Selacia: Umudu Seçmek

Sevgili Dostlar, Selacia zaman zaman okuduğum bir Işık Yazarı, Öğretmen ve Sezgisel Rehber. Aşağıdaki yazısı özellikle dış dünyaya bakıp da “nereye gidiyoruz?” diye soranlar için bu dönemde olanları insani yönden değerlendirmek ve yeniden kendimizi merkeze çekmek üzere yardımcı olacağına inanıyorum.

Enerjinin gitgide hızlandığı bir zamanda yaşıyoruz. İçinden geçtiğimiz enerji tüneli büyük ışık kapılarıyla döşeli. Önümüzde çok farklı bir Ağustos var. Gelecek hafta yaşayacağımız yeni ay, ardından tutulma dönemi, özellikle de 21 Ağustos’taki güneş tutulması ve elbette 8-8 kapısı, onun da hemen arkasından Eylül ekinoksu gerçekliğimizi değiştirmeye devam edecek.

Peki, zamanlar Selacia’nın dediği gibi karanlık mı? Fikrimce değil, sadece genel olarak farkındalığımız yükseldiği için artık gerçekleri olduğu gibi görüyoruz, yanılsamaları değil. Fakat değişimin nasıl olacağını bilmediğimiz ve oldukça fazla korku tüccarlığı yapıldığı için bize, insani bakış açısına oldukça kaotik ve karanlık gelebilir. Peki, bir taraftan günlük yaşamını sürdüren, sorumluluklarını yerine getirmek için elinden gelenin en iyisini yapan, bu arada mutluk ve esenlik arzulayan, diğer taraftan ruhani gelişimini sürdürmeye çalışanlar ne yapmalı? İşte bu noktada Selacia’nın aşağıdaki önerileri geliyor.

***

Sezgisel olarak bildiğinizi kullanmak

Bu zamandaki gezegensel enerjiler bizi kendimizi yeniden tanımlamaya ve güçlü değişim araçları olmanın anlamını değiştirmeye zorluyor.    Alışmış olduğumuz eski dünya ölüyor ve yerine yenisi yapılanıyor. Çok daha aydınlanmış bir toplum haline gelme yolunda ilerlemeler kaydedildi ve çok daha fazla olumlu değişiklikler ise henüz yapılma aşamasında.

Evet, hala daha karanlık zamanlarda yaşıyoruz. Ancak ışık da var. Bizi zorlayan fakat bununla birlikte beceriyle ilerlememize yardımcı olacak olan şey ise, iki aşırı ucu da tarafsızca görebilmemizdir. Korkusuzca ve hiçbir art niyet olmadan onları yan yana görebilmek bundan zaferle çıkmamızı sağlayacaktır. Doğrusu istenirse, hafızamızı kaybetmeyi, kendimizi evlerimize kapatmayı ve ilişkilerimizi bizim gibi düşünenlerle sınırlamayı göze alamayız.

Şu anda ihtiyacımız olan şey

Yüksek hallerde bilinçli katılıma ihtiyaç var. “Yüksek hallerde” ile neyi anlatmak istiyorum? Sıradan, olağan değil de büyük resimde fark yaratan faktörlere aktif olarak katılımdan bahsediyorum. Büyük resim, zaman içinde insanlığın evrimleşme döngülerini içerdiği gibi, bu anlarda burada olmak üzere tüm (geçmiş) yaşamlarımız boyunca hazırlanmış olmamızı da içeriyor.

Olağan, sıradan yaklaşım, haberler ve kimin ne yaptığı konularına takılmaktır. Bu kategoride aynı zamanda tepkisel, korku temelli davranışlar da bulunur. Öfke sergilemek, bunlardan biridir. Öfkeyi hissetmek ve bir şeyler hakkında öfkelendiğini, itiraz ettiğini kendine itiraf etmek doğal ve son derece yerindedir. Ama öfke ve itiraz halinde takılıp kalmak amaca zarar verir.

Öfkenin ve itirazın ötesine geçmek

Yapıcı tepkilere ihtiyaç var. İlahi değişim-yaratanlar olarak, siz sadece öfke ve itiraza ses vermekle, tutkulu olduğunuz konularda olumlu davranış ve eylemlerde bulunmak arasındaki farkı biliyorsunuz. Bu daha yüksek yolu seçtiğinizde kalbinizin içinde farklı bir his oluyor. Bu konuda iyi hissediyorsunuz. İnandığınız şeylere odaklanmak, onları desteklemek size enerji veriyor. Öfke ve itirazdan yola çıktığınızda ise tükeniyorsunuz.

Bu yaşamda ruhunuzun amacını yerine getirmek için hayatla tam olarak bağlantıda olmalı ve iç bilgeliğinizi onurlandırmalısınız, böylece ruhunuzla bozulamaz bir bağ kurarsınız. Bunu yaparken, iç rehberliğiniz size uygun olan adımları tek tek gösterecektir. Bunların çoğu, ilahi zamanlamayla beliren fırsat kapıları olarak karşınıza çıkacaktır. Ufak basamaklar, büyük sıçramalara yöneltir.

İç bilgeliğinizin armağanları

İç bilgeliğiniz, sizi ışığa, gerçeğe, durumlar hakkında gerçek bakış açılarına doğru yönlendirecektir. Fanteziden başka bir şey olmayan düşüncelerden kaçınmanızı sağlayacaktır, yani siz ne yaparsanız yapın, her şeyin sonunda iyi olacağı düşüncesinin kurduğu tuzak gibi. Umuda odaklanmanıza yardımcı olacaktır. Umut, bilinmeyenin kuantum seviyesinden yükselen muhteşem gelişmelere izin veren enerjidir. Umudu hissetmek, gerçekte bulunan potansiyelleri tanımak, onaylamak ve onların yaratımını bilinciniz, odaklanmanız ve davranışlarınızla beslemektir.

Siz bunu yaparken, dünyanın da umudu olursunuz. Sonraki kuşaklara olumlu değişim tohumlarını ardında bırakan mucize işçileri haline gelirsiniz.

***

Selacia’ya çok teşekkür ederiz. (selacia.com)

Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek Benliğinizle daha aktif bir ilişki kurmak, böylece potansiyelinizin tamamını gerçekleştirmek üzere Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Telif Hakkı© 2017 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir
Copyright © 2017  by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/

10 comments

  1. Sevgili Mor Alev teşekkürler paylaşımınız için. Ben şu kısımı anlayamadım: “Fanteziden başka bir şey olmayan düşüncelerden kaçınmanızı sağlayacaktır, yani siz ne yaparsanız yapın, her şeyin sonunda iyi olacağı düşüncesinin kurduğu tuzak gibi.” Yani biz zaten şu anda dünyada olan tüm olumsuzluklar,kötülükler ne olursa olsun olması gerektiği gibi sevgiye, ışığa dönüşecek çünkü evrenin ve bizim özümüz iyi, ne olursa olsun iyiye gidecek iyi olacak diye düşünmemiz fantezi mi oluyor tuzak mı bu 🙂

    Beğen

    1. Sevgili Fd, Şu yazımda anlattıklarımı söylemek istiyorlar: https://moralev.com/2017/01/05/2017nin-getirdikleri-sezgisel-ve-astrolojik-bir-ozet-22/
      O bölümü kopyalıyorum: “Ve son olarak, ruhani ve kişisel gelişim çabalarınızı, “sevgi temelli” yaşamayı bir uyuşturucu gibi kullanmayın. Evet, kesinlikle sevgi temelli yaşayın! Bu blog bunun dışında bir şeyi asla önermez! Ama dikkat edin, hayat, günlük hayat, yolda yürümek, çalışmak, yemek, hizmet etmek ya da hizmet edilmek, birisinin ayağına yanlışlıkla basmak bile ruhani ve ilahidir. Sevgi temelli yaşamak budur! Gerçeklerden kaçmak, yapılması gerekenleri yapmamak için pek çok yol keşfettik, şimdiye dek  aşırı televizyon, bilgisayar ve telefon, aşırı dinler, dedikodu, aşırı yemek, alkol, ilaç kullanımı, aşırı spor, aşırı alışveriş, aşırı cinsellik ve daha pek çoğunu kullandık. Ama kaçışın sonu yok. İllüzyonu sona erdiriyorum derken, bir başka illüzyon yaratmayın kendinize. Kutsal “Hayır!” kavramından kaçmayın, kaçmak için kendinizi oyalamayın. Bu sene kaçırılmayacak kadar değerli. Kendi değerinizi bilin ve ilan edin. Bunu günlük hayatınıza uygulayın.”
      Bu konuda çok yazdım. Biz harekete dönüştürmezsek, sadece yanılsama içinde yanılsama yaratıyoruz. Bundan çok bahsettim. 2015 yılında şunları yazmışım: “Bazıları, hayatlarındaki her şeyi meditasyon, enerji çalışması ya da dua ile düzeltebileceklerini düşünüyorlar. Ama bu düzelmeyi gerçekleştirmek için harekete geçmiyorlar. Oysa, hayat yaşamak içindir. Bütün bu içe dönük çalışmaların meyvelerini görebilmek, kalbimiz aracılığı ile aldığımız bilgileri kullanmaya ve hayatımızda somut adımlar atmaya bağlıdır. Sorumluluğu üzerimize almalı ve gereken ne ise onu yapmalıyız.” Sevgilerimle

      Liked by 2 people

  2. Merhabalar,
    Aklima gelen sorulara bu blogu her actigimda cevap bulmak okadar guzel bir duygu ki. Varliginiza, yazilariniza sonsuz Tesekkurler.
    💐

    Liked by 1 kişi

  3. Daha bu sabah öfke içindeydim (değiştiremeyeceğim bir konu nedeniyle)ve en yakınımdakini de gerdim , sonra kendime evet öfke içindesin ve bu sana hiç bir fayda sağlamayacak üstelik etrafını da olumsuz etkileyecek deyip o duygu durumundan çıktım. Bu yazıyla da anda ki farkındalığımın farkına vardım ve mutlu oldum. Teşekkürler Mor Alev ☺💜

    Liked by 1 kişi

  4. Yine tam zamanında. Tam gününde.

    Bu geceye ve sonuçlarına, korkusuzca ve hiçbir art niyet olmadan bakabilecek miyim? Geçen sene tam olmamıştı.

    Yazar diyor ki; ”Doğrusu istenirse, hafızamızı kaybetmeyi, kendimizi evlerimize kapatmayı ve ilişkilerimizi bizim gibi düşünenlerle sınırlamayı göze alamayız.” Bu kısmı çoktan geçmişim ki; buradayım. Yeni çözümlere hizalanıyorum ve Hepimize ve gerçeğe. Çok şükür ki; illüzyonla gerçek yer değiştirmiş gibi. Sanki gerçeği görüyorum, illüzyon, illüzyonun illüzyonu görünmez tarafta artık, perdesini aralamama bile gerek kalmadı.

    Haberlere ve kimin ne yaptığı konularına takılmadan, büyük resimde fark yaratan faktörlere aktif olarak katılımımın, her adımımda, özelde ve sosyalde, her anda sürekliliğine niyet ediyorum, sevgiyle.

    Haberlere, kimin ne yaptığına, şu an e-malime, cep telefonuma yağdırılan mesajlara vs. takılmadan, yapıcı tepkilerime, olumlu davranış ve eylemlerime odaklanıyorum.

    Seviyorum, hepimizi.

    Teşekkürler Mor Alev.

    Liked by 1 kişi

  5. Sevgili Mor Alev,bir kere daha ayakta alkisliyorum sizi.Sorular guzel cevaplar guzel.buraya yorum yazan arkadaslarla ayni enerjinin icinde oldugumu gormek beni cok mutlu ediyor.Sevgiyle kalin.

    Liked by 1 kişi

  6. Merhaba mor alev size bir sorum olacak nasıl anlatılır bu his bilmiorm ama arada sırada olan bir sey bu bana bu gün bir cok defa oldu..sanki icimden bir his yükseliyo midemden bogazıma dogru heyecan gibi yerinde durmak istememek baska bi yere daha ferah bi yere gitme istegi gibi coskuyla sıkıntı karısımı degısık bir his yürüyüs yaptım dua ettim ama halen devam ediyor.neden olur nedir bilmiyorum ama sizden yorum almak istedim

    Beğen

    1. Sevgili Boncuk, yürüyüş iyi bir seçim. Derin nefesler almak, özellikle ünlü 4-7-8 nefesi de çok yatıştırır. Merkeze gelmenize yardımcı olur. Bir de dikkat edin, acaba çok çay ya da kahve yani uyarıcı içeren içecekler içiyor musunuz? Ya da az içseniz de bunların etkisini daha fazla hissediyor olabilirsiniz. Şeker alımınız nasıl? Yine artık her zamanki miktarlar fazla geliyor olabilir. Topraklanın. Topraklanın. Topraklanın. Tabiat müthiş şifalı. Nefes alın. Zihninizin koşturup gitmesine izin vermeyin. Böylece içinizde dinginleşebilirsiniz. Sevgilerimle

      Beğen

Yorumlar kapatıldı.