Arkturus Grup Mesajı: Görünenin Ardındaki

Galaxy Night Campfire Artist UnknownHoş Geldiniz Sevgili Okuyucular.

Siz, uyanmış olanlar, hızla yeni farkındalık seviyelerine doğru değişiyorsunuz, bu sırada daha önceden gerçeğin farkında olmayan veya gerçekle ilgilenmeyen diğerleri de herkesin hayatını etkileyen evrensel inançları incelemekle daha fazla ilgilenmeye başlıyorlar.

Kim ve ne olduğunu halihazırda bilen sizler, yolda öncülük yapıyorsunuz. Siz, daha fazlasına hazır olup da tam olarak ne aradıklarının farkında olmayanlar için ışık oluyorsunuz. İç yönlendirmeniz bunu desteklemiyorsa, aktif olarak protestolara katılmaya veya dış hareketlerde bulunmaya ihtiyacınız yoktur. Yol gösterenler olarak göreviniz tüm zamanlarda gerçeğin Işığını tutmak ve Işığınızı deneyimlediğiniz veya farkındalığınıza giren her duruma taşımaktır.

Uyanmış bilincin Işığı, bilinçli düşünce olmadan otomatikman içeriye akar ve her sözcüğe, her davranışa eşlik eden sevgi formuna dönüşür. Bu, bir köpeği sevmek veya bir başkasına rahatlatıcı sözcükler söylemek gibi çok basit bir davranış olabilir. Fakat sıklıkla, ihtilaf ve uyumsuzlukları gözlemlerken veya onların tam ortasındayken, gerçeğe sessizce şahit olmaktır.

Artık üç boyutlu çatışma ve uyumsuzluklara aktif olarak katılımcı olmaya ihtiyacınız yoktur. Haberler veya dedikoduları yoğun bir şekilde dinlemekten ya da seyretmekten kaçının. Ne olduğunun farkında olun ancak kendinizi bunların içine daldırmaktan kaçının. Bilinci olumsuzlukla ve sorunlarla beslediğinizde, onların enerjisine uyum sağlamaktasınızdır ve bu da yargı, negatif eleştiri ve üç boyutlu sistemin diğer yaratımları halinde gerçeğiniz haline dönüşür – yani arındırmaya çalışmış olduğunuz tüm o şeylere.

Her şey enerjidir çünkü sadece TEK enerji vardır, ve enerjik açıdan kendinizi neyle uyumlarsanız onu otomatikman kendinize çekersiniz çünkü her şey BİRlikteliği, TEK haline gelmeyi ister – çekim gücü yasası. Yüksek seviyede ruhani bilince ulaşmış olanlar, hayatlarının giderek tüm seviyelerde daha ahenkli olmaya başladığını gözlemler. Çünkü onların BİRliktelik bilinci otomatikman, uyum, denge, emniyet, bolluk ve bütünlük, vs. ifade etmeye başlar, zira BİRlik bütün bunları içeriğinde bulundurur.

Ancak, sıklıkla şöyle olur; bir kişi BİRlik bilincini kabul etmeyi ve ulaşmayı seçer fakat o BİRliğe ait İlahi niteliklerden bir ya da birkaçını hariç tutar. Örneğin; “Ben her şekilde tam ve bütünüm ama asla yeterince param olmaz.” Hatırlayın, bilinç her zaman kendini ifade eder ve yanılsamalı bir düşünce bireyin bilincinin bir parçası olduğu sürece yaratıma girmeye devam edecektir.

Ulaşılmış İlahi ahenk ve bütünlük dış dünyada olağan ve pratik hallerde yaratıma girecektir. Örneğin; İhtiyaç duyulan bir hizmet için gazetede ya da ilan tahtasında belli bir ilana çekilmek ya da bir arkadaşınızın bir işyeri ya da ürünü tavsiye etmesi ve bunun düşündüğünüz bir proje için mükemmel olması gibi. Sezgilerinizin sizi yönlendirmesine izin verirseniz, bütünlük ve ahenk bilinciniz doğru avukatı, doğru doktoru, tesisatçıyı, vs., sizinle uyumlu olan birey ve hizmetleri size çekecektir.

Zihin, evrimleşmiş bilinç halini bir kişinin anlayabileceği şekillerde pratik gündelik formlara çevirir. Ruhani yaşam çok pratiktir, her zaman iyi veya kötü olarak gerçekleşen zıtlık ve ayrılık yaratımlarıyla yaşamaktan çok daha pratik.

Bizler şimdi vicdan azabı, pişmanlık hakkında konuşmak istiyoruz. Vicdan azabı, geçmiş bir davranışa ya da davranışlara bağlı olarak kendini olumsuz yargılamaktır. Bu, o davranışların yapıldığı zamana nazaran farklı ve sıklıkla biraz daha yüksek bir farkındalığa sahip olunan bir bakış açısından doğru yapılır. Pişmanlık, ayrılık inancı enerjileriyle yaratılmış bir illüzyondur ve asla herhangi bir bireyin gerçeğini yansıtmamıştır, yansıtamayacaktır.

Pek çoklarınız yüksek farkındalığın ışığında hayatlarınızı yeniden incelerken pişmanlık ve suçluluk deneyimliyorsunuz. Her hareket ve karar o anda sahip olunan bilinç seviyesini yansıtır. Bilin lütfen, geçmişte yapmış olduğunuz herhangi bir şey şimdi size vicdan azabı veriyorsa, sadece önceki bilinç halinizi yansıtmaktadır. Eğer bunun ötesine evrimleşmediyseniz, o davranışı sorgulamazdınız bile, doğru olduğunu düşünürdünüz.

Artık uygun olmayan düşük titreşimdeki enerjilerin arındırılması, evrimleşmenin bir parçasıdır. Yüksek frekanslardaki Işık,  hücresel hafızada hala daha aktif kalan eski enerjileri açığa çıkarır ve onların bir ya da daha fazla seviyede yüzeye çıkmasını sağlar (fiziksel, duygusal, zihinsel veya ruhani). Bu sayede, belli bir eski olumsuz davranışın altında yatan inancın farkına varırsınız. Bu içgörüyü o inancı incelemek, gerçekle değiştirmek, salıvermek ve daha fazla suçluluk ve vicdan azabına kendini kaptırmadan hayatta ilerlemek için kullanın. Arınma süreci böyle çalışır.

Birey sadece ulaşmış olduğu bilinç seviyesinden doğru yaşayabilir. Pek çokları evrimleşmiş bilinç haline sahipmiş gibi yapsalar da, er ya da geç gerçek kendini ifade edecek ve açığa çıkacaktır. Bunun bir örneği, kendini ruhani gelişime ve sevgiye hizmet edermiş gibi tanıtan organizasyonlardaki bireyler tarafından kadın ve çocukların yaygın psikolojik, cinsel ve fiziksel istismarıdır.

Vicdan azabı kişinin başarısız olduğu, affedilemez bir şey yaptığı ve bundan dolayı sevilmeye layık olmadığı inancını yansıtır. Şiddet içeren şekilde davrananların ardındaki itici güç bilinçli veya bilinçsiz olarak, sevilebilir olmadığına olan inançtır. Bu inancın enerjik titreşimi farkında olmadan hücresel hafızada bir hayattan diğerine taşınır, ta ki arınma gerçekleşene kadar.

Pişmanlık, bireyi mutluluk veya sevgiye layık olmadıkları inancına kilitleyebilir. Ve herkes yaratıcı olduğu için, bu yanılsamalı inancı güçlendiren durumlar ve şartlar yaratırlar. Zorlukları ve duygusal ıstırabı kabul ederler, hatta bunu özellikle ararlar çünkü bunu hak ettiklerine inanırlar.

Pek çokları kendilerine olan nefretlerini başkalarına yansıtırken bunu rahatlama aracı olarak kullanırlar – “Onlara ne kadar güçlü olduğumu göstereceğim. Onların bana karşı saygı (korku) duymalarını sağlayacağım.” Diğerleri, iç acılarını ve yoğun ayrılık hislerini bastırmak için uyuşturucu, ilaç veya alkol kullanırlar. Ruh her zaman BİRliği arar ancak, çoğunluk henüz bunu anlamamaktadır.

Bu bilinç hali, enerjik açıdan beslendikçe sürecek olan üç boyutlu deneyimlerin yer aldığı bir kısır döngü oluşturur. Hapishanelerde ve dışarıda özdeğeri geliştiren programlar, şiddet suçları işlemiş olan pek çoklarının kırık kalplerini şifalandırmaya başlamıştır. Mükemmel bir örnek, sevgi ve eğitime ihtiyaç duyan evsiz köpekleri mahkumlarla eşleştiren hapishane programlarıdır. Ortaya çıkan ortaklık sıklıkla bir hükümlünün ilk defa sevgiyi hissettiği veya ifade ettiği durumlardır.

Eğer suçluluk duygusu yüzeye çıkarsa, hatırlayın her bireyin rehberleri, öğretmenleri vardır ve kişiler ne deneyimleyeceklerini, ne öğreneceklerini yazdıkları bir hayat kontratıyla dünyaya gelirler. Davranışlarınız bir karmik veya öğrenme sürecinin parçası olmuş olabilir ve her iki kişiye de hizmet ediyor olabilir. Olumsuz geçmiş davranışlarınız asla diğer kişinin gerçekliğini incitmez veya etkilemez, ama sizi etkiler.

Gündelik seviyede, o kişi isterse perdenin bu ya da diğer tarafında olsun, ondan özür dileyebilirsiniz. Işık yollayın ve bilinçli olarak kendiniz de dahil olmak üzere ilgili tüm kişilerin içindeki İlahiliği onaylayın ve onların Işığını görün. Sezgisel olarak yönlendirilmenize izin verin, eğer bir hareket gerekiyorsa bunu sezgileriniz bildirecektir. Dış seviyede hiçbir şey yapmaya ihtiyacınız olmadığını ama içeride oldukça fazla şey yapmanıza gerek olduğunu bulabilirsiniz.

Kendini sevmeyi öğrenmek, kendinin KENDİ (BENLİK) olduğunu bilmekten geçer. Kendini BİR olandan ayrı tutarak BİRlik bilincine ulaşmak mümkün değildir. Eğer kişinin inanç sistemi temelini, sevilebilmek veya kabul edilebilmek için bireyin nasıl görünmesi, nasıl davranması gerektiği konularındaki üç boyutlu kavramlardan alıyorsa, kendinden nefret etmek çok kolaydır. Bu, uzun süre önce ötesine geçmiş olduğunuz eski programlamadır. İzin verin arkada kalan tüm tortular da olduğu hiçliğin içinde çözülüp gitsin.

Yeryüzünde üç boyutlu enerjide ruhani evrimleşmeyi seçmek, zorlu ancak yoğun bir şekilde değerli bir süreçtir. Gerçekte hiçbir kazanın, tesadüfün, hatanın ya da kurbanın olmadığını anlamaya başlayın, özellikle bu güçlü enerjik yükseliş zamanında. Gördüğünüz, duyduğunuz, tattığınız, dokunduğunuz, kokladığınız her şeyin temelinde yatan ruhani fikirleri tanıyın, onaylayın ve takdir edin.

Görünenin ardındakini de görmeyi böyle öğrenirsiniz. Bundan dolayı siz bu zamanda yeryüzünde olmayı seçtiniz ve bu izin size verildi.

Sevgi, saygı ve takdirle

Bizler Arkturuslular grubuyuz.

06/10/2019

Marilyn Raffaele ve aracılık ettiği Arkturuslulara çok teşekkürler. (onenessofall.com)


Bu değişim döneminde, “Büyük Resme” ve yükseliş sürecindeki rolünüze dair daha fazla anlayış sahibi olmak, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin.

2019’da YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.

2019 Haziran’da YENİ! SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.


Telif Hakkı©2019 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2019 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/

19 comments

  1. Muhteşem bir yazı. Çevirip bize ulaştırdığınız için çok teşekkürler. Ellerinize sağlik. VARolun.

    Liked by 2 people

  2. Arkturuslular sizi seviyorum🌸Mor Alev ve aracı olan herkese teşekkürler🙏🏾Daima Sevgi ve Işıkla..

    Liked by 3 people

  3. Evet.. Bu zamanda olmayı seçmişim. Kabul etmem gerek. Çok teşekkür ederim bu yazıyı ilettiğiniz için. Her zamanki gibi zamanlama muhteşem…

    Liked by 3 people

  4. “Ruhani yaşam çok pratiktir”… inanmakta ve kabullenmekte en çok zorlandığım konulardan biri – fiziksel yaşamın, ruhsal varoluş kadar önemli ve ikisinin ayrılmaz bir bütün olduğu gerçeği. Teşekkürler sevgili Mor Alev

    Liked by 2 people

    1. Acikcasi intiharın esigindeyim. Ust üste yasadigim travmalar ve kayiplar gundelik yasama adaptasyonumu zorlastiriyor. Bu yazi yarali kalbime bir avuc su serpti. Allah razi olsun.

      Liked by 1 kişi

  5. Peki bu geçiş döneminde gerçeklik algısını yitirenler için ne önerirsiniz ? Bazen hissizmişim gibi geliyor. Etrafımda olan biteni anlamlandıramıyorum.Çok yorgun ve bitiğim.

    Liked by 1 kişi

  6. Sevgili Mor Alev ve Sevgili arkadaslar,
    Bir kac zamandir kalbimi kurcalayan bir soruyu sizin goruslerinizi de almak icin sormak istiyorum. Bunun en baslangici neden ve nasil oldu, yani dualite, ve kendini ‘bize kotu, zulum’ gibi gelen konularla deneyimlemenin baslangici nedir ve nedendir?

    Suandaki yasam kontratlari deneyimler ve tekamul olgularini, OLma halinin en basina, dunya gezegeni ve 3. boyut planinda deneyimlemeye geciste tam oturtamiyorum. Bi birlik binbir surete donusurken neden ve nasil karma basladi, neydi ve nedendi o ilk hareket / ilk secim / dualitenin ilk baslangici?

    Ne kadar ugrasirsam ugrasayim, ne kadar yanilsama oldugunu bilirsem bileyim, bu yanilsama, bu sahne ilk ne zaman ‘zulum’ ve ‘aci’yi secti? Adem ve Havva metaforundaki gibi, ya da diger hikayelerde, bir canlinin bir canliya ilk zarar verisi nedendi?

    Goruslerinizi paylasabilirseniz cok sevinirim, simdiden cok tesekkur ederim.

    Beğen

    1. Sevgili Bilge, ben sizin zihninizin yoğun çalışmalarına hayranım. Arada sırada yazıyorsunuz ama hep içinde ilginç şeyler oluyor, bizi de düşündürüyor. Siz aslında adına “ilk günah” denilen (the original sin) şeyi soruyorsunuz. 🙂 Binlerce yıldır bunu tartışan teologlar, filozoflar var. Onlar bir sonuca ulaşamadılar. Ben size şahsi görüşümü iletebilirim sadece, ben ilk 3 boyutlu deneyime odaklanmıyorum. Aslında üçüncü boyuta pek odaklanmıyorum, çünkü odaklandığımız şey büyür. Beni bir şekilde ilgilendirmiyor ama bu siz yanlış şeye odaklanıyorsunuz anlamına gelmez. Sadece durum benim için böyle. Bir taraftan da nasılsa gereken tüm bilgiler akıyor diye de düşünüyorum. Yani bu bilgiye, “nasıl düştüğümüze” dair bilgi ihtiyacımız olursa eğer gelecektir. Yoksa gelmeyecektir. Ayrıca, boyut değiştirdiğimizde yine “nasılsa” bunu yeniden hatırlayacağız. Ama çok başka bir bakış açısından. Şöyle düşünelim, birden bire beşinci boyut olamadığımız gibi, birden bire üçüncü boyut da olmadık. Yükseliş süreci hemen hemen 150 yıldır sürüyor. 1987 deki Harmonic Convergence ile hızlandı, 2012 de keskin bir viraj döndük, 2020 bambaşka bir hız katacak bu sürece ama yine de insan bakış açısıyla oldukça uzun bir süreç. Yani üçe düşüş de yüzlerce yıl sürmüş olabilir. İlk günah önemli mi? Belki bizim 2012 ye verdiğimiz önem gibi. Bir gün unutulacak. Bilmiyorum. Size cevabınızı vermeyecek ama hoşunuza gidebilecek bir kitap önermek istiyorum. Secret History of The World – Jonathan Black. Bir felsefe profesörü tarafından yazılmış, benim başucu kitaplarımdan biridir. Zihniniz ona bayılacak, bundan eminim! Ancak, burada da eklemek isterim, blog yükselişe odaklanmaya devam edecek, düşüşe değil. Sevgilerle.

      Beğen

      1. Ne kadar icten ne kadar guzel yazmissiniz, cok tesekkur ederim sevgili Mor Alev,
        Evet, cok hakli bir noktaya deginmissiniz: tam zihne ait olmayan bilis ve kavrayis hallerini illa zihin ile ve onu dindirecek sekilde aciklamaya calisiyorum zaman zaman:) Oysaki soru kendi icinde katman katman zihnin farkindalik seviyelerini iceriyor dolayisi ile aslinda “philosophizing on the level of mind is an endless game and it will never be satisfied.”

        Her yazinizi okuyorum, istisnasiz her gun sitenize goz atiyorum, hep buralardayim, okyanuslar asiri saat dilimlerinde olsak da:)

        Koooocaman sevgiler ve tesekkurler!

        Liked by 1 kişi

  7. Ne enteresandır ki geçmişte yaptığım bir hatanın vicdan azabını duyuyorum. Yaşadığım sağlık sıkıntımın da bu suçluluk duygusundan kaynaklı olduğunun farkında değildim. Şimdi kendimi affetmeyi, yaratımımı değiştirip sağlığıma yeniden kavuşmayı seçiyorum. Çok teşekkürler.

    Liked by 1 kişi

  8. ‘ Sezgilerinizin sizi yönlendirmesine izin verirseniz, bütünlük ve ahenk bilinciniz doğru avukatı, doğru doktoru, tesisatçıyı, vs., sizinle uyumlu olan birey ve hizmetleri size çekecektir.’ şaka gibi, dün bir avukat ile görüştüm ve bana atılan bir iftira için, sanıyorum kolektif bütüne hizmet bu olsa gerek, bu iftirayı bana atan kişiyi affediyorum ama bu davayı açacağım, işaretler bu yönde, yine zamanlaması muhteşem bir yazı, bu hafta zor geçiyor ama moralev lütfen yazılarınıza mesajlara devam edin, sevgi ve ışık olsun…herkese selamlar ve muhteşem bir 10.10 günü diliyorum

    Liked by 1 kişi

  9. Yazınız için her zaman ki gibi çok teşekkürler Mor Alev. Ben Arkturuslular dahil mesajları ile yardımcı olmaya çalışan tüm varlıklara ve kanallık yapanlara da kalpten teşekkür ediyorum. Mesajlar artık çok yalın ve net. Üstü kapalı , efsanevi veya mecazi değil. Bu beni çok mutlu ediyor.

    Liked by 1 kişi

Yorumlar kapatıldı.