Yaz Gündönümü Etkileri: Salıvermek, Elemek, Arınmak… – Süreci kolaylaştırmak için neler yapmalıyız?

Arkadaşlar, bu makaleyi benzer olaylar yaşayanlara bir parça yardımcı olması ve yaşananlara anlam vermeye çalışanlara da yeni fikirler verebilmesi için yazıyorum. Yaz Gündönümünün hemen ardından kendimin de içinde olduğu, çevremde ve hem Türkiye’de hem de dünyanın dört bir yanında yaşayan pek çok Işık İşçisi ya da bu işlerle hiç alakası olmayan dostumun aşağıda yaşananlara benzer şeyler deneyimlediklerini gördüm. İlk birkaç günün ağırlığı üzerimden kalktığında gözümün önünde kocaman bir olaylar ağı oluşmaya başladı. Bazı iplikler ve ilmekler hala eksik olsa da size “Büyük Temizlik” ile ilgili düşüncelerimi ve denediğim bir takım yöntemleri iletmeye çalışacağım.

14 Şubat Aslan burcu Dolunayı pek çoğumuz için nispeten yavaş geçen Aralık-Ocak aylarından sonra yavaş yavaş tırmanacak yeni enerji dalgaları hakkında bir fikrimiz olması açısından ilk ufak sarsıntıyı oluşturdu. Daha sonra yavaş yavaş yeni astrolojik yıla hazırlandık. Koç burcundaki yeni ayla beraber dalgalar daha sık ve yükselen şekilde gelmeye başladı. 23-24 Nisan’daki Büyük Kare Açı benim için kişisel açıdan bir dönüm noktasıdır. Pek çok yeteneğimin sadece birkaç gün içinde katlanarak geliştiğini gördüm. Elbette arada sorunlar, temizlik, salıverme, affetme çalışmaları vs de vardı ama sürekli içimden “o kadar da zor değilmiş, teslimiyet insana çok iyi geliyor” diye düşünüyordum. Aslında “Yükseliş kolay, hayat da çok uyumlu olmaya başladı” demeye başlamıştım. Sonra Yaz Gündönümü enerjilerine merhaba dedik ve onu kovalayan günler pek de kolay olmayan bir sancıya dönüştü.

21-22 Haziran Yaz Gündönümü harika geçti. Ancak seanslar sırasında daha önce olmayan bir-iki şey oldu. Birbirinden çok farklı kişilerle çalışırken ilk önce Metatron ve sonra da St. Germaine şu konularda daha önce hiç görmediğim şekilde ısrarcılardı:

1. Yaz Gündönümü enerjileri bütün dünyada, her ülke ve her birey için bir kırılma noktasıdır.
2. Artık bu ülkede Toplum Bilincini yükseltmenin vakti geldi.
3. Eğer toplum uyanmazsa, onu uyandıracak şeyler olmak zorunda.
4. Bildiklerinizi, öğrendiklerinizi uygulayın, Birliktelik Bilinci ile çalışın.

Elbette etrafımızda ve günlük hayatlarımızdaki sosyo-politik olayların farkındasınız. O detaylara girmeyeceğim. Ancak bu mesajlar beni 13 Haziran Dolunay gecesi aldığımız “Her şey değişiyor, görevleriniz değişiyor, siz değişiyorsunuz ve biz çok meşgulüz” mesajına geri götürdü. (bağlantısı burada) Ama bildiğiniz gibi ben bu platformda bilgi paylaşmadan kontrol ederim, kalbimi dinlerim ve zor da olsa elimden gelen bütün muhabirlik sağlamalarını yapmak isterim.

23-24 Haziran beni bir tank gibi çarptı. İçimde son yıllarda unutmuş olduğum bir rahatsızlık duygusu dolaşmaya başladı. Ve zaten birkaç hafta önce başlamış olan saçma sapan olaylar silsilesi tırmanışa geçti. Ayrıntıları atlıyorum ama her gün ufak tefek aksamalar, tedirginlikler evimizde dolanıyordu. Bizler 3 boyutlu bir dünyada yaşadığımıza göre ne kadar dikkatli olursak olalım, önce tepkiler 3 boyutlu düşünme alışkanlıklarından kaynaklanıyor. Şimdi çok rahat söyleyebilirim ki inanılmaz hızlı, ama bir o kadar da allak bullak edici devasa bir TEMİZLİKten geçtik. Yani bütün benliğinizin ve fiziksel vücudunuzun bir yandan basınçlı suyla, bir yandan buharla yıkandığını, sonra bir-iki gün üzerinize çamaşır suyu döküp beklettiklerini ve sonra da tekrar yıkamaya girdiğinizi düşünün. İşte böyle bir temizlik!

İşin ilginci 25 Haziran günü bu gerçeğe uyandım, ama enerjiler son derece yoğun ve insanı bitkin bırakan cinsindendi, tam olarak toparlanamadım. Elimden geldiğince normal hayata devam etmeye çalıştım. Bir hafta gibi uzun bir süre sonra, bize belki de beş yıldır verilen mesajlarda ne kadar çok teslimiyetten konuşulduğu ve bir o enerji, bir bu enerjiyi çağırarak aslında direnç yarattığımı, hala daha egodan yola çıkarak dönüşümümü tamamlamaya çalıştığımı anladım. Oysa aynı Michael’ın söylediği gibi kendimizi akıntının tam ortasına atmamız gerekiyor.

Çevremde, kendimde ve sizlerin bana yazdığı mesajlarda gördüğüm “Büyük Temizlik” semptomlarının toparlayabildiğim kadarını aşağıda veriyorum. Bunların hepsini ya da bir kısmını yaşıyor olmanız olası:

1. Garip rüyalar: Tanıdığım herkes garip, saçma, rahatsız edici ve hatta korkutucu denebilecek rüyalar gördüğünden şikayet etmeye başladı. Bu rüyalar bölük pörçük, anlamsız ve çok sayıda. Gördüğü rüyaları hiç hatırlamayan kişiler bile “ben dün gece belki 10 rüya gördüm, hepsi de birbirinden tuhaftı” demeye başladı. Benim anladığım şey şu: Bu seferki temizlik o kadar güçlü ki bilinç altımızda ne kadar çer çöp varsa su üzerine çıkıyor. Unutmayın, biz farkında olmasak da doğduğumuz andan itibaren bilinçaltımız algıladığı her şeyi belki bir gün işe yarar diye depoluyor. Belki bir zamanlar görmüş olduğunuz ama hatırlamadığınız bir film, belki geçmiş ya da paralel yaşamlardan kalma ufak tefek anılar, korkular, tuhaf inanışların hepsi uykunuzda temizleniyor. Sabahları biraz yorgun da uyansanız bu temizlik bir gün bitecek. Rafael ve Metatron’un dediği gibi arınma işleminin çoğu uykunuzda gerçekleşiyor. Uyandığınızda artık o gereksiz bilgileri bilinçaltınızda tutmadığınız için teşekkür edin ve ilgili duyguları salıverin.
2. Yorgunluk: Ben kişisel olarak hayatımın en yorgun dönemlerinden birini yaşadım ve sokakta yürürken bile diğer insanların aynı şeyden şikayet ettiklerini duydum. DNA nıza kadar güncellenmek ve bunu hiç fark etmeden yaşamak kolay değil. Hücrelerimizin titreşimleri dengelenir ve yeni enerjilere alışırken yorgunluk hissetmek bence normal. Bu kadar yoğun olmasa da bu tarz yorgunlukları dönem dönem yaşıyoruz. Arkadaşlar, size tavsiyem yorgun hissedince durmanız. Biliyorum, hepimizin sorumlulukları var ama yorgunken hata yapma ve daha da çok yorulma olasılığı artıyor. Durun, dinlenin. Sizi en çok ne dinlendiriyorsa onu yapın. Ve en önemlisi NEFES ALIN. Bildiğiniz nefes bu durumda büyük yardımcı. Dışarıya çıkın ve taze havayı soluyun. Parka gidemiyorsanız, balkona, terasa çıkın, o da olmazsa pencereleri açın.
3. Anlaşılmaz duygular: Birden bire ve yok yere aşırı duygulara kapılabilir, özellikle öfke, can sıkıntısı, umutsuzluk, hüzün, endişe, pişmanlık gibi negatif duygularla boğuşabilir ve tepkilerinizi de aşırı noktalara götürebilirsiniz. Bu duyguların sizin o anki durumunuza mı, yoksa arınma sürecine mi ait olduğunu anlamanız gerekir. Tepki vermeden önce kendinize açık açık şu soruyu sorun: “Bu hissettiğim duygu benim şu an içinde bulunduğum durum ile ilgili mi yoksa arınma sürecinin bir parçası mı? Ben neden böyle hissediyorum?” Bu sorunun cevabı sakin bir şekilde gelirse ona güvenin. Yüksek sesle gelirse Ego konuşuyordur dinlemeyin. Ama şunu her iki durumda da söyleyebilirsiniz: “Eğer bu duygular arınma sürecinin bir parçası ise, ben almam gereken mesajı aldım, bu duyguları şükranla salıveriyorum. Yüksek benliğim ve evrenden bana bu duyguların yerine huzur vermelerini rica ediyorum. Teşekkürler”
4. Hastalıklar, rahatsızlıklar, ağrılar: Bu dönemde eski bir takım rahatsızlıklarınız bir-iki günlüğüne sizi ziyaret edebilirler. Örneğin yıllar önce mide şikayetiniz vardı, şimdi son derece sağlıklısınız ve birden bire yeniden midenizde ağrılar var. Biliyorsunuz her türlü rahatsızlık önce duygusal ve enerji vücutlarda başlar, sonra fiziksel vücuda gelir. Duygusal ve enerjik vücutlarınızda hala eski hastalığa dair anılar ya da tortular kalmış olabilir. Bunlarda arınma işlemi sırasında ortaya çıkıyor. Eğer ciddi bir rahatsızlık hissediyorsanız mutlaka profesyonel yardım alın. Ancak bu rahatsızlık eğer arınma dolayısıyla oluşmuşsa siz aklınızı takmadığınız ve teslimiyette kaldığınız zaman derhal sizi terk edip gittiğini göreceksiniz.
5. Geçmişten gelen tanıdıklar ve anılar: Bu da garip bir durum. Geçmişte tanıdığınız insanlar bir anda yeniden karşınıza çıkabilir, artık internet dünyasında bunun fiziksel olmasının gereği yok. Belki ilkokuldan kalma ve artık unuttuğunuz bir arkadaşınız size Facebook’ta ulaşır, ya da yıllardır görmediğiniz uzak akrabanız hakkında bir haber duyarsınız. Ve o anda içinizde şimdiye kadar hiç aklınıza gelmeyen, önemsiz ama hoşunuza gitmeyen eski anıların getirdiği bir takım negatif duygular tetiklenebilir. O hatıra ve duyguları zamanında iyi sindirip işleyememişizdir, sonra da derinlerde bir yere gömülüp kalmışlardır. Şu an yaşadığımız hayatımızla hiçbir ilgileri olmasa da bunlar bilinçaltımızdan salıverilmesi gereken şeylerdir. Geriye dönüp o şeyleri zihninizde tekrar yaşamayın. Siz o olayların üzerinden geçen zaman içerisinde binlerce defa değiştiniz, aynı insan değilsiniz. Affedin, salıverin, yolunuza devam edin.
6. Etrafınızda gelişen tuhaf durumlar: Yaşadığınız bazı olayların sizin kişisel arınmanızla hiçbir ilgisi olmayabilir, aslında başka kişilerin “Büyük Temizliğine” yardımcı olmak için o pozisyondasınızdır. Bu benim ilk başta anlamakta zorlandığım, ama en sonunda anladığımda zihnimde binlerce şimşek çaktıran bir fenomen. Belki arınmayacaksınız ama bu arada kendi kişisel gelişiminize katkıda bulunacaksınız. Çünkü yapmanız gereken tarafsız olmak, yargılamamak ve duruma anlayış ve merhametle yaklaşmaktır. Durumun teşhisini şu sorularla koyabilirsiniz: “Bu durum benim etrafımda mı dönüyor, yoksa diğer oyuncular da var mı?” Başkaları da varsa, devam edin. “Daha önce buna benzer durumlar yaşadım mı?” Eğer cevap hayır ise, siz ruhunuzun vermiş olduğu bir sözü yerine getiriyorsunuz ve karşınızdaki kişi, kurum, topluluk, vs ye arınmaları için fırsat tanımış oluyorsunuz. O zaman bu çalışmayı şu sorularla bitirin: “Ben bu durumda neleri salıveriyorum? Bu durumun bana verdiği dersler nedir?” Önyargı ve yargılama ihtiyacını salıveriyorsunuz, aldığınız ders ise sevgi ve merhametle ama sağlam adımlarla ilerlemek. Sonra da atacağınız adımlarla devam edin, sizin için sonuç çok olumlu olacaktır.

Arkadaşlar, bu “Büyük Temizlik” randevuyla yapılmıyor. Gelen enerjiler bazı insanları çok az etkiliyor, çünkü ya onlar arınmaya hazır değiller, ya zaten arınma aşamalarını bundan çok önce tamamlamışlar ya da bazı gönüllü ruhlar doğmadan çok önce verdikleri sözlerle arınmalarının bir kısmını o kişiler adına üzerlerine almışlar. Evet, akıl karıştırıcı biliyorum ama işin doğrusu bu. Ancak bir gün yeryüzündeki her ruh bu derin temizlikten geçecek. Şu anda tanıdığım yüzlerce kişi bu aşamalardan geçiyor. Bu süreç her bireyin ihtiyacı olan şekillerde ve sürede devam edecek, yani arınma operasyonunun bitişi sizlere bağlı.

Bu arada, bundan önce defalarca bahsetmiş olduğum baş dönmesi, akıl karışıklığı, unutkanlık gibi yükseliş semptomları da yeniden ortaya çıkıyor. Hayır, Alzheimer hastalığına yakalanmıyorsunuz, sadece boyutlar arası hızlı geçişler yapıyorsunuz ve vücudunuz da buna tepki veriyor. Yeni yüksek titreşimli hayatımıza alıştığımızda bu semptomlara da bir sonraki yoğun dalgaya kadar veda edeceğiz. Şimdilik buzdolabında uzaktan kumanda aramaya, bir odaya neden girdiğini unutup geri dönmeye devam!

Tüm bunlar kişisel bazda yaşanırken, topluluklar, ülkeler ve organizasyonlar da kendi arınma süreçlerini yaşıyor. İçerideki arınma çalışmaları zaten ortada. Gözümüzü yurt dışına çevirdiğimizde yeni Papa’nın aylardır yüzyıllar almış bir sömürü düzenini içeriden doğru değiştirmeye çalıştığını, ülkelerin kendi sınırlarını yeniden düzenlediğini, ortaya çıkan skandallarla gelişmiş batılı ülkelerinin her yönden temizliğe gittiğini, protestoların dünyanın hiçbir yerinde durulmadığını ve seller ve depremlerle de Gaia’nın dengesini yeniden kurmaya çalıştığını görüyoruz.

Şimdi mesajın başında yazdığım Metatron ve St Germaine’in verdikleri bilgilere geri dönüyorum. Bizler bu arınmayı tamamlamadan yeni hayatımıza başlayamayacağız. Bu dönemde zamanlama çok önemli, çünkü hepimiz bu büyük planda birer çok önemli bağlantı noktasıyız. Her birimizin kendine has özellikleri, görevleri ve ışığı var. Benim anladığım bu bağlantı noktalarının artık aktive olması gerekiyor, yani bizler de kendi yerlerimize geçip yapmamız gerekenleri yapmalıyız.

Biz burada yaşayacaklarımızı planlarken kendimizi şu şekillerde betimlemedik: “Fakir ama onurlu”, “Hasta ama dirayetli”, “Yalnız ama cesur”… Hayır, biz bu işi neşe, bolluk, huzur ve sevgiyle yapmaya geldik. Onun için bu arınmanın ve bir sonraki aşamanın hepimizi çok rahatlatacağına inanıyorum. Sonrasında ise hayat değişiklikleri devam ederken bulunmamız gereken yerlere yerleşip, yapmamız gerekenleri yapacağız. Bazılarımız şehir değiştirecek, bazılarımız aile kuracak, bazılarımız iş değiştirecek, emin olduğum tek şey her şeyin değişeceği!

Her zamanki gibi bol su içmeyi, dengeli beslenmeyi, yürüyüş, yüzme ya da yoga gibi sporları ve meditasyon alışkanlığını hayatınıza katmayı ihmal etmeyin. Topraklanmak çok önemli, teslimiyet daha da önemli. Ama en önemlisi sizin arınmaya karşı direnmeyip kendinizi mutlu ve huzurlu hissetmeniz.

Bu enerjilerden daha iyi yararlanmak, dönüşümünüzü hızlandırmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da moralev@outlook.com adresine yazın.

Mor Alev

Bu yazının 5846 numaralı Telif Hakları Kanunu uyarınca tamamının ya da parçalarının kopyalanması, izinsiz olarak yayınlanması, yazarının adının değiştirilmesi, üzerinde hak iddia edilmesi yasaktır. Kanunun 71. maddesi uyarınca bunun aksi davranışlar hakkında kanuni işlem yapılır. http://moralev.com