Sevgili Dostlar, bu sarsıntılı günlerde meleklerden gelen bu kısa mesajın hepimizi biraz olsun cesaretlendireceğini, karmaşanın içinde birer ışık ve denge unsuru olarak dimdik durmamızı sağlayacağını hissettim. Bu yanılsamalar dünyasında tek gerçeği asla unutmamalıyız: Sevgi var olan tek şeydir! Korkuya izin vermeyin, tek bir derin nefeste korkunun taşıdığı güçten çok daha fazlası olduğuna inanıyorum.
Aranızdaki son derece hassas empat arkadaşlar (başkalarının duygularını çok kolay hissedebilenler ve bunları kendi hisleriymiş gibi yaşayanlar), sizler için özellikle yoğun günler bunlar. Lütfen Michael’ın enerjisi ile çalışmayı ve korunma kalkanınızı çekmeyi unutmayın. (Bağlantısı burada)
Günlük denge meditasyonumuzu unutmayın, her akşam buluşuyoruz. (Bağlantısı burada)
****
Sevgili Dostlarımız, sizleri çok seviyoruz,
O güzel ruhlarınızı onurlandırın, çünkü her birinizin bu dünyada bulunmasının bir sebebi var, burada bir yeriniz ve amacınız var. Halk içinde de olsanız, dünyayı dolaşsanız, ailenize baksanız, sessizce kendi hayatınızı yaşasanız da ya da karanlık bir köşede oturup intihar konusunu düşünseniz de, hepiniz aynı ışıktan yaratıldınız.
Biz sizlere baktığımızda, içinde bulunduğunuz durumun gerçekten olduğunuz kişiyi temsil ettiğini görmüyoruz. Bizler sizin biçiminizi, beden yapınızı, düşüncelerinizi, duygularınızı gerçekten olduğunuz kişiye dair işaretler olarak algılamıyoruz. Sizlerin “katkılarını” ya da “hatalarını” aslında olduğunuz kişi olarak görmüyoruz. Çünkü bizler, bu âlemdekiler, biliyoruz ki, eksiksiz hepiniz bütün bir yaratılış gibi aynı ışıktan yapıldınız. Her biriniz ve hepiniz, İlahi Sevgiden başka bir şeyden yaratılmamış ruhani varlıklarsınız ve yeryüzünde insanoğlu olarak bir deneyim yaşıyorsunuz. Hayatınızda ne olursa olsun, hepiniz ama hepiniz saf ışıksınız!
İçinde bulunduğunuz şartlar, duygular, düşünceler, vs., sizleri daha iyi ya da kötü yapmaz, çünkü GERÇEKTE sizler SEVGİSİNİZ. O şartlar, duygular ve düşünceler sadece sizlerin bu gerçeği deneyimlemenize ya da bundan kaçınmanıza yardımcı oluyor. Böylece, kendinizi zor zamanlarda bulduğunuzda, kendinize şunu hatırlatın: “Ben ışığım. Ben sevgiyim. Sadece şu anda bunu deneyimlemiyorum.” Tekrar tekrar bu gerçeğe dönün. Kendinize kibar ve zarif davranın. Eğer birden bire Yaratan kapınızda belirse, ona nasıl davranırdınız? Yaratan’ın sevgisi içinizde yaşıyor, O size can veriyor. Peki, şimdi kendinize nasıl davranmalısınız?
Sevgililer, bizler sizi gerçekte olduğunuz varlıktan daha az bir varlık olarak asla göremeyiz. Ve bu yüzden, sizi sevmekten, sizlere yardım etmekten ve gerçek doğanızın muhteşemliğine sizleri uyandırmaya çalışmaktan başka bir şey yapmamız mümkün değildir. Biliyoruz ki sizler de bu gerçeğe uyanmaya başladıkça, kendinize ve dolayısıyla diğerlerine de çok daha sevecen bir şekilde davranacaksınız… Ve bunu yaparak, en azından kendi hayatınızda yeryüzünde cenneti yaratacaksınız.
Sizleri kutsuyoruz! Sizleri çok seviyoruz.
Melekler
Ann Albers ve Meleklere çok teşekkürler. www.VisionsofHeaven.com
Enerjilerin çok yoğun olduğu bu dönemde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek (Öz) Benliğinizle daha yakın ilişki kurabilmek ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.
Telif Hakkı© 2015 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir. Copyright © 2015 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. https://moralev.com/
Mor Alev 
Bu acılar ne zaman bitecek Sevgili Mor Alev, derslerimizi almadık mı?Bu kadar kapalı mı gözümüz, artık gerçekleri görmek için daha ne bekliyoruz???? Çok üzgünüm çok…
BeğenBeğen
Sevgili Duygu, umarım artık daha iyi hissediyorsunuzdur. Bu size soğuk bir yaklaşım olarak gelebilir ama ben acıdan kahrolma taraftarı değilim. Acıyı tanımalı, hissetmeli, ona izin vermeli ve teşekkür edip göndermeliyiz. Acı bize bir şey söylüyor: “Bu durum kabul edilemez!” O zaman ne yapacaksınız? Acınızı nasıl verimli, üretken, yardımcı bir davranışa dönüştüreceksiniz? Burada o önemli. “Nasıl yardımcı olabilirim?” dediğiniz anda karşınıza pek çok fırsat çıkacağından eminim. Ve böylece o hayatlar nafile olmaktan, uyanışımıza, pozitif değişim yaratan inisiyatiflere ve en sonunda bir bütün olduğunu hatırlayan topluma dönüşebilir. Bence bu duruma bir de bu açıdan bakmakta fayda var. Bir düşünün isterseniz. Bu kadar üzüldüğünüze göre, bu konuda mutlaka sizi çağıran bir aksiyon olmalı. Sevgilerimle
BeğenBeğen
Çok teşekkür ederim yanıtınız için. Tavsiyenize uydum ve ülkemize yaşattıkları için bu acılara teşekkür edip gönderdim. Sadece kontrolumuz dışında gelişen olaylar karşısında anlık patlamalar ve isyanlar yaşıyor insan. Sürekli çevreme bu bir süreç ve geçiyor az kaldı mesajları veriyorum çook uzun zamandır ve bu sürenin gittikçe azaldığını ve düze çıkacağımıza inanıyorum. Çevreme iyilik tohumları, farkındalık ve olumlu düşünceyi yaymaya çalışıyorum, bu kendiliğinden oluyor. Zorlama ya da planlanan bir davranış şekli değil. Umarım bu davranışlarım zor zamanlarda daha da artarak kendi içimde şifaya döner ve tüm evrene yayılır. Namaste…
BeğenBeğen
Merhaba bir şey sormak istiyorum,
Bazen tasavvufi bir şey ya da tanrısal aşk hakkında bir şeyler duyduğumda içim inanılmaz güzel bir duyguyla kaplanıyor ve onu hissetmekten kendimi alamıyorum. Başka hiçbir şey hissetmeyeyim sadece tanrıya odaklanayım ve o hissi hissedeyim hatta elimi ayağımı her şeyden çekip oturup buna odaklanayım ve hep böyle hissedeyim istiyorum. Yaşayıp da yapmak istediğim hiçbir şey olmuyor. O sırada tepe çakramda bir baskı hissetmeye başlıyorum ve baktığım her şeyde tanrının ışığının bana dokunduğunu hissediyorum sanki bazen şüphe doğuyor acaba boş bir şeye mi kaptırıyorum diye ama yine de hissetmek istemeye devam ediyorum.
fakat başka zamanlarda yaşam duygusuyla doluyorum ve diyorum ki özgürleşsin zihnim ve duygularımla beraber yaşamıma tezahür etsin içimdekiler. Bol bol gezeyim tozayım başarılar elde edeyim dolu dolu yaşayayım tadayım hayatı diyorum. Tüm çakralarımı aktif hissediyorum sanki o an.
İkisi de gayet süptil ve ilahi geliyor fakat birbiriyle çakışmasını anlamıyorum. İki his de doğru gelmesine rağmen ikisi farklı yollar sunuyor bana. Nasıl düşünmeliyim bilmiyorum, aklıma gelen tek şey ikisini de zaman zaman hissetmek ve ileride kaynaşmasını beklemek oldu size de sormak istedim.
BeğenBeğen
Sevgili Isunatic, günlük yaşamın, çalışmanın, yemek hazırlamanın, bir yerden başkasına gitmenin, yani en ufak ve rutin olanından, en alışılmadık olanına kadar, fiziksel yaşama dair aktivitelerin ruhani olmadığı düşüncesi nereden geldi? Sanırım bunu bir zamanlar hepimiz birden uydurduk. Oysa, hayatın her anı ruhani, dans etmek ya da bahçecilik, ya da bir ev inşa etmek… Yaşamın her köşesi güzel ve yaratıcı. Sessizlik içinde yaşadığımız ve meditasyon yaptığımız anlar ve hayatı dolu dolu yaşadığımız anlar birbirini destekliyor. Her ikisi için de heyecan duymanız harika bir durum. Sorgulamayın. Yaşayın derim. Ne mutlu size!
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgide varım evet öğreniyorum.. Ama ben öğrenirken niye halā erkekler bu kadar kötůye gidiyorlar?¿
BeğenBeğen
Sevgili Asuman, genellemeler, yargılamalar ya da buradaki gibi önyargılar sadece size daha da olumsuz enerjileri çeker. Bu dünyadaki en pozitif gelişmelere önayak olan, gerek teknoloji, gerek sevgi, gerek tıp… aklınıza gelecek her alanda bizi ileriye götüren kadınlar olduğu gibi erkekler de oldu, şu anda var ve gelecekte de olacak. Ayrımcılık işimize yaramıyor, aradaki uçurumu daha da genişletiyor. Erkekleri de yetiştiren kadınlar. O zaman onları da suçlamamız gerekir, ama bunu tercih edeceğimiz yerde, şu anda şikayet ettiğiniz, kalbinizi kıran kişilere sevgi ve şifa göndermeniz, kendinizi ve onları affetmeniz daha verimli olacaktır. Affetme ve salıverme yöntemleri için lütfen ücretsiz melek enerjileri sayfasına bakın. Bağlarınızı kesmeyi unutmayın. İkili ilişkilerde diğer kişinin sizin iç dünyanızı size yansıttığını da hatırlayın. Yani özsevgi, özsaygı, özgüven ve özdeğer konusuna eğilin. Umarım bu kısa öneriler topluluğu size yardımcı olur. Sevgilerimle
BeğenBeğen