Bugün tanıdık bir konuya yeniden dönüyoruz. Sıklıkla olduğu gibi size yardımcı olabilecek bir içgörü vereceğiz ve sizi bazı akıl yürütmelere yönlendireceğiz ki onlar sizin için oldukça yeni olabilir.
Gerçeklik olarak gördüğünüz bir yapıda yaşıyorsunuz. Bu, aslında sizin ona verdiğiniz terimdir. Geçmişte gerçekliğinizin moleküller, atomlar, partiküller, nanopartiküller ve en sonunda da enerjiden oluştuğuna birkaç defa işaret ettik. Enerjiden başka bir şey olmayan bir alanda yaşıyorsunuz ve onu yorumlama şeklinize de gerçeklik diyorsunuz.
Bu yorumlama bütün bir tarihiniz boyunca bir fikir birliği ve karşılıklı anlaşmayla inşa edilmiştir. Diğer bir deyişle, gördüğünüz, görme konusunda anlaştığınızdır. Şekillere isimler verdiniz. Fonksiyonlara isimler verdiniz. Renklere ve seslere isimler verdiniz. Çevrenizde uzlaşmadığınız çok az şey var. Aslında uzlaşmadığınız şeyler de var tabii. Ama onları algılamıyorsunuz.
Görüyorsunuz değil mi, algılarınız enerji alanından belli frekansları topluyor ve onları görüntü, ses, koku, vs. olarak yapılandıran beyin merkezlerinize gönderiyor. Siz böyle ‘çalışıyorsunuz’. Ve bildiğinizden çok daha fazla frekansı da işlenmemiş halde bırakıyorsunuz. Algılanan bölüm bile aranızda oldukça farklılıklar gösteriyor. Ve böylece, sizin tarafınızdan tanımlanan gerçeklik bile her biriniz için farklı oluyor.
Bu söyleşimizdeki önemli nokta ise, etrafınızda gördüğünüz her şeyin altında gerçekte enerji bulunmasıdır. Hepsinin. Hortumlar enerji alanlarıdır. Dağlar enerji alanlarıdır. Sizler engin karmaşıklıkta ve mükemmellikte bir elektromanyetik alansınız, bir mucizesiniz.
Şimdi, bu alanlar, bu alan, çünkü tüm bu enerjiler birleşerek tek bir alan oluştururlar, her zaman değişim ve akış halindedir. Her zaman değiştiler. Değişiyorlar. Ve her zaman değişecekler. Dağlar ovalar haline gelir. Ağaçlar kâğıt olur. Kıtalar hareket eder. Ormanlar çöl olur. Hiçbir şey, hiçbir şey, hiçbir şey değişmeden duramaz. Ve hepsi bir enerji alanıdır.
“Eee, peki?”
Değişimin olmasına ne sebep veriyor? En basit haliyle, alandaki herhangi bir parçanın değişimi bir derecede alanın her parçasını etkileyecektir.
“Eee, peki?”
Sizin alanınız da, bütün alanın ayrılmaz bir parçası olduğuna göre, içinizdeki değişim diğer her şeyi etkileyecek dalgalar yaratıyor.
Şimdi, bir süredir çok farklı şekillerde gerçek gücünüzü anlatmaya çalışıyoruz. Odaklanmayı anlattık, niyeti anlattık, vs. Tüm bunlar ‘siz’ olan eş-yaratıcı gücün yüzleridir. Evet, güç, çünkü eğer hisleriniz, düşünceleriniz, kelimeleriniz, niyetleriniz alanı değiştiriyorsa, onlar her şeyi değiştirir. Bunu yapabilirler değil, yaptılar değil, yapacaklar değil… Olan şudur, onlar her gün, her an değişim yaratıyorlar.
Bunu şunu söyleyerek tamamlamak istiyoruz; birleşmiş gücünüz şu anki anlayışınızdan çok ötededir ve istenen etkiyi yaratmaktadır. Milyarlarca gerçekliğin birleştiği yolu göz açıp kapayana kadar değiştirmenin ne kadar devasa bir iş olduğunu anlamalısınız. Size öyle gelmiyor, ama milyarlarca yılın bakış açısından, bu gerçekten göz açıp kapayana kadardır. Bunu yaptığınız için sizin hakkınızı size veriyoruz ve büyük sevgi de veriyoruz. Ancak siz de kendinizi biraz takdir etmeli ve kendinize biraz da rahat vermelisiniz.
Sizinle bırakmak istediğimiz bir başka düşünce de şudur: Etrafınızda olanları yargılamakta bu kadar aceleci olmayın. Onların sonuca yapacağı gerçek etki hakkında bir kavramınız bile bulunmuyor. Her şey yeni dünyanızın varoluşuna hizmet ediyor. Buna böyle hüküm verildi.
***
Arkadaşlar, sadece düşünerek, hissederek, aklımızdan bir şeyler geçirerek yaratıyoruz. Dokunduğumuz her şey beklentimiz doğrultusunda bedenleniyor. Bu gücümüzün farkına varmanın artık vakti gelmedi mi? Bu hafta adım adım büyük ay tutulması ve Aslan Kapısına doğru ilerliyoruz. Size bir ‘ön-tanıtım’ vereyim. Ay tutulmasının Sabian sembolü, tanıdığımız bir sembol: “Fırtınadan sonraki parlak günışığı”. Şu anda bazılarınıza fırtınanın gözündeymişsiniz gibi gelebilir. Yönetim sizde değilmiş gibi gelebilir. Oysa siz yönetiyorsunuz, bakış açılarınızla, beklentilerinizle, yargılarınızla ve algılarınızı hep alıştığınız şekilde yönlendirerek. Hatta sadece nefes alıp vererek yönetip yaratıyorsunuz.
Bu hafta bir değişiklik öneriyorum, alıştığımız şekilde düşünmeyelim. Farklı ve hiç denemediğimiz şekillerde düşünelim. Biliyoruz, düşünceler nereye giderse onu hisler ve beden de takip eder. Ve bir bakalım, gerçekliğimiz nasıl değişiyor? İşte o zaman gücümüzü gerçekten tanıma şansımız olabilir ve bu bilgileri en derinden içselleştirebiliriz. Yönetmediğimiz hiçbir şey yok! Dünyamız, duygularımız, sağlığımız, her şey ama her şey gücümüz dahilinde! Konseyin dediği gibi iyi gidiyoruz. Bu dönemi birkaç basamak daha atlamak için kullanalım. Parlak günışığı hemen karşımızda. Hepinize harika bir hafta diliyorum.
Konsey ve Ron Head’e çok teşekkürler. (ronahead.com)
Bu dönemde salıverme, arınma, kendinizi tanıma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, potansiyelinizin bütününü gerçekleştirmek üzere Yüksek (Öz) Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Mor Alev 
Çok iyi geldi Teşekkürler…
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Mor Alev
Oncelikle çok teşekkür ederim. Yazın gerçekten benim aklimdaki bir sorunun cevabı oldu. Dün gece yoğun bir başağrısı hissettim. Ben hissettiğim duyguyu pozitife çevirmeye çalıştım ve hayatimdaki degisimlerle duygulanimlarin arasındaki ilgiye odaklandim. Sonra aklıma bir soru geldi. Acaba ben enerjiye odaklanarak hata mi ediyorum, hayatimdaki olayların bende bıraktığı etkiler mi hissettiğim duygular yoksa hayatımı mi yönlendiriyor? Bir an kendimi fazla psişik hissettim ve mantığa davet ettim kendimi. Bu yazın ise saniyorum ki haklı olduğumu gösteriyor. Çok yoğun ve sert bir enerji akisi hissediyorum. Aslan burcu benim 8. Evim ve bu enerji biraz beni zorluyor. Tavsiyelerini yerine getireceğim. Geçen hafta hayatimda çok güzel şeyler oldu. Tam 3 ayrı is teklifi aldım ve duygudurumum negatiflesti ve 3 is de durdu. Ben de akışına bıraktım ve son 2 saat içinde is teklifleri geri geldi ☺ tuhaf heyecanlı şeyler oluyor . Bu süreçte ruh halimi pozitif ve belki biraz da teslimiyetci hale sokmaktan başka görevim yok galiba ☺ biraz dağınık yazdım ama yazıların hayatımla çok uyumlu. Şafak geldi yazın benim için çok önemliydi güneş git gide yükseliyor. Sevgiler.
BeğenLiked by 1 kişi
Merhaba,
” alıştığımız şekilde düşünmeyelim. Farklı ve hiç denemediğimiz şekillerde düşünelim ” demektesiniz.
Nasıl farklı ve denemediğimiz şekide düşünülür ? Örneklendirebilir misiniz ?
Teşekkür ederim
BeğenBeğen
Sevgili Bluesnice, Bu konuda örneklerin her yerde olduğunu biliyoruz. İnsanlık tarihi farklı düşünen kişiler tarafından yazılıyor. Ve düşünce kişiye has bir durum olduğu için de benim size örnek vermem bir yerde anlamsız olacaktır. Günlük düşünce kalıplarınıza bir bakın ve bu hafta o kalıpların dışında çözümler, yorumlar yapmaya çalışın. Sadece denemeniz bile yeterli. Benim verebileceğim örnekler üzerinden gitmeyin. Kendi düşüncelerinizi yaratmanız sonunda hepimize faydalı olacaktır. Sevgilerimle
BeğenBeğen
Merhabalar,
Nacizane, deneyimimi paylaşmak isterim. Herhangi bir olaya ilk tepkim ne oluyor aklımdan ne geçiyor? Şimdi ise direk o tepkiyi vermek yerine gözlemci kalmaya çalışıp, “peki ya bunun ardında benim göremediğim başka gerçeklikler, hikmetler ne olabilir?” demeye çalışıyorum hatta bazen sorgulama bile olmadan kabulle geçiyor.
Çok basit bir örnek, trafikte yolumu kesen bir insanın kabalığı karşısında “yahu hep mi beni bulur bu tipler” demek yerine, “umarim bu denli kabalığı hem ona hem bana gerekli msji vermiştir ve bir daha bu tavırlara gerek kalmadan yoluna devam eder” diyorum. Ya da haklı çıktığım bir konuda eskiden zevkle “ben demiştim” derken, şimdi “en kısa kolay ve keyifli yoldan öğrensin herkes” diyip geciyorum.
Tabii bu ancak anda ve farkındaysam oluyor:):):) Yoksa alışılageldik kalıplarımla sağa sola ve en fecisi kendime çatıp durabilirim;)
Sevgili Mor Alevin dedigi gibi onlarca örnek ve hepimiz kendi kalıplarımızda deneyimliyoruz.
Sevgiler
Bilge
BeğenLiked by 1 kişi
Düşüncelerimle pek birbirimize bulaşmıyoruz, onlar gelip geçiyor, ben buradayım. Bakış açılarımı değiştirerek, olaya kişiye olana dünyaya her neyse farklı yerlerden baktıkça, düşünceler de kendiliğinden çeşitleniyor. Yine de, özel olarak değiştirerek ”Nasıl farklı ve denemediğimiz şekilde düşünülür?” ben de Sevgili Bluesnice gibi bilmiyorum.
Sevgili Bilge’nin yöntemleri süper. Çok teşekkürler, tebrikler ve sevgiler Bilge. Ancak bana göre yine birer düşünce değiştirme yöntemi değil. Şu an sanırım bakış açımı da değiştiremiyorum:))
Bu blogu ve enerji haberlerini, bana uysa da uymasa da önerilerini çok ciddiye alıyorum.
Sanırım 2016 İlkbaharı’nda okumaya başladım Mor Alev’i. Okur okumaz da sevdim, önemsedim. Ben meditasyon yapan biri değilim. Ama sırf bu blogun sevgisinin birliğinin içinde olmak için, düzenli, saatinde olmasa da, Mor Alev’in geçen sene 15 Temmuz sonrasında verdiği enerji çalışmalarını denemiştim. Şimdi, yöntemler meditasyonlar sayfasını henüz inceleyemesem de, yaklaşık 15 gündür kendiliğinden, düzenli ve sürekli aynı enerji çalışmasını yapıyorum. Çok da memnunum, kutlama gibi geçiyor.
Dün iş günüm değildi. Katılmam zorunlu olmayan bir toplantı vardı. Sabah mesajı okudum ve Mor Alev’in düşüncelerdeki değişiklik önerisini. Katılmam şart değil, çocuk da var, geç de kaldım, zaten akşama da katılan arkadaşımla görüşeceğim, bu toplantıya gitmeyeyim diye düşünüyordum. Sonra Mor Alev’in önerisi geldi aklıma ve birlik ve sevgi. Bu deney haftasında denemek istedim. Çok fazla çabalamadan basitçe tersine çeviriverdim: Bu toplantıya gideyim diye düşündüm. Gittim.
Toplantının ardından, katılımımın doğaçlama anında (yani bir öncekine gitmeseydim buna da katılamayacaktım) geliştiği başka bir toplantıya daha katıldım. Yeni, çok güzel insanlarla tanıştım. Öyle sinerjik bir ortamdı ki, konuyla ilgili ilgisiz kafamda en az 20:)) kapının açıldığına eminim. İçinde ne kadar olurum şu an bilmiyorum, sadece başlangıcında bulunmak bile çok heyecan vericiydi. Ve, projenin sonunda çıkacak ürün ve marka, (endüstriyel bir alan değil ama başka türlü izah edemedim şimdi) görenlerin bakış açılarını ve hatta birebir hayatlarını değiştirecek güçte.
Sevgili Bluesnice. Çok farklı, alışılmadık değil, belki doğru bir örnek bile değil ama yine de sabitliğinden kurtulabildi o düşünce.
Çok teşekkürler, çok sevgiler Mor Alev, Bilge, Bluesnice, ve elbette Hepimiz.
BeğenLiked by 1 kişi
bugün birine sinirlendim kendi kendimi sakinlestirmeye calisirken karsi masada duran bir resim gozume carpti bu unlu bir tarihi eserin fotografiydi. O an orda da bir zamanlar insanlarin yasadigi geldi aklima ama simdi yoklar diye dusundum ve tüm bunlara hic gerek yok dedim hayat kisa…
🙂
BeğenLiked by 1 kişi
Süper! Paylaştığınız için çok teşekkürler.
BeğenBeğen
asıl size emekleriniz için ben teşekkürederim.
BeğenLiked by 1 kişi
Bana bir dönemimi hatırlattı yazdıklarınız. Hamileliğimde, o zaman da, şimdiden bakınca da devasa, acil, önemli görünen sorunlarla cebelleşiyordum. Takibinde olduğum, sorunları da az çok bilen Kadın Doğum Uzmanım şöyle dedi: ”Sağlığın iyiye gitmiyor. kendini de, bebeği de tehlikeye atıyorsun. Ya derhal seni bir uzmana yönlendireyim ya da şunu bil: Ne ben, ne sen, ne henüz doğmamış olan bu bebek bile 100 yıl sonra burada olmayacağız.” Çok etkilemişti ve değişmiştim.
Çok teşekkürler, sevgiler, saygılar.
BeğenLiked by 1 kişi
Selam Konsey.
Sağlam temellerde inşa edilmiş harika bir mesaj. Birçoğumuzun bireysel olarak iptal ettiği, dışarıyı yorumlama ve görme biçimlerimiz hakkındaki ortak anlaşmamızın kolektif olarak da feshinin ilanını görüyoruz.
Aslında değişimi ”nasıl” yapacağımız konusuna da açıklık getirilmiş: Kendimizi takdir ederek ve bi rahat bırakarak:)))
Sevgi ve Teşekkürlerimle, Hepimize.
BeğenLiked by 1 kişi