Bu zamanda bulunduğunuz boyuta devasa bir sevgi akışı var. Yaşamış olduğunuz son birkaç yıl sayılamayacak kadar çok bireyin dünyanızda çok daha iyisi için dualar etmesine sebep oldu. İlahi olan size her zaman kudretli bir sevgi akışı yöneltse de, gerçekliğinizde ne kadarına izin vereceğinize siz karar veriyorsunuz. Şu anda, insanlık şimdiye dek hiç olmadığı kadar çok sevgi istiyor ve aynı zamanda onu kabul etmekle direnmek arasında yalpalıyor.
İşte bu yüzden dünyanızda bu kadar çok karmaşa görüyorsunuz. Bu yüzden bazılarınız böyle büyük bir bitkinlik hissediyor. Hızla akan nehirdeki büyük bir kaya nasıl bir çalkantı ve girdaplar yaratıyorsa, sevgiye direnmek de hayatlarınızda ve dünyanızda çalkantılar ve girdaplar yaratıyor.
Sevgi akışlarıyla aktığınızda, iyi hissedersiniz. Akmadığınızda ise tam tersi. Bu işte bu kadar basittir. Siz sevgiden yapıldınız. Sizi iyi hissettiren şeylere odaklanmadığınızda, sevgiye değişen derecelerde direniyorsunuz. Bu sizi kötü bir insan yapmıyor. Yaptığı tek şey hayat deneyimimizin keyifli olmaması.
Bazı insanların ve şeylerin öfkenizi tetiklediğini biliyoruz, fakat öfkeniz onlara arkanızı dönüp dikkatinizi iyi hissettirene, istediğiniz şeylere çevirmeniz için gürültülü bir işarettir.
Biliyoruz, bir sevdiğini kaybetmek derin bir keder tetikler. O kederin altında yatan sevgiye odaklanmayı deneyin. Sevgi iyi hissettirir. Hasret ise çok kötü. Sevgi akışla yol alır. Hasret ona direnir. Cennetlerdeki sevdiğinizle bağlantıya geçmek istersiniz. Bir ilişkiniz olsun istersiniz. Onların mutluluk ve rahatlığını hissetmek istersiniz. Elbette ki gözyaşlarınıza izin verin fakat dindikleri zaman, mutlu anılara ve henüz hissedemeseniz bile, hatta bunun pek de mümkün olduğuna inanmıyorsanız bile, onların varlıklarına odaklanın. Paylaştığınız ebedi bağ için kalplerinizde yer açın ve bir noktada onlarla yeni ve hatta çok da harika bir halde bağlantıya geçeceğiniz beklentisinde olun. İnsan kederinizi, yasınızı yaşıyorsunuz diye sizi asla kınamayız. Biz, sevdiklerinizle bağlantıya geçeceğiniz sevgi ve neşe-keyif-coşku enerjisini bulmanız için size yumuşakça yardım etmeye çalışırız.
Kötü hisler için dış dünyayı suçlamak çok kolay. Ancak nihayetinde düşüncelerinizin akıntıya karşı (sevgi akışından uzağa) mı, akışla (sevgiyle hizalanarak) ileriye mi gideceğine siz karar veriyorsunuz. Seçim size ait. Dünyanızdaki bütün çılgınlıklara odaklansanız da, iyiyi arasanız da. Nihayetinde sorun odaklı mı çözüm odaklı mı olacağınıza siz karar veriyorsunuz. Sonuç olarak sevgililer, geleceğinizle ilgili mutlu ya da kasvetli hikayeler anlatmak sizin seçiminiz. Acıya ya da iyiye odaklanmak, şu anda iyiyi gözünüzde canlandırmanız çok zor da olsa, size kalmış. Siz seçiyorsunuz. Elinizden gelenin en iyisini yapın… her defasında birazcık daha iyi hissettiren düşünceyle.
Sevgi engelsiz akmak ister, sizi arzuladığınız her şeye yönlendirmek ister. Bastırıldığında, inkar edildiğinde veya görmezden gelindiğinde, bir başka çıkış yolu bulur. Bazen felaketler olduğunda, insanlar tüm fikir ayrılıklarını bir kenara koyarlar ve en önemlisine odaklanırlar. Sevginin akmasına izin verilir. Bazen bastırmış olduğunuz bir duygu yüzeye çıkıverir. Kendinizi o duygudan geçerken bile sevmeyi seçmelisiniz. Bazen bir fiziksel zorluk yaşayabilirsiniz, şifalanmak için öz-kabulü daha önce hiç yapmadığınız kadar çok kucaklamalısınız. Bu zorlu şartlar gerekli değildir ancak sevgi için daha kolay bir çıkış yoluna izin verilmediklerinde oluşurlar.
Örneğin, çoğu fiziksel rahatsızlık tek bir devasa blokajın sonucu olmak yerine, yıllar boyu kendi hislerinizi pek de göze çarpmayan şekillerde inkar etmeniz sonucu oluşur. Bu zamanda bilinçli olarak sevgiyle hizalandığınızda fiziksel rahatsızlıklar çok daha hızlı şifalanmakta. İyi hissetmek nasıl olurdu, işte buna odaklanın. Eğer bunu yapamazsanız, iyi hissettiren herhangi bir şeye odaklanın. Ufak ufak, daha iyi bir his arayarak ilerleyin ve her bulduğunuzda da bunu kutlayın. Bedeniniz nasıl sağlığa ulaşacağını biliyor. Doğru yardım ve bakıma yönlendiriliyorsunuz. Kudretli sevgi akışı hücrelerinizi bilgilendirir ve bedeninizi sürekli olarak dengeye geri getirmek ister. Sevginin harikalarını yaratması için size hoş gelen şeylere odaklanın.
Benzer bir şekilde, eski bir duygu açığa çıktığında, onu kendinizden uzaklaştırmayın veya görmezden gelmeye çalışmayın. O his aracılığıyla kendinizi sevin. Sizi nasıl daha büyük sevgiye yönlendirmeye çalıştığını sorun. “Öfke, beni sevgiye nasıl yöneltiyorsun?” Belki size geçmişte kalmış ve sizi kötü hissettiren bir konuya geri dönmenin öz-sevgi dolu bir seçim olmadığını ve dikkatinizi ne istediğinize yöneltmenin daha iyi bir seçim olduğunu söyler. İleriye odaklandığınızda öfkeniz yatışır. “Üzüntü, bana ne söylemeye çalışıyorsun?” Belki o da size bir şeyin ya da bir kimsenin kaybedilmiş olduğunu veya artık ulaşılamayacağını söylemektedir. Eğer öyleyse, ne istediğinizi düşünmeye teslim olun, o arzunuzun nasıl gerçekleşeceği konusunda hiçbir fikriniz olmasa bile. Cennetlerdeki sevdiğinizle mucizevi bir bağlantınız olduğu düşünmeye teslim olun. Bir önceki başarılı olamamış ilişkinizden çok daha iyisini hayal etmeye teslim olun. Nasıl olacağını bilmeseniz bile istediğiniz o evde yaşadığınızı düşünmeye teslim olun. Zihninizde iyi, mutlu ve özgür hissettiğiniz bir gelecek resmetmeye teslim olun. Tüm dualarınızın yanıtını sadece kendi bildiklerinizle kendiniz vermek zorunda kalsanız gerçekten çok yazık olurdu. Evrenlerin yaratıcısı yardım etmek istiyor. Buna inanın. Buna güvenin.
Düşüncelerinizi o kişiler, şeyler, durumlar ve hepsinden de önemlisi sizi mutlu eden şeylerle hizaladığınızda, yaratımlarınız çok daha hızlı bir şekilde gerçekleşecek. Ve yolunuzda hoş, sihirli etkileşimlerin keyfini yaşayacaksınız. Sorunlarınızı nasıl çözeceğiniz, zorlukların üstesinden nasıl geleceğiniz konularında mücadele etmek, büyük emekler vermek ve elbette büyük stres yaşamak yerine, sevgiye teslim olun. Sizi ne daha hissettiriyor? Onu odak noktanız yapın. Çabalamayı ve çözümün ne olduğunu bulmaya çalışmayı durdurun. Sonucun mutlu olacağı beklentisine girin ve ilhamın, sihrin kendini göstermesini bekleyin. Evrenlerin yaratıcısı gerçekten de en iyisini, herkesi en mutlu edecek çözümü biliyor.
Sevgililer, ölçüsüzce seviliyorsunuz. Devasa kudrette bir sevgi akışı çağrısı yaptınız. Ona teslim olun. Dikkatlerinizi moralinizi bozan düşüncelerden moralleri yükselten düşüncelere çevirme iznini kendinize verin. Siyaset hakkında öfkelenmek yerine tek bir çiçeğin güzelliğini takdir etmeye odaklanmak çok daha iyi, çok daha verimlidir! Huzur ve uyum içinde, iyilik ve şefkat dolu bir dünyayı hayal etmek daha da iyidir. İçme suyunuzun şükranla keyfini çıkarmanız ve böylece en basit haliyle sevgiye uyumlanmanız kuraklık korkusundan çok daha iyidir. Daha da güçlüsü, verimli, yemyeşil su kaynaklarının, göllerin suyla dolduğu beklentisinde olmaktır. Düşüncelerinizi sevgi akışlarına yöneltmek için elinizden ne geliyorsa yapın ve bu çok güçlü akışla taşınmanın muazzam faydalarını yaşayın!
Sizleri çok seviyoruz.
Melekler
Ann Albers’a ve Meleklere bu mesaj için çok teşekkürler. (www.VisionsofHeaven.com)
YEPYENi! “Sabian Hikayem”. Gizeminizin kilidini açın. Kendinizi gerçekleştirin!
En son nöroplastisite yöntemleriyle HAYATINIZI AKIŞA AÇMAK, ALMA-VERME DENGESİNİ KURMAK, KISIR DÖNGÜLERE SON VERMEK ve BOLLUĞA EVET! demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.
Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.
Telif Hakkı©2024 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2024 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/
Mor Alev 
Harika bilgiler içeren bir mesajdı okurkenki hislerimi yazıya dökemeyeceğimi şimdi farkettim ama birçoğumuz aynı hisleri yaşamış olmalıyız.
Aynı zamanda özellikle öfkeyle ilgili olan bölüm çok anlamlıydı benim için ve
“Bu zorlu şartlar gerekli değildir ancak sevgi için daha kolay bir çıkış yoluna izin verilmediklerinde oluşurlar.” bu kısımda pek çok durum için açıklayıcı olarak beynime yer etti
Aslında bu bilgilerin çoğu bende vardı (yıllardır blogdan öğrendiklerim ve kendiliğinden gelen anlayış hissi ile ) ama yine de çok çok iyi hissettirdi tan da geçmişimi düşünmeye dalmışken herşeye kuşbakışı bakıyorken birden elime telefonu alıp direkt bloga bakma isteğiyle ….. Bana o kadar çok şey kattınız ki yıllar boyu pek çok kapı açıldı sayenizde iyi ki varsınız Moralev çok çok sevgiler❤️❤️❤️
BeğenLiked by 3 people
Kucaklamak ve kucaklanmaya niyet ettim Allah rızası için 👌🙏❤️😘
BeğenLiked by 2 people
Çok teşekkür ederim. Yazıda analttığın duygulardayım. Bunun için çok emek verdik şimdi kabul etmek zamanı.
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Mor Alev, her yazında Yaradanın bizi nasıl sevdiğini anlatıyorsun ya, bunu duymak gerçekten harika. Çünkü bazen duyamıyoruz hatta tam tersi minvalde yazılar da okuyoruz. Elimden geldiğinde astrolojiye yıllarını vermiş insanları takip edip yazılarını okuyorum ancak bu beni bazen çıkmaza sokuyor. Geçtiğimiz günlerde kendi doğum haritamda ay düğümüm ile jüpiterimin ve marsımın kare açı yaptığını ve bunun ne anlama gelebileceğine dair bir yazı okudum. Aman Allahım! Geçmiş yaşamda Tanrı’ya inanmadığım için bugunki hayatımda Tanrı’nın bana destek olmayacağından, şansımın bu yüzden yaver gitmeyeceğinden tut da daha zikretmek istemediğim neler neler yazılmış. Haritalarımızdaki kötücül açılar elbette ders almamız için varlar. Ama Tanrı’nın beni sevmemesi, destek olmaması gibi bir şey olabilir mi? Sonra durdum düşündüm. Senin yazıların aklıma geldi. Açtım tekrar okudum. Yaradan tabi ki bizi seviyor ve sevdiği için yarattı. İyi ki varsın. İyi ki!
BeğenBeğen
Sevgili Yağmur, defalarca yazdım ama şu paylaşımımda Steven Forrest çok güzel anlatıyor: https://moralev.com/2021/03/22/eyvah-gerileyen-gezegenlerim-var/ Kötücül açı yoktur, yoktur, yoktur. Bu kadar. Doğum haritasındaki kare açı çok büyük bir potansiyeli işaret eder. Ders vermek, sınava tabi tutmak… Bunlar bile eski enerji. Tanrı’nın sevgisi mutlaktır! Sevmemesi, başkalarını kayırması diye bir şey de asla ve asla yoktur. O nasıl ayrımcı olabilir? İşte bundan yola çıkalım. Tek gerçek bu çünkü. Buna değindiğiniz için çok teşekkür ederim. Bazen tekrarlanması gerekiyor. Sevgilerimle
BeğenBeğen
Sevgili Mor Alev
Uzun zamandan beri sayfayı ziyaret etmiyordum. Bugün gelen bildirimi görünce bakmak istedim. Şu an duygularımı ifade edecek söz bulamıyorum. eş zamanlılık bu olsa gerek.
Günlerdir içime doğan hüzün, umutsuzluk ki umutsuzluğu sevmem, iyi değildim. hatta kaç gündür dünyadaki görevim bir an evvel bitsin de yuvama döneyim diyordum. 2021 çok zorlu geçti. Babam vefat etti. 2 kedimiz melek oldu. kayıplar, hastalıklar, dünya dertleri, ekonomik kriz derken biz de güç kalmadı. mutlu olmaya zorlarken buluyorum kendimi, akış da kal desem de kendime, her şeyin tekamülümüz için olduğu bilincin de olsam da gene de her zaman ayakta kalamıyoruz. Hayat şartları zorluyor herkesi.
Bugün de öyle bir anda bildirim geldi ki; İyi ki açmışım, bakmışım diyorum şimdi. İçime umut çiçekleri serpildi yazıyı okuyunca, gözlerimden yaşlar süzüldü okurken, çok çok yoğun duygular içindeyim şu an.
Yazıyı bir kez daha okuyacağım. Bugün de ışığım oldunuz.
Size, Ann Albers’a ve Meleklere bu mesaj için çok teşekkür ederim. Sevgiyle selamlarımı gönderiyorum.
BeğenLiked by 2 people
Ah Mor Alev.. Öyle sıkışmıştım ki.. Hep istediğim gibi bir aşk yaşarken bir anda bir sürü anlaşmazlıkla severek yolumu ayırmak zorunda kaldım.. Çünkü kendimi daha çok sevmem gerektiğini öğretti bana hayat. Ama keşke demekten de çok korkuyordum. Bu yazı bana her şeyin olması gerektiği gibi olduğunu, İlahi olan tarafından sevildiğimi hatırlattı. Vardır bir hayır derler ya.. Bunu hatırlattı. Hafifledi yüreğim. Teşekkür ederim bir kez daha..
BeğenLiked by 2 people
Çok çok iyi geldi. Sizi okumayı seviyorum.
İlle de sevgiyle.
Teşekkür ediyorum Moralev.
BeğenLiked by 2 people
Moralim yükseldi,sabah nasıl daha çok severim diye düşünürken bulmuştum kendimi ve cebap sizden geldi.İyi ki varsınız sizi seviyorum.💐🧿💐
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili mor alev
Tüm duygularımın düşüncelerimin ve hareketlerimin sorumluluğunu almayı öğrendim, yaratıma soktuğum olayların sorumluluğu tamamen bana ait derken son günlerde popüler olan aile dizimi tartışmaları biraz kafamı karıştırdı tüm sorumluluğun bana ait olmadığı düşüncesi, geçmiş kuşakların yaşanmışlıklarının etkisinde olduğumu düşünmek gücüm elimden alınmış gibi hissettiriyor konu hakkındaki yorumun benim için çok değerli… Teşekkür ederim
BeğenBeğen
Sevgili Sevgi, çok çeşitli şifa modaliteleri var. Eğer bir modalite herkese uysaydı diğerleri olmazdı. Ben de herhangi bir yöntem hakkında yorum yapmayı uygun bulmuyorum çünkü hepsinin birilerine faydası var. Çok şükür büyük bir çeşitlilik halindeyiz. Ancak bu gibi çalışmaların belli bir farkındalığın gelişmesine yardımcı olduklarını biliyoruz. Elbette moderatörün ve gruptaki diğer arkadaşların da büyük önemi var. Farkındalık geliştiğinde sorun veya güçlü yön olarak gördüğünüz parçalarınızla ne yapacaksınız? İşte önemli olan budur. Bilinçli farkındalığımıza yükseleni çözebiliriz. Diğer bir deyişle, bir şeyi anlamak bize güç verir.
Belki şöyle düşünmek gücünüzü yeniden elinize almanıza yardım eder: Ataların yaşadıkları DNA’nıza yazılmış, değiştirilemez değildir. Kaldı ki fiziksel DNA’da bile değişiklikler yapabildiğimiz bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Fakat tarihin üzerimizdeki etkisi aslında daha basit, daha geçicidir. Yani bir katilin çocuğu da katil olmak zorunda değildir, değil mi? Düşünün, diyelim ki birisinin büyük-büyük dedesi inanılmaz zorluklar yaşadı, aç kaldı, parasız kaldı, yokluk bilincinin en diplerinde gezindi. Bu sırada onun da bir çocuğu var ve o da bu yokluğu yaşıyor, babasının karamsarlığını, değersizlik hislerini, güçsüzlüğünü benimsiyor. Çünkü çocuklar ebeveynlerini taklit ederek öğrenir. Formatif yıllar dediğimiz tam da budur. Bir gün o da baba oluyor ve onun yokluk alışkanlıkları, özgüven eksikliği kendi çocukları tarafından taklit ediliyor. Zaman içinde kuşaktan kuşağa geçen bir alışkanlık görüyoruz. Adı üzerinde bu bir alışkanlıktır. Belki büyük-büyük dededen yüz yıl sonraki kuşak bu çemberi ufak tefek kırmıştır, belki de eksikleri görüp, bilinçli olarak kendini bu döngüden tamamen kurtarmıştır. Biz buna evrimleşme diyoruz. Döngüler kırılmak için vardır. Yani siz kendi anne babanınızın hayatını yaşayıp yaşamama konusunda özgür iradeye ve güce sahipsiniz. Yani şimdi bir farkındalık edindiniz. “Etki” ise siz izin verdiğiniz sürece var. Bu hikayelere çok fazla aklını takmak, sürekli tekrarlamak ise ilerlemeyi geciktirebilir. Ben sorunları sürekli deşip kendimize çukurlar kazmaktansa, belli bir anlayış edinmenin ardından çözüm odaklı olmayı tercih ederim. Umarım anlatabilmişimdir. Sevgilerle
BeğenLiked by 1 kişi
“Etki” ise siz izin verdiğiniz sürece var… Tam olarak bu kısımda kafa karışıklığı yaşadım hatırlattığınız için teşekkürler açık büfeden kendime uygun şifa yöntemlerini seçerek döngüleri kırmaya devam:) Yaşamın kullanma kılavuzu oldunuz benim için iyi ki varsınız
BeğenLiked by 2 people
Güzel moralev,demek ki senin yazılarını hep sabırsızlıkla bekleyen tek ben değilmişim . Sen ne yazarsan biz okuruz ve severiz..❤️♥️❤️
BeğenLiked by 1 kişi