2019 Wesak Dolunayı – Mor Alev Gökyüzü ile Yükseliş Raporu

“Ya Şimdi Ya da Hiç!”

“Değişim Rüzgarları”

“Güç Sorumlulukla Gelir”

Anastasiia SoloviovaSevgili Bilge Baykuşlar, 5-5 kapısı-Hıdırellez-Beltane’nın yeni ayla bir araya gelerek oluşturduğu enerji fırtınasına karşı ipek şapkamıza sarınmış ilerliyoruz. İki haftası geçti, iki hafta daha var. Yarı yoldayız. (Hatırlamak isterseniz şu anda geçerli olan yeni ay enerjilerinin bağlantısı burada)

Bayramla birlikte bir resital başlayacak (bir sonraki yeni ay İkizler ‘de, Sabian sembolü “Büyük müzisyen piyanosunda”)  Peki, bu muazzam konsere doğru yola çıktınız, ipek şapkanızı taktınız, dışarısı pek de dostane bir havaya sahip değil ve yanınızda her şeyi götüremezsiniz, bir şeyler üzerinizden sıyrılacak, uçup gidecek, siz nasıl hissediyorsunuz? Mücadele? Güvenle atılan adımlar? Korku? Savrulmamaya çalışırken bulduğuna tutunmak? Ne olursa olsun, ben yolumdayım ve ilerleyeceğim diyen bir kararlılık?

Yukarıda gördüğünüz gibi Akrep’te gerçekleşen bu dolunay üç başlık taşıyor. Birinin ilhamı bir Çin atasözünden geliyor:

“Değişim rüzgarları estiğinde, bazıları duvarlar, bazılarıysa yel değirmenleri inşa eder”

Bu dolunayın yıldız oyuncularına bakalım isterseniz:

Plüton bu dolunayın ve Akrep’in yöneticisi, dolunayla üçgen açıda. Çifte Plüton etkisi var ve biliyorsunuz, Plüton tek bir şey ister: SİZİ DEĞİŞTİRMEK.

Karşıda Boğa’da Merkür ve Güneş var. Akrep, sonbahardır, Boğa ise ilkbahar. Merkür bir aracıdır. Merkür, Akrep’te herhangi bir gökyüzü elementiyle açıya girdiğinde ise Zodyak’ın kâhini, kanalı, medyumu haline gelir. Mesaj iletilmelidir. Daha önce görmediklerimizi, duymadıklarımızı “bilmemize” yardım eder. Eğer baharda (Boğa) filizleniyorsak, tohumun nerede ve nasıl atıldığını bilmeliyiz, ne olduğunu anlamalıyız (2018 Akrep yeni ayı). Merkür, bu dolunayda karanlıklarda tutulanı ifşa ediyor. Ve biz de duygularımızı, düşünce ve yargılarımızı ifade etmek istiyoruz. Diğerleri de size gerçek duygularını açmak istiyor. Yani öyle bir dürtü var ki: Ya şimdi ya da hiç!

medussaMedussa’nın Başı, sabit yıldız Algol ise güneş ve Merkür’le, dolunayın tam karşısında. Çok güçlü bir sabit yıldız. Ve bize dokunduğunda Medusa gibi yenilmez, yıkılmaz hissedebiliriz. Ama efsaneye göre Medussa’nın başının bir tarafı zehirli, diğer tarafı ise şifalı: Güç, sorumlulukla gelir. Gücümüzle yıkım ya da şifa yaratabiliriz.

Karanlığınızın, gölgelerinizin farkında olduğumuzda onlar üzerimizdeki gücünü kaybeder. Bunları tanımaktan bir kutsal bilgelik doğar, daha şefkatli insanlar haline geliriz. Biliriz ki, herkes o anda elinden gelenin en iyisini yapmaktadır. Algol, bu dolunayda sizi en büyük korkunuzla yüzleştirebilir, en karanlık tarafınız. Ve en büyük karanlığımıza dokunduğumuzda ruhumuzun doğrusuna da dokunmuşuzdur. Gerçek, her zaman şifadır.

Bütün bunlar olurken, Venüs de Uranüs’le yani babasıyla Boğa’da buluşuyor. Venüs, evinde, Boğa’da. Buluşmanın Sabian sembolü ise “Gökkuşağının dibindeki bir çömlek altın” Çok ilginç! Her zaman ama her zaman Uranüs bir kırılma noktasını anlatır, bir şeyleri anlarız, bir şeyler açığa çıkar, bir şeyler bizi uyandırır ve olan o şey, HAYAT DEĞİŞTİRİCİDİR. Hiç düşünmediğimiz bir şey hayatımızı tepetaklak edebilir ve en sonunda o kırılma noktasına, anlayışa ulaştığımızda nasıl da gözümüzün önündeki o şeye daha önce kör olduğumuzu merak ederiz. Buluşmanın Sabian sembolü bize en sonunda gelecek olan bir ödülü anlatıyor. Renklerinizi soldurmayın, kendinize sadık kalın ve uyanışla gelen ödül sizin!

Bir taraftan Plüton, bir taraftan Uranüs dokunduğunda (ya da vurduğunda 🙂 ), o şeyi görmezden gelmek, ruhunuzun amacını, arzularını inkâr etmek imkansızdır. Değişmemek imkansızdır! Alışmış olduğunuz gibi yaşamak dayanılmaz hale gelebilir. İçten dışa bir akış başlar, hem de böyle dolunaylarda, Algol’le, Uranüs’le bu akış önüne geçilmez bir tsunami, turbo hızla ilerleyen bir roket, önüne geçilmez bir devrim haline gelir.

Yani, içimizdeki aciliyet hissi “ya şimdi ya da hiç!” diyor, yaşadığımız dönem, maddi, manevi, özel ve toplumsal “değişim rüzgarlarıyla” dövülüyor, gölgeleri gördüğümüzde ışığı da buluşumuz büyük güç ve “gücün sorumlulukla geldiğini” bildiriyor. Arkadaşlar, bu dolunay dev bir gümüş tepsinin dünyaya bir uyanış gongu görevi yapmasından başka bir şey değil. Hayatın her alanında gongun titreşimini duymamak elde değil! Uyanmalıyız. Çevre, iklim değişimi, genel sağlık, barış, istikrar, huzur, verimlilik, ilişkiler… “Üzerinize düşeni yapın, sorumluluk size ait” diyen bu gong bize kendini bir son uyarı gibi hissettiriyor.

Yuvaya dönmek istiyoruz, koşulsuz sevildiğimizi bildiğimiz o rahat yere ve gözleri kapamak, gardını düşürmek… Biraz dinlenmek…

“Peri padişahı, ülkesine yaklaşıyor”

Dolunayın Sabian sembolü son sözü söylüyor. Çok yakınsınız. Hem de çok. Yuva sizi bekliyor. Ama yolumuzu hatırlamalıyız. Bilmediğimizi düşündüğümüz ama garip bir şekilde tanıdık olan o yolu. Her birimiz kendi alanımızın sultanları/padişahlarıyız.

Burada bir uyarı da var, kurtarıcı beklemeyin, yuvaya yaklaşan ve her şeyi değiştirecek olan, hayatınıza huzuru ve bolluğu getirecek olan sizsiniz. Artık bir kişinin bir kurtarıcı rolüyle gelip toplumları ya da kişileri battığı çamurdan çıkarmasının beklendiği zamanlar geçti. Gurular, beyaz atlı prensler, hükümdarlar zamanı bitti. Sizi ne yeni bir aşık, ne yeni bir lider, ne yeni bir öğretmen tek başına kurtaracak. Siz, sizi kurtarırken, toplumlar da kendilerine çeki düzen verecek ve böylece yeni dünya kurulacak. Bir anlamda yuvamızı biz yaratıyoruz. Oturup beklemeyin. Dualar bir yere kadar iyidir ama duanın sonunda gelen İlahi cevabı kaçırdığımızda hiçbir işe yaramazlar. Ve o cevap bizi içten gelen bir harekete yönlendirir. O çağrıya cevap verdiğimizde, üzerimize düşeni yaptığımızda hayatımız hiçbir peri masalının anlatamayacağı kadar verimli, güvenli, rahat ve neşe-keyif-coşku dolu olabilir!

Wesak

Ve biliyorsunuz, bu mistik Boğa sezonunda geleneksel olarak Buddha’nın doğuşu ve aydınlanması kutlanır. Efsaneye göre Buddha, Yeshua ve Sanat Kumara Himalayalar’da buluşur. Bu müthiş bir enerji girişi, büyük bir aydınlanma şansıdır. Akrep dolunayında tanıdığımız tüm yükselmiş ustaların bir araya geldiği bir enerji sarmalı oluşur. Bu arınma, uyanış enerjisi izin veren herkesi arındırmaya, aydınlatmaya, şifalandırmaya, geliştirmeye açıktır. Bu dolunayda birliktelik bilincinin nasıl bir his olduğunu deneyimleyebilirsiniz, yargısız olmayı, diğerlerini artık hayatınızda olanlardan dolayı suçlamamayı, hatta adına cennet dediğimiz ve kurmakta olduğumuz gelecek dünyayı…  Ulaşmak istediğimiz ama bir türlü yolunu bulamadığımız muazzam miktardaki bilgi ve bilgelik kalplerimize akar. Bir süreliğine Wesak enerjisi ile kalbimizi açtığımızda anlarız. Hayatımızın anlamı, dünyadaki yaşamın anlamı, yaşamış olduklarımız ve yaşayacaklarımız, bambaşka bir ışıkla aydınlanır. Ve görüyorsunuz, bu dolunayın Sabian sembolü Wesak enerjisi ile de uyumlu.

Anahtar terim: İZİN VERDİĞİNİZDE. Yani kontrol ve güç bizde. İzin verdiğimizde Wesak insan yaşamlarımızı sonsuza dek ve görünür şekilde değiştirecektir. Bizi yuvaya taşıyacak bilgilerle donatacaktır. (Wesak meditasyonunun bağlantısı burada)

Shift in conciousness

Özetle

Bu dolunayda güç konusu tekrar tekrar karşımıza çıkıyor ve ayrılmaz parçası sorumluluk. Sorumluluğu aldığımız anda güçleniyoruz. Ve gücü kabul ettiğimiz anda sorumluluk sahibi oluyoruz. Gücünüz zehir mi, şifa mı getirecek? Gücünüzü nasıl ve neye kullanıyorsunuz? Yuvaya hangi yollardan dönmeyi planlıyorsunuz? Küresel değişime katkınız nedir? Yani bu dünya için, insanlık için ne yapıyorsunuz?

Bu dolunay aynı zamanda 19 Mayıs’ın 100. yıl dönümüne rast geliyor. Sabian sembolü yine isabetiyle konuşuyor! Ülkesine dönen peri padişahının mucizesini kelimesi kelimesine hem de yakın tarihte yaşamış bir ülkenin bireyleri olarak şimdi siz yuvaya çağrılıyorsunuz. O zaman tekrar soralım; Siz bu ülke için, yuvanız dediğiniz alan için ne yapıyorsunuz?

Bilge Baykuşlar, daha değinmediğim bir sürü enerji var. Örneğin son on günde gücü ve sıklığı yükselen solar patlamalar, jeo-manyetik fırtınalarla dövülüyoruz. Schumann Rezonansı rekor üzerine rekor kırıyor. Dünya toplumları değişim kazanını kaynatıyor. Bu, herhangi bir mayıs ayı değil, bu herhangi bir sene değil. Bu, diğer bütün Boğa sezonlarından farklı.

İki hafta sonra buluşacağımız o güzel konsere doğru fırtınada yol alırken, karanlığımızla göz göze geliyoruz, yolda beklenmedik olaylar, sürprizlerle karşılaşıyoruz, kişisel değişimin toplumsal gelişimle el ele yürüdüğünü anlıyoruz. Kolektif sizden, benden ayrı değil. Gong çaldı. Ya şimdi ya da hiç! Uyanacağınız bilgileri ve değişimi merak ediyor musunuz?

©Mor Alev 2019


Bu dönemde ruhunuzun potansiyelini bütünüyle anlamak, hayata nasıl geçirebileceğinizi öğrenmek, Yüksek Benliğiniz ve Ruh Ekibinizle daha yakın bağlantıda yaşamak üzere, Yüksek Benliğiniz (Yaratan Benliğiniz, Öz-Benliğiniz, İçinizdeki Işık) yönetiminde Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

2019’da YENİ! En son nöroplastisite yöntemleriyle hayatınızı akışa açmak, alma-verme dengesini kurmak, kısır döngüleri sona erdirmek ve bolluğa “evet!” demek için “Dönüşümsel Akış ve Bolluk Metodu” bağlantısına tıklayın veya moralev@outlook.com adresine yazın.


Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında yasal işlem yapılır. http://moralev.com

13 comments

  1. Her şey çok hızlı gelişiyor..
    (Bir derin nefes)
    Gerek küresel gerek bireysel dönüşümler bir yazınızdaki gibi hallaç pamuğu gibi silkeliyor..
    Bu hızda düşmemek adına akışa güvenip kabule geçip sürekli sürekli kendimle çalışıyorum.
    Şu sıralar kalbimize, nefesimize ve kendimize yönelik çalışmalar çok iyi geliyor..
    Her şey çok güzel olacak mottosu bir marş gibi dilimizde.
    Öyle de oldu.🍀
    Huzur, merhamet, sevgi, şefkat sarsın bizi ❤️
    Teşekkürler Mor Alev Teşekkürler İnsanlığa katkıda bulunan tüm aracılar ❤️

    Liked by 3 people

  2. Peki doğru dua nasıl edilmeli sevgili Mor alev? Yani demem oki ediyoruz ama kullandığımız cümleler nasıl olmalı ve özel bir an saati varmıdır? Seviler ❣️🙋🏻‍♀️🍀🌺

    Beğen

    1. Sevgili Serswed, dua duadır. İçinizden gelen doğrudur. Bu sizin İlahi olanla özel ve özgün bağlantınızdır. Bu yazıda dua etmenin doğru veya yanlışı hakkında bir şey söylenmiyor zaten. Ama duadan sonra gelen bilgilere, ilhama, çözüm fırsatlarına hiç dikkat etmediğimiz, oturup kendi zihnimizde büyük ihtimalle de ego temelli yarattığımız senaryoya uygun gelişmeler beklediğimizi söylüyorum ve tabii ki bu sırada çok daha iyisini kaçırıyoruz. Buraya yaşamaya, olmaya ve yapmaya geldik. Yani, doğru söz vs yok, sizin doğrunuz doğrudur ve özeldir. Ancak dua etmeye vakit ayırdığımız kadar, gelen cevabı dinlemeye ve görmeye, sonra da uygulamaya zaman ve önem versek, inanın çok farklı bir dünyada yaşıyor olurduk. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Sevgilerimle

      Beğen

  3. Sonsuz tesekkurler Mor Alev 💜 gokyuzu raporlarini cok seviyorum, senin y.benliginin sesi nese getiriyor, kalbimi piril piril hissettiriyor. Bilgine, yorumlayisina da buyuk saygi ve minnet duyuyorum. Cok ama cok guzelsin!

    Bu arada degisim ruzgarlari ve firtina da oyle bi yol aliyorum ki sanki her sabah uyandigimda baska biriyim. Cesaret edip boganin getirdigi ek,bic,ayikla, temizle enerjisine cok icten niyet etmistim, beni asagi ceken dualitede tutan ne varsa kopup gitsin diye. Firtina ihtiyacim olmayan herseyi surukleyip kopariyor benden,beni ozgurlestiriyor ve bu ozgurlesmeyle kolektif katkimi ne yonde yapmam gerektigini bulmama da yardim edicek eminim🙏 kendi adima kararlilikla ilerliyorum. dunyadaki hizli degisimi de saskinlikla takip ediyorum,iyice hissedilir duzeye geldi. Cilgin bi hizda uyandigini dusunuyorum insanligin. Her sey cok guzel olacak! Sevgiler.

    Liked by 3 people

Yorumlar kapatıldı.