Bu demek değildir ki, “belli zamanda belli bir seçim” yapmama kararı, kötü bir şeydir. Bu sadece, o kararı daha bilinçli bir şekilde almak istediğiniz anlamına gelir. Bu sözlerimizden dolayı “Dünya’nın yükünü” omuzlarınızda hissetmeye başlamadan önce, şunu da göz önünde bulundurun deriz. Yeryüzünde aynı anda yedi milyar farklı kararlar alınıyor ve hepsi de bir şeyin sonucuna katkıda bulunuyor (geleceği etkiliyor.)
Arzu ettiğiniz sonuçların gerçekleşmesine gerçekten katkıda bulunduğunuzu (sonucu etkilediğinizi) bilerek seçimlerinizin veya kararlarınızın sorumluluğunu üstlenmek (ona göre seçim yapmak), daha memnuniyet verici sonuçlar doğurmaz mıydı? Kendiniz ve herkes için daha mutlu ve daha yaşanası bir hayat yarattığınızı bilmek, size daha harika bir duygu vermez miydi?
Bu size şimdi çok zor bir işmiş gibi gelebilir. “Aman Tanrım! Şimdi ne yapmalıyım? Seçme hakkımı doğru kullanmalıyım! Her şey buna bağlı! Bunun daha iyi bir yolu olmalı!” diye düşünebilirsiniz.
Evet, bunun dahi iyi bir yolu var. Bütün yükü omuzlanmanıza gerek yok. Aslında hiçbir yükü omuzlanmanıza gerek yok. Gerekli olan sadece, duygularınızın kendi hayatınızı nasıl şekillendirdiğini hatırlamaya yetecek kadar farkında olmanızdır. Hepsi bu! Bu kadarı bile, kolektif yaşama en hayırlı katkıyı sağlayacaktır. Peki, bunu nasıl yapacaksınız?
Dikkatinizin yönünü değiştirin. Bu yaşamınızda öğrendiğiniz üzere “dikkat etmek” demek, bir sonraki adımda neyi nasıl yapacağınızı düşünmek ve anlamaktır. Biz size, takip edilmesi ve uygulanması daha sade ve daha kolay olan, aynı zamanda gerçek Özünüzle (Yüksek Benliğinizle) çok daha yakın temas kurmanızı sağlayan bir “rehber ilke” önereceğiz. “Dikkatinizi, mümkün olan sıklıkta kalbinize yönlendirin!” Peki, bu ne anlama geliyor? Kendinize şu soruları sormanız anlamına geliyor; “Bu şey bana kendimi nasıl hissettiriyor?” “O şey bende nasıl bir duygu yaratacak?” “Bu şeyle ilgili ne hissediyorum?” “Kendimi nasıl daha iyi hissedebilirim?”
Sahip olduğunuz hislerinizin kendilerine özgü bir lisanı vardır. Bu lisan, Yüksek Özünüzün yaşamınızın her anında sizinle konuştuğu dildir. Sizler çok uzun zamandan beri, bu sesi duymazdan gelmeye ve sanki önemsizmiş gibi davranmaya şartlandırıldınız. Ama o sese dikkatinizi vermeye başladığınızda, o zaman onun içinizdeki “sessizliğin sesi” ya da içinizdeki “küçük ses” olarak adlandırılan şey haline geldiğini göreceksiniz. O ses, içinizdeki BEN enerjisidir (Yaratan’ın sesidir.) Ona kulak verin. Ve sadece dinlemekle kalmayın. Duyduğunuz veya hissettiğiniz o ses doğrultusunda davranmanın yollarını bulun.
Şimdi bir dakikalığına, birisinin size defalarca tavsiye almak için geldiğini hayal edelim. Siz de bu kişiye her seferinde, verebildiğiniz en iyi nasihati vermiş olun. Ancak o kişi sürekli, asla sizin tavsiyede bulunmayacağınız şekilde hareket etmiyor olsun. O zaman siz o kişiye, gitgide daha kısa cevaplar vermeye, daha az öğütlerde bulunmaya başlamaz mısınız? Ve belki de en sonunda cevap vermeyi de kesersiniz.
Şimdi de kendinizi, sürekli her düşüncenizi, dileğinizi ve dualarınızı duyan Yüksek Benliğinizin yerine koyun. Yüksek Benliğiniz size her zaman, sizin için en iyisi olduğunu bildiği şeyi öğütledi. Onun kullandığı dil, sizin derin hislerinizdi. Ama siz nadiren, belki de hiç, o doğrultuda hareket etmediniz. Bu durumda hislerinizin gitgide zayıflaması, sizi şaşırtır mıydı? Yoksa “dinleme cihazınızın” sadece frekans ayarı mı bozuktu?
İç sesinizin frekansına uyumlanın. Onun dilini tekrar öğrenin. Böylece, sizin için mümkün olan en etkili ve en önemli değişikliklerden birini yapmış olacaksınız. Bu sizi, yuvanıza götüren yoldur. Bu frekans uyumu, bu dil, bizim sizlerle konuşma yöntemimizdir. Ruhsal varlıkların konuşma yöntemidir. Bu yöntem çok daha fazla geliştirilebilir ama bu şekilde de, her zaman yeterli olacaktır.
Ve şimdi mevzunun etrafında tam bir daire çizerek, tercih konusuna tekrar geri gelmiş bulunuyoruz. Şayet Yüksek Özünüzün sesini dinlemeyi seçerseniz, hayatınızı da değiştirmiş olacaksınız. Bu bizim size vaadimizdir.
Neşeyle kalın. Sevgiyle kalın. İyi günler.
Bu mesaj için Ron Head ve Konsey’e ve çevirisi için Mor Alev Dostuna çok teşekkür ederiz. (https://oraclesandhealers.wordpress.com/)
Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek (Öz) Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Telif Hakkı©2015 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir. Copyright © 2015 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/
benim egom çok yüksek.içimden gelen sesin ego olmadığını nasıl anlarım?çünkü sürekli olumsuz şeyler düşünüyorum.daha doğrusu sorduğum sorulara hep olumsuz cevaplar veriyorum
BeğenBeğen
Sevgili Utku, şu yazı size yardımcı olacaktır. https://moralev.com/2015/01/16/ic-sesimizi-dinlemek-hangisi-ego-hangisi-icimizdeki-bilgelik/ İç sesi dinlemek için her zaman meditasyon öneriyorum. Sol sütundaki meditasyon kategorisine tıklarsanız 10 dakikalık meditasyonlar serisi size yardımcı olabilir. Sevgilerimle
BeğenBeğen
çok teşekkürler
BeğenBeğen
Çok güzel! Teşekkürler…
BeğenBeğen
Merhaba,ben uzun süredir sizi takip ediyorum fakat birşey anlamıyorum ama farkındayım ki güzel şeyler dönüyor etrafımda ve ben bunlardan yararlanmak istiyorum,yazılarınızdan anlama için ne yapmalıyım çok karışık gibi görünüyor sayfanız…
BeğenBeğen
Sevgili Ersal, sanırım kalp gözünüzle okumalısınız. Bu yazı diyor ki; Hepimiz verdiğimiz kararlar ve yaptığımız seçimleri yaşıyoruz. Yani hayatımızı biz yaratıyoruz. Bu seçimler, ne kadar ufak olursa olsun, bütünü etkiliyor. Kalbinizi dinleyin ve onun önderliğinde karar verin. Sevgilerimle
BeğenBeğen
Nasıl güzel, nasıl neşeli bir anlatım bu, bayıldım, bayıldım. Az önce minicik bir çalışma yapmıştım, tüm bolluk ve bereketi, neşe ve sevgiyi kucaklıyor ve diliyordum, bana akan her şeyi tüm dünyaya yayıyorum diye. Muhteşem oldu, tadına doyulmaz oldu.
Yine ve yine çok teşekkürler.
BeğenBeğen
seviyorum ama sevilmiyorum bunu nasıl farkına varabilirim..
BeğenBeğen
Önce kendinizi severseniz yolun yarısından fazlasını aşacağınıza inanıyorum. Sevgilerimle
BeğenBeğen
Seçimlerimiz, seçmediklerimiz. Bizim tercihimiz. Bunun farkında olduğumuzda başkalarını suçlamayı bırakmak, hayatın sorumluluğunu üzerimize almak ve evet benim tercihimdi diyebilme özgürlüğü… Çok teşekkürler Mor Alev…
BeğenBeğen
Ben teşekkür ederim. Sevgilerimle
BeğenBeğen