Cennetten Mektuplar #5106 – Sadece ileri gidin

Bu mesaj Mor Alev Dostu tarafından çevrilmiştir, kendisine çok teşekkür ederiz. Orijinalini http://heavenletters.org/ da bulabilirsiniz. Gloria Wendroff’a da teşekkürler.

Tanrı dedi ki;

Bazı evlatlarım genellikle, yaşamın bundan sonra kendilerine neler getireceğini yana yakıla merak ediyorlar. Bu gayet iyi bir şey! Sabırsızlıkla beklediğiniz geleceğinize yönelmenin en doğru yolu budur. Çünkü bu tutumunuzla, olan biteni basitçe ardınızda bırakıyorsunuz demektir. Yani bunu böyle yaparak, geçmişinize bağlı kalmadığınızdan bahsediyorum.

Bazı evlatlarım ise, geçmişte yaptıkları veya yapamadıkları eylemlerden dolayı vicdan azabı, üzüntü ya da pişmanlık duyguları tarafından ele geçirilmiş durumdalar. Çoğu zaman, “Keşke bazı davranışlarımı veya sözlerimi geri alabilsem… Bunun nasıl yapılacağını bir bilsem… Keşke bunun bir yolu olsa…” dedikleri çok fazla pişmanlıkları ve zihinlerini kemiren düşünceleri var. Geçmişe geri dönüp bazı şeyleri silmenin veya eklemenin tek yolu, her şeyi olduğu gibi geçmişte bırakmak ve geleceğe doğru ilerlemektir. Geçmişin izinden gidilmez! Sadece ileriye doğru yürünür!

Geçmişin sayfalarını kapatarak, onları arkanızda bırakın. Yaşamınızı, pişmanlıklarla besleyemezsiniz. Pişman oldukça, vicdan azabı duydukça, tövbe ettikçe, kendinizi çok daha derinlere gömmüş oluyorsunuz. Sonra da bu nedamet duygusu, tek dayanağınız haline geliyor.

Şayet pişmansanız, sadece bir defa dürüstçe, adam akıllı pişman olun ve sonra da bu işin arkasını bırakın! Aksi takdirde hayatınızda, işe yaramaz biri olursunuz. Kendi kendinizi sırtınızdan geriye doğru çekersiniz. Pişmanlık veya utanç duyguları, geleceğe adım atmanızı engelleyen aslı olmayan bağlardır.

Şunu bilin, hem de iyice bilin! Sizi, geçmişinizden azat ediyorum! Geçmiş diye bir şey asla olmadı! Siz sadece, “hayali” bir zamanı hatırlıyorsunuz. Sizi “suçlu olma” duygusundan kurtarıyorum. Suçluluk, bir prangadır ve BEN sizi özgür bırakıyorum. Suçluluk duygusunu taşımanız, sizi asil bir kişilik yapmaz. Bu duygu sadece, zaman ve enerji kaybına neden olur.

Peki, suçluluk duygusunun sizi bir sonraki adımda nereye götüreceğini biliyor musunuz? Öfke! Çünkü kendi suçluluk duygunuzu bir başkasına “mal ettiğinizde”, öfke ortaya çıkar. Bir şeylerden sorumlu olmak ile suçluluk duygusu taşımak, iki farklı olgudur. Suçluluk hissetmek, “daracık bir alana kendinizi hapsetmek” gibi bir şeydir. Bu duygu sadece, birilerine veya yaşamınızın bir kesitine karşı hissettiğiniz “içerleme” duygusunun bir yansımasıdır.

Bu konuya ısrarla, tekrar tekrar değiniyorum. Geçmişinizi bırakın! Özgür olmanız için, geçmişinizi bırakmanız gerekir. Bırakmadığınız takdirde, onu sürdürürsünüz ve asla özgür olamazsınız. Çünkü hem özgürlüğünüze hem de geçmişinize aynı anda sahip olmazsınız. Siz, suçluluk duygusu taşımakla yükümlü değilsiniz. Suçluluk, doldurulması uzun süren bir boşluktur. Geçmişinizden kurtulun. Ne olmuş olursa olsun, ardınızda bırakın ve bir daha geriye bakmayın! Yasa budur! Şimdi size emrediyorum: Sakın geriye bakmayın!

Geriye bakmak, ahmakça bir davranıştır. Sizi ileri taşımaz. Geriye bakmak pişmanlıktır. Dünya’dan ve kendinizden bir kez özür dileyin ve hayatınıza devam edin. Suçluluk duygusuyla yaşamak, heba olabilecek en büyük zaman kayıplarından bir tanesidir. Oysa hayat akıp gider. Aslına bakarsanız, zaten her anınızı geçmişte bırakmak zorunda kalıyorsunuz. Şimdi bunu, daha da hızlı yapın. Hatta ne kadar hızlı olsanız bile, yetersiz kalır. Sizin “zaman” dediğiniz birim, geçmişi geçmiş kılmak için, sizin geçmişi bırakarak geleceğe ilerlemeniz için, sizi sıkıştırıyor. Sizi sıkıştırıyor diye söylememin sebebi, biran önce geçmişinizi bırakmanız içindir. Aksi takdirde orada takılı kalırsınız. Hem geriye bakıp, hem de ileri doğru yürüyemezsiniz. Bu iki eylemi, aynı anda yapamazsınız. Her seferinde sadece bir şeye odaklanabilirsiniz. Haydi İleri! Geri gitmek, bir meziyet değildir. Bir zamanlar bulunduğunuz, ya da bulunduğunuzu sandığınız yerde takılı kalmak, meziyet değildir.

Salıvermek demek, “geçmiş eylemler” hakkında kafa yormaktan vazgeçmek demektir. Dünya’da algılandığı şekilde (günah/ceza gibi) düşündüğünüz Karma fikrinden kurtulun. Geçmiş, sizin boynunuza zincir vurması için tasarlanmamıştır. Geçmişe takılı kalmak, sizi sadece saçma sapan davranışlara sürükler. Ve sizin yapacak çok daha iyi işleriniz var. Benim için yapacağınız işler var! Etrafınıza dağıtacağınız bir sürü Hayırlar, Güzellikler var. Çevrenizdeki kişilerin gözlerini açmalısınız. Ama önce kendi gözlerinizi açmalısınız!

Bu mesajın üzerine başka ne denilir bilmiyorum, ama belki de şöyle söylemeliyim: Artık salıverin gitsin arkadaşlar! Salıvermekle ilgili pek çok yazı ve yöntem yayınladım. Onların hepsine sol sütunun alt tarafındaki ilgili anahtar kelimeye tıklayarak ya da en önemli olan yöntemlere sayfanın en tepesinde ve sol sütundaki melek enerjileri sayfasından ulaşabilirsiniz.

Bu dönemde hayatınızın her yönünde salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak, Yüksek Benliğinizin rehberliğini almak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.