Herkese Merhaba, Biz Arkturuslularız. Sizlerin uyandığını görmekten çok mutluyuz. Bizim bakış açımızdan bahar çoktan geldi ve sizler milyonlarca açan çiçeksiniz. Bilinçlerinizle nilüfer çiçeği buketlerisiniz, kökleriniz ise derinlere, Gaia Annenin toprağının en derinlerine kadar gidiyor.
“Yaşam Çiçeğinizi” gezegene gelen yüksek yüksek frekanslardaki Işık ve Sevgiye açtınız. Kundalininin omurganızdan yukarı koşup ışığı karşılaması bir-iki dakikalık sakinlikten fazlasını istemiyor.
Hepiniz o kadar uyandınız ki, bu deneyime hazırlanmak artık “zaman” almıyor. Hepiniz çok daha fazla Işık taşıyorsunuz.
Artık bizi de eşlerinizi, çocuklarınızı, arkadaşlarınızı çağırır gibi çağırabilirsiniz. Biz tam BURADAYIZ. Yani hepinizin yapması gereken tek şey bir dakika ayırmak ve şöyle söylemek, “Arkturuslular, çabucak bir mesaj rica ediyorum” ve hoop, bir mesaj geliyor.
Bundan dolayı, hemen şimdi, bir dakikalığını sizleri yönlendirmek istiyoruz. Omurganızı düz tutun, ayakta da dursanız, otursanız da, yatsanız da omurganızı bir çizgide tutun.
Omurganızı düz tutmak istersiniz çünkü size Işığımızı gönderir göndermez, Kundalininiz yükselmeye başlayacak. Bu artık artarak sıklaşan bir durum, çünkü Işık Bedenlerinize dönüşmeye hazırlanıyorsunuz.
ŞİMDİ sayarken nefes alın
Bir,
İki,
Üç
Ve Yüksek Işığın Omurganızın alt ucuna gelişini hissedin.
Yüksek Işık, alt uçta biriktikten sonra yavaşça yukarıya doğru hareket ediyor.
İlk Çakradan geçiyor
İkinci Çakradan geçiyor
Üçüncü Çakradan geçiyor
Dördüncü Çakraya geliyor
Yüksek Kalbinize geliyor
Boğaz Çakranıza geliyor
Üçüncü Göz Çakranıza ulaşıyor
Şimdi, Yüksek Işığın Kaynakla buluşmak üzere Taç Çakranıza geri dönüşünü hissedin.
Kaynağın içeri gelişini ve Taç Çakranızla birleştiğini hissedin
HİSSEDİN, Kaynak Taç Çakranızla kaynaşıyor.
Hepiniz Kaynağın temsilcilerisiniz.
Ve her biriniz, Kaynağın biraz farklı bir versiyonunu temsil ediyorsunuz çünkü dünya gezegeni büyük çeşitliliğe sahip. Gaia’nın böyle büyük bir çeşitliliğe sahip olması ve gezegeni üzerinde her gezegenden ve her galaksiden insanlar olması muhteşem, değil mi? Eğer bu varlıkların bazıları daha önce burada olmasalar bile, ŞİMDİ buradalar.
Hayal gücünüzü kullanabilir ve gökyüzüne bakabilir, gezegeninizi çevreleyen gemi filolarını görebilirsiniz, size Sevgi gönderen, size Işık gönderen ve onlar sizleri cesaretlendiriyorlar.
“SİZ harikasınız, SİZ yükseliyorsunuz ve BİZ de sizin Galaktik Ailemize katılmanızdan dolayı çok mutluyuz.”
Bir dakika durun, mesajı içinize alın, onu hissedin, bilin ve hatırlayın:
“BEN büyük Galaktik Ailemin bir üyesiyim.
Gaia’ya Gezegensel Yükselişe yardımcı olmak için geldim.”
SİZ olduğunuz için size teşekkürler ve lütfen yukarıdaki mantrayı hatırlayın. Yazın. Bulaşıkları yıkarken, trafikte araba kullanırken, yürürken, bebeğinizin altını değiştirirken, markette kuyrukta beklerken söyleyin.
BENLİĞİNİZE, kendinize şunu söylemeyi hatırlayın:
“BEN Gaia’nın Gezegensel Yükselişinin bir üyesiyim!”
Hepinizi seviyoruz, üç boyutlu zamanınızdan arta kalan bu vakitte zaman ayırıp okuduğunuz için size çok teşekkür ediyoruz. Hatırlayın.
Biz, SİZİZ.
Siz, BİZSİNİZ.
Kanallığı yapan Sue Lie’a ve Arkturuslulara çok teşekkürler. (multidimensions.com)
Bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, ruhunuzun potansiyelini tam anlamıyla hayata geçirmek, Yüksek Benliğinizle daha yakın bir ilişki kurmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Mor Alev 
İnsan kendini vererek okursa, cidden ruhuna bahar geliyor. Dünyanın gailesine kapılıp, kendini karamsarlığa sürüklememek arınmak lazım elbet. Sanırım bu işte uzmansınız. Başarılar diliyorum.
Günaydın
BeğenLiked by 1 kişi
Harika teşekkürler:)
BeğenLiked by 1 kişi
Ben Gaia’nın gezegensel yükselişinin bir üyesiyim …Teşekkürler 🙂
BeğenLiked by 1 kişi
Aylar sonra ilk kez mantra dinledikten sonra bugünün yazısını okumamla birlikte mantra ile karşılaşmam.. mükemmel eş zamanlılık..
Galaktik Aileme ve hepimize selam olsun..
BeğenLiked by 1 kişi
Bu güzel SEVGİ mesajını severek okudum. Teşekkürler. Ayrıca Arkturuslulara ilişkin daha detaylı bilgi edinmemin gerektiğini hissettim.
BeğenLiked by 1 kişi
Boş laflar bunlar… İnsanları yargılamak, onlara akıl verip durmak gökyüzünde bir yerlerde kurulup oturan kutsal melekler ve kainatı kendileri yaratmış gibi konuşan yücelik abidesi galaktik uygarlıklar için gayet kolay bir iştir. Bilinen tarihe baktığımızda dünyanın yaratılışından beri yaptıkları başka bir şey de olmamıştır zaten. Oysa ki insan olmanın ne demek olduğundan haberleri yoktur. Dünya ve hayat o kadar basit değil.
Düşünün ki bir evde ağır hastalar mevcut. Bu ev dünyayı, hasta kişiler de insanları temsil etsin. Bir de hastaların başında onları yukarıdan izleyen ve nasihatler verip duran bir grup doktor hayal edin. İlaç vermek, somut bir yardımda bulunmak yerine sadece laf ebeliği yapsınlar.
Bitmek bilmeyen galaktik masalların özeti budur işte. Çünkü evrensel yasalar ve kader onları daima engellemiştir, müdahale etmeleri yasaktır. Vesaire vesaire…
Gerçekten güzel bir hayal dünyanız var. Ama ne kimseye faydası dokunmayan çok bilmiş ileri medeniyetler, ne de onların fikirleri dünya için zerre önem arz etmiyor.
BeğenBeğen
Sevgili Kaan, bu blogda insanları yargılayan tek bir kelime bile bulamazsınız. Ancak siz bu bloğu “insanları yargılamak”, “boş laflar”, “çok bilmiş medeniyetler”, “haberleri bile yok”, “laf ebeliği” kelimelerini kullanarak yargılıyorsunuz. Oysa beğenmediğiniz, size uymayan şeyleri okuyup okumama özgürlüğü sizde mevcut. Sizi ne tetikliyor ki, buraya yazıyorsunuz? İçinizde ne var ki yolunuz buraya düştü? “Zerre önem arz etmeyen” şey için neden buraya, bu bağımsız ve kendi halindeki bloğa sabah karşı çoğunluğun evinde uyuduğu bir zamanda yorum bırakıyorsunuz? Bunları düşünmeniz belki faydalı olabilir. Sevgilerimle
BeğenBeğen