Sevgili Dostlar, karşılaştığım çok sayıda insana meditasyon alışkanlıklarını sorduğumda mahcup bir şekilde birkaç sefer denediklerini ama belki de beceremediklerini söylüyorlar, sonra da neden bir meditasyon alışkanlıkları olamadığı konusunda bir sürü bahane sayıyorlar. Öncelikle, utanmaya sıkılmaya gerek yok. Ben meditasyon müfettişi değilim. Hepimiz insanız ve kendimize iyi gelecek şeyleri yapmakta zorlanıyoruz, spor alışkanlığı, sağlıklı beslenme ya da özveriyi sonsuza dek bırakmak gibi…
Ama konuya geri dönersek, ben de bu arkadaşlara burada geçmişte yazmış olduğum bazı eski yazıları öneriyorum, meditasyonun belli bir şekilde olmak zorunda olmadığını, her zaman sonsuzluk denizinde yüzmemiz gerekmediğini ve olanı kabul ettiğimizde çok daha rahat bir şekilde meditasyon yaptığımızı söylüyorum.
Meditasyon bizi bize yakınlaştırıyor. Meditasyon kendimizi ve evreni tanımamızı kolaylaştırıyor. Meditasyonun sağlığımıza, bedenimize bilimsel olarak kanıtlanmış olumlu etkileri var. Meditasyon bir insanın kendisi ve çevresi için yapabileceği en faydalı şeylerden biri. Hatta bence su içmek, beslenmek kadar elzem! (Meditasyonun konusunda daha önce yayınlamış olduğum yazılarıma buradan ulaşabilirsiniz.)
Fakat, meditasyon konusunda gerçekçi olmayan beklentiler, enerji çalışmalarını meditasyon sanmak, meditasyonun çok karmaşık bir süreçmiş gibi tanıtılması, hatta sessizlikle içeriye odaklandığında kendi ruhunda ve benliğinde ne gibi düşünce ve duyguları bulacağından korkmak, bu sakin ve sessiz, şifalandırıcı, tazeleyici anlardan kaçışa neden oluyor.
Bazen bir makale ya da kitap görürüm… “Benim yazmam gerekeni yazmış!” derim. “Aklımdan geçenleri okumuş ve daha önce davranmış!” Tabii, böyle durumlarda insanın önce keşke ben yazsaydım dediği de oluyor, sonra da aslında hepimizin aynı kozmik bilince bağlı olduğu gerçeği saniyeler içinde gelip bizi buluyor. Kimin yazdığının ne önemi var? Yeter ki kaynağı, bu emeği vereni paylaşalım, dürüstçe onurlandıralım ve yalan söylemeyelim! İlham alalım ama bizimmiş gibi yapmayalım.
Aşağıda, Roger Gabriel tarafından bundan birkaç yıl önce Chopra Center internet sitesinde yayınlanmış olan bir makaleyi paylaşıyorum. Gabriel, pek çoğunuzun bana yazdığı, şikâyet ettiği ve hatta suçluluk duyduğu bu konuyu işliyor. Çok güzel öneriler de veriyor. Okuyalım:
Meditasyon Sırasındaki Huzursuzluk ve Sabırsızlığı Yönetmek
“Bir sürü düşünce geliyor”, “hareketsiz duramıyorum”, ”ne zaman bitecek?”, “doğru yapıyor muyum?”, “hiçbir şey olmuyor”. Meditasyonunuz sırasında böyle düşünceleriniz oldu mu?
Yalnız değilsiniz. Bunlar meditasyonla ilgili en fazla şikâyet edilen şeyler. Meditasyona yeni başlayanlar olarak, hepimiz bu kaygılara sahiptik ve hatta yıllar sonra hala daha bir şekilde ortaya çıkabiliyorlar. Fakat lütfen pes etmeyin. Gerçekte bunlar iyi deneyimler.
Huzursuzluk ve Sabırsızlığı Anlamak
Huzursuzluk ve sabırsızlığı yönetmenin ilk adımı hisleri anlamaktan geçer. Meditasyon sırasında deneyimleyebileceğiniz üç temel deneyim vardır.
- Uykuya dalmak
- Aklınıza sürekli birşeylerin gelmesi ve huzursuz hissetmek
- Düşünceler arasındaki boşluğa kayarak kendini sessizlik ve sonsuz olasılıklar alanında bulmak
Meditasyon bir saflaştırma işlemidir. Zihin ve beden derin seviyelerde dinlenir ve böylece gerginlikler, yorgunluklar ve toksinler salınabilir. Bu da zihin ve bedenin aktivitesini yükseltir. Bütün bunlar da düşüncelerin oluşmasına veya rahatsız hislere sebep olabilir.
Özünüz, gerçekte olduğunuz kişi, hayatın size sunduğu saçmalıklarla katman katman kaplanmıştır. Meditasyon, o katmanları soyarak içinizde yatan görkemli benliğinizi açığa çıkarma işlemidir. Yani, meditasyonu aksatırmış gibi görünen bu şeylerden şikâyet edebilirsiniz ama onlar aslında iyi bir şey olduğuna dair işaretlerdir. Rahibe Teresa’nın da dediği gibi, “Huzursuzluk, içinizdeki güzel enerji kaynağının sadece yüzey seviyesindeki halidir.”
Bununla beraber, lütfen hatırlayın, zihnin yüzey seviyesinde, yapay bir şekilde düşünceler düşünebilirsiniz fakat aynı zamanda çok daha derin ve rafine seviyelerde de düşünmektesinizdir. Sadece meditasyon sırasında aklınıza bir şeylerin gelmesi, pek de rahatlama halinde olmadığınız anlamına gelmez. Önemli olan, düşünceler düşündüğünüzü anladığınızda dikkatinizi yeniden meditasyon odağınıza çevirmenizdir, örneğin nefesinize veya mantranıza.
Bu, doğru meditasyondur. Düşüncelere devam etmeyi seçmek, meditasyon bağlamında zamanı boşa harcamaktır.
Yaşantınızın Yansıması Olarak Meditasyon
Meditasyon deneyiminiz sıklıkla yaşantınızın bir yansımasıdır. Eğer aşırı yorgunsanız veya gece yeterince kaliteli bir dinlenme yaşayamıyorsanız, meditasyon sırasında uyuya kalabilirsiniz. Eğer hayatınız karmakarışık ve meşgulse, meditasyonunuz da huzursuz ve çalkantılı olabilir. Meditasyon çok daha mutlu ve uyumlu bir yaşam yaratmanıza yardımcı olur. Ancak, hayat tarzınızı dengelemek için bilinçli adımlar atmanız aynı zamanda meditasyon deneyiminizi de destekleyecektir.
Tosbağa ve tavşan hikayesini hatırlar mısınız? Çoğumuz hayatlarımızı tavşan gibi yaşıyoruz, oradan oraya tüm yönlere koşturuyoruz, çok şeyi aynı anda yapıyoruz, kendi akıl karışıklığımızın sisinde kayboluyoruz. Ve bu sırada tosbağanın tutarlı, ölçülü hali yarışı kazanıyor. Size sanki “zamanınınız kalmıyormuş” gibi gelse de, önünüzde sonsuzluk var. Yavaşlayın!
Meditasyonunuz sırasında huzursuzluk ve sabırsızlığı yönetmek için aşağıdaki önerileri deneyin:
1. Meditasyon deneyiminizi analiz ederek zaman harcamayın. Yukarıda değindiğimiz gibi meditasyon bir saflaştırma işlemidir. Meditasyon sırasındaki bazı düşünceler, hisler ve duygular çöpün atılması olabilir. Yani, eğer çöp kamyonu gelmeden kendi çöpünü eşeleyip ne attığına bakmayı seven birisi değilseniz, meditasyon deneyiminizi çözümlemeye çalışarak zamanı boşa harcamayın. İster günlük gerçekliğiniz hakkında olağan düşünceler de olsa, çok güzel resimler de görseniz, meleklerin müziğini de duysanız veya Deepak Chopra’nın yerel olmayan gerçeklikle ilgili konuşmasını dinleseniz de, bunlar önemli değildir. Meditasyonun amacı hayatınızı zenginleştirmektir. Meditasyon sırasındaki deneyimleriniz neyse odur. Önemli olan, meditasyon deneyimlerinizin sonucunda günlük hayatınızda keyfini çıkarmaya başladığınız farkındalık değişimidir.
2. Meditasyondan önce bir-iki dakikanızı hazırlığa ayırın. Bu, rahatsızlıkları asgariye indirecektir. Her yerde meditasyon yapabilirsiniz fakat sessiz bir yer bulmanız daha fazla tercih edilir. Evdeyseniz telefonu kapatın, çocukları, evcil hayvanları bir başka odaya götürün ve evin diğer sakinlerinden sizi bir süre rahatsız etmemelerini isteyin.
3. Sabah meditasyonunuzdan önce bilgisayar veya telefonunuzun sizi baştan çıkarmasına kanmayın. Günün aktivitelerinin sizi biraz daha beklemesine izin verin. Yoksa meditasyonunuz aklınızdan yazdığınız e-maillerle, cevapladığınız mesajlarla dolacaktır.
4. Meditasyonunuzdan önce yumuşak esneme hareketleri yapmaya çalışın. Böylece kasılma veya krampları önlemiş olursunuz ve daha rahat oturursunuz.
5. Birkaç derin nefes alın. Nefes alırken hem bedeninizin nasıl hissettiğinin farkına varın, hem de düşünce ve duygularınızda neler olduğuna bakın. Nefesi verirken, bulunduğunuz anda sizi ilgilendirmeyen her şeyi bırakın. Meditasyondan sonra o konuya yeniden bakabilirsiniz ama gereksiz dikkat dağıtıcı şeyleri bir tarafa bırakmaya çalışın.
6. Basit bir merkezlenme çalışmasıyla, fiziksel bedeninizi enerji alanınızla hizalayın.
- Oturarak veya ayakta, bir eliniz göbek seviyesinde, parmaklar yukarıyı işaret eder halde, avuç içe bakar şekilde
- Diğer kolu dümdüz başınızın üzerine uzatın, parmaklar yukarıyı işaret eder şekilde ve avuç içe bakar şekilde
- Dolu bir nefes alın ve bırakırken nefesi, avuçlarınızı kalp çakranız seviyesinde birleştirin.
- Üç defa tekrarlayın ve eğer isterseniz elleri de sıra ile değiştirebilirsiniz.
7. Alternatif burun delikleriyle soluyarak meditasyona hazırlanın. Öğleden sonra, günlük aktivitelerin sonunda zihin ve bedenin sakinleşmesi için meditasyondan önce ekstra birkaç dakika ayırmak sıklıkla çok faydalı olur. Biraz esneme hareketleri, mümkünse tabii, ve hatta 10-15 dakikalık bir kestirme (Kestirmek modern toplumun kayıp keyiflerinden biridir) veya 2-3 dakikalık alternatif burun delikleriyle soluma bulunduğunuz ana geri dönmeniz için çok iyi yollardır.
- Sağ elinizi kullanarak başparmağınızla sağ burun deliğini tıkayın. Soldan yavaşça nefes verin. Soldan nefes alın.
- Baş parmağı çekin ve yüzük ya da küçük parmakla sol burun deliğini tıkayın ve sağ burun deliğinden nefes verin. Nefes alın.
- Böyle değiştirerek nefes alıp verin. Bu çaba istemeyen, sürekli soluk akışını kontrollü duruşlara yer vermeden yapın. İzin verin nefes kendi hızı ve ritminde devam etsin.
8. Bir alışkanlık yaratmaya kararlı olun. Meditasyon işleminin kendisi çabasız ve rahat olmalıdır fakat, alışkanlık konusunda biraz disiplin uygulamak da yardımcı olabilir. Başlamadan önce ne kadar süre meditasyon yapmak istediğiniz konusunda karar verin, deneyimleriniz ne olursa olsun o sürede kararlı olun.
Hayatınızda ilke defa meditasyon yapmaya eğilim gösterdiğinizde bunu bir sebepten yaptınız. Meditasyon önünde sonunda bu amacı tatmin edecektir ve hayallerinizin çok ötesinde hazineleri de açığa çıkaracaktır. Deneyimlerinizi planın bir parçası olarak kabul etmeyi öğrenin. Şu anda sahip olmanız gerektiğini düşündüğünüz şey için gerçekten istediğiniz şeyi kurban etmeyin. Tüm gelenekler sabrın bir erdem olduğunu anlatır ve nihayetinde sabrın ödülü sabırdır.
***
Yani sevgili Bilge Baykuşlar, başlıktaki soruya şimdi cevap verirsek, meditasyon nasıl olmalı diye bir soru anlamsızdır! Çok farklı deneyimler yaşayabilirsiniz. Meditasyon sırasında olması gerekenler diye bir beklentiniz varsa, salın gitsin!
Hepimizin dingin, sağduyulu, huzurlu olmaya ihtiyacı var. Kendimizi daha iyi tanımaya ve otomatik tepkilerimizi ehlileştirmeye ihtiyacımız var. Önümüzdeki enerji öyle değişiklikler getiriyor ki (evet, yine 2020 ve ötesinden bahsediyorum) dünyamızın aklı başında, paniklemeyen, şefkat ve saygı prensiplerinden şaşmayan insanlara ihtiyacı var. Bunun için pek çok yöntem bulabilirsiniz ancak en basiti, en pratiği ve gerçekte en ucuzu derhal meditasyona başlamaktır.
Daha önce meditasyon yapmış ama hayata kapılıp bırakanlar, geri dönün lütfen. Daha önce hiç denememiş olanlar, bir deneyin. Arada sırada meditasyon yapanlar, bunu bir alışkanlık haline getirin. Dişlerinizi nasıl fırçalayıp temizliyorsanız, zihinlerimiz ve duygularımızı da temizlemek artık hayatın önemli parçası haline geldi.
Bunun için telefonlarda uygulamalar var, videolar var, kitaplar, kurslar var. Örneğin yukarıda çevirisini verdiğim yazı chopra.com’da yayınlandı. Roger Gabriel’in rehberliğini kendi internet sitesinde de bulabilirsiniz. (rogergabriel.com). Bunun dışında, Dan Harris’in %10 Daha Mutlu kitabı çok sevdiğim biraz da komik bir meditasyon hikayesidir ama aynı zamanda neden meditasyon yaptığımız, nasıl yardımcı olduğu konusunda da çok aydınlatıcıdır. Jon Kabat-Zinn farkındalık meditasyonlarında müthiş yardımcı bir öğretmendir. Ve daha pek çokları da var. Eğer meditasyon yolunu seçmek istiyorsanız yardımcı olacak oldukça fazla kaynak bulabilirsiniz.
Bu platformda tüm yazılar başlığı altında meditasyon kategorisine tıklayabilir, çeşitli yöntem ve bilgilere ulaşabilirsiniz.
Veya 10 dakikalık meditasyonlar için Yeşim’in Şifa Evi’ne de gidebilirsiniz ya da YouTube kanalına abone olabilirsiniz. (yesiminsifaevi.com) Aşağıda bu hafta sonu denemeniz için Yeşim’in Şifa Evi’nden bir huzur meditasyonu paylaşıyorum.
Meditasyonun tek bir yolu yok. Zihninizin huzursuzlanması da normal, aklınıza meditasyon sırasında komik, saçma, sinir edici veya üzücü bir sürü şey gelebilir. Kaşıntı tutabilir, kıpır kıpır kıpırdanabilirsiniz. Olsun. Yeniden dikkatinizi alın ve meditasyona yöneltin. İşte bu kadar. Bilin ki arınıyorsunuz. Ve meditasyon yapması gerekeni yapıyor!
Umarım aşağıdaki on dakikalık meditasyonu bu hafta sonu kendinize biraz vakit ayırıp denersiniz. Meditasyon nasıl geçerse geçsin, o on dakikayı boşa harcamamış olacağınızı biliyorum. Sizin de bilmenizi diliyorum.
Hepinize harika, huzurlu ve dinlendirici bir hafta sonu diliyorum.
Bu dönemde ruhunuzun potansiyelini bütünüyle anlamak, hayata nasıl geçirebileceğinizi öğrenmek, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
2019’da YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın.
2019 Haziran’da YENİ! SAĞLIKLI KİLOYA ULAŞMAK ve bedeninizle barışmak için Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu ile Sağlıklı Zayıflama yönteminden faydalanmak için buraya tıklayınız.
Mor Alev 
Teşekkürler bu diğer tüm paylaşımlar için… 🙏😘
BeğenLiked by 1 kişi
Nasıl güzel bir ruhsunuz siz…. Bu platformdaki herkes, kanallık yapan tüm ruhlar kozmik ailemsiniz iyiki varsınız sizleri seviyorum… En çok da seni Mor Alev kalbimden sevgi minnet ve şükran akıyor sana…
BeğenLiked by 1 kişi
tşk ederim. uzun zmndan sonra çok iyi hissettiren bir meditasyon yaşadım.
BeğenLiked by 1 kişi
Merhaba☺️
Istedigim seyler olsun diye çok dua ediyorum ve birgün istedigim o sey bana geliyor ya da karsima çikiyor ve ben onu almasini bilmiyorum. Acaba daha zamani mi gelmadi yoksa ben mi almayi bilmiyorum !! Cevaplamanizi diliyorum !!
BeğenBeğen
Sevgili Aysel, size geleni reddettiğinize göre bunun sebeplerini salıvermeniz faydalı olacaktır. Bu soruyu kendinize sorun: Neden bana gelen lütufları kabul etmiyorum? Gelen korku ve inançları tek tek arındırın. Ana menüdeki salıverme yöntemlerinden herhangi birini kullanabilirsiniz. Zaman konusuna gelince, çizgisel zaman yok. Yani zamanı doğru değil diye bir kavram yok. Enerjinizin hazır olmaması diye bir şey var. Bu da arınma çalışmalarıyla yardımcı olabileceğiniz bir konu. Sevgilerle
BeğenBeğen
Tesekkür ederim ☺️
BeğenLiked by 1 kişi
Bugün bir grup ile birlikte Deepak Chopra’nın 21 günlük bolluk ve bereket çalışmasına başladık ve şu an sizin paylaştığınız bu yazıda bunun karşıma çıkmasının tesadüf olduğunu düşünmüyorum. Ruhuma dokunan yazılarınız için önce size sonra da bizi yücelten tüm ruhlara teşekkür ediyorum🙏🏻
BeğenLiked by 1 kişi
dinlediğimiz müzikten kuş seslerine dek, bir tabloya bakmaktan gökyüzüne bakmaya dek, tüm renkler ve biçimler, belirli olan şeyler ve biz sürekli bu belirli olan şeylere bağlı kaldıkça yaratıcılığımız körelir, etki-tepki sonucunda nötr kalmak zorlaşır, hareketlilik sonucu dinginleşmek ise imkansız hale gelir. bize içinde bulunduğumuz an, daha önce düşünemeyeceğimiz şeyleri yaşatır; hiçbir yargının olmaması bizi nötr kılar ve hareketsizlik ya da yavaşlık dinginleştirir. bu durumda dış dünyadaki olumsuzluklardan uzaklaşmak için meditasyon iyi bir yol. meditasyon sonucu tek beklentimiz sessizliği, yokluğu deneyimlemek olmalı, ki o an O’nunla olduğumuz andır ve bilgi o anın içinde bulunur. çünkü bilgi, tekrar gözleri açıp dünyaya dönünce, dış dünyanın tüm hareketliliğine karşın, hareketsizliği deneyimlemiş olmaktır. dualitenin/zıtlığın iki ucunun da bilgisini edinmiş insanın, etrafını saran madde yerine yeni bir şeyi keşfetmesi ile kendisine dayatılan illüzyondan çıkmasıdır. edinilen bu bakış açısı süreklilik kazandıkça aşırı uçlar dengelenir; maddiyata yönelik istek hafifler ve sadeleşmeye gideriz, ani duygu değişimleri hafifler ve sakin kalırız, kötülüğün maddiyata yönelik bir güç mücadelesi olduğunu idrak eder ve iyiliğe yöneliriz, kısacası çalışmalarımız bizi hizada tutar. bu yüzden ruhsal gelişim sürecinde bizi ilerleten bir deneyim. ben meditasyonun bana kattıklarını ancak ondan ayrıldığım bir süreçte anlayabildim, “bu yaptığım çalışmaların bana katkısı ne oldu?” düşüncesi “en uygun zamanda geri dönmeliyim” düşüncesine dönüşmüştü 🙂
BeğenLiked by 3 people
Ben de uzun bir süre spiritüellikle uğraşıp adam akıllı meditasyon yapmayan biriydim. Hatırlıyorum internette ya da kitaplarda yazan meditasyon tekniklerini ve kendime öğretmeye zorladığım zamanları, sabah akşam alışkanlık haline getirmeye çalıştığımı. Meditasyon çok doldurulmuş bir kelime. Herkesin bir meditasyon yorumu oluyor. Bana kalırsa meditasyon sadece bir hal, durum. Ne olduğunu bildiğinizde sadece bir bakış, iyi hissediş bile meditasyon. Hatta öyle ki bir yerden sonra sanki meditasyonunuz günlük yaşantınızda alttan alttan akıyor. Dikkatinizi verdiğinizde yoğunlaşan bir hal alıyor.
BeğenLiked by 2 people
Sevgili Okan, evet. Meditasyonu alışkanlık haline getirdikten sonra farkındalığımızda büyük değişiklikler oluyor. Ve dediğiniz gibi altta akmaya devam ediyor. Sevgilerle
BeğenBeğen