Sevgili Dostlarımız, Sizleri çok seviyoruz.
Her defasında nefesinizi vermeden önce, onu almalısınız. Ve her nefes alıştan önce de veriş gelir. Verdiğinizde alırsınız. Aldığınızda verirsiniz. Her harcamanızda ya onu biriktirmişsinizdir ya da ödeyebilmek için biriktireceksinizdir.
İlahi olanın devasa ve ihtişamlı Varlığındaki her şeyde dolaşım olmalıdır. Sizin ve evrenin sağlıklı olması için enerji size, sizin içinize ve sizden de dışarıya akmalıdır.
Enerji akışı saplanıp kaldığında yorgun veya rahatsız hissedersiniz. Ruhani enerji aktığında ise hem fiziksel olarak sınırsız, hem de neşe-keyif-coşku içinde hissedersiniz. Tüm zamanlarda asla bitmeyen ve sürekli devam eden enerji kaynağına erişiminiz vardır. Yorgun hissetmek zorunda değilsiniz. Acı hissetmek zorunda değilsiniz. Ancak, pek çoklarınıza enerjinizi akışta tutmanız öğretilmedi.
Örneğin, insanların hislerini bastırma eğilimi vardır. Bedeniniz elinden geldiğince enerjiyi tutmaya çalışır, bir pil gibi. Ancak böyle olunca da bastırılmış duygularla “fazlasıyla şarj olur”, dış dünyadan aynı enerjiyi çekmeye başlar. Ve çok çabuk aynen statik elektrik yüklenmiş gibi, çok çeşitli enerjiler üzerinize yapışmaya başlar. O hisler için sağlıklı bir çıkış yolu bulur bulmaz, enerji yine harekete geçmiştir ve size “yapışan” her şey akışla yıkanıp gider.
“Vermenin almaktan daha iyi” olduğuna dair de bir inanç var. Gerçekte bu ikisini ayıramazsınız. Verdiğinizde, neşe-keyif-coşku, tatmin ve alıcının almasını görmekten kaynaklanan zevki alırsınız. Aldığınızda, eğer bu zarafetle gerçekleşmişse, verene armağanınız neşe-keyif-coşkunuz ve takdirinizdir. Eğer veriyorsanız ve almayı reddediyorsanız, kolaylıkla gücenik, maddi ya da manevi açıdan fakir ve bitkin hale gelirsiniz. Ve eğer alıp da sevginizi vermemeyi seçiyorsanız, içinizden doğru yansıyan Yaratan sevgisini asla hissedemeyeceğiniz için hakikatten de yalnız kalırsınız.
Vermek ve almak materyal anlamda “eşit” olmak zorunda değildir. Sadece enerjik anlamda iyi hissettirmelidir. Akışın dışında kaldığınızı bitkinliğiniz, üzüntünüz veya öfkenizle anlarsınız. Ve yeniden akışta olduğunuzu ferahlama, memnuniyet ve neşe-keyif-coşkunuzla anlarsınız. Kanallarından lütfun akışını hissettiğinizde bedeniniz bile rahatlar. Kalbiniz neşe-keyif-coşkuyla doludur!
Yani, sevgililer, yılın sonlarına doğru bu armağanlar verme döneminde, hiç şüphesiz sevginizi paylaşın. Ancak, almayı, kabul etmeyi de unutmayın. Oturun. Nefes alın. Yaratanın ve bizim sevgimizi kabul edin. Armağanlarınızı zarafetle kabul edin. Şükranlarınızı, takdirinizi ve minnetlerinizi verin.
Hepsinin ötesinde Varoluşunuzu hediye edin. (Mor Alev: Kime ne veriyorsanız, anda onunla olun, başka şeylerle ilgilenip o kişi ya da kişileri yokmuş gibi hissettirmeyin ve kendiniz olun.) Her zaman dünyaya herhangi bir utanç ya da suçluluk duygusu olmadan gerçek, dürüst, özgün benliğinizi vermeniz, olabilecek en büyük armağandır. Sevgililer, her biriniz birer hediyesiniz. Kendinizi dünyaya dürüstçe verin ve karşılığında sevgimizi almaya hiçbir engeliniz kalmayacaktır.
Sizleri çok seviyoruz.
Melekler
***
Sevgili Dostlar, Aralık ayını şükran ayı ilan ettik. Dün gerçekleşen ve 6 Ocak’a kadar etkisini yaşayacağımız yeni ay ise “alın ve verin, her ikisi de önemli!” diyor. Aslen bu evrende her şey sevgi-şükran dolaşımından oluşuyor. Bu konuya ay boyunca tekrar tekrar döneceğiz. Ama şimdilik sizlere zarafetle alma-verme dengesinde harika bir hafta sonu dilerim.
Mor Alev
Ann Albers’a ve Meleklere bu mesaj için çok teşekkürler. (www.VisionsofHeaven.com)
Enerjilerin çok yoğun olduğu bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, hayatınızı tam potansiyeliyle yaşamak, Yüksek (Öz) Benliğinizle daha yakın ilişki kurabilmek ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Mor Alev 
Aldigim verdigim her seye sukurler olsun … Aldigim verdigim her sey kutsaldir ve katlanarak bana, bize ve tum Evrene katlanarak geri doner … 😇🙏💙
BeğenLiked by 2 people
Yine şahane bir eş zamanlılık, tevafuk … sevgiler… aşkla….
BeğenLiked by 2 people
Tıpkı nefes almak gibi al/ver
Ver/al ❤️ Şükranlarımla ❤️
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili mor alev sizi uzun zamandır takip ediyorum ve şuan gerçekten yardıma ihtiyacım var sanki içimde bir huzursuzluk var sürekli ağızdan nefes veriyorum (içim yanıyormuş gibi bir his)
Sakin bir yapım olan ben bu sıralar hiçbir şeye odaklanamaz oldum sürekli sinirli bir halim var
burcum akrep
gerçekten yardımınız gerekiyor 😦
BeğenBeğen
Sevgili Burak, diğer hiçbir şey işe yaramadığında tabiata sığının. Biliyorum hava yağmurlu, soğuk, dışarı çıkmak zahmetli… Ama çıkın lütfen. Park, bahçe, orman, hangisi olursa olsun. Ve dışarıda tabiatı takdir ederek geçireceğiniz birkaç saatin bile sizi çok dinginleştirdiğini göreceksiniz. Bir başka önerim ise spor yapmaktır. Özellikle kardio çalışmalarını bu dönemde çok öneriyorum. Spor hormon sağılarınızı, uyku düzeninizi ayarlar. Sporla bedene dönersiniz. 40-45 dakika sonunda bile kendinizi ödüllendirdiğinizi hissedersiniz. Tabiata dönmenin bir başka yolu ise hayvanlarla haşır neşir olmaktır. Yani bütün bunlar sizi ana ve akışa çeken şeylerdir. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Sevgilerimle
BeğenBeğen