Yaşadığımız Dönem Üzerine Düşünceler (Nisan 2017) – Ron Head’den teşekkürler, trafik sıkışıklığı ve gülmek, hatta dans etmek!

Sevgili Dostlar, dün Konsey’in kanalı Ron Head için buraya, facebook sayfasına ve benim email adresime göndermiş olduğunuz teşekkürlerinizi ve doğum günü dileklerinizi ilettiğimde Ron çok duygulandı, hatta gözleri yaşardı. Ufak bir ağlama durumu olmuş bile olabilir! Dünyanın taa öbür ucundan gelen sevgi ve minnet duygusu kimi duygulandırmaz ki! Ve hemen sizler için bir teşekkür mesajı gönderdi ve yayınlamamı istedi.

“Türkiye’deki harika okuyuculardan gelen bütün doğum günü dileklerinize çok teşekkür ederim. Sevginizle ısınan kalbimin derinlerinden  her biriniz için en iyisi ve en güzelini diliyorum.” Ron

İşte böyle! Kocaman ama ufacık bir dünya bizimki. Aslında her zaman birlikteyiz, her zaman yüksek benliklerimiz bir arada çalışıyor ve hepimizin konseyde sürekli bir koltuğu bulunuyor. Her ne kadar bizler fiziksel bedenlerimizle aynı masada oturamazsak bile! O yüzden Blog Hamilerinin seçtiği ve benim bir aracı olarak yayınladığım yazılar büyük çoğunluğumuzla eş titreşiyor, hayatlarımızda benzer hisler yaşıyoruz, benzer adımlar atıyor, birlikte öğreniyoruz.

Şimdi sıkı durun, etrafımızdaki sirk gösterisi bir adım daha dozunu yükseltirken, gökyüzünde trafik iyice sıkışıyor. Biliyorsunuz, Venüs ve Jüpiter şu anda geri gidiyor, Satürn’ün ağırlığını Salı gününden beri çok hissediyoruz ve o da bugün tamamen durdu, geriye gitmeye başladı. Pazar günü Merkür geri yolculuğuna başlıyor ama zaten bu hareketin gölgesinde ve en sonunda Plüton da iki hafta sonra geriye dönecek. Bu arada, 15 Nisan’da önce Venüs Balık’ta Chiron’la birlikte birkaç gün daha geçirip, Satürn’le yarattığı gergin kare açıyı bırakıp ilerlemeye başlayacak, sonra yavaş yavaş bu kargaşa biraz daha oturmaya başlayacak.

Bu, aklıma bundan yıllar önceki ilk Fas yolculuğumu getiriyor. Bindiğimiz taksi büyük bir göbeğe daldığında şaşkınlıktan ağzım açık kalmıştı, her araba kendine göre bir yol tutturmuş gidiyordu, çaprazlar, zikzaklar, enine, boyuna rotalar, herkes birbirinin yolunu keserken nasıl bu hınca hınç dolu, arapsaçına dönmüş göbekten çıkacağımızı hiç anlamamıştım. Ama o kargaşadan bir şekilde çıktık, daha sakin yan yollara saptık, sonunda gideceğimiz yere de ulaştık, o arada en başta taksi şoförü olmak üzere çok da güldük. İşte bu dönem biraz buna benziyor.

Odaklanmamız dağılabilir, tekrar tekrar aynı konulara dönebilir, onları yeniden gözden geçirebiliriz, bu arada yolumuzu bir süreliğine kaybedebilir, sanki aynı yerde dönüp dolanıyormuşuz gibi hissedebiliriz.  Bu gibi durumlarda yapılacak en iyi şey düşünceme göre iç pusulamıza sürekli olarak danışmak. Yolumuzdan biraz sapmış olsak da onun rehberliğinde yeniden eski rotaya girebilir ya da bizi gitmek istediğimiz yere çok daha kısa sürede götürebilecek yeni yollar bulabiliriz. Bu tuhaf, sıkışık, hızlı davranmanız gereken ama yavaş ilerleyen durumlarda kendimizi iyi hissetmeyebiliriz, hatta umudumuzu yitirebilir, kötümserliğe kapılabiliriz. O zaman kahkahaya başvuralım. Gülmek, ilginç, kendine has benliklerimiz, arzularımız ve egolarımızdaki o sevilesi ve komik, hatta antika parçaları bulmak bizi çok rahatlatacaktır, bundan eminim. Bir yandan son zamanlarda pek fazla gülmediğimizi ve bunun bizde büyük bir boşluk yarattığını da düşünüyorum.

Geçen gün bir seansımda danışanım kendi yüksek benliği ve Siriuslu ekibine harika bir şekilde bağlandı ve kanallık yapmaya başladı. Siriuslular çakralarda gerekli arınma ve uyumlamaları yapıyorlardı ve ben o arada bir soru yönelttim, “boğaz çakrasındaki blokajın sebebi nedir?” Danışanım cevap verdi “gücenmek” ve gülmeye başladı! Siriuslular da gülüyordu ve ziyaretçime diyordu ki, “Büyük resme bak ve şimdi bu resimde gücenmek gibi bir şeyin ne kadar önemsiz olduğunu gör. Gücenmek nedir? Bırak gitsin.” Ve böylece, belki de gözyaşları ve acı içinde olabilecek bir arınmayı biz gülerek ve hafifleyerek tamamladık.

Arkadaşlar, bu trafik sıkışıklığında, gergin, yaratıcı, dönüştürücü Jüpiter-Plüton-Uranüs T Kare açısı devam ederken her zamankinden daha fazla “gücenirken” buluyorum kendimi. Birincisi, hava durumuna takmış vaziyetteyim, bana bahar gecikmiş gibi geliyor, mantıklı baktığımızda gecikmedi ama benim ruh halim daha da fazla güneşli ve ılık günler istiyor. Kendimi şikâyet ederken yakalıyorum. Bu da pek doğama uygun bir davranış şekli değil. O zaman kendi başıma kontrol edemeyeceğim bir şeyi neden kabullenemediğimi kendime soruyorum, neden? Ve egomla konuşuyorum, bu saçma bir şey, hava durumuyla mücadele etmek gerçekten anlamsız bir enerji sarfı. Ve durumun komikliğine gülüyorum. Kontrol etme ihtiyacımı salıveriyorum, gidiyor…

İkinci olarak da yorgunluğuma “güceniyorum.” Onun verdiği mesajları tam olarak içselleştirmediğimi düşünüyorum bazen ve geliyor bir anlamsız şikâyet daha! Oysa yorgunluğun gerçek sebebini biliyorum. Ocak ortasında akmaya başlayan Yeni Enerji Spektrumu öyle ilginç, farklı, yoğun bir akım ki,  sanırım hepimiz bir şekilde yorgunuz. Ben bizlerin bu enerjiyi kolektif için özümsediğimize ve ilk büyük dalga tam olarak yerleştiğinde bedensel ve zihinsel zindeliğimizde büyük bir ilerleme sağlayacağımıza da inanıyorum. Bizler birer öncüyüz ve daha önce gidilmemiş sınırlara uzanırken bazen durum yorucu olabiliyor. Yani şu anda aslında enerji üzerine düşeni yapıyor, bedenlerimiz de uyum sağlamaya çalışırken aşırı hızlı çalışıyor, zihinlerimiz bütün gelen bilgileri yerli yerine yerleştirmeye uğraşırken biraz aklımız karışıyor, işte bu kadar!

Siriusluların dediği gibi büyük resme baktığımızda her şey yolunda, her şey bizi gitmek istediğimiz yere götürüyor. Sadece bu devasa yolun göbeğinde biraz trafik sıkışıklığı yaşıyoruz.

Madem bu zamanda iç pusulamızı dinlemeyi ve etrafımızda görebileceğimiz ya da birdenbire düşünebileceğimiz türlü türlü saçmalığa gülmeyi öneriyorum, gülmek ve kahkaha ile ilgili ufak bir araştırma yaptım ve şunları buldum:

  • Gerçek yaşamdan ilham alan “Patch Adams” filmini hatırlıyor musunuz? O filmin kahramanı Amerikalı Doktor Hunter Campbell, kahkahayı tedavi olarak kullanan tam teşekküllü bir bedava hastane açtı ve bu tedavi şekli başarılı oldu. Güldüğümüzde hastalıklar daha çabuk iyileşiyor, bunun özellikle ağrı tedavisinde büyük etkisi olduğu kanıtlandı.
  • Gülmek bizi daha gençleştiriyor. Güzel bir kahkahayla yüzümüze daha fazla kan gidiyor, yüz kaslarımız güçleniyor, 15 den fazla kas kullanırken bizde güzelleşiyoruz. Gözlerimiz parlıyor. Olabilecek en güzel kahkaha kırışıkları ise bizim canlı, neşeli, sevgi dolu insanlar olduğumuz mesajını karşımızdakilere hemen iletiyor.
  • Gülmek bağışıklık sistemimizi de güçlendiriyor ve bağışıklığımızı sağlayan T hücrelerimiz her kahkahada biraz daha fazla enerji ve destek alıyor, beyaz kan hücrelerimizin sayısı ayarlanıyor.
  • Gülmek, hormonal sistemimizin stres salgılarını azaltıyor, böylece daha sakin, anlayışlı ve zinde seçimler yapabiliyoruz.
  • Gülmek, kalbe de iyi geliyor. Kalp rahatsızlığı olan kişilerin yaşamlarında genel olarak sağlıklı kişilerden %40 daha az güldükleri araştırmalar sonucu ortaya çıkarılmış.
  • Gülmek, kandaki şeker düzeyini de düzenliyor. Japon doktorlar yaptıkları çalışmalar sonucu diyabet hastalarının reçetelerine gülmeyi ve mizahı da ekliyorlar.
  • Gülmek, bizi daha akıllı yapıyor çünkü beynin hem sağ hem de sol yarıküresini çalıştırıyor. Böylece yaratıcılığımız yükselirken zihni yeni fikirler ve deneyimlere de açıyor. Sorun çözme becerimiz yükseliyor ve günlük olağan işlerimizi daha çabuk ve hatasız şekilde gerçekleştiriyoruz.  Sınavlarda, projelerde daha başarılı oluyoruz.
  • Gülmek, zor durumlarda, beklenmedik çatışmalarda ortamı yumuşatır, tartışmalar daha verimli hale gelebilir hatta bu sayede daha rahat bir şekilde uzlaşmaya gidebiliriz.
  • Ve gülmek, bizi bir araya getirir. “Gücenmişlikleri” böyle aşabilir, hatalar olarak gördüklerimizi hafifletebiliriz. Hani o salgın kahkahaları düşünün, ister istemez sizin de güldüğünüz…

(Bu bilgilerin bir kısmı C. Sarich tarafından derlenmiş, ben de birkaç ufak şey daha ekledim. Çok teşekkürler)

Şimdi, eğer bahar gelmekte gecikiyorsa, eğer kendimizi zaman zaman sıkışmış, bunalmış ya da yorgun hissediyorsak önerim gülmemiz ve böylece iç pusulamıza odaklanmamız.

Ama bir önerim daha var. Dans etmek! Sadece bir şarkı da olsa kendimizi ritme kaptırmak ve böylece binlerce yıl önceki atalarımız gibi kendimizi ses, titreşim ve hareketle ifade etmek! Bu, büyük bir topraklanma ve aynı zamanda salıverme yöntemidir. Duygularınızı ifade ederken aynı zamanda onları salarsınız ve yerine çok daha uygun titreşimde şeyler gelir, ya da olumlu duygular genişler, yayılır, olgunlaşır…

Arkadaşlar, aşağıya son zamanlarda ünlenen “dans eden çiftçi” videosunu ekliyorum, belki ona eşlik etmek istersiniz. Bu video aslında sürdürülebilir çiftçilik konusundaki farkındalığı ve bu alana desteği artırmak için çekilmiş. Dans eden çiftçimiz ise bundan 15 yıl önce geçirdiği büyük bir kaza sonucu önce yogaya, sonra meditasyona, sonra da dansa başlamış. Görüyorsunuz değil mi, gülmek, hayatı sevmek, bedeni hareket ettirmek ve kendine sakinlik anları yaratmak insanı genç, zinde, sağlıklı ve mutlu tutuyor!

Bu trafik sıkışıklığında hepimizin yüzünden gülümseme, ayaklarımızdan dans, kalbinden sevgi eksik olmasın.

©Mor Alev 2017

Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, ruhunuzun potansiyelini tam anlamıyla hayata geçirmek, Yüksek Benliğinizle daha yakın bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com

12 comments

  1. Teşekkürler Mor Alev,kaos sona erecek ve güneş daha parlak olacak,az kaldı,yorgun ve mutlu olacağız günün sonunda,öyede oldu Amin.!🙏

    Liked by 1 kişi

  2. Teşekkürler Sevgili Mor Alev, hepimiz yorgunuz, bir o kadar da umut, neşe, barış ve sevgi dolu… Şu anda güneş gülümsüyor, ben de size sevgilerimi ve kahkahalarımı gönderiyorum, sizi seviyorum 🙂 Yüreğinize ve nefesinize sağlık, bir de kocaman rengarenk balonlar yolluyorum, almayı unutmayın 🙂

    Liked by 1 kişi

  3. sevgili mor alev merak ettiğim birşey var. enerji değişimlerinden herkes mi etkileniyor yoksa birtakım farkındalıklar yaşayan insanlar mı? ya da farkındalıkları olanlar daha mı yoğun ya da hassas oluyor?

    Beğen

    1. Sevgili Neli, aslında herkes bu enerjilerin etkisi altında, herkes bu enerji dalgalarıyla uyanıyor, dönüşüyor, değişiyor ve güncelleniyor. Ancak aramızda bazıları, yani şu anda bu yolda uzun yıllardır olanlar daha açık ve dolayısıyla daha hassas. Ayrıca benim görüşümce birçoğumuz bazı enerjileri bütün için uyumlamak, yol göstermek, Gaia ve toplu kolektifi arındırmak üzere ruh anlaşmalarına sahibiz. Bu yüzden biz enerjileri anlıyoruz, neyin neden olduğunu tahmin edebiliyoruz. Uyanmamış arkadaşlar farklı semptomlarla belki soğuk algınlığı benzeri, ya da daha başka durumlar yaşarken biz bugün enerji yüksek diyoruz. Sevgilerimle

      Beğen

  4. Mor alev yaptığınız çalışmalar için teşekkürler.Sevgi seli üzerine güzel yazılarınızı okuyoruz.Sizlerden ricam görselliğe biraz daha önem vermeniz.sirüslü dostlarımızı biz de görelim.Galaktik dostlarımızın yaşamları Hakkı’nda görsel bilgiler almak bizi Mutlu eder.

    Beğen

    1. Sevgili Erdal, bana göre Galaktik Ailemiz birer enerji alanı, birer kavram ve titreşim. Anladığım kadarıyla siz bir 3D benzeri canlandırma resmi istiyorsunuz ama bu gibi görüntüler bence bizim 3D ye alışmış beyinlerimiz tarafından enerjinin “tercüme edilmiş” hali olurdu. Oysa, 5D ve üzeri gerçekliğin çok farklı olduğunu düşünüyorum. O yüzden sevgiyi, anlayışı, farklı çeşitli enerjileri ifade eden görselleri tercih ediyorum. Sevgilerimle

      Liked by 1 kişi

  5. Sevgili mor alev gelen bılgılerın zamanlaması gercekten cok garıp ne zaman aklımda bırsey olsa problemım olsa son paylaştıgın yazı sankı dırek ilahı bır cevap oluyor sankı gercekten hepımız aynı seylerı yasıyoruz benım merak ettıgım bu ınıs cıkıslar ne zaman bıtecek bırgun zırvede bır gun en dıpte yapılabılecek herseyı yapıyorum sorunun kaynagına sevgımı gonderıyorum sorumlulugu alıyorum egomu susturuyorum ama bır zaman sonra gene aynı problem daha yogun bır sekılde karsıma geliyor bazen bosa kurek cekıyormusum gıbı gelıyor bırgun cok mutlu bırgun cok umutsuz bir turlu sorunu duzeltemıyorum artık dıyorum bu kördüğüm olmuş düzene uyum sağlamakmı mı daha sağlıklı duygusal acıdan körleşmiş bir şekilde bu surec gercekten ne zaman bıtecek 1 bucuk yasında ışığı çok yuksek olan bir oğlum var ve onun için dengeli olmak ıstıyorum buna ıhtıyacım var oğlumunda ıhtıyacı var enerjı alanımda en ufak farklılıklar olsun hemen fark edıp etkılenıyor lutfen artık su calkantılı donem bitsin mutlaka zor gunler olacaktır ama kuyunun en dıbınden cıkmak gercekten cok zor rica edıyorum blog hamılerıne iletirmisiniz biraz aşk sevgi yuklemesıne ıhtıyacımız var . Sevgıler

    Liked by 1 kişi

    1. Sevgili Alev, bu süreç bence hiç bitmeyecek ama bizler adım adım ilerledikçe daha rahat olacağız. Gelişmemizin sonu olduğunu düşünmüyorum. Ama sizi anlıyorum, geçenlerde bahsedilen bıkkınlık ve yorgunluk, hatta hafif hayal kırıklığı ve öfke yaşananlar arasında. Bu konuda iki farklı yazı yayınladım son zamanlarda, orada önerilenleri uygulamak bence önemli ve büyük bir fark yaratıyor. https://moralev.com/2017/03/29/gelisim-konsey-mesaj-110/
      https://moralev.com/2017/03/31/gercek-temelinizi-geri-kazanmak-radyan-isik-konseyi/

      Beğen

  6. Merhaba Sevgili Mor Alev , kendi çekmiş olduğum enerji fotoraf ları size nasıl iletebilirim.Bizim evde mutfakta çektim.

    Beğen

  7. ❤😊🙃 Büyük resme bakınca sonsuz ifadelerle sonsuza kadar kendimizi defalarca seviyor ve sevgiyi forma döküp bu formlardan oluşturduğumuz lunaparkta her oyuncağı tüm heyecanıyla deneyimliyoruz. Korku tüneli de atlı karınca da ihtimaller içindeyken devamlı korku tüneline bilet alıp makiniste gücenmek aslında gerçekten de komik. Harika bir yazı 😊Bu lunaparkta yine oyuna kaptırmışken arada durup gülümsemek gerektiğini hatırlatan herkese sonsuz sevgi ve teşekkür.

    Liked by 1 kişi

  8. Mesajın yanında videoda enerjimi yükseltti.. ne kadar şeker bir çiftçi amca 😀 güzel dans ediyor

    Liked by 1 kişi

Yorumlar kapatıldı.