Cennetten Mektuplar #5802 – Şimdilik ilerlediğiniz yol

Tanrı dedi ki;

Sizin için hayatınızda en önemli olan şey nedir? Siz, gerçekte kimsiniz? Aslen kimin hayatını yaşıyorsunuz? Kendinizin mi? Yoksa başka birisinin hayatını mı yaşamaya çalışıyorsunuz? Bazıları, belki de birçoğu, sanki kendi özünün yabancısıymış gibi, başkalarının hayatlarını “yürütme” eğilimindeler. Kendi hayatınızı yaşayın. Kendinize karşı dürüst olun.

Belki tüm yaşamınız boyunca, yanlış izleri takip ettiniz. Belki başkalarına benzemeye çalıştınız ve benliğinizi akıntıya bıraktınız. Gerçekte kim olduğunuzu bulun ve adım adım kendi yolunuzu takip edin.

Hayatınızın anlamlı olması, kesinlikle kalabalığın arkasından gitmenizi (onların yaptıklarını yapmanızı) gerektirmez. Sanki toplumun tamamı sizin gerçekte kim olduğunuzu ve ömrünüzün herhangi bir kavşağında nasıl bir duruş sergileyeceğinizi sizden daha iyi biliyormuş gibi… Hiç kimse sizin hakkınızda, hatta siz kendinizle ilgili tereddüt yaşadığınızda bile, sizin bildiğinizden daha fazlasını bilemez. Siz, başkalarının düşüncesine göre “olmanız gereken kişi” olmak zorunda değilsiniz.

Evet, bir başkasının düşünceleri size uygun gelmiş olabilir. Ama Sevgililer, sizler yaşamı tecrübe etmek için buradasınız. Size uygun ölçüyü bulmak için nasıl bir şeyleri giyip çıkarıyorsanız, size en uygun yaşam şeklini bulmak için de, yaşam çeşitlerini deniyorsunuz.

Ancak bir başkasının yaşamını, kendinize uygunmuş gibi kabullenmeyin. Bunun size ne yararı olur ki? Siz o başkası değilsiniz. Siz, sizsiniz. Sizin takip edecek kendi yıldızınız veya yıldızlarınız var. (Eskiden insanların yıldızlara bakarak yollarını bulduklarına dair, mecaz kullanılmıştır.)

Daha da iyisi, Benimle birlikte yürüyün. Beni izleyin. Ben sizi kendi yolunuza yönlendiririm. Kendi yolunuzun güzelliği sizi şaşırtabilir. Kendi yolunuz eşsizdir, diğer hiçbir yola benzemez. Uzun ve dolambaçlı yollardan (başkalarının yürüdüğü yollardan) yürümenize hiç gerek yoktur. Gerçek yolunuz, sizi dağın zirvesine ulaştıracaktır. (Kalbinizi dinleyin, onun doğrultusunda yürüyün. Gerçekte kim olduğunuzu bilerek, kendi hayatınızı yaşayın. Böylece huzur, mutluluk ve başarı tepesine en kısa yoldan erişeceksiniz.)

Tabii ki başkalarının yolunu onaylamak veya yermek sizin işiniz değildir. Ayrıca başkalarının yolunu da süpürmeye kalkmamalısınız (onların yolundaki engelleri kaldırmaya çalışmamalısınız.)

Siz eşsizsiniz. Şimdilik yolunuzun kesin olarak hangisi olduğunu bilmeseniz de, sadece size tanınan, size ait bir yolunuz vardır. Değerli Sevgililer, üzerinde adınızın yazılı olduğu bir, belki de birden fazla yolunuz bulunmaktadır.

Evet, “size özel tahsis edilmiş” olan yolunuzda yürümeye başlamadan önce, şimdilik birini veya bir diğerini deniyorsunuz. Ama yine de bir şekilde kendinizi, bu dönemde yürümeniz gereken yolu yürürken buluyorsunuz. Belki yolunuz, düşündüğünüz (arzu ettiğiniz) gibi bir yol değildir. Ya da belki de hiç beklenmediğiniz kadar güzeldir. Rahatlamış bir halde “oh” çekerek, yolunuzun sizin için ne kadar uygun olduğunu görmenin mutluluğunu yaşıyorsunuzdur. Eğer gerçekten size ait olan yolda yürüyorsanız, o zaman Dünya’ya gelme amacınızı, sanki tüm ömrünüz boyunca biliyormuşçasına hissedersiniz.

Kendiniz olmaktan uzaklaşırsanız eğer, o zaman bu “doğru yoldan uzaklaşma” eylemini, üstesinden gelebileceğiniz, atlatabileceğiniz bir sapma olarak görün. Gün gelecek, gerçekte kim olduğunuzu bilmek zorunda olduğunuzu idrak edeceksiniz. İşte o zaman, yaşamaya başladığınız gün olacaktır. Kendinizle ilgili, “bozulmasın” diye konserve gibi sakladığınız görüntüleri bir kenara atıp, yaşamınızın dar koridorlarını genişleteceğiniz gün olacaktır.

Gerçek benliğinizi ortaya çıkarıp hem kendinize, hem de başkalarına göstermek, belki size biraz riskli gelebilir. Oysa özünüzü açığa çıkarmak ve Dünya’ya sergilemek, kaygıları azaltan bir durumdur. Dik durun, Sevgililer. Yeryüzündeki tek elmas bile olabilirsiniz ama önemli olan, ne tür bir “gerçeklik elmasına” dönüşecek olmanızdır.

Sizin “dolambaçlı” sandığınız yol, aslında hedefe hızla ulaştıran bir “oto yol/ana yol” olabilir. Ancak seçtiğiniz yol, sizin kendi oto yolunuz olmak zorundadır.

Ana yolunuz, elinizdeki haritayı düzgün bir şekilde takip eder gibi bulunmaz. Size harita falan verilmemiştir. Ancak rotanızın, DNA’nızda kayıtlı olduğunu söyleyebiliriz. Yolunuzu siz bulacaksınız. Yaşam amacınızın, rotanızı “gözü kapalı bile” bulabilmek olduğunu, tüm kalbinizle algılamalısınız. Size bir amaç verilmiştir ve siz de o amacınızı bulmaya çalışıyorsunuz. Bulduğunuzda da, “yaşasın buldum!” diye mutlu olacaksınız.

Amacınızı (rotanızı) bulup bulmama konusunda endişelenmeyin. Bu konuda merak edilecek bir şey yoktur. Amacınız size ulaşmanın bir yolunu bulacağından dolayı, içinizi ferah tutun. Onun size gelişini bekleyin. O zamana kadar “atlıkarıncanın” (döner bir kavşakta sürekli dönmek anlamında) keyfini çıkarın. Hangi yola sapacağınızı gösteren “çarpı” işaretini mutlaka bulacaksınız. O size gelecektir.

Şimdilik siz, sadece geçici bir yolda yürüyorsunuz.

Bu mesajı çeviren Mor Alev Dostuna ve ileten Gloria Wendroff’a çok teşekkür ederiz. Orijinalini http://heavenletters.org/ da bulabilirsiniz.

Bu dönemde hayatınızın her yönünde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek (Öz) Benliğinizin rehberliğini almak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Telif Hakkı© 2016 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir

Copyright © 2016  by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/