Sevgili Dostlarımız, sizleri çok seviyoruz.
Aranızda o kadar çok kişi şu anda yükselmiş hassaslıklar yaşıyor ki! Pek çoklarınız kendi kalplerinizi ve dünyadaki enerji akışını çok daha güçlü hissediyorsunuz. Bu bir yük olmak zorunda değil, bilakis onunla dans etmeyi öğrendiğinizde büyük bir lütuf haline gelebilir.
Son yıllarda (özellikle son bir yılda) gezegeninizdeki siyasi iklim, insan kalplerinde dev bir tıpayı çekmiş gibi oldu. Bastırılmış, biriktirilmiş görüşler, düşünceler, yargılar ve duygular yüzeye çıktı. Daha önce kayıtsız hissedenler şimdi kalp ve zihinlerinin canlanmasını, coşmasını yaşadılar. Şifalanmamış çocukluk yaraları olanlar halkın gözleri önünde olan olaylar ve kişilerle tetiklendiklerini deneyimlediler. Güçlü bir birlik ve huzur arzusu olanlar ise ayağa kalkıp konuşmak zorunda hissettiler, korkulu ve öfkeli olanlar da aynısını yaptı. Yani, temelde insan ırkı sıkışıp kalmaktansa hareketlenmeye başladı.
Bu hareket, eğer zihninizde canlandırabilirseniz, milyarlarca insanın tıkanmış, kapanmış, akmayan “borularının” tıpasının çekilip çıkarılması gibiydi. Aniden, enerji insan kalplerinden doğru yine hareket etmeye başlamıştı, bazen büyük şiddetle (büyük basınçla). Aniden, çünkü hepiniz dünya gezegeninizdeki ekosistemin bir parçasısınız ve enerji onun varlığında da hareketleniyordu. Bu hareket depremler, volkanlar, yangınlar ve selleri körükledi – hepsi de insan kalplerini komşularını daha fazla sevmeye, insan kardeşlerine yardımcı olmaya ve inandıkları gerçekleri söylemek için konuşmaya sevk eden şartlardı. Bu hareket, Yaratan’ın SEVGİ sirkülasyonunun fiziksel gerçekliğinizde çok daha özgürce akmasına izin verdi.
Bunu her birinizin, hepinizin içinde gerçekten istediğiniz şeyleri istemeniz ve sıklıkla gerçekten istemediklerinize karşı toleransınızın düşmesi takip etti. Pek çoklarınız alışılmışın dışında huysuz, toleranssız ve en basit haliyle olana artık razı olamayacağınızı hissettiniz. Bizim bakış açımıza göre bu harika bir durum. Kendinize ve yaşama karşı çok daha dürüst hale geliyorsunuz. Sevginin içinizden akmasına izin veriyorsunuz. Kendinizin kendiniz olmasına izin veriyorsunuz. Sizi memnun eden şeylere doğru ve memnun etmeyenden uzağa ilerliyorsunuz. Aynı melekler gibi yaşamaya başlıyorsunuz.
Bu değişiklikler her zaman kolay değil. En basit haliyle, kendiniz “olmak” yerine başkalarını memnun etmek üzere şartlandırıldınız. Pek çoklarınız başkalarını memnun etmek üzerine hayatlar ve gerçeklikler yarattınız. Ve bu başkaları, onları memnun etmek için kendinizi görmezden gelmediğiniz için artık memnun değiller! Gerçek, hayatları – kendinize söylediğiniz en kurnaz ve gizlenmiş yalanlara dayalı bile olsa – alt-üst edebilir. Ve her şey yoluna gidecek! Daha dürüst olmaya başladığınız için kendi geminizi sarstığınızda, bir sevgi okyanusu tarafından daha iyi, daha zarif, daha özgün gerçekliğe taşınacaksınız.
Bu kadar takılıp kaldıktan sonra hareket oldukça zorlu olabilir. Bu değişiklikleri deneyimledikçe kendinize kibar ve sevecen davranın – diğerlerine de. Zaman içinde kendiniz olma konusunda rahatladıkça, değişiklikleri ya da inançlarınızı haklı göstermek için öfkeye ihtiyacınız kalmayacak. Sizinle hemfikir olmadıkları için başkalarını suçlamaya ihtiyaç duymayacaksınız ve farklı olduğunuz için artık üzülmeyeceksiniz. En basit haliyle, diğerlerinin de kendileri olmalarına izin verecek ve size benzer şekilde düşünenlere doğru yöneleceksiniz. Kendi gerçeğinizi konuşmak zorunda kaldığınızda artık rahatsız veya savunmada hissetmeyeceksiniz. Kendi benliğiniz olmakta rahat hissedeceksiniz ve o gerçeklikte huzur bulacaksınız. Hepiniz en sonunda yaşamayı ve başkalarını da yaşatmayı öğreneceksiniz.
Yani, yeni hassaslıklarınızın keyfini çıkarın. Kalplerinizi derinden hissedin. Bilin ki, anda mükemmelsiniz. Üzgünseniz, ağlayın. Öfkeliyseniz, bunun hakkında günlüğünüze yazın veya sağlıklı bir şekilde basıncı azaltın. Sevgi ve şükranla dolup taşıyorsanız, izin verin ruhunuzdan aksın! Eğer dünyanın ilerleme göstermediğini hissediyorsanız, korku olmadan nefes alın, nefes verin. Sizler, sevgililer, ilahi olanın suretlerini milyarlarca değerli ve özgün şekilde ifade eden görkemli ışıklarsınız. Sizler tam da olduğunuz gibi mükemmelsiniz.
Sizleri çok seviyoruz.
Melekler
Ann Albers’a ve Meleklere bu mesaj için çok teşekkürler.(www.VisionsofHeaven.com)
Enerjilerin çok yoğun olduğu bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, hayatınızı tam potansiyeliyle yaşamak, Yüksek (Öz) Benliğinizle daha yakın ilişki kurabilmek ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Mor Alev 
İlk önce böyle mühteşem yazılarınız için teşekkür ederim. Bir sorum vardı Size. Meditasyon esnasında göbek deliyimin üst kısmında bir gerginlik ve kalp ritmi gibi döyüntü hiss ediyorum. Bedenimin o hissesinin 3-cü çakrama denk geldiyini biliyorum. Bir yıldan fazladır meditasyon yapıyorum. Bu zamana kadar böyle bir şey hiss etmedim. Bu durum ne ile alakalı ola bilir? Cevaplandırırsanız çok sevinirim. Önceden teşekkürler.
BeğenBeğen
Sevgili Fatima, ana menüde yöntemler bölümünde çakralar yazılarına bakın. Karın bölgemizdeki çakraların özelliklerine ve içerdikleri konulara dikkat edin. Ve kendinize sorun, “bunlardan hangisi şu anda değişimden geçiyor?” Bedeniniz size cevap verecektir. Sevgilerimle
BeğenBeğen
O kadar güzel bir iş yapıyorsunuzki,gönülden teşekkürler,Sevgiler selamlar…
BeğenLiked by 1 kişi
Teşekkürler melekler ve her gün sevgiyle kalbime dolan güzel MorAlev 🌷
BeğenLiked by 1 kişi
Hele şu ilgili kısmı yok mu😊sürekli hazine buluyorum..Buraya yazmadan da hissettiklerimi duyacağın günler?
BeğenLiked by 1 kişi
“Bu hareket, eğer zihninizde canlandırabilirseniz, milyarlarca insanın tıkanmış, kapanmış, akmayan “borularının” tıpasının çekilip çıkarılması gibiydi. Aniden, enerji insan kalplerinden doğru yine hareket etmeye başlamıştı, bazen büyük şiddetle (büyük basınçla)…
Tam da böyle…
Yıllardır, tıkanmış, kapanmış, akmayan borular bu ana kadar yavaş yavaş açıldı, açıldı… Kalbimdeki yumurta kırıldı, içimden güneş çıktı. Varlığımın güneşi ile karşılaştığımda çok ağladım bu muhteşemlik içinde.. Tozları da anlar içinde temizleye temizleye bu ana kadar geldim. Yüksek benliğimle buluştuğum an büyülendim. Tepe çakramda ışık tacımla ödüllendirildim.Kalbimi gül suyu ile sildiklerinde kalp aynam parladı. Sonra şüphelendim, korktum. Ay tutulmasından önce coşku, keyif, sevgi halim değişti. Kalbimde kuvvetli bir basınç hissediyorum. Çalkantılı anlar başladı. Sanki kanadım kırık, içim coşmuyor. Bir parça daha var kalbimde temizlenecek..Kalbimde bir acı var.. Ölüm acısı gibi. Bir boşluk gibi. Ağlıyorum hafifliyor. Sonra yine oluyor.
3 sene önce beni sıkan böyle hallerden, edirne’deki evimizde elektrik tutuşması sesiyle işaret veren bir varlığın sayesinde kurtulmuştum. İki gün boyunca sesi dinledim. Yeri bulamıyordum. Elektrikte bir arıza yoktu. Eyektronik eşyalar çalışıyordu. Ses beni evimizin elektrik saatinin bulunduğu kapaklı dolaba kadar götürmüştü. Elektrik tutuşması sesinin geldiği noktaya doğru gittim. Dolabın üstünde anahtar vardı. Ama çevirmeme gerek yoktu. Ses buradan geliyordu. Kapağın camına yaklaştığımda burada sıkışmış kanatlı varlık gördüm. Pencereyi sonuna kadar açıp, kapağı hızlıca açtığımda kelebek desem kelebek değil, ateş böceği gibi ışık saçan bir varlık hızla oradan çıkıp, özgürlüğe kanat çırptı. Bana kendini göstermişti elektriğiyle.. Kurtar beni diye..Biliyorum o bendim. Ve o günden sonra daha da coşku, keyif içindeydim.
Geçmiş yaşamlara ait.. Daha önceki bir çok hayatımı gördüm.. Yakıldım, boğuldum, şifacıydım. Şimdi, o tozların yeniden silinme dönemi.. Rehberlerimin de gönül aynamı gül suyu ile parlattığı gibi bu güneş tutulmasının enerjisi ile geçmiş yaşamlarıma dair kalan acı ve korkunun da şifalanmasına niyet ediyorum. Neşe, keyif, coşku , sevgi enerjisi ile beşinci boyuta hazırım.. Her daim AŞK’la.Sevgiler..
BeğenLiked by 1 kişi